Denizli’nin Çal ilçesinde, UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesinde bulunan 844 yıllık geleneğe sahip ’Sudan Koyun Geçirme Yarışması’ 49 çobanın katılımıyla yapıldı. Aşağıseyit Mahallesi Köprübaşındaki Büyük Menderes Nehri kenarında gün doğumuyla başlayan etkinlikte, çobanlar koyun sürülerini sudan geçirmeye çalıştı. Çal, Çivril ve Baklan gibi ilçelerden toplamda 49 çoban, boyadıkları baş koyunlarla yarışmada, sürülerini nehirden geçirmek için birbirleriyle kıyasıya mücadele etti. Çobanları koyunlarının nehirden geçmesi ıslık ve sesler çıkararak, koyunların etkilemeye çalışırken, bazı çobanların koyunları ise ses ve ıslıklara rağmen suya atlamayıp geri döndü. Koyunları sudan geçen bazı çobanlar ise koyunlarını öptü, kucaklayarak suyun içinde taşımaya çalıştı.
Vatandaşın yoğun ilgi gösterdiği yarışmada koyununu sudan geçiren 20 yaşındaki çoban Recep Yatıcı, “Bundan daha güzel bir şey yok benim için, dünyaları verseler bu zevki değişmem. Baklan dağından katılıyorum yarışmaya. Bu koyunu geçen sene aldım, koyun 500 TL’yken ben bin 500 TL’ye aldım. Ama zevk, uğraştık emek verdik. Ben bununla yatıyordum 1 aydır geceleri, annemle babamla kavga dövüş ederek. 3 senedir bu yarışmaya katılıyorum. Allah’a şükür bu sene çok güzel yüzümü güldürdü. Hiç köyde suya girmiyordu bu sene ikisi de girdi. Koyunlar 1 buçuk yaşında küçük daha” dedi.
“AVUSTURYA’DAN KATILDIM”
Yurt dışında yarışmaya katılan yarışmacı Kadir Tuncer, "Ben bu günleri bekliyordum. Avusturya Viyana’dan geldim. Mor koyunumla 3 haftadır talim ediyorum, aşağı seyidin birinci olması için. Bu birinciliği Çal’a getireceğim. Mutluyuz, mor koyunda mutlu bende mutluyum” diye konuştu.
Bu seneki yarışmaları kendilerine ‘Hey 15’li 15’li türküsü’nü hatırlattığı ve terör örgütü tarafından şehit edilen Eren Bülbül için yaptıklarını belirten Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, “844 yıllık geleneği yaşatan ve yaşatmış olarak bu günlere getiren herkese şükranlarımı sunuyorum. İnşallah biz bu Yörük kültürünü, Türkmen kültürünü gelecek nesillere aktarmak için elimizden gelen gayretleri göstereceğiz. Bu gün muhteşem bir kalabalık var, muhteşem bir seyircimiz var. Hepsine sonsuz teşekkürler ediyorum. Her tarafta olduğu gibi bu toprakların Türk toprağı olduğunun en büyük kanıtı böyle geleneklerimiz, göreneklerimiz inşallah bizde bu göreneklerimizi yaşatmaya devam edeceğiz. Çobanlara altın ödüllerimiz var, yem bitkileri ve yem ödüllerimiz var, değişik kepenek ödüllerimiz var ve değişik çobanlara ait yöresel kıyafetlerle ilgili ödüllerimiz var. Bunun yanında etkinliğin en farklı yönünden bir tanesi de, bu sene Eren kardeşimiz için koyunlarımız atlıyor en büyük özelliği de bu. Ben buradan tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bir sürü şehitlerimiz varken neden Eren, Eren bize hey on beşli on beşli türküsünü hatırlatıyor ondan dolayı Eren için atlıyoruz. İyi ki varsın Eren” diye belirtti.
“ANKARA’DAN YARIŞMAYI İZLEMEYE GELDİM”
Yarışmaya kuzeninin tavsiyesi üzerine Ankara’dan izlemeye geldiğini belirten Gökhan Özbaş, “Ankara’dan geliyorum, ilk kez geldim. Şenlik olduğunu duydum kuzenim sayesinde, değişik güzel bir şenlik yöresel olması ayriyeten geleneklerimizin devam etmesi açısından çok hoşuma gitti. Güzel fotoğraflar çektiğimi düşünüyorum Ankara’da ki dostlara da güzel anılar götüreceğim” şeklinde konuştu.
Medeni Topaloğlu
