POLİTİKA - 10 Ekim 2015 Cumartesi 13:31

Bakan Topçu: 'Terörün kökü kazınacak'

A
A
A
Bakan Topçu: 'Terörün kökü kazınacak'

Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, "Terörün kökü inşallah tekne kazınır gibi de kazınacak. Onu da bilin. Bu milletin meselesi Kürt-Türkmen meselesi değil. Bizim şu anda yaptığımız dedelerimizin Çanakkale'de yaptığıdır. Sakarya'da, Dumlupınar'da, Anafartalar'da yapılandır” dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmet Yılmaz ve Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, Sivas'ta bir otelde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Toplantıya Sivas Valisi Alim Barut, AK Parti Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ve çok sayıda sivil toplum kuruluşunun temsilcileri katıldı.

Her şeyden önce kendisinin sorumlu bir vatandaş olduğunu ifade eden Bakan Topçu, "Pekişmiş demokrasilerde tabi ki koalisyonlar olur ve çokta işler bir vaziyette yürür. Avrupa ülkelerine çıktığımız zaman STK’ları kuvvetli, ülkelerin demokrasilerinde biz koalisyonlar görüyoruz.

Sağlıklı da işlediğini biliyoruz. Ülkemiz çok mesafe kat etmiştir. Ama neticemizde bizim ülkemizde arzu ettiğimiz haliyle pekişmiş bir demokrasi yoktur. Koalisyonların ülkemize, insanımıza ve dolayısıyla medeniyet coğrafyamıza ne kadar tevellüt ettiğini yaşayarak hepimiz biliyoruz. Bizde bir koalisyon söz konusu olduğu zaman neticede bakıyorsunuz ki 1-2 milyar dolar yurt dışına çıkıyor. Kasalar sokağa fırlatılıyor. Bizde koalisyon olduğu zaman istihdamımız düşüyor, yatırım düşüyor. Dışarıdan herhangi bir şey bize kuşkuyla bakıyor. Ve en kötüsü, en canımızı yakan hadise 7 düvelin arkasında olduğu bu petrole batırılmış paçavra olan bölücü terör örgütü gemiyi azıya alıyor, fidanlarımızı ay yıldızlı ay bayrağı kahpece sarıp elimize veriyor. İşte bunun için bir vatandaş olarak diyorum ki aman ha vereceğiniz dersi verdiniz. Aslında siz kulak çekseniz iyi olurdu ama ama siz maşallah kulağı çekmekle kalmayıp kopardınız. Bu memlekette önümüze kutu koyarak devlete ve millete operasyon çekildi" diye konuştu.

“TERÖRÜN KÖKÜ TEKNE KAZINIR GİBİ KAZINACAK”
Terörün kökünün kazanacağını söyleyen Topçu, ”İnşallah tekne kazınır gibi de kazınacak. Onu da bilin. Bu milletin meselesi Kürt, Türkmen meselesi değil. Bizim şu anda yaptığımız dedelerimizin Çanakkale'de yaptığıdır. Sakarya'da, Dumlupınar'da, Anafartalar'da yapılandır. Kürt’le Türkmen kardeştir. 5 milyon hane birbiriyle kız alıp kız vermiş, kan kana karışmış. Bu 3'ün 2'si demek onun dışında bin yıldır bir medeniyet havuzunda bir ve beraber pişiyoruz ve kaynıyoruz. Onun için bizimi topyekün Alevi'sini, Sünni'sini, Çerkez'ini, Arap'ını, Laz'ını, Arnavut'unu velhasıl kim kendini ne şekilde tarif ediyorsa ama ay-yıldızlı al bayrak altında bir ve beraber yaşama kararlığında olan bir tamam herkesin düşmanı bölücü terör örgütü ve onunu arkasındaki güçler. İşte bu mücadelenin de sağlıklı yürüyebilmesi, ekonomimizin yükselmesi dışarıdaki itibarımızın artması. İşte bütün bunların olabilmesi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin elinin güçlü olabilmesi için bu seçimde istikrar şart” ifadelerini kullandı.

