DÜNYA - 03 Ocak 2017 Salı 18:42

KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’ndan açıklama

A
A
A
KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’ndan açıklama

KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in formatı tamemen keyfi ve tek yanlı bir yorumla değiştirmeye kalkması kabul edilmez" dedi.

KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Cenevre’de yapılacak toplantının Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafları ve üç garantör olarak Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Krallık’ın katılması yönünde mutabakata varıldığını ancak Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in mutabakatla belirlenen bu formatı tamamen keyfi ve tek yanlı bir yorumla değiştirmeye kalktığını belirterek, bunun kabul edilemez olduğunu kaydetti. Ertuğruloğlu, “Kaldı ki, bu girişim öngörülen Bürgenstock formatına uymamakta ve görüşmelerin yürütüldüğü çerçeve olan BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonuna da ters düşmektedir” dedi. 

Ertuğruloğlu, yazılı açıklamasında Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Cenevre’de yapılması konusunda üzerinde mutabık kalınan 5’li toplantının “beşli değil aslında dörtlü” olacağını iddia ettiğini; “konferansa ilgili taraflar, yani Kıbrıs Cumhuriyeti ve üç garantör katılacak” dediğini aktardı. Anastasiadis’in, ayrıca, kendisinin Cenevre’ye sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti” Başkanı olarak da gideceğini, “harita sunulmaması halinde 12 Ocak’taki konferansın söz konusu olmayacağını” öne sürdüğünü aktaran Ertuğruloğlu, Rum Lider’in bununla da kalmayıp, Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi Beşlerin konferansa katılması konusundaki ısrarını sürdürdüğünü belirtti.

Cenevre toplantıları arifesinde yapılan açıklamanın sürece bir önkoşul koymanın da ötesinde toplantılardan bir sonuç alınmasını engelleme amacı güttüğünü kaydeden Ertuğruloğlu, 1 Aralık tarihinde iki lider arasında varılan ve BM tarafından da açıklanan mutabakatın Cenevre'deki 5'li zirveye kimlerin katılacağını belirlediğini hatırlattı.

“BM’nin sessiz kalmaması ve mutabakatlara sahip çıkması gerekir”

Genel Sekreter’in iyi niyet misyonu, müzakerelerin taraflar arasında eşitlik zemininde yürütülmesini ve serbestçe yapılacak bu görüşmelerin herhangi bir önkoşul içermemesini öngördüğünü ifade eden Ertuğruloğlu, “Hal böyle iken, Kıbrıs Rum tarafının gerek bu öngörüleri gerekse 1 Aralık 2016 tarihli mutabakatı hiçe sayarak Cenevre görüşmelerini baltalamaya yönelik girişimleri karşısında Birleşmiş Milletlerin sessiz kalmaması ve bu mutabakatlara sahip çıkması gerektiğini vurgulamak isteriz” dedi.
Diğer yandan, Anastasiadis’in bu son aşamada ısrarla başka aktörleri de sürece dâhil etmeye çalışmasının konferansın “dörtlü” yapılacağı şeklindeki kendi söylemi ile çeliştiğini de belirten Ertuğruloğlu, bu çabanın, süreci daha da karmaşık ve içinden çıkılmaz hale getirmekten başka bir amaca hizmet etmeyeceğini ifade etti. Ertuğruloğlu, “On yıllardır devam etmekte olan müzakere sürecinde bugüne kadar böyle bir katılım olmadığı gibi bundan sonra olması da söz konusu değildir. Temennimiz, Kıbrıs Rum tarafının bu tür önkoşul ve ayak oyunlarından bir an önce vazgeçip Cenevre’de iyi niyet ve yapıcı bir ruhla masaya gelmesi ve sonuç alıcı müzakerelere angaje olmasıdır” dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.