POLİTİKA - 13 Ağustos 2017 Pazar 17:40

Bahçeli: 'Bir gece Kandil’de görünmenin vakti gelmiştir'

A
A
A
Bahçeli: 'Bir gece Kandil’de görünmenin vakti gelmiştir'

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bir gece Kandil’de görünmenin, bir sabah sınır ötesindeki diğer husumet yuvalarının başına ateş topu gibi düşmenin vakti gelmiştir" dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, terör saldırıları ve terörle mücadele süreciyle ilgili yazılı açıklama yaptı. Terörizmin her türlü kirli vasıta ve kan içici vandalların acımasızca kullanılarak yıkım, yok oluş, parçalanma, bölünme amaçlarına hizmet eden bir insanlık suçu olduğunu belirten Bahçeli, "Şiddet, şekavet ve hain saldırılar terör örgütlerinin araç ve yöntemleridir. Türkiye zorlu, yıpratıcı, sosyal ve ekonomik maliyeti oldukça ağır terörle mücadele sürecinin tüm boyutlarını kıyasıya yaşamaktadır. Verilen kayıplar, ödenen bedeller, katlanılan badireler, çekilen çileler gün be gün artmakta, yaygınlık kazanmaktadır. Türk milleti terörle yıldırılmak, terörle korkutulmak, kanlı eylemlerle susturulmak istenmektedir" ifadelerini kullandı.

Tehlikenin yakın ve yoğun olduğu uyarısında bulunan Bahçeli, "Karşımızdaki tehdit milli bekayı hedef almaktadır. FETÖ, PKK, YPG, IŞİD, DHKP-C aynı hain amaca odaklanmış, aynı karanlık cepheye sürülmüş, isimleri farklı farklı olan Türk ve Türkiye düşmanlarıdır. Bu alçak örgütlerin birinin bıraktığı yerden bir diğeri kanlı vardiyaya girmekte; milletimize, milli değer ve insani emanetlerimize kastetmektedir. Ülkemizin üzerine kabus gibi çöken derin ve küresel komploda terör örgütleri maşa ve taşeron olarak kullanılmaktadır. Bu gerçek tartışmasızdır. Bölgemiz bir yandan fırın gibi ısınıp çalkanırken, diğer yandan sınırlarla oynanmaktadır. Irak’ın Yarubiye sınırından Afrin’e kadar olan mücavir alanları kapsam ve muhteviyatına alan yeni haritalar çizilmekte, medya kanalıyla servis edilmektedir. Türkiye’nin esef verici iç tartışma ve anlaşmazlıklara gömülmesi projelendirilip, eş zamanlı olarak çevremizde korsan terör devletinin temelleri atılmaktadır" ifadelerini kullandı.

İdlib’te şer oyunun sahnelendiğini ifade eden Bahçeli, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Milli duygunun, milliyetçi şuurun fitne silahıyla tasallut altına alınması suretiyle Türk milletinin reflekslerinin zayıflatılması, tepkilerinin söndürülmesi planlanmaktadır. Terörizm bugün vatanın her köşesine sıçramış durumdadır. Zalim ve hayasız pusu her yerdedir."

“BİR EREN’İN TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNE MEYDAN OKUYAN BİR ŞEREF NUMUNESİ, CESARET NİŞANESİ OLDUĞUNU HERKES GÖRECEK VE ÖĞRENECEKTİR”