“BİR YERE ATEŞ DÜŞTÜĞÜNDE İNSANLAR BURAYA GELİYOR”
TBMM Başkanı İsmet Yılmaz ise, “Allah razı olsun sorumlu bir vatandaş ve sorumlu bir vatansever ve bu zor coğrafyada bu vatan evlatları olduğu sürece hiç şüpheniz olmasın ki Çanakkale ruhunu, Sarıkamış ruhunu, Kuvay-ı Milliye ruhunu cenabı Allah nasip eder 21’inci yüzyıla taşırız. Sadece kültür coğrafyamız Edirne’den, Ardahan’a kadar değil kültür coğrafyamız bunun çok ötesinde. Çok ötesinde olduğu için bir ateş Şam’a, Halep’e düştüğünde insanlar buraya geliyor bir başka yere gitmiyor. Irak’ın kuzeyine, Erbil’e, Selahaddin’e bir ateş düştüğünde buraya geliyor. Azerbeycan’a Nahcivan’a bir şey olduğunda yine buraya geliyor. Kafkas coğrafyasına bakın yine insanlar buraya bakar. İşte bu zor coğrafyada ve fırtınalı denizde gemimizi salimen limana ulaştırabilmek bizim bu aziz millete olan borcumuzdur. Bu borcun gereğini yetirebilmek için de bir olmamız lazım, beraber olmamız lazım kırgınlıkları, küskünlükleri geride bırakmamız lazım yani ağaçları görmektense ormanı görmemiz lazım. Biz ormanı görürsek ağaçlardan ziyade 21’inci yüzyıl inşallah Türkiye’nin yüzyılı olacaktır” şeklinde konuştu. 

