GÜNDEM
04 Mayıs 2024 Cumartesi - 08:39 Vali Avni Çakır’dan belediye başkanlarına ziyareti Muş Valisi Avni Çakır, 31 Mart Mahalli İdareler Seçiminde seçilen Bulanık ilçesine bağlı Uzgörürür Belde Belediye Başkanı Ayettullah Gündoğdu ve Erentepe Belde Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları’na hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. İlk önce Uzgörür beldesini ziyaret eden Vali Avni Çakır, burada Bulanık Kaymakamı Oğuzhan Ocak, Uzgörür Belediye Başkanı Ayetullah Gündoğdu ve protokol üyeleri tarafından karşılandı. Uzgörür Belediye Başkanı Ayetullah Gündoğdu’ya hayırlı olsun dileklerini içen Vali Çakır, “Uzgörür’ü biz seviyoruz. Böyle kaynaşmanızı, birliğinizi, beraberliğinizi seviyoruz. Bizim desteğimiz her zaman başkana olacaktır. İnşallah ileriki zamanlarda sizlerde bunu göreceksiniz. Şirin, sorunu çok olmayan bir beldeniz var. Başkana güveniyoruz. Bu güzel hizmetleri devam ettireceğine inanıyoruz. Tekrar hayırlı olsun ve çalışmalarında başkana başarılar diliyorum” dedi. Yapacağı çalışmalar ve projeler hakkında bilgi paylaşan Başkan Ayetullah Gündoğdu ise ziyaretten memnuniyet duyduğunu belirtti. Daha sonra Erentepe beldesine geçen Vali Çakır ve beraberindekiler, Erentepe Belediyesi önünde Erentepe Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları ve kalabalık bir grup tarafından karşılandı. Belediye binasına geçen Vali Çakır ve beraberindekiler, burada Belediye Başkanı Hüseyin Haydaroğulları’ndan brifing aldı. Başkan Haydaroğulları, ziyarette duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Biz belediyeyi Kaymakamımız ve Belediye Başkan Vekilimiz Oğuzhan Ocak’tan borçsuz bir şekilde teslim aldık. Hatta kasamızda paramız bile vardı. Valimizin, kaymakamımızın, milletvekilimizin, il başkanımızın, il ve belde teşkilatlarımızın her zaman destekleri yanımızda oldu. Bu güçlü desteklerinden dolayı huzurlarınızdan hepsine teşekkürlerimi sunuyorum. Biz ilk günde dedik ki biz halkımıza başkan olmaya değil, halkımızın hizmetkarı olmaya geldik. Allah’ın izniyle partimin, milletvekilimin, valimizin ve kaymakamımızın da desteğiyle belde halkımıza verdiğimiz sözleri bir bir yerine getireceğiz. İstek ve taleplerimizi valimize sunduk. Tekrar bu güzel ziyaretleri için bizleri onurlandıran valimize Erentepe halkı adına teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı. Muş Valisi Avni Çakır ise başkana hayırlı olsun dileklerini ileterek, “Gerçekten bu seçimde Erentepe çok güzel bir birlik ve beraberlik sağladı. Erentepe, Muş’un en büyük beldelerinin başından geliyor. Neticede barajın kıyısındasınız, yol üzerindesiniz ve bu anlamda gelişmeye açık bir yer. Belde halkının büyük bir güçle belediye başkanı Hüseyin Beyin arkasında durduğunu görüyoruz. Bu çok önemli bir şey. Bazı çalışmalar kısa vadede, bazıları uzun vadede gerçekleşecek olan çalışmalardır. Bizlerde belediye başkanımızın her zaman yanında olacağız. İleriki süreçte sizler de bunu göreceksiniz. Yeter ki birlik ve beraberlik içerisinde siz başkanın arkasında durun. Tekrar hayırlı olsun, başkana çalışmalarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Vali Çakır, belediye ziyaretinin ardından belde sakinleri ile bir araya gelerek onlarla hem sohbet etti hem de talep ve önerilerini dinledi. Daha sonra Erentepe Jandarma Karakol Komutanlığını ziyaret ederek burada karşılama mangasını selamlayan Vali Çakır, karakolun sorumluluk alanındaki genel asayiş ve güvenliği hakkında bilgi aldıktan sonra beldeden ayrıldı.
