SAĞLIK - 12 Aralık 2017 Salı 11:21

Duruş bozukluğu nasıl düzeltilir? Duruş bozukluğuna karşı 7 önlem...

A
A
A
Duruş bozukluğu nasıl düzeltilir? Duruş bozukluğuna karşı 7 önlem...

Bel, boyun ve sırt ağrılarının ortaya çıkmasında duruş bozukluklarının önemli bir etkisi var. Peki duruş bozukluğu nasıl düzeltilir? İşte ayrıntılar...

Prof. Dr. Erhan Serin, yaptığı açıklamada, iyi bir duruşa sahip olmak, kişinin kendine olan güveninin artmasını sağlamasının yanında bel, sırt ve boyun ağrılarını önlemede de son derece önem taşıdığını ifade ederek, “Oturmak, ayakta durmak omurgamız üzerinde yoğun bir baskı oluşturuyor. Hatta şaşırtıcı şekilde bu basınç otururken ayakta durduğumuzdan yaklaşık 5 kat daha fazla oluyor. Dolayısıyla özellikle uzun süre oturarak çalışmak zorunda kalanların, ağrısız bir yaşam için doğru oturma pozisyonuna dikkat etmeleri gerekiyor. Genellikle ağrı ortaya çıkmadan duruş bozukluklarının farkına varılmıyor” dedi.

Bazı basit düzenlemelerle hayat kalitesini düşüren bu ağrılardan kurtulmanın mümkün olabileceğini belirten Serin, “Duruş bozukluğunun ortaya çıkmasında, bazı kaza ya da yaralanmalar, zayıflamış kas tonusu, duygusal stres gibi birçok faktörün etkili olduğu biliniyor. Ancak bunun yanı sıra çocukluktan itibaren edinilmiş alışkanlıklar da sorunun ortaya çıkmasına etki ediyor. Çocukluk döneminde taşınan ağır çantalar sonrasında çalışma hayatında masa başında geçirilen uzun saatler duruş bozukluğunu tetikliyor. Bu durumda duruşu iyileştirmek için doğru adımlar atılmadığı taktirde baş, boyun ve sırt ağrıları olmak üzere kronik kas ağrıları gelişebiliyor” diye konuştu.

Duruş bozukluğu nasıl düzeltilir? Duruş bozukluğuna karşı 7 önlem...

Prof. Dr. Erhan Serin, duruş bozukluğunu önlemeye yardımcı olacak 7 önemli öneriyi şöyle sıraladı:

Ofis ortamınızı yeniden düzenleyin

Duruş bozukluklarına neden olan en önemli etkenlerin başında çalışma ortamı ergonomisi geliyor. Bunun için özellikle uzun süre oturarak çalışmak zorunda kalan kişilerin masa, bilgisayar, sandalye ayarlarının en doğru konumda olduğundan emin olmaları önem taşıyor. Uzun süre yukarıya ya da aşağıya bakmak, boyun ve omuz kaslarına baskı uygulanmasına neden oluyor. Bu nedenle bilgisayar ekranın baş hizasında olması, otururken de bel ve sırtın dik bir pozisyonda kalmasını sağlayacak bir oturma şeklinin benimsenmesi gerekiyor. Ayrıca her iki ayağın da yere temas etmesini sağlamak, çalışma sırasında masaya yakın oturmak, kolçaklı, sırt kısmının da omurga eğriliklerine uygun kaviste bir koltuk seçmek alınabilecek önlemler arasında yer alıyor. Ayrıca, saat başı ayağa kalkarak hareket etmek de duruş bozukluğunu önlemeye yardımcı oluyor.

Çocukluktan itibaren spora zaman ayırın

Duruş bozukluğunun önüne geçilmesinde çocukluk çağında edinilecek alışkanlıklar önemli rol oynuyor. Bu nedenle küçük yaşlardan itibaren, çocuklara hem ideal duruşun öğretilmesi, hem de bunu sağlayacak bilincin geliştirilmesi gerekiyor. Sırt, bel ve boyun kaslarını güçlendiren sporlar, duruş bozukluğunu önlemeyi sağlayan en güçlü araç. Yüzme omurga dostu sporlar arasında ilk sıralarda yer alıyor.

Duruş bozukluğu nasıl düzeltilir? Duruş bozukluğuna karşı 7 önlem...Yatış pozisyonunuzu düzeltin

Gece doğru bir pozisyonda uyumak ve doğru yatak ve yastık seçmek ertesi günün ağrısız geçmesine yardım ediyor. Herkesin rahat ettiği uyku pozisyonu farklı olma olmakla birlikte, sırt üstü ya da yan yatarak ve bacakları bükerek yatmanın en iyi uyku pozisyonu olarak gösteriliyor. Bununla birlikte yatağın çok sert olmaması ve yastığın da sırt üstü yatıldığında boynu desteklemesi gerekiyor.

Bel ve karın kaslarınızı güçlendirin

Güçlü kas ve eklemlere sahip olmak sadece oturduğumuz ya da ayakta durduğumuz sırada değil daha kolay hareket etmemizde de önem taşıyor. Özellikle beden gücüyle çalışan, ağır yük kaldıran kişiler bel bölgesinde çok erken dejenerasyonlar başlayabildiği için bel fıtığı ya da bel kayması gibi sorunlar görülebiliyor. Bu kişilerin yükleri yardımla taşımaları, bel ve karın kaslarını da güçlendirmeleri gerekiyor. Daha da önemlisi, taşıyabileceklerinin üzerinde bir yükün altına girmemeleri de ayrıca önem taşıyor.

Fazla kilolarınızdan kurtulun

Fazla kilo hem sırt, hem de karın kaslarının üzerine ekstra yük binmesine ve zorlanmaya neden oluyor. Dolayısıyla zaman içinde buna bağlı olarak duruşta bozulma ve ağrılar ortaya çıkıyor. Hem kilo vermek, hem de duruşu düzeltebilmenin en sağlıklı yollarından biri düzenli yürüyüş.

Otomobilinizin koltuk ayarlarını doğru yapın

Otomobil kullanmak da boyun ve sırt ağrıları için zemin hazırlıyor. Özellikle de uzun saatlerini direksiyon başında geçirmek zorunda kalanlarda, gerek hareketsizlik, gerekse yoğun konsantrasyon sonrasında ağrı ve duruş bozuklukları oluşabiliyor. Önlemek içinse koltuk ayarlarının direksiyon ve gaz, fren pedallarına kolay ulaşmayı sağlayacak şekilde yapılması gerekiyor. Ayrıca, mümkün olduğunca koltuk pozisyonunu değiştirmek ve kısa molalar vererek yolculuk yapmak da yarar sağlıyor.

Çocuklara ağır çanta taşıtmayın

Okul çağındaki çocukların duruş bozukluklarına etki eden yanlışların başında kitap ve defterleriyle dolu çantaları geliyor. Özellikle gelişme çağındaki çocuklar bu durumdan daha fazla etkileniyor. Bir çocuğun taşıyabileceği yük en fazla kilosunun yüzde 10-15’i olabiliyor. Bu nedenle taşıyamayacakları kadar ağır çantalarla okula gidip gelmeleri yerine çekilebilen, tekerlekli çantaları tercih etmek gerekiyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.