UĞUR YİĞİT
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Yerleşim yerine inen kurt 2 çocuğa saldırdı Şanlıurfa’da yerleşim yerine inen kurdun saldırdığı 2 çocuk yaralandı. Çocuklar hastanedeki tedavilerinin ardından taburcu edilirken kurt ise vurularak etkisiz hale getirildi. Edinilen bilgiye göre olay, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı Üçpınar kırsal Mahallesinde yaşandı. İddiaya göre yiyecek bulamayan bir kurt, kırsal mahalleye indi. Evlerin arasında yiyecek arayan kurt, yaşları 11 olan Mehmet S. ve Müslüm B. İsimli çocuklara saldırdı. Kolları ve ayaklarından ısırılan çocukları mahalleli son anda kurtardı. Hafif şekilde yaralanan çocuklar, hastanedeki tedavilerinin ardından taburcu edilirken kurt ise vurularak etkisiz hale getirildi. Aç kaldıkları için köye indiler Kurt tarafından ısırılan çocuğun babası İsmail Söylemez, "Kurt buraya geldi. Sağa sola saldırdı. Daha önce bir çocuğu ısırmış, onlar kovalayınca buraya gelmiş. Gedikten sonra oğlum Mehmet’i ısırdı. Hem ayağından hem de elinden ısırdı. Bizim komşu müdahale etmiş. O olmasaydı direkt parçalardı. Aç kaldıklarından dolayı köylere indiler. Allah etmesin ölebilirdi. Komşu olmasaydı zaten öldürecekti” dedi. Taş atınca saldırdı Kurda taş attıktan sonra kendisine saldırdığını söyleyen Mehmet S., “Ben koştum arkaya gittim. Evin orada ben taş attım. Köşeye gidince bana döndü. Hemen gelip elimi ağzına koydu. Sonra ayağımı ısırdı” ifadelerini kullandı. Kurdun ellerini ve ayağını ısırdığını söyleyen Müslüm B., ”Oradan gitti. Sonra arkamdaki kuzenim taş attı. Taş attıktan sonra bana döndü. Benim ellerimi, ayağımı ısırınca ben de ona vurdum” dedi. "Gece dışarı çıkmaya korkuyoruz" Kurt tarafından ısırılan çocuğun amcası Müslüm Buyruk, ”Olay dün saat 16.30’da falan oldu. Çocuğa kurt saldırdı. Biz artık korkuyoruz. Bizim hayvanlarımız falan vardı. Devletin buna bir el atması lazımdı. Gelip hep başıboş köpekleri buraya bırakırlar. Kurt da var. Yani biz rahatsız oluyoruz. Geçenlerde de kurt gördü. Saat 03.30’da Aligör’den geldim. Fıstıkların orada gördüm. Arabadan inmeye cesaret edemedim. İklim değişiminden oluyor. Buraların hepsi sazlıktır. Bizim zaten hayvanlarımız var, gece dışarı çıkamıyoruz. Çocuklarımız okula gidiyor. Okul servisi 500 metre ileride indiriyor” diye konuştu. Öte yandan son günlerde vatandaşların bölgede çok sayıda kurt gördüğü belirtildi.
Hakkari Vali Çelik: “Medeniyet ölçülerinden biri de trafikte yayaların güvenliğidir” Hakkari Valisi Ali Çelik, "Medeniyet ölçülerinden biri de trafikte, yayaların güvenliğidir" dedi. Karayolu Güvenliği ve Trafik Haftası kapsamında İçişleri Bakanlığı tarafından “Hayatla Yarışılmaz” mottosu doğrultusunda düzenlenen farkındalık faaliyetleri Hakkâri’de tam not aldı. Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü ve Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlik, Hakkari Şehit Selahattin İlk ve Ortaokulu civarında bulunan yaya geçidinde; yaya geçidinin sürücüler tarafından fark edilmesi ve yayaların yaya geçitlerini kullanmasının teşvik edilmesine yönelik eğitici faaliyetler gerçekleştirildi. Etkinliğe katılan Hakkari Valisi Vali Çelik, uygulama noktasında etkinlik hakkında bilgi verip hazırlanan broşürleri öğrencilere takdim etti. Daha sonra yaya geçidine ilk kırmızı çizgiyi çeken Vali Çelik, öğrencilerle birlikte yaya geçitlerinin şeritlerini kırmızıya boyadı. Emniyet ve jandarma ekiplerince kullanılan yerli ve milli alkol ölçüm cihazı ve radar sisteminden duyduğu gururu belirten ve tüm ekiplere işlerinde kolaylıklar dileyen Vali Çelik, “Ülkemizde, her yıl yüzlerce insanımız trafik kazalarında vefat ediyor veya yaralanıyor. İçişleri Bakanlığımız Emniyet Genel Müdürlüğümüz ve Jandarma Genel Komutanlığımız tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, son yıllarda ülkemizde trafik kazalarında ölümler ve yaralanmalar büyük oranda azaldı. İnşallah hiç olmaz. Türkiye’de de Avrupa ve dünyanın gelişmiş ülkeleri gibi yayaların güven içerisinde, önceliklerini kullandığı ve trafik kazalarının en aza indirildiği bir yıl olur. Bu da sürücüler