Ağrı’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:40 Ağrı’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Soykırıma Lanet, Özgürlüğe Destek’ yürüyüşü düzenlendi. AİÇÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Ağrılı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla Cuma Namazınınardından AİÇÜ kampüsünde toplandı. Öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Merkezi yerleşkede AİÇÜ Rektörü Profesör Dr. Abdulhalik Karabulut, eski Ardahan Milletvekili Profesör Dr. Orhan Atalay, il protokolü, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile akademik, idari personel, öğrenci ve vatandaşlar Filistin’e destek amaçlı yürüyüş gerçekleştirdi. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda yürüyüşün ardından Rektörlük binası önünde Kur’an-ı Kerim tilaveti edildi. Tilavet sonrası Rektör Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, yaptığı basın açıklamasında Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak, ABD ve Batı’daki vicdan sahibi gençlerin öncülük ettiği bu eylemleri açık yüreklilikle desteklediklerini ve selamladıklarını söyledi. İsrail’in Gazze’ye Yönelik Saldırıları Kınandı Profesör Dr. Karabulut basın açıklamasında şuifadelere yer verdi: “İşgalci İsrail Devleti’nin kuruluşundan bugüne kadar tam 76 yıldır Filistin topraklarında, tüm dünyanın gözü önünde, kan ve gözyaşı hiç eksik olmadı. Son 18 yıldır Gazzeliler karadan, havadan, denizden abluka altına alınmış, Gazze halkı hayatlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en doğal ihtiyaçlarını bile karşılayamamaktadır. 7 Ekim 2023’ten beri Gazzelliler’inüzerine içlerinde savaşlarda kullanılması yasak olan fosfor bombaları dâhil onlarca atom bombası gücünde bomba atılmış, binaların yüzde 70’i yerle bir edilmiş, en az 15 bin çocuk, 10 bini kadın olmak üzere 35 bin Filistinli şehit edilmiş, 75 binden fazla kişi yaralanmıştır. Gazze Şeridi’nde hayatını kaybedenler arasında Gazze İslam Üniversitesi Rektörü, Yüzlerce öğrenci ve öğretim elemanı, bine yakın sağlık personeli, sivil savunma ve yardım görevlileri ile gazeteciler de bulunuyor. Ayrıca, Gazze Şeridi genelinde İşgalci İsrail ordusunun hava saldırıları sonucu başta enkaz altında kalanlar olmak üzere kayıp kişilerin sayısı 7 bine ulaştı. Camiler, kiliseler, okullar, hastaneler, evler, köprüler, yollar hiçbir ayrım yapılmadan yerle bir edilmiştir. Enerji ve su kaynakları ile ekinler ve zeytin ağaçları yakılarak yok edilmiştir. Un, ekmek, gıda ve ilaç yok. Yardım konvoyları Refah Sınır Kapısında kilometrelerce kuyruk oluştururken Gazzeliler açlıktan ölüyorlar. Bir parça ekmek ve bir avuç un alabilmek için saatlerce yardım kuyruklarında bekleyen insanların üzerine katil İsrail askerleri tarafından ağır silahlarla saldırılar düzenleniyor. Bütün dünyanın gözü önünde, bir parça ekmeğe ulaşabilmek için saatlerce bekleyen insanların üzerine katil İsrail askerleri tarafından ölüm yağdırılmaya devam ediliyor. Bu katliamı ABD, İngiltere, AB ülkeleri doğrudan destekliyor. BM, BMGK, Uluslararası Ceza Mahkemesi, İnsan Hakları Kuruluşları, Çocuk Hakları Kuruluşları, Kadın Hakları Kuruluşları, Çevreciler, Yeşiller herkes suspus olmuş seyrediyor. ABD Başkanı Biden alay eder gibi dondurmasını yalarken ateşkesten bahsediyor. ABD alay eder gibi uçaklardan birkaç yardım paketi atıyor. Vicdan sahibi insanların onuruyla, izzetiyle, şerefiyle oynuyor ve aşağılıyorlar. Onların