Trabzon Maçka’da gerçekleşen terör saldırısına değinen Bahçeli, "Hainler bir astsubayımızı şehit etmekle kalmamışlar, henüz 15 yaşında bulunan Eren Bülbül evladımızı hayattan koparmışlardır. 10 Ağustos günü Bingöl’ün Genç ilçesinde bir uzman çavuşumuzun, 12 Ağustos günü Batman’ın Sason ilçesinde bir uzman çavuşumuz ile birlikte bir uzman onbaşımızın şehit düşmesi elbette milli vicdanı kanatmış ve kahretmiştir. Çanakkale’de emperyalizme meydan okuyan 15’lilerin bu zamandaki adı olan Eren Bülbül’ün kahramanca ve 80 milyona mal olan onurluca mücadelesi asla hatırdan çıkmayacaktır. Terör örgütü PKK’nın bebek ve çocuk katili olduğu bir kez daha belgelenmiş, yeniden tescillenmiştir. Unutulmamalıdır ki, Eren’in dökülen kanı, Mehmetlerimizin gök kubbede çınlayan yiğitlikleri namert ve aşağılık teröristleri eninde sonunda boğacaktır. Bir Eren’in tüm terör örgütlerine meydan okuyan bir şeref numunesi, cesaret nişanesi olduğunu herkes görecek ve öğrenecektir. Artık bahane kalmamıştır. Vatan evlatlarını şehit eden katiller, ele başları saklandıkları mağara inlerinden, girdikleri karanlık deliklerden çıkarılarak ya adalete teslim ya da bu mümkün olmuyorsa tenkil edilmelidirler" dedi.

“TÜRKİYE TERÖRİZMDEN BÜYÜKTÜR”

"Türk devleti muhtemel yeni saldırıları beklemek yerine aktif bir şekilde, ön alarak hainleri kaynağında temizlemelidir" diyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir gece Kandil’de görünmenin, bir sabah sınır ötesindeki diğer husumet yuvalarının başına ateş topu gibi düşmenin vakti gelmiştir. Bunu yapacak güç ve dirayet Türkiye Cumhuriyeti’nde vardır. Bunu başaracak azim, iman ve inanç Türk milletinde fazlasıyla mevcuttur. Milli mukavemet çok şükür canlıdır. Milli onur şanlıdır. 15 yaşındaki Eren’e silah doğrultan ve de emperyalizmin emellerine zincirlenmiş korkak hainler anasından doğduklarına mutlaka pişman edilmelidirler. Türkiye terörizmden büyüktür. Kaygıya, karamsarlığa ise hiç yer yoktur. Kahramanca şehadeti göze alanlar, şerefsizce yaşayan insanlığın defolu yüzlerine kat be kat hesabı sormaya muktedirdir. Türkiye’nin beka mücadelesi verdiği bu zaman aralığında, siyasi polemik yaratmak isteyen, siyasette kavga ve kutuplaşma arayışında olan kim varsa art niyetlidir ve dikkatle izlenmelidir."

"ECDADIMIZA KARŞI MANEVİ SORUMLULUĞUMUZU YERİNE GETİRMEK MECBURİYETİNDEYİZ"

MHP’nin terörizme, iç ve dış mihraklara karşı verilen samimi mücadelede devletiyle ve seçilmiş meşru hükümetle beraber olduğunun altını çizen Bahçeli, "Aksini düşünüp milli dayanışmayı yıkmak, değilse bile sarsmak isteyen fesat odakları kaybetmeye mahkum olan çürümüşlerdir. Bununla birlikte Türkiye’de can ve mal güvenliğinin olmadığını söyleyip yabancı ülkelere muhbirlik yapanların kimlere hizmet ettikleri, kendilerini ne hallere düşürdükleri açık ve ortadadır. Siyasi kehanet ve spekülasyonlarla mesafe almaya, çalı dibi yoklamaya, sorun ve kriz çıkarmaya uğraşanlar dün olduğu gibi bugün de çuvallayacaklardır. Şehitlerimize vefa borcumuzu ödemek zorundayız. Ecdadımıza karşı manevi sorumluluğumuzu yerine getirmek mecburiyetindeyiz. Bunları yaparken de dağılarak değil birleşerek, ayrı düşerek değil milli hedeflerde buluşarak, hepsinden mühimi temel ilke ve ülkülerde uzlaşarak sonuca ulaşacağımızı herkes iyi bilmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz ediyor; ailelerine, milletimize başsağlığı dileklerimi iletiyor, acıları paylaşıyorum. Son olarak diyor ve haykırıyorum ki, iyi ki varsın Eren ve de her zaman tüm şehitlerimiz gibi kalbimizde yaşayacaksın" diyerek sözlerini sonlandırdı.

Ahmet Umur Öztürk 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.