olarak yayalar olarak kurallara uyduğumuz müddetçe olur. Bir ülke için medeniyet ölçülerinden birisi de trafikte yayaların güvenli seyahat edebilmesidir. Yaya önceliğine dikkat çekip, bu konudaki denetimlerin de artırılmıştır. Özellikle yaya geçidi bulunan yerlerde tüm sürücülerin bekleyen bir vatandaşımız olduğunda mutlaka yol vermesini ve durmasını bekliyoruz. Bununla ilgili olarak etkin denetimlerimiz artarak devam edecek. Hedefimiz hiçbir can kaybına müsaade etmemek, yaralanmalı ve ölümlü kazaları azaltmaktır. Mümkünse hiç meydana gelmemesini sağlamaktır. Bu elbette alınacak tedbirlerle birlikte vatandaşlarımızın mutlak suretle trafik kurallarına uymalarıyla mümkün olacaktır" şeklinde konuştu. Etkinliğe katılan öğrenciler, ellerindeki "Yaya yolu benim yolum", "Lütfen yol ver", "Yayalar kırmızı çizgimiz" ve "Yayalar önceliklidir" yazılı pankartlarla sürücülere uyarıda bulundu. Ayrıca okullarda yaya geçidinin kullanımı ve yaya geçidinin önemi adına gün boyunca İl Milli Eğitim ve İl Emniyet müdürlükleri tarafından öğrencilere yönelik uygulamalı eğitim ve etkinlikler düzenleneceği belirtildi. Etkinliğe; Vali Yardımcısı Furkan Berber, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Necip Çarıkcıoğlu, İl Emniyet Müdürü İdris Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdür Vekili Oktay Kızılkaya, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Abdi Arslan, İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü Komiseri Ömer Karakaş, jandarma ekipleri, minibüs ve taksi sürücüleri, kurum amirleri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Niğde Niğde’de AK Partili Kadınlar Gazze Anneleri için bir araya geldi AK Parti Niğde Kadın Kolları Başkanlığı, Gazze’de yaşanan katliamlara karşı yaptığı basın açıklamasında Gazze’deki kadınların yaşadığı acı ve zorlukları dile getirdi. Niğde Ömer Halisdemir Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında AK Parti Niğde Kadın kolları Başkanı Nurdan Özkul anneler adına İsrail’e çağrıda bulundu, ateşkes için bir adım beklediklerini ifade etti. Özkul, "Pazar günü Anneler Günü. Günlerdir her yerde tatlı bir telaş yaşanıyor. Anneler Günü öksüzlerin ve evladını kaybeden annelerin de ağır imtihanı fakat bir yandan da dünyanın orta yerinde, yanı başımızda Filistin’de, Gazze’de, Refah’ta yaşanan soykırım nedeniyle anne olmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Biz bugün okuldan gelecek çocuklarımızı, Gazzeli anneler ise çocuklarına verecek bir lokma ekmeği bekliyor. Bizler karışmasın diye çocuklarımızın defterlerine, kitaplarına isim yazarken, Gazzeli anneler ise cesetleri teşhis edilebilsin diye çocuklarının kollarına isim yazıyor" dedi. İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişinin öldüğünü 78 bin 18 kişinin yaralandığını ifade eden Özkul; "BM Kadın Birimi’nin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadının öldü. Günde ortalama 63 kadın hâlâ ölüyor ve bunların 37’si ise anne. Kayıp ve akıbeti bilinmeyen kadınların sayısı 2 bin 100. Filistin’de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle yaklaşık 60 bin hamile kadın risk altında. her gün 180 anne ölümle burun buruna doğum yapıyor. Zor şartlar, ölümle burun buruna yaşamak ve yetersiz beslenme nedeniyle erken doğum yapan, sütü kesilen anneler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın BM ve pek çok uluslararası platformda haykırdığı gibi Savaşın da bir ahlakı, hukuku vardır. Sivillerin hedef alındığı saldırıyı haklı gösterecek tek bir neden dahi olamaz. Hamas’ın ateşkes masasına oturmayı kabul etmesi gelecek için bir umuttur. Ancak çağrıya rağmen özellikle Gazze ve Refah’ta artarak devam eden saldırılar İsrail’in niyetini ortaya koymuştur. Biz anneler olarak yine de İsrail’e bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; ateşkes için bir adım bekliyoruz" şeklinde konuştu. İsrail’e "Vaat edilmiş toprak hedefinizi, hayattan kopardığınız annelerin ve çocukların bedenleri üzerine mi inşa edeceksiniz" diye soran Özkul, AK Partili kadınlar olarak Gazzeli anneler için dimdik ayakta olduklarını söyledi.