gerçek yüzü budur! Her ne kadar küresel sistem, insani vicdanın derinliklerinden gelen zulme karşı yükseltilen her sesi baskılamaya çalışsa da dünyanın özgür halkları soykırıma karşı Gazze halkının onurlu direnişine selam duruyor. ABD’de, İtalya’da, Japonya’da, Tunus’ta, Ürdün’de, Türkiye’de ve dünyanın dört bir tarafında milyonlarca insan işgalci rejimi kınayıp Filistin’e destek yürüyüşü yaparak soykırımı gündemde tutmaya çalışıyor. Columbia Üniversitesi’nin vicdan sahibi öğrencilerinin direnişini destekleyen ve soykırım karşıtı eylemlerin dünyanın önde gelen Harvard, Michigan, Texas, New York gibi birçok üniversiteye yayılması, dünyanın izzet sahibi halklarının ortak tavrını gösteriyor. Yönetimlerin bu protesto eylemlerini her türlü baskı ve şiddetle engellemeye çalışması, öğrencileri tehdit ve şantajla korkutma girişimleri demokrasi ve insan hakları havarilerinin iddialarının örümcek ağından daha çürük olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Üniversite olarak, dirilişin sembolü Nuh’un diyarından seslenerek diyoruz ki; ABD ve Batı’daki vicdan sahibi gençlerin öncülük ettiği bu eylemleri açık yüreklilikle desteklediğimizi ve selamladığımızı ilan ediyoruz. Tarihin tanık olduğu en vahşi soykırım karşısında susmayan ve zalim düzenin karşısına dikilen gençleri tebrik ediyoruz. Küresel vicdanın adalet arayışını engellemeye çalışan her güç ve devleti kınıyoruz. Mazlum Filistin halkının ve onları destekleyenlerin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz.” Törende konuşan eski Ardahan Milletvekili Profesör Dr. Orhan Atalay, yaklaşık 7 aydır Gazze’de soykırım suçu işleyen İsrail’in mâşeri vicdanda ve uluslararası hukukta suç işlediğini belirtti.
Başkan Balaban’dan ‘Mobilyalarımı geri alacağım’ diyen eski başkan Çerçi’ye:
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:40 Başkan Balaban’dan ‘Mobilyalarımı geri alacağım’ diyen eski başkan Çerçi’ye: Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, eski başkan Mehmet Çerçi’nin “Makam odasını ben kendi paramla yaptırdım, eşyalarımı istiyorum” açıklamasına cevap vererek, “Eşyaları kendisi aldığına, yaptırdığına dair faturaları, ödeme makbuzlarını getirsin teslim edelim. Burası muz cumhuriyeti değil! Tutanakla bu iş olmaz” dedi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, eski başkan Mehmet Çerçi’nin yaptığı basın açıklamasında kendisine yönelik iddialarına yanıt verdi. Mehmet Çerçi’nin makam odasındaki eşyaları kendi parası ile yaptırdığı, kamuoyunun bu konuda yanlış yönlendirildiği yönündeki iddialarına yanıt veren Başkan Balaban, kendilerinde bu eşyaların Mehmet Çerçi tarafından alındığına dair herhangi belge olmadığının altını çizdi. Çerçi’nin “Eşyalarımı istiyorum” sözlerine ise “Bunlar belgelenmeden buradan Melek Hanım’ın yaptığı tablolar dışında bir eşya vermek gibi bir şansımız yok” dedi. “Bu eşyaların kendisine ait olduğunu belgelemesi gerekiyor” Başkan Semih Balaban konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Mehmet Çerçi makam odasındaki eşyaların kendisine ait olduğunu iddia ediyor. Biz de diyoruz ki bu eşyaların kendisine ait olduğunu belgelemesi gerekiyor. Eşyaların kendisine ait olduğuna dair fatura olması gerekiyor. Bu yeterli değil. Aynı şekilde Mehmet Çerçi tarafından hangi firmadan alındıysa, ama banka dekontu ama ödeme makbuzuyla kendisi tarafından ödendiğinin belgelenmesi gerekiyor. Bunun dışında tutanaktır, herhangi bir iddiadır bunların hiçbirini kabul etmiyoruz. Bu iddialar boş. Gerçekçi iddialar olmuyor” ifadelerini kullandı. "Kapalı kapılar ardında bir planımız yok" Çerçi’nin "Belediyede olan biten her şey bana geliyor" sözlerine de yanıt veren Başkan Balaban, “Kendisi demiş ki ‘belediyede olan her şey bana geliyor.’ Çok güzel. Gelebilir. Biz zaten her konuda şeffafız, açığız. Kapalı kapılar ardında bir plan programımız yok. Her şeyi de herkes öğrenebilir. Çünkü bizim halka hizmetten başka bir düşüncemiz yok. Belediyede olan her şey halkın kulağına gidecek. Açık, şeffaf bir belediyecilik nasıl yapılır halkımız en iyi şekilde görecek” dedi. “Kaynak oluşturularak borçlar kapatılacak” Konuşmasında Mehmet Çerçi’ye olumlu işlerinden dolayı teşekkür eden Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, bu dönemde devasa borcu da en kısa sürede kapatacaklarını sözlerine ekleyerek, “Kendisi 1 milyar 100 milyon gibi çok ciddi bir borç bırakmış. Bu borcu da doğru bulmuyoruz. Ancak devlette devamlılık esastır ilkesiyle kaynak oluşturarak bu borcu da ödeyeceğiz. Yunusemre Belediyesi’ni yeniden inşa edeceğiz. Bizler bu borçlar yapılırken her zaman bu borçların hesabını verebilen bir belediye olsun dedik. Fakat hesap da verilemiyor. Diyorlar ki; ‘şu kadar hizmet yaptık’ peki 10 yılda belediye büyükşehir yasası ile birlikte köylerin ne kadar gayrı menkulleri belediyeye geçti. Kaç bin dönüm arazi satıldı. Bunları da araştırıyoruz. Önümüzdeki süreçte de kamuoyuyla paylaşacağız” diye konuştu. Başkan Semih Balaban açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Artık bu polemiklere de girmek istemiyoruz. Hizmetle, halkçılıkla anılıyoruz. İlk hizmetlerimizden biri de köylerde kırsal mahalle olmak isteyen köylülerimizin talebini yerine getirmek. İsteyen köylerimizi yasaya uygun olarak kırsal mahalleye dönüştüreceğiz. Yine temizlik kampanyaları ile şehrimizin birçok noktasında kanalları, dereleri temizleyeceğiz. Temiz Yunusemre’yi, gönüllülerimizle, çalışanlarımızla kuracağız. Köylerde ve şehirde yarım kalan hizmetleri de tasarruf tedbirleri ve iyiliksever insanlarla birlikte tamamlayacağız. Hiçbir zaman mazeret üretmiyor, iş üretiyoruz. Üretmeye de devam edeceğiz. Bu belediyeyi halkın yönettiği bir belediye yapmaya kararlıyız. Bunun da adımlarını attık. En önemli itibar halkın gönlünde olmaktır”
Vali Mustafa Çiftçi, ‘Orman Benim’ etkinliğine katıldı
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:36 Vali Mustafa Çiftçi, ‘Orman Benim’ etkinliğine katıldı Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ormanları korumak ve yangınlara karşı alınacak önlemler konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla ülke genelinde 81 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen ‘Orman Benim’ etkinliğine katıldı. Palandöken Abdurrahman Gazi Orman Parkı’ndan yapılan etkinliğe, Vali Çiftçi, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı, Vali Yardımcısı Lokman Düzgün, Orman Bölge Müdürü Orhan Ayatay, İl Tarım ve Orman Müdürü Alparslan Kenger, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda bir konuşma yapan Vali Çiftçi, toplum olarak herkesin orman konusunda hassasiyetli davranması gerektiğini söyledi. Vali Çiftçi, şöyle konuştu: “Bugün Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı’nın öncülüğünde bütün Türkiye’de eş zamanlı olarak, ‘Orman Benim’ kampanyası düzenleniyor. Kampanyanın