ASAYİŞ - 18 Nisan 2017 Salı 20:30

Gaziantep’te toplantı ve gösteri yasağı

A
A
A
Gaziantep’te toplantı ve gösteri yasağı

Gaziantep’te terör örgütleri ve marjinal gruplarca büyük çaplı infial oluşturacak toplumsal olayları tetiklemeye yönelik faaliyetlerde bulunacakları yönündeki istihbaratı bilgiler üzerine kentteki açık yer toplantıları ve gösterileri yasakladı.

Gaziantep’te terör örgütleri ve marjinal gruplarca büyük çaplı infial oluşturacak toplumsal olayları tetiklemeye yönelik faaliyetlerde bulunacakları yönündeki istihbaratı bilgiler üzerine kentteki açık yer toplantıları ve gösterileri yasakladı.


Gaziantep Valiliği tarafından yapılan açıklamada, bazı terör örgütleri ve marjinal gurupların referandum sonucu üzerine protesto yaparak büyük çaplı infial yaratacak toplumsal olayları tetiklemeye yönelik faaliyetlerde bulunacakları istihbaratı üzerine açık alanda toplantı yürüyüş ve gösterileri yasakladı.


Valilikten yapılan açıklamada, "16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleşen Halkoylaması sonucunu sabote etmek ve gölgelemek amacıyla başta DEAŞ olmak üzere PKK/KCK, DHKP-C, FETÖ/PYD vb. terör örgütleri ve legal görünümlü uzantıları içerisinde faaliyet gösteren örgüt mensuplarınca ülkemiz bütünlüğüne zarar vermek amacıyla muhtemel küçük çaplı asayiş olayları ve protestoların, yükselen siyasi tansiyonun etkisiyle büyük toplumsal olaylara dönüştürülebileceği, Halkoylaması sonuçlarının kesinleşmesinin ardından ülke genelinde kutlamalar yapıldığı da göz önünde bulundurulduğunda, karşıt görüşlü gruplar arasında gerginlikler yaşanabileceği, belirtilen çerçevede gerçekleştirilecek protestoların, terör örgütleri ve marjinal gruplarca büyük çaplı infial yaratacak toplumsal olayları tetiklemeye yönelik faaliyetlerde bulunacakları yönünde istihbarı bilgiler elde edilmiştir. Bu bağlamda terör örgütü PKK/KCK etrafında oluşturulan HBDH (Halkların Birleşik Devrim Hareketi) tarafından, başta Ankara, Eskişehir ve Antalya illerimiz olmak üzere toplumsal barışı bozmaya yönelik kaos, şiddet ve çatışma ortamının olması amacıyla protestoların yapıldığı, grup içerisinde bulunan provokatörlerin halkı tahrik ettiği tespit edilmiştir. Yukarıda belirtilen konularla ilgili olarak 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 11/m ve 14/c maddeleri ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/c maddesi gereğince yapılacak olan açık alanlardaki açık yer toplantısı, basın açıklaması, stant kurma, imza kampanyası, bildiri dağıtma, pankart asma, çadır kurma, oturma eylemi gibi etkinlikler genel asayiş ve kamu düzenin korunması için İl Genelinde 18 Nisan 2017 ile 18 Mayıs 2017 tarihleri arasında yasaklanmıştır” denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.