SAĞLIK - 27 Ocak 2015 Salı 14:19

Karın germe şişmanlık tedavisi değildir

A
A
A
Karın germe şişmanlık tedavisi değildir

Estetik,Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr.İlhan Serdaroğlu Abdominoplasty (Karın germe ameliyatı)bir şişmanlık tedavisi değil, bir kontur ameliyatıdır diye belirtti.

Op.Dr.İlhan Serdaroğlu,''Karın germe operasyonu, değişik nedenlerle göbek çevresinde inatçı olarak spor ve diyetle giderilemeyen yağ ve deri fazlalık dokularının cerrahi olarak alınmasıdır.Bu operasyonda göbek deliği altındaki sarkan tüm deri ve yağ dokusu çıkarılmakta; orta karın, göbek çevresi ve karın duvarındaki kas dokusu gerginleştirilmekte. Böylece sarkık karın görünümü dramatik bir şekilde düzelmekte, oturulduğu zaman ortaya çıkan katlar yok edilmekte ve kişi düz bir karın konturuna sahip olmaktadır.''diye ifade etti.
Estetik,Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr.İlhan Serdaroğlu,''Göbek deliği altında kalan tüm deri, karın germe operasyonları ile çıkarılabilir ve böylece çatlak olan deri kısmı da vücuttan uzaklaştırılmış olur. Göbek deliği üstünde kalan derideki çatlaklar aşağı çekilerek gerildiğinden daha az belli olmakta ve göbek çevresinde hiç çatlak ya da deforme deri kalmamakta. İyi uygulanan bir karın germe operasyonunda, pubis dediğimiz genitalia üzerinde kalan kısım gerilerek yukarı asılır; bacak üst kısımları da gerilerek sarkma azaltılır ve vücut konturu tamamen değişir.''diyerek sözlerine şöyle devam etti:''İlk muayenesinde cerrah, genel sağlık durumunu, karın bölgesindeki yağ miktarı ve dağılımını, karın cildinin sarkıklığını, fazlalığını ve deri kalitesini değerlendirecektir. Hastanın beklentileri ve muayene bulguları sonucunda hastanın tek başına karın germe; liposuction ile birlikte karın germe veya sadece mini abdominoplasty için uygun olup olmadığına karar verilir. Bazı hastalarda sadece liposuction yeterli olabilir ve deri çıkarılmadan yağ fazlalığı alınabilir. Karın germe operasyonuyla birlikte gerekli durumlarda üst karın ve bel bölgesindeki aşırı yağlanmayı azaltmak için liposuction yapılabilir. Bu kombine işlemlerle hasta birkaç beden küçülmekte ve çirkin vücut konturundan kurtulmaktadır.Kombine kontur düzeltme operasyonları genel olarak “mommy make over” operasyonları olarak biliniyor. Doğum sonrası kadını eski vücut formuna sokmayı amaçlayan karın germe, meme dikleştirme, kombine liposuction ve vajinoplasti operasyonları bunlar arasında sıralanabilir.''dedi.

Op.Dr.İlhan Serdaroğlu,''Diyet ve egzersize cevap vermeyen karın derisi yağlanması ve sarkması olan ve vücut konturları düzgün olmayan kadın ve erkekler bu ameliyat için adaydır. Abdominoplasty bir şişmanlık tedavisi değil, bir kontur ameliyatıdır. Bu ameliyat özellikle birkaç kez doğum yapmış, karın bölgesi derisinde çatlaklar ve sarkmalar oluşmuş, karın kasları zayıflamış olan kadınlarda son derece faydalıdır.''diye belirtti.
Op.Dr.İlhan Serdaroğlu,''Operasyonda, göbek altındaki çatlak deriler ve yağ dokuları uzaklaştırılır; gevşemiş kas dokusu ve karın ön duvarındaki olası fıtıklaşmalar onarılır. Bu operasyondan önce diyet yaparak verilebilecek kiloların verilmesi, daha iyi sonuçlar elde etmemizi sağlar. Operasyon sonrası hamilelik planlayan bayanlarda, tekrar karın bölgesi deformasyonu olabileceğinden, ameliyat ertelenmelidir. Ayrıca ağır sigara içen hastalarda; diyabet hastalığı kontrol dışı olan ve yüksek açlık kan şekeriyle seyreden olgularda bu tür operasyonlar sonrasında yara iyileşmesinde gecikmeler ve derinin beslenme bozukluğuna bağlı lokal cilt kayıpları olabilir. Bu yüzden sigara içen hastanın operasyondan 4 hafta önce ve 2 hafta sonra sigarayı bırakmasını öğütlüyoruz. Eğer kullanılıyorsa aspirine ara verilmelidir. Ameliyat öncesi ağır diyet rejimlerinden kaçınılmalıdır. Soğuk algınlığı veya başka bir enfeksiyon operasyonun ertelenmesine neden olur.''diye söyledi.

Dr.Serdaroğlu sözlerine şunları ekledi:''Abdominoplasty operasyonları genel anestezi altında, hasta uyutularak ve acı çekmeden yapılır. Genellikle 2-3 saatlik bir operasyondur. Ameliyat sırasında her iki taraftaki kalça kemiği çıkıntıları arasında uzanan uzun bir kesi yapılır. Bu kesi, sezaryen operasyonlarındaki kesi ile aynı yerleşimdedir. Bu uzun kesiden girilerek yukarı doğru gevşek karın derisi ve yağlı tabaka kaldırılır. Daha sonra gevşemiş olan karın kasları birbirine dikişlerle sıkıca yaklaştırılır. Fıtıklaşma varsa onarılır. Böylece daha ince bir bel ve sıkı bir karın duvarı elde edilir. Yeni göbek deliği oluşturulduktan sonra fazlalık deri ve yağ dokusu kesilerek çıkarılır. Operasyon yerine sızıntıyı alacak şekilde ince hortumlar (dren) yerleştirilir. Bunlar operasyon sonrası 1-2. gün çıkarılır.Operasyon sonrası kullanılan korse hastanın konforunu büyük ölçüde arttırır. Bir gece hastanede yatan hasta ertesi gün kaldırılıp yürütülür. Yaklaşık 2 - 3 hafta sonra hafif tempolu iş yaşamına ya da okul hayatına dönebilir. Tempolu yürüyüşe 3 hafta sonra; karın egzersizlerine 3 ay sonra başlanabilir. Operasyon sonrası egzersizlerle karın kasları kuvvetlendirilir ve diyetle kilo alınması önlenirse operasyondan daha mükemmel sonuçlar alınabilecektir.'' dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.