BASKETBOL - 06 Ekim 2017 Cuma 10:17

Errick McCollum: 'Kazanma kültürü olan bir takımın parçasıyım'

A
A
A
Errick McCollum: 'Kazanma kültürü olan bir takımın parçasıyım'

Anadolu Efes’in yeni transferlerinden Amerikalı Errick McCollum, kazanma kültürü olan bir takımın parçası olduğunu söyledi.

Anadolu Efes, yeni sezon hazırlıklarını sürdürürken, düzenlenen medya gününde bu sezon yeni transfer edilen Amerikalı Errick McCollum, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu.

“Teklif Temmuz ortasında geldi”

Lacivert-beyazlılardan teklifin Temmuz ayının ortasında geldiğini belirten McCollum, “Teklif geldikten sonra menajerimle inceledik. Birkaç gün sonra da teklifi kabul ettim” şeklinde konuştu. Efes’de daha yeni olduğunu vurgulayan yıldız oyuncu, “Takımla yaklaşık 5 haftadır birlikteyim. Kazanma kültürü olan ve kazanmayı işin merkezine koyan bir takımın parçasıyım” dedi.

"Perasovic, kendini basketbola adamış biri”

Başantrenörleri Velimir Perasovic hakkında açıklamalarda bulunan Amerikalı oyuncu, “O kendini adamış biri. Gününün büyük bölümünü basketbola ayıran bir antrenör. Oyuncusunun daha iyi olması için gayret gösteren bunun için de oyuncuya yardım eden bir koç” diye konuştu.

“Euroleague’deki çoğu takım eklemelerle yoluna devam ediyor”

Takımın yeni ve genç oyunculardan kurulu olduğunu söyleyen 29 yaşındaki basketbolcu, ”Euroleague’deki çoğu takım küçük eklemelerle yoluna devam ediyor. Biz bunu avantaja çevirebiliriz. Birbirimizi tanımak için büyük fırsatlar var. Bunu avantaja çevirmek için çok çalışmamız ve birbirimizle çok iyi iletişim halinde olmalıyız” ifadelerini kullandı.

“Cedi Osman’ın işi biraz zor gibi”

NBA’de başarılı olmak için çok fazla değişkenin bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayan başarılı basketbolcu, “Cedi Osman’ın işi biraz zor gibi. Çünkü şampiyonluğa oynayan bir takıma gitti. Furkan Korkmaz da daha genç ve süre bulabileceği bir takıma gitti. Neler olup, biteceğini göreceğiz” değerlendirmesinde bulundu. 

Oğuzhan Ort - Bora Akyol - Mehmet Şirin Topaloğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.