GÜNDEM - 07 Temmuz 2015 Salı 04:19

SGK'dan Sinan Avcı açıklaması

A
A
A
SGK'dan Sinan Avcı açıklaması

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), Erzurum’da yaşayan Sinan Avcı ile ilgili olarak basında çıkan '10 Yılda Anca Yaşadığını Kanıtladı', 'Yaşadığını 10 Yılda Kanıtladı' şeklindeki haberler sonrası açıklamalarda bulundu.

SGK’dan yapılan yazılı açıklamada, “Bazı yazılı basın organlarında Erzurum’da yaşayan vatandaşımız Sinan Avcı ile ilgili 6 Temmuz 2015 tarihinde “10 Yılda Anca Yaşadığını Kanıtladı”, “Yaşadığını 10 Yılda Kanıtladı” … gibi farklı başlıklar altında haberler yer almıştır. Habere konu vatandaşımız Sinan Avcı hakkında Kurum kayıtlarımızın incelenmesinde, 7 Mayıs 2003 tarihinde tahsis talebiyle 15 Mayıs 2003’de malullük aylığı bağlandığı, ancak sigortalının malul olmadığına ilişkin şikayet başvurusu üzerine, kontrol muayenesine tabi tutularak düzenlenen sağlık kurulu raporunun Kurum yetkili birimince incelenmesi neticesinde sigortalımızın çalışma gücünün en az 2/3’ünü yitirmediğine karar verilmiştir” denildi.

Açıklamanın devamında, “İlgilinin malullük aylığının başlangıç tarihi itibariyle kesilerek 23 Temmuz 2003-22 Şubat 2004 süresi içerisinde fazla ve yersiz ödenen miktar borç kaydedilmiştir. Kurumumuzun bu işlemi üzerine ilgili, Kurum aleyhine malullük aylığının kesilmesi işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması ve Kuruma borçlu olmadığının tespit edilmesi istemi ile dava açmış, ancak Erzurum İş Mahkemesi’nin Yargıtayca onanan12 Nisan 2012 tarihli ve 2009/206 Esas, 2012/196 sayılı Kararı ile aleyhine hüküm kurulmuştur” ifadelerine yer verildi.

Basın organlarında yer alan haberlerle ilgili olarak, “Sinan Avcı’nın “ölüm” gerekçesiyle 10 yıldır mücadele ettiği haberi asılsız olup, malullük aylığının kesme nedeni sigortalının ilgili kanun hükümleri gereği malul sayılmamasını mahkeme tarafından da karara ulaştırılmıştır. Ayrıca, Kurum kayıtlarımızın gerekse adı geçenin kimlik paylaşım sisteminde yer alan kayıtlarının incelenmesinde sigortalının ölümüne ilişkin herhangi bir kayda rastlanılmamıştır. Kurumumuz, ilgili ile aşağıda yer alan hükümler çerçevesinde işlem gerçekleştirmiştir; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun yürürlüğe girdiği 2008/Ekim ayı başından önce, malullük durumlarının tespiti için talepte bulunan ve Kanunun yürürlük tarihinden sonra malul olduklarına karar verilenler hakkında 506 sayılı Kanundaki diğer şartları da taşımaları halinde 506 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmaktadır. Buna göre, 2008/Ekim ayı başından önce malullük durumunun tespiti için talepte bulunup 506 sayılı mülga Kanunla (53 üncü maddesi gereği) malul sayılan ve (54 üncü maddesinde öngörülen) toplam olarak 1800 gün veya en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinin her yılı için ortalama olarak 180 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödeme şartını yerine getiren sigortalılara malullük aylığı bağlanmaktadır” değerlendirilmesinde bulunuldu.
SGK malullük tespitiyle ilgili olarak şunlara değindi:

“Yine, söz konusu sigortalılar malullük aylığı bağlandıktan sonra 506 sayılı Kanun (57 nci maddesi) gereğince Kurumca her zaman kontrol muayenesine tabi tutulabilmekte, Kurumca yaptırılan kontrol muayenesinde yeniden tespit edilecek malullük durumuna göre, malullük aylığı, yeni malullük durumuna esas tutulan rapor tarihini takip eden aybaşından başlanarak gerekirse artırılmakta, azaltılmakta veya kesilmektedir.”

MUSA ERDOĞAN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ali Koç: "Tek yumruk olduğumuzda yıkamayacağımız duvar yoktur" Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Yüksek Divan Kurulu Başkanlığına seçilen Şekip Mosturoğlu’nu tebrik ederek, "Bir ve beraber olduğumuzda, tek yumruk olduğumuzda yıkamayacağımız duvar yoktur, bizi de kimse yıkamaz" dedi. Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri’nde gerçekleştirilen Yüksek Divan Kurulu Başkanlığı seçimlerini 1177 oy alan Şekip Mosturoğlu kazandı. Seçimlerin tamamlanmasının ardından Fenerbahçe Başkanı Ali Koç da Şekip Mosturoğlu’nu tebrik etti. Toplantı sonunda kürsüye çıkarak konuşma yapan Başkan Koç, "Seçimlerin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Güzel bir süreci hep birlikte tamamladık. 1590 kişi oy kullandı. Bu seçime de çok ilgi vardı aldığımız seçimlerden. Çok adaylı seçimlere çok önem veriyoruz. Rekabetin getirdiği kaliteye önem veriyoruz. O yüzden Türkiye Futbol Federasyonu’nun da çok adaylı seçimli olmasını diliyoruz. Tam bir Fenerbahçe demokrasisi kültürü oturtmaya çalıştık. Fenerbahçe’nin iftihar edeceği bir günü daha tamamlıyoruz. Emeği geçen yönetim kurulu arkadaşlarıma ve profesyonellere teşekkür ediyorum. Gerek 2 Nisan’da yaptığımız genel kurul, gerek bugün yaptığımız yüksek divan kurulu seçimi. Bir ve beraber olduğumuzda tek yumruk olduğumuzda yıkamayacağımız duvar yoktur, bizi de kimse yıkamaz. Çok dinamik bir dijital dünyada yaşıyoruz. Oluşan birlik ve beraberliğin çok kırılgan olduğunu görüyoruz. Bir ve beraber olalım diyenlerin, camianın birlik ve beraberliğinden bahsedenlerin eylem ve söylemlerin aynı istikamette olması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Fenerbahçe’nin iyi gününde de, kötü gününde de hepimiz Fenerbahçeliliğimizi, Fenerbahçe sevgisini, Fenerbahçe tutkusunu, her daim camiamızın menfaatleri çerçevesinde diri tutmalıyız. Camiamıza göz göre göre saldırılar yapılıyor. Suskun kalanlar, mücadeleye destek olmak yerine dışarıdan bakanlar, mücadelemiz için attığımız adımları itibarsızlaştırmaya çalışanlara da şunu söylemek istiyorum; Fenerbahçe tüm isimlerden, kişilerden öndedir" ifadelerini kullandı.