amacını, orman yangınları konusunda toplumda bilinç oluşturmak ve orman koruma hassasiyetini daha üst seviyelere çıkarmak olarak özetleyebiliriz. Hepinizin de bildiği gibi ülkemizin yüzde 30’u orman varlığından, yani yeşil vatandan oluşuyor. Bu oran ilimizde yüzde 12 civarında, ilimizin yüz ölçümünün 290 bin hektarının ormanlarla kaplı olduğunu düşünürsek, Türkiye ortalamasının altında ama diğer taraftan da yüksek rakımda bir vilayet olduğumuzu da göz önünde bulundurmak durumundayız.” “Orman yangınlarının yüze 90’ı insan kaynaklı” Orman Genel Müdürlüklerinin Türkiye’deki orman varlığını korumak için çeşitli tedbirler aldığına dikkat çeken Vali Çiftçi, her yıl orman bakımı ve seyreltme yapıldığını, orman yolları ve yangın önleme şeritlerinin tesis edildiğini söyledi. Ormanların korunması konusunda halkla birlikte topyekûn mücadele verilmesi gerektiği belirten Vali Mustafa Çiftçi, “Bazen yüksek gerilim hatlarının altında yanıcı ve tutuşturucu madde temizliğinin yapıldığını, orman yangınına sebebiyet vermemek için bu hatların ormanlardan uzaklaştırıldığını biliyoruz. Tabi sadece orman teşkilatının gayretleriyle neticeye ulaşmamız mümkün değil. Toplumun da bu işe destek vermesi lazım. Hep beraber topyekûn bir şekilde mücadele edilmesi gerekir ki, orman yangınlarını minimum seviyeye indirelim. Çünkü orman yangınlarının sebeplerine bakıldığı zaman yüzde 90’ının insan kaynaklı olduğunu görüyoruz. Ormana gelişigüzel atılan atık maddeler orman yangınlarının başlamasında ve büyümesinde en büyük sebeplerden birini teşkil ediyor. Bu vatan bizlere sadece atalarımızdan kalan bir miras değil aynı zamanda geleceğe bırakacağımız bir emanet. Bu gözle bakmamız lazım. Bu yüzden bu vatanı gözaydını çocuklarımıza en güzel şartlarda ve yeşil bırakmak için ormanlarımızı korumalı, orman yangınlarına sebebiyet verebilecek hususlardan kaçınmalıyız.” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından orman içerisinde yangına sebep olabilecek maddeler doğaseverler tarafından temizlendi ve tabiatı kirleten çöpler toplandı.
Gazi Üniversitesi’nde Filistin eylemi
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:32 Gazi Üniversitesi’nde Filistin eylemi Gazi Üniversitesi öğrencileri, üç dilde yaptıkları basın açıklaması ile Gazze’deki soykırıma tepki göstererek, ABD üniversitelerindeki barışçıl eylemlere destek verdi. Gazi Üniversitesi öğrencileri, üniversite kampüsü içinde bulunan Hoca Ahmet Yesevi Camii’nde bir araya gelerek, ‘Gazze’deki Soykırıma Tepki ve Amerikan Üniversitelerindeki Barışçıl Eylemlere Destek’ başlıklı bir açıklama yaptı. Cuma namazının ardından yapılan basın açıklamasına Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız, öğrenciler ve akademisyenler katıldı. Açıklama üniversite öğrencilerinden Ahmet Kartal, Zübeyir Kaan Durmuşoğlu ve Ahmed Alhila tarafından Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak üç dilde yapıldı. “Burada bulunan bizler bu vahşete karşı asla duyarsız olmayacağız” Türkçesi üniversite öğrencisi Ahmet Kartal tarafından yapılan açıklamada, Gazze’de yaşananlara Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan üniversitelerin de sessiz kalmadığı hatırlatıldı. Columbia Üniversitesi’nde başlayan Filistin yanlısı gösterilerin diğer üniversitelere de yayıldığı belirtilen açıklamada, “Gazze’deki bu soykırıma Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan üniversiteler de sessiz kalmamış, Columbia Üniversitesi’nde başlayan Filistin yanlısı gösteriler diğer üniversitelere de yayılmıştır. Bu gösterilerle İsrail’in gerçekleştirdiği soykırımın bir an önce durdurulması sorumluluğu tüm insanlığa hatırlatılmıştır. Üniversite öğrencilerinin bu tepkilerine öğretim elemanları da destek vermiştir. Ancak vahşice işlenen soykırıma karşı insani ve vicdani sorumluluk bilinciyle hareket eden üniversite öğrencileri ve öğretim elemanlarının bu barışçıl gösterileri antidemokratik bir şekilde ve sert müdahalelerle bastırılmaya çalışılmaktadır. Bu barışçıl eylemlere karşı uygulanan orantısız şiddeti ve baskıyı kınıyor, vicdanının sesini dinleyen ve bu zulme seyirci kalmayan üniversite öğrencilerinin ve öğretim elemanlarının yanlarında olduğumuzu beyan ediyoruz. Bu vahşete Türk milleti olarak sessiz kalamayız. Hatta bugün burada bulunan bizler bu vahşete karşı asla duyarsız olmayacağız. Caydırıcı yaptırım ve müdahalelerle İsrail baskısı ve zulmü bir an önce sonlandırılmalıdır. Tüm insanlığı bir an önce Gazze’de uygulanan vahşeti durdurmaya ve barış yanlısı öğrenci ve öğretim üyelerine uygulanan şiddete karşı harekete geçmeye davet ediyoruz” denildi.
Bu okulu bitirenler evleniyor
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:13 Bu okulu bitirenler evleniyor DÜZCE(İHA) – Düzce Belediyesi bünyesinde sürdürülen ‘Evlilik Okulu’ mahalle bazlı eğitimlere başladı. Uzman Psikolog Ersan Şimşek tarafından Karaca Hacımusa Mahallesi’nde gerçekleştirilen eğitimde, katılımcılara aile birliğinin devamlılığını sağlamaya yönelik püf noktaları anlatıldı. Düzce Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’ne bağlı BELMEK ve Düzce Kent Konseyi işbirliğinde devam eden ‘Evlilik Okulu’ mahallelere taşındı. Karaca Hacımusa Mahallesi’nde düzenlenen eğitimde, katılımcılara Uzman Psikolog Dr. Ersan Şimşek tarafından iletişimi daha sağlıklı yönetebilme, sorunlar karşısında problem çözebilme becerilerini geliştirme ve mutlu kalabilmenin yollarına dair bilgiler verildi. Aile birliğinin devamlılığının esas alındığı ücretsiz eğitimlerde, kadınlardan gelen sorular da yanıtlandı. “Çok doğru bir iş yaptığımıza inanıyoruz” Psikolog Ersan Şimşek, Düzce’nin boşanma oranı olarak Türkiye’de 3. sırada yer aldığını ifade ederken, aileyi ayakta tutacak ve güçlendirecek kurumsal çalışmalar olmadığını, aksine aileyi yıkacak ve toplumun temel değerlerini sarsacak çok fazla uyaran olduğunu kaydetti. Bu noktada evlilik okulunun çok önemli bir eğitim olduğunu kaydeden Şimşek, “Düzce Belediye Başkanımız Faruk Özlü’nün teveccühleri de bu noktada çok güzel. Çok doğru bir iş yaptığımıza inanıyoruz” dedi. Evlilik süreci ile ilgili farkındalık oluşturarak topluma katkı sağlamak amacıyla başlatılan evlilik okulunun bir yılı aşkın süredir devam ettiğini kaydeden Şimşek, yüzlerce insanın bu eğitimden faydalandığını söyledi. Gelinen noktada vatandaşların da teveccühünün arttığını gözlemlediklerini ve bundan memnuniyet duyduklarını ifade eden Şimşek, “Bugün de Karaca Hacımusa Mahallesi sakinleri ile bir araya geldik. Sadece mahalle sakinleri değil, dışarıdan bunu duyup, heyecanla gelen insanlar olduğunu da gördük ve bu da bize ne kadar güzel ve doğru bir iş yaptığımızı gösteriyor. Temel noktamız mutlu olmak değil, mutlu kalmaktır. Amacımız burada evlilik ve evlilik süreci ile ilgili farkındalık oluşturmak ve bu anlamda topluma katkı sağlamak” ifadelerini kullandı.
GMKA destekliyor, bölge kadınları güçleniyor
03 Mayıs 2024 Cuma - 15:07 GMKA destekliyor, bölge kadınları güçleniyor Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) bölgesindeki kadın girişimcileri destekleyerek yerel düzeyde üretkenliği artırıyor aynı zamanda kadın istihdamına da katkıda bulunuyor. GMKA’nın Kırsal Ekonominin Desteklenmesi Programı ile destek olduğu “Geçmişten Geleceğe Pamuk ve Yünün Mekikle Dansı” projesinde kadınlar yeni tezgahlar ile kurulan atölyede dokuma üretim kapasitesini artırdı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten GMKA, desteklediği proje ile Balıkesir Ayvalık’ta faaliyetlerini yürüten Kadın Emeğini Destekleme İşliği Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’nin ortak iş yapma kültürünü geliştirirken, geleneksel dokuma teknikleri ile el emeği ürünler üreterek somut olmayan kültürel mirası da yaşatıyor. Bölge kadınları üretime değer katıyor Bölge içi gelişmişlik farklarının azaltılmasına katkı sağlama amacını güden proje ile kırsal alanda üretilen ürünlerin katma değerinin artırılması, kırsalda faaliyet gösteren üreticilerin örgütlenme kapasitelerinin geliştirilmesi ve ürün çeşitliliğini arttırarak daha fazla kadına iş olanağı sağlamak hedefleniyor. Eko sisteme zarar vermeyen ürünlerin üretilmesine ve kullanılmasına katkı sağlamak da projenin amaçları arasında yer alıyor. Kooperatif bu proje ile kurumsal kimlik oluşturmak, markalaşmayı başarmak, sedefli battaniye için coğrafi işaret alma konusunda girişimde bulunmak, aynı zamanda üretim süreçlerimizi kısaltarak verimi arttırmak, toptan satış kabiliyeti kazanmak, bölge ve ülke ekonomisine katkı sağlamak, kullanılan el eğirmesi kök boyalı yün sayesinde hayvancılığı desteklemeyi de amaç ediniyor. Artan kapasite ile birlikte kooperatif bünyesine daha fazla kadının katılması bekleniyor. Hedeflere güç birliği yaparak ulaşılacağı düşünülen projede, ülke kaynaklarını verimli kullanarak ve ekolojik sisteme zarar vermeyen sağlıklı malzemelerden üretilen ürünlerin ulusal ve uluslararası pazarlarda yer alması bekleniyor. “Sürdürülebilir bir kalkınmaya ivme kazandırıyoruz” GMKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman, “Ajansımızın desteklediği projeler, kadın girişimcilerin güçlenmesine ve yerel ekonominin canlanmasına büyük katkı sağlıyor. Genel Müdürlüğümüzün de bu sene belirlemiş olduğu “Kadın İstihdamı” teması doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu projede de kadınların el emeği ürünlerini geleneksel dokuma teknikleriyle üretmelerine imkan tanıyarak kültürel mirasın yaşatılmasına ve ekonomik değer oluşturmasına katkı sağladığımız için mutluyuz. Bu projeler kırsal alandaki üreticilerin örgütlenmesini güçlendirerek kadınlara iş sunuyor ve ekolojik sürdürülebilirliği destekliyor. GMKA’nın kadın kooperatiflerini destekleme ve güçlendirme çabaları, bölgedeki kadınların ekonomik ve sosyal açıdan güçlenmesine önemli bir katkı sağlıyor. Bu projeler ile bölge ekonomisine de katkıda bulunarak sürdürülebilir bir kalkınmaya ivme kazandırıyoruz” diye konuştu. GMKA ilan ettiği Kırsal Ekonominin Geliştirilmesi Mali Destek Programı ve Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı ile kooperatifler vasıtasıyla kadınların ortak iş yapma kültürünü geliştirmeye devam ederken Güney Marmara Kadın Kooperatiflerinin Güçlendirilmesi Programı ile de kadın kooperatiflerinin kapasitelerini güçlendirmeye devam ediyor.