SAĞLIK - 29 Mart 2016 Salı 10:52

Aileler dikkat!

A
A
A
Aileler dikkat!

Psikiyatrist Psikoterapist Yrd. Doç. Dr.Rıdvan Üney, uyuşturucu madde kullanımında aileleri uyardı.

Türkiye’nin uzun yıllar uyuşturucu kullanımı açısından birçok ülkeden geride iken bugün bakıldığında oldukça riskli bir alan haline geldiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, “Uyuşturucuya ulaşımda kolaylık, ucuz ve ölüm tehlikesi içeren uyuşturucular, kalabalık kentler, yanı başımızdaki savaş, uyuşturucu sorununun en önemli nedenlerinden sayılabilir. 2013 yılında yapılan bir araştırmada; ülkemizde, 15-34 yaşları arasında her 100 kişiden 3’ünün uyuşturucu kullandığı tespit edilmiştir. Bugün oranın daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir. Uyuşturucu kullanım yaşı, tedavi merkezlerindeki kayıtlara göre 11 yaşına kadar inmiştir” dedi.

Medyada; neredeyse haftada 1-2 gün uyuşturucudan ölen kişilerin haberlerinin yer aldığını hatırlatan Rıdvan Üney, “Gençler için dışarıda birçok tehlike bulunmaktadır. Yetişkinliğe geçiş dönemi, sorunların yoğun olduğu bir dönemdir. Uyuşturucu çeteleri bunu çok iyi bilmektedir. Gençlerin ebeveynleri bu durumu fark etmelidir” diye konuştu.

Rıdvan Üney, gençlik döneminde uyuşturucu madde kullanımı konusunda ailelerin dikkat etmesi gerekenleri şöyle sıraladı;

“Fazla para harcama; Eğer çocuğunuz son zamanlarda, verdiğiniz harçlığı yetiremiyorsa bu konuda dikkatli olunmalıdır. Harcama gerekçeleri araştırılmalıdır. Eve geç gelme; uyuşturucu kullanan gençler dışarıda daha fazla zaman geçirir. Eve gelmesi gereken saatleri aşarlar.

Yalan söyleme; Para harcama ve eve geç gelme, arkadaşları ile birlikte zaman geçirdiği yerler konusunda yalan söyleme ve bahane uydurma, uyuşturucu kullanımında sık olarak karşımıza çıkmaktadır.
Üstüne başına dikkat etmeme; Uyuşturucu kullananlar daha önce giyimlerine özen gösteriyorlarsa dahi bunu bırakır. Aynı kıyafeti haftalarca giyebilir. Saçlarına özen göstermezler. Dağınıktırlar.
Temizliğe özen göstermeme; Gençler özellikle ergenlik dönemlerinde beğenilmek için daha özenli davranır. Ancak uyuşturucu kullananlarda banyo yapmaktan kaçınma, tırnak kesmeme, tıraş olmama sık görülür.
Gözlerde farklı bakışlar; Uyuşturucu kullananlarda baygın bakış oldukça sık görülmektedir. Gözleri kızarır, şişer, gözaltları mor ya da siyahlaşır.

Okul başarısında ani düşme; Çocuğunuzun okulda belli bir başarısı varken, aniden bu başarının altına düşerse, bu durum dikkate alınmalıdır. Birçok nedenle bu olabilir. Ancak uyuşturucu kullananlarda çok çabuk başarı düşer.

Okuldan kaçma; Derslere devam etmekten kaçınma, okuldan kaçma davranışı uyuşturucu kullananlarda mutlaka ortaya çıkar. Gencin okula gitmediğinde, gittiği ortam araştırılmalıdır.

Yeni arkadaşlar edinme; Uyuşturucu kullanan gençler, eski arkadaşlarından uzaklaşır. Ailenin pek tanımadığı yeni arkadaşlar edinir. Aile araştırdığında, gencin yaşına ve eğitim düzeyine uymayan yeni arkadaş gurubunu hemen fark eder.

Sinirlilik ve öfke nöbetleri; Her şey yolunda giderken ani başlayan sinirlilik, öfke nöbetleri, duygusal dengesizlik, içe kapanma, bir şeylerin değiştiğine dair işaretlerdir. Uyuşturucu kullanımında bu durum oldukça dikkat çekicidir.

Aşırı kilo verme; Uyuşturucu kullanan gençlerde kilo verme, yemesine rağmen kilo alamama sık rastlanır.
Hırsızlık; Çocuğunuzun daha önce böyle bir alışkanlığı olmadığı halde, evden para çalıyorsa, cep telefonunu satıyorsa mutlaka bu konu dikkatle değerlendirilmelidir. Bu davranış bozukluğunun altında uyuşturucu kullanımı yatıyor olabilir.

Yasal sorunlar; Genç, herhangi bir nedenle suça karıştıysa, dışarıda sıkça kavga ediyorsa, vücudunda morluk, yara izleri fazlaysa, bu durum uyuşturucu kullanımının habercisi olabilir. Uyuşturucu kullanımı diğer suçlarla neredeyse kardeş gibidir.

İş yaşamınız, yoğunluğunuz, yorgunluğunuza rağmen, çocuklarınızla ilgili sorumluluklarınızı unutmayın. Siz bu durumla ilgilenmezseniz, dışarıda bu durumlardan faydalanmak isteyecek bir yığın kötü niyetli kişi olduğunu unutmayın. Sadece polis tedbirleri ve okullardaki öğretmenlerin dikkati bu konuda yeterli değildir.”

Uyuşturucu ile ilgili en büyük sorumluluğun ailelere düştüğünü anlatan Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çocuğunuzun gittiği yerlerden haberdar olun. Arkadaşlarını tanıyın. Ondan haberdar olun. Davranış değişikliklerinin nedenini öğrenmeye çalışın. Harcamalarını kontrol edin ve gerekenden fazla para vermeyin. İsteklerini sınırsız bir şekilde yerine getirmeyin. Temizlik alışkanlıklarını gözlemleyin. Okuldaki durumundan haberdar olun. Yalanlarına göz yummayın. Onlarla arkadaş olmayın, ancak açık içten ve samimi bir ilişki geliştirin. Kaba davranmayın, şiddetten uzak durun.”
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.