YEREL HABERLER - 19 Haziran 2016 Pazar 19:50

Kırıkkale TSO'dan Gelenksel İftar Yemeği

A
A
A
Kırıkkale TSO'dan Gelenksel İftar Yemeği

Kırıkkale’nin ekonomi alanında yatırım alabilmesi ve istihdama yönelik çalışmaların önünün açılması adına çalışma gerçekleştiren Ticaret ve Sanayi Odası, geleneksel hale getirdiği iftar yemeğini gerçekleştirdi.
Programa AK Parti Milletvekilleri Abdullah Öztürk ve Mehmet Demir, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, Vali Yardımcısı Mehmet Yıldız, TSO Başkanı Ekrem Gök, TSO Meclis Başkanı Bekir Şahin, TSO’nun eski başkanları, sivil toplum kuruluş temsilcileri, işadamları, dernek başkanları ile çok sayıda davetli katıldı.
1000 AİLEYE GIDA YARDIMI
Programın açılış konuşmasını yapan TSO Başkanı Ekrem Gök, “Bu mübarek Ramazan akşamında hep bereketli oluyor. Sizler her zaman bizim davetimize icabet edin, bizler her zaman en güzelini yapmaya çalışırız. Türkiye Odlara Borsalar Birliği’nin bizlere yapmış olduğu maddi destekten dolayı şehrimizde ihtiyaç sahibi olan bin aileye gıda yardımı yaptık. Bin öğrencimize de kırtasiye yardımı yaptık” dedi.
BİR OKUL GİBİ ÇALIŞIYORUZ
Başkan Gök, ”Bu mutluluğu paylaşmanın onuru ve gururunu yaşamanın içerişinizdeyiz. Hepinizin malumu bir yıl önce yeni hizmet binamızı Kırıkkale’nin hizmetine açtık. Bu binamızda neler yapabileceğimizi size söylemiştik. Elhamdülillah bizim binamız bir okul gibi çalışıyor. Şuana kadar 1 yıl içerisinde 1500 gencimize girişimcilik sertifikası verdik” şeklinde konuştu.
KALİTELİ ŞEHİR VİZYONU
620 gence iş edinme sertifikasını verdiklerini hatırlatan Ekrem Gök, "Şehrimizde ilk defa yapılan Tarım ve Hayvancılık Teknoloji Fuarı ilimiz adına bir gurur kaynağı olmuştur. Bizler dün olduğu gibi bugünde birlik ve beraberlik içerisinde olmaya devam ettikçe marka şehir olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz. Sizlerin de desteği ile güç birliği yaparak kaliteli bir şehir vizyonuna ulaşma noktasında en iyi hizmeti sunacağız” ifadesinde bulundu.
BAŞKAN SAYGILI’DAN EKREM GÖK’E TEŞEKKÜR
Ekrem Gök’ün ardından kürsüye gelerek konuşma yapan Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, TSO Başkanı Ekrem Gök’ü yaptığı başarılı çalışmalardan dolayı teşekkür etti. Kendisinin de yıllardır TSO’ya üye olduğunu dile getiren Saygılı, “Bende yıllardır sizin içinizde olan biriyim. Bir şehrin gelişmişliği, ticaret hayatının ve iş adamlarının gelişmesiyle doğru orantılı. Marka şehir olmanın yolu budur” dedi.
ERBAPLAR BİRARAYA GELEMEDİ
Birlik ve beraberlik içerisinde Kırıkkale’yi en iyi noktaya getirmeye çalışma gayreti içerisinde olduklarına vurgu yapan Belediye Başkanı Saygılı, “İlimizi en büyük noktaya getirmenin yeri burası, yani eşraflardır. Önümüzde yakinen takip ettiğim bir Kayseri örneği var. Ben Kayseri’yi bire bir inceledim. Kayseri’nin bu kadar gözde ve Türkiye’de ünlü bir şehir olmasının en önemli sebebi, ticaret ve sanayi erbaplarının Türkiye çapında olmasından kaynaklanıyor. Bunun altındaki şeyde birlikteliktir. “ şeklinde konuştu.
TİCARET ODAMIZI TEBRİK EDİYORUM
Mehmet Saygılı, “İşte biz Kırıkkale’de birkaç tane kötü örneği oldu, ticaret erbapları bir araya gelemedi. Yani müteşebbisliğimizi birleştiremedik. İnşallah bundan sonraki çalışmalarda bu birlikteliği sağlarız. Daha sonra da el ele vererek, Kırıkkale’yi hak ettiği yerlere getiririz. İlkleri yaşadık, bunlardan bir tanesi Ankara’da yapmış olduğumuz Kırıkkaleliler günüydü. Peşine uzunca bir zamandır nasip olmayan Kırıkkalespor şampiyon oldu. Daha sonra tarım fuarı oldu. Ticaret odamızı tebrik ediyorum. İnşallah daha güzel çalışmaları birlikte yapacağız.” dedi
ÇALIŞMALARI TAKİP EDİYORUZ
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Kırıkkale’nin yatırım projelerini takip ettiklerini dile getiren Milletvekili Abdullah Öztürk, “Bende odanın bir ferdiyim. Kırıkkaleli olmaktan dolayı iftihar ediyorum. Mecliste üç arkadaş olarak birlik ve beraberliğimizi muhafaza eden Türkiye’nin 81 il içerisinde örnek gösterilen birliği ihtas ettik. Milletvekili olmamız bizim için zorlu bir sürecin başlangıcı oldu. Kırıkkale’de önleyemediğimiz bir işsizlik var. Bir sürü ilkler yaşanıyor Kırıkkale’de. Benim rüyalarıma giren bir husus var. Kırıkkale Cumhuriyet şehri. Bir siyasetçinin itiraf etmemesi gereken bir şeyi itiraf ediyorum. Kırıkkale’de, her şey var. 1989 yılından bu yana çağ atladı. Son yıllara baktığımız zaman bir durağanlık var. Kırıkkale ekonomik anlamda birlik ve beraberlik ruhunu bir araya getiremiyoruz.” şeklinde konuştu.
TEKKEYİ BEKLEDİYSEK ÇORBAYI İÇELİM
Milletvekili Öztürk, "Paranızı sevmeyin. Bu tekkeyi beklediysek bu çorbayı içelim. Bugüne kadar hizmet eden siyasetçilerimize teşekkür ediyorum. Silah OSB’nin yeniden başlaması bizlere mesaj veriyor. Bundan sonra gücümüzü toparlayalım, bir araya gelelim. Sıkça koordinasyon içerisinde, bu sanayiyi kalkındırmanın yollarını arayalım. Kırıkkale’nin gerçek dinamiklerini ortaya çıkarmamız gerekiyor. Biz Kırıkkale’yi bundan sonra bu durağanlığını durdurmak için geçmişte nasıl bir çalışma yapıldıysa bizlerde bunun aynısını yapalım” dedi.
YOL AYRIMLARINA GEÇİTLER GELİYOR
Son olarak konuşma yapan Milletvekili Mehmet Demir, Kırıkkale’nin yatırım alabilmesi için milletvekilleri olarak birlik ve beraberlik sergilediklerini söyledi.
Emeklilerimizle ilgili oluşturduğumuz TOKİ çalışması devam ettiğini hatırlatan Milletvekili Demir, "Silah OSB’nin ihalesi bitti. Kırıkkale-Ankara yolu çok yoğun bir hal almaya başlamıştı. Kalecik yolu, Organize Sanayi Bölgesi kavşağımız, Yahşihan kavşağımız ve Kırıkkale-Kayseri ayrımı kavşağı alt geçit-üst geçit yapılacak, bunları takip ediyoruz. Yani biz Kırıkkale’nin bütün meselelerini takip ediyoruz” dedi. Konuşmaların ardından program sona erdi." ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Bakan Özhaseki: “Depremden bu zamana kadar 76 bin kadar konutu teslim ettik” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, deprem sonrası 76 bin konutun teslim edildiğini belirterek, "Önümüzdeki aydan itibaren her ay 10 bin, 15 bin ve 20 bin civarında bitirebildiğimiz evlerin kuralarını çekip, onları da hak sahiplerine teslim edeceğiz. Bu yılsonunda 200 bini bulmuş olacağız" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Hatay’a geldi. İlk olarak Antakya ilçesi EXPO yerleşkesinde bulunan Hatay Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret eden Bakan Özhaseki, şehrin farklı noktalarındaki şantiye alanlarını da ziyaret etti. Çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Özhaseki, ardından Mustafa Kemal Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Hatay İl Koordinasyon Toplantısı’na katıldı. Türkiye genelinde bin 240 şantiye alanının olduğunu belirten Bakan Özhaseki, bu zamana kadar yapımı tamamlanan 76 bin konutun da teslim edildiğini söyledi. “Depremden doğrudan ve dolaylı olarak 14 milyon insan etkilendi” Türkiye’nin 15 ay önce büyük bir felaketle karşı karşıya geldiğini hatırlatan Bakan Özhaseki, Hatay’da 9 saat arayla uzun süren iki tane şiddetli deprem olduğuna değinerek, “Bundan dolaylı veya doğrudan etkilenen insan sayısı 14 milyonu buldu. 18 tane şehrimizde de hasar var. Yapılan tespitlerde ara ara bu sayılar düşebilir ama ortalama 850 bin bağımsız birimin zarar gördüğünü biz de tescil etmiş olduk. Ülke olarak çok şükür büyük bir milletiz. Böyle bir milletin ferdi olmak ve üyesi olmak hepimiz için şereftir” dedi. “Türkiye genelinde bin 240 yerde şantiye alanımız var” Türkiye genelinde bin 240 yerde şantiye olduğunu ifade eden Bakan Özhaseki, AFAD’ın deprem bölgelerinde bildirmiş olduğu hak sahipliği sayısının 400 bin civarında konut ve 40 bin civarında da iş yeri olduğunu belirterek, “Mahkemelik durumlar nedeniyle arada sayılar değişiyor veya süreler uzatılıp yeni müracaatlar alınıyor. Bu sayının 500 bine doğru yaklaşacağını kabul ediyoruz. Biz bakanlık olarak 500 bin civarında konut ve iş yeri yapma planlamalarımızı sürdürüyoruz. Ülke genelinde şu anda bin 240 yerde şantiyemiz var. 110 bin kişilik bir çalışan ordusuyla bu işleri sürdürmeye gayret ediyoruz. Genel olarak bin 240 yerde şantiyemiz var. Hatay merkezde bugün arkadaşlarımız 68 yerde şantiyemizin olduğunu söylediler" diye konuştu. “Depremden bu zamana kadar 76 bin kadar konutu teslim ettik” Köylerde de hasar olduğunu dile getiren Bakan Özhaseki, “Bu köylerde önce normal inşaatlarımız devam ederken, deprem konusundaki uzman hocalarımızın tavsiyesiyle çelik evlere başladık. O çelik evlerimiz de çok hızlı bir şekilde devam ediyor. Şu ana kadar 76 bin kadar konut teslim ettik. Önümüzdeki aydan itibaren her ay 10 bin, 15 bin ve 20 bin civarında bitirebildiğimiz evlerin kuralarını çekip, onları da hak sahiplerine teslim edeceğiz. Bu yılsonunda 200 bini bulmuş olacağız. 400 bin civarında hak sahibinin 395 bin konut için bir ay içerisinde ihalesini yapacağız. Bunlara da en fazla bir yıl gibi bir süