GÜNDEM - 19 Mart 2017 Pazar 11:33

Yorgancılık son demlerini yaşıyor

A
A
A
Yorgancılık son demlerini yaşıyor

Eskiden genç kızların çeyizlerini süsleyen geleneksel yün ve pamuk yorganların yerini fabrikaların sentetik malzemelerden ürettiği yorganların almasıyla yorgan ustalığı da unutulmaya yüz tutan mesleklerden biri haline geldi. Yorgan ustası Hamit Bozkurt, mesleğin son temsilcileri olduklarını ve yeni usta yetişmediğini söyledi.

Genç kızların çeyizlerinin olmazsa olmazları el emeği yün yorganlar, geçmişte daha kızlar gelinlik çağa gelmeden hazırlanır, çeyiz sandığındaki yerlerini alırdı. Günümüzde ise sentetik malzemelerden üretilen yorgan ve yastıkların ucuz ve ulaşılabilir olmaları dolayısıyla yün yorganlar unutulmaya yüz tuttu. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde yorgan ustalığının son temsilcilerinden olan 62 yaşındaki Hamit Bozkurt, ilkokulu bitirdikten sonra iki yıl ortaokula gittiğini ve o günlerden beri yorgancılık yaptığını anlatarak, “Allah razı olsun ustalarım bu mesleği bana öğrettiler, yardımcı oldular. Çıraklık dönemi ve kalfalıktan sonra 1972 yılında kendi iş yerimi açtım. O yıldan beri 45 yıldır bu mesleği devam ettiriyorum” dedi.

“Bizler bu meslekte sonuz”

Bozkurt, eskiden bir aileye 8-10 adet yorgan, bir o kadar yatak ve yastık hazırladıklarını, ancak günümüzde rağbet görmediklerini belirterek, “Mesleğimiz biz başladığımız yıllarda çeyizlik yorganlarımız doğal, pamuk, yün olmak kaydıyla en modern şekilde, yatak örtülerimiz, çarşaf takımlarımız gençlerimize çeyizlik olarak tüm imkanları sunuyorduk. Fakat şu son zamanlarda mesleğimiz bitmek üzere ve bitti diyebiliriz. Bizlerde bu meslekte son olan kişileriz. Kalfa, çırak yetişmiyor. Hatta kalfalarımız bile mesleği terk ettiler. Çünkü karın doyurmuyor mesleğimiz. Adam bu mesleği yapacağıma gider herhangi bir yerde çalışırım, sigortam ödenir diyor. Biz şu anda eleman çalıştırmak için en azından devletin tanıdığı asgari ücreti yerine getirmemiz gerekiyor ama bunu yerine getirecek gücümüz yok, kazancımız da yok. Mesleğimizde bu yüzden çok zor durumdayız. Artık bizler bu meslekte sonuz, bizden sonra bu mesleği yapacak ne elemanımız var ne de çırağımız var. Bende zaman veremem ama Allah’ın verdiği ömrü tamamlayana kadar devam edeceğim” diye konuştu.

Yeni nesil ailelere çağrıda bulunan Bozkurt, “Bu konudaki istirhamım, şimdiki gençlere, ailelere. Bu mesleğin ayakta durması için çocuklarına suni değil, doğal olan yorgan, yatak, yastık yaptırmaya, almaya devam etsinler. Bu konuda bizlere yardımcı olsunlar, yoksa mesleğimiz bitti. Sokakta gezen çocukları bize çırak versinler, yetiştirelim. Gelecekte biz yetiştirmeye eleman bulamayacağız. Bizlerden sonra yetişecek kimse yok. Mesleğimiz iyi bir meslektir, el emeği göz nurudur, sanatımız da iyidir. Gelecekte belki de antika yerine geçecek bu meslek” ifadelerini kullandı.

“Eskiden kız beşiğe, çeyiz sandığa”

Bozkurt’un müşterilerinden Kadriye Sezgin, artık çeyizlerin fabrikasyon ürünlerden hazırlandığını aktararak, “Eskiden ‘kız beşiğe, çeyiz sandığa’ diye bir söylem vardı. Anneler doğar doğmaz kız çocuklarına çeyiz hazırlamaya başlıyorlardı. Dantel, havlu kenarı, yatak örtüsü, vitrin dantelleri gibi. Şimdi de hazırlanıyor ama maalesef ne kıymet biliniyor ne de sergileniyor evlerde. Her şey hazıra, kolaya kaçtı. Hepsinin yıkaması var, ütüsü var, kolası var. Dolayısıyla gençlere de mana bulmamak lazım. Çünkü hepsinin işi var gücü var. Eve geldiklerinde yemek hazırlayacak vakitleri olmuyor. O yüzden eskiden kullanılan birçok şey artık sandıkları bekliyor maalesef. Ama biz anneler, kızlarımız, oğlanlarımız için yaptıklarımızı gene de çocuklarımıza veriyoruz. Kıymet bilirler bilmezler, onların kendilerinin bilecekleri iş. İnşallah saklarlar, onlar da torunlarına kalır, her şey eskiye döndüğü gibi belki bunlarda eskiye dönecek” şeklinde konuştu.

Gelini için hazırladığı nevresim takımına yorgan diktirmek için Hamit ustaya geldiğini anlatan Sezgin, “Ben gelinim için 20 sene önce kasnak sallayarak yaptığım bir nevresim takımım var, ona yorgan diktirmiştim, onu almaya geldim. Ayriyeten dantelden ördüğüm bir pike takımı vardı, onun pikolarını yaptırmak ve hazırlanması için buraya getirdim. İnşallah kıymet bilirler. Çünkü bizim çok göz nurumuz var. Hatta eskiden ışık yoktu, büyüklerimiz bunları gaz lambalarının altında yapardı. Dediğim gibi inşallah kıymeti bilinir” ifadelerini kullandı. 

Yakup Güler
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
Aksaray Uyuşturucu tacirleri ile polisin kovalamacası kamerada Aksaray’da polisin dur ihtarına uymayarak kaçan sürücü ile polis arasında kovalamaca yaşanırken, kovalama esnasında araçtan atılan poşette esrar maddesi çıktı. Kısa süren kovalamacayla yakalanan araç sürücünün ehliyetsiz olduğu belirlenirken, sürücü uyuşturucunun araçtan çıkmadığını belirterek ehliyetsiz olduğu için kaçtığını söyledi. Sürücü ve 2 arkadaşı kelepçelenerek gözaltına alındı. Olay, Kurtuluş Mahallesi Kurtuluş Caddesinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde bekçilerle birlikte rutin uygulama yapan İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ve Trafik Şubesi ekipleri uygulama noktasına yaklaşan 68 ES 022 plakalı otomobile dur ihtarında bulundu. İhtara uymayan araç sürücüsü fren yerine gaza basarak hızla uygulama noktasından kaçtı. Kaçan aracın peşine düşen polis ve şüpheliler arasında kovalamaca yaşandı. Kovalamaca esnasından araçtan bir poşet atılırken, atılan poşetten kubar esrar maddesi ele geçirildi. Bir süre devam eden kovalamaca sonucu araç 3 şüpheliyle birlikte yakalandı. Araç sürücüsü Ö.F.B. (37) ile araçta yolcu olarak bulunan H.E. (40) ve R.D. (23) kelepçelenerek gözaltına alınırken, araç sürücüsü Ö.F.B. araçtan atılmasına rağmen uyuşturucunun kendilerine ait olmadığını belirterek, “Ne alakası var. Arabada çıktı mı? Çıkmadı, arabadan çıkmadı abi. Bizlik bir şey yok ki. Ehliyetim yok, cezamı yedim zaten biraz önce” dedi. Araç sürücüsüne ehliyetsiz araç kullanmaktan 12 bin 977 TL, dur ihtarına uymamaktan bin 506 TL olmak üzere toplam 14 bin 483 TL para cezası kesilirken ara trafikten men edilerek otoparka çektirildi. Gözaltına alınan 3 kişi sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesine götürüldü. Olayla ilgili tahkikat başlatıldı.