SAĞLIK - 03 Mart 2018 Cumartesi 04:33

Meme kanserinden korunmak mümkün

A
A
A
Meme kanserinden korunmak mümkün

Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin her 8 kadından birinde yaşamının bir döneminde gelişebildiğini ve bu oranın neredeyse kadınların yüzde 12’sini oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Besim, meme kanserinin nadir olarak erkeklerde de görülebileceğini belirtti.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı ve Meme Sağlığı Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hasan Besim, memenin asırlar boyu bir cinsellik sembolü olarak görülmesinin yanı sıra yenidoğanın beslenmesi açısından da son derece önemli bir organ olduğuna dikkat çekti.

 “Meme Sağlığı Merkezi, meme konusuna odaklanmış bir tedavi merkezinin gerekliliğinden yola çıkılarak oluşturuldu"

Özellikle erişkin çağdaki kadınlarda, hormonal değişikliklerle ilişkili olarak her ay meme dokusunda gelişebilen çeşitli değişikliklerin belirli yakınmalara neden olabildiğine değinen Prof. Dr. Hasan Besim, buna ek olarak memenin kanser olmayan yani selim hastalıkları, infeksiyöz patolojileri, gelişimsel anomali ya da varyasyonları da olduğu düşünülürse, meme konusunda odaklanmış bir tedavi merkezinin gerekliliğinin kaçınılmaz olduğunu, Meme Sağlığı Merkezi’nin de buradan yola çıkılarak kurulduğunu söyledi.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi bünyesinde oluşturulan ve Mayıs 2014’den beridir hizmet veren Meme Sağlığı Merkezi’nin, ülkemizde meme ile ilgili tüm hastalıkların tanı ve tedavisi, takibi, sağlıklı kadınların ise meme kontrollerinin yapılması amacı ile oluşturulduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hasan Besim şöyle devam etti;

 “Merkezin kuruluşundaki bir diğer amaç ise Kıbrıs’ta yaşamakta olan kadınların meme sağlığı konusunda bilgilenmelerini ve farkındalık geliştirmelerini sağlamak, ülkemiz kadınlarının meme sorunlarında, alanında uzmanlaşmış hekimler tarafından sağlanan multidisipliner bakım olanağına kendi ülkelerinde kolaylıkla ulaşabilmelerini olanaklı hale getirmektir. Meme ile ilgili bir sorunda, tek hekim yerine bu alana odaklanmış bir ekip tarafından tanı ve tedavi süreçlerinin gerçekleştirilmesi, bu süreçte gelişmiş teknik imkânlardan faydalanılması merkezin önceliğidir. Bahsi geçen süre içerisinde 1488 kadının meme kontrolü ve tarama tetkikleri yapılmış, 87 hastanın meme kanseri tedavisi/cerrahisi gerçekleştirilmiştir.”
  Prof. Dr. Hasan Besim açıklamasında, düzenli olarak meme sağlığına yönelik meme kanseri tarama programları organize edildiğini ve tüm hasta verilerinin, hem elektronik hem de yazılı olarak kayıt altına alındığını belirterek, özellikle meme kanseri olgularının, tanı tedavi ve takip işlemlerinin, Cerrahi, Tanısal ve Girişimsel Radyoloji, Patoloji, Plastik Cerrahi, Radyasyon Onkolojisi ve Medikal Onkoloji uzmanlarından oluşan multidisipliner ve uzman bir ekip tarafından yürütüldüğünü belirtti.

“Meme kanseri risklerinden birini taşıyor olması, mutlaka kişide meme kanseri gelişeceği anlamına gelmez”

Meme kanserinin cerrahi tedavisi sonrasında adjuvan yani yardımcı tedavi olarak tümörün tipi ve evresine göre sistemik kemoterapi, hormonal tedavi ya da radyoterapinin gerçekleştirilmesi gerektiğini ve bu tedavilerin ilgili bölümlerin denetiminde devam ettiğini belirten Prof. Dr. Hasan Besim şöyle devam etti:
 “Meme kanseri açısından çeşitli iyi bilinen risk faktörleri bulunmaktadır. Bu risk faktörlerinden herhangi birine sahip olmak mutlaka meme kanseri gelişeceği anlamına gelmemektedir. Bu risk faktörlerinden bir bölümü ne yazık ki kaçınamayacağımız faktörlerdir. Örneğin cinsiyet yani kadın olmak, yaş, ailede meme kanserli yakın bir akrabanın varlığı ya da genetik özellikler gibi çeşitli risk faktörlerini değiştirmek ne yazık ki mümkün değildir. Ancak obezite, fazla miktarda alkol kullanımı, çeşitli hormonlar gibi bazı korunulabilir risk faktörleri de bulunmaktadır.”

Meme kanseri açısından artmış bir risk grubunda mısınız?

Meme kanseri açısından artmış bir risk grubunda olup olmadığınız konusunda karar verebilmek için birtakım sorulara verilecek cevapların önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hasan Besim, "önceden meme kanseri tanısı aldınız ve tedavi oldunuz mu, anne, kız kardeş ya da kızınızda meme kanseri ve/veya over kanseri var mı, obez misiniz, önceden göğüs bölgenize çeşitli nedenlerle radyoterapi aldınız mı, adet görmeye 12 yaşından önce mi başladınız, menopoza 55 yaşından sonra mı, girdiniz ilk hamileliğiniz 30 yaşından sonra mı, hiç çocuğunuz olmadı mı, her gün iki bardaktan daha fazla alkol içmekte misiniz, uzun yıllar hormon replasman tedavisi kullandınız mı" şeklinde soruların sorulduğunu ifade etti.

Bu listeyi daha da uzatmanın mümkün olduğunu ifade eden Prof. Dr. Hasan Besim son olarak şunları kaydetti:

 “Ancak eğer yukarıdaki sorulardan biri ya da birkaçına evet yanıtı veriyorsanız, normale göre artmış bir meme kanseri riskine sahip olma olasılığınız bulunmaktadır. Bu durumda paniğe kapılmanıza gerek yoktur. Ancak öncelikle vücudunuzu tanımanız, kendi kendinize meme muayenesini öğrenip ayda bir defa uygulamanız, iyi bir merkezde yıllık meme kontrollerinizi yaptırmanız önerilmektedir. Unutulmaması gereken, meme kanserinde erken teşhis oldukça kolaydır ve erken tanı alan meme kanserlerinde tedavi çok daha yüz güldürücüdür."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Otomobile çarpan motosiklette bulunan iki genç hayatını kaybetti: Araçtaki yolcu kaza anını şans eseri kayda aldı Denizli’de hatalı sollama yaptığı esnada önüne çıkan otomobile arkadan çarpan motosiklet sürücüsü ile yolcu konumundaki arkadaşı yaşamını yitirdi. Motosikletin çarptığı otomobildeki yolcu, şans eseri cep telefonuyla kaza anını kayda aldı. Kaza, Pamukkale ilçesi Zeytinköy Mahallesi Acıpayam Bulvarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre; Zekeriya Akhan (21) yönetimindeki 34 VG 8057 motosiklet, bulvar üzerinde ilerlerken aynı yöne seyir halinde olan midibüsü geçmek istedi. İddiaya göre hatalı sollama yapan genç sürücünün kullandığı motosiklet, önüne çıkan Veli Çakmak yönetimindeki 20 ANA 451 plakalı otomobile arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle motosiklet sürücüsü ve yanında yolcu konumunda bulunan arkadaşı Rahman Çabuk yola savruldu. Metrelerce sürüklenen motosiklet ise park halindeki bir kamyonete çarparak durabildi. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalede bulunduğu iki genç ambulansla Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edildi. Durumları ağır olan Zekeriya Akhan ve Rahman Çabuk, hastanede doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşamlarını yitirdiği öğrenildi. Otomobil sürücüsü Veli Çakmak ise ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü. Motosikletin çarptığı otomobilde ise yolcu konumunda bulunan bir kişi cep telefonu ile video kaydı aldığı sırada kazayı da çekti. Görüntülerde seyir halinde olan otomobile arkadan çarpıldığı ve aracın savrulduğu görülüyor. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
İstanbul Sarıyer’de uygulamadan kaçan otomobil sürücüsü, park halindeki araçlara çarptı: 2 yaralı Sarıyer’de uygulama yapan polislerin ‘Dur’ ihtarına uymayarak kaçan şüpheli sürücü, ara sokakta park halindeki araçlara çarparak durabildi. Kazada, otomobilde bulunan 2 kadın yaralanırken otomobilde bir adet silah ve bıçak bulundu. Şüpheli sürücü, kelepçelenerek ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü. Olay, saat 01.30 sıralarında Sarıyer Bahçeköy Merkez Mahallesi İnönü Caddesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Bahçeköy Yolu’nda uygulama yapan polis ekiplerinin ‘Dur’ ihtarına uymayan 34 GVP 053 plakalı otomobil sürücüsü, ’Dur’ ihtarına uymayarak uygulamadan kaçtı. Polis ekipleri kaçan şüphelinin peşine düşerken şüpheli sürücü, ara sokaklara girerek izini kaybettirmek istedi. İnönü Caddesi’ne aşırı hızlı girdiği iddia edilen şüpheli bilinmeyen bir nedenle direksiyon hakimiyetini kaybedince park halindeki araçlara çarptı. Çarpmanın etkisiyle park halindeki bir araç bina girişindeki doğalgaz kutusuna çarparken, yaşanan kazada 5 araç hasar gördü. Uygulamadan kaçan otomobilde bir adet silah ve bıçak bulundu Polis uygulamasından kaçan ve ara sokakta araçlara çarparak duran otomobilde bulunan 2 kadın hafif yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralılara ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı. İsmi öğrenilemeyen araç sürücüsü ise aracı kullanmadığını iddia ederken, polis ekipleri çelişkili ifade veren sürücüyü kelepçeleyerek ifadesi alınmak gözaltına aldı. Öte yandan araçta yapılan incelemelerde, bir adet silah ve bıçak bulundu. Yaralılar ise ilk müdahalenin ardından tedbir amacıyla hastaneye götürüldü. Yaşanan kazada, park halindeki 4 otomobil, şüphelinin kullandığı otomobil ve doğalgaz kutusu hasar gördü. Polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
İstanbul İstanbul Havalimanı’nda gövdesinin üzerine inen uçak bulunduğu yerden kaldırıldı İstanbul Havalimanı’nda gövdesi üzerine inen kargo uçağı, çekici yardımıyla bulunduğu yerden kaldırıldı. İstanbul Havalimanı’nda Fedex Havayolları’na ait kargo uçağı, ön iniş takımları açılmayınca gövdesi üzerine piste iniş yaptı. İniş sırasında sürtünmenin etkisiyle kısa süreliğine alevlere teslim olan uçak ekiplerin müdahalesi ile söndürülürken, olayda ölen ya da yaralanan olmadı. Kaza kırım ve İGA İstanbul Havalimanı Kurtarma ve Yangınla Mücadele ekibi (ARFF) yaptığı çalışmalarının ardından, önce uçakta bulunan yükler boşaltıldı ardından da kargo uçağı, çekici araçlarla bulunduğu yerden kaldırıldı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, "İstanbul Havalimanı’mızda gövdesi üzerine inen kargo uçağının ekiplerimiz tarafından kaldırılma çalışmaları başarıyla tamamlandı. Pistimiz, uçağın çekilmesinin ardından hassasiyetle temizlendi. Gerçekten işinin ehli olan ekiplerimiz, pist alanında saatler süren, organize ve çok titiz bir çalışmaya imza attı. Elim sonuçlara varabilecek bu tarz durumların önlenmesine örnek teşkil edecek bir müdahale ve çalışma performansı sergilediler. Olayın yaşanmaya başladığı ilk dakikadan itibaren soğukkanlı bir şekilde, strateji ve eylem planı oluşturarak hareket eden her bir görevlimizi kutluyorum. Kargo uçağının personeline ve İstanbul Havalimanı çalışanlarımıza yeniden geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim; her türlü kaza ve beladan ülkemizi, milletimizi ve tüm insanlığı korusun" ifadelerine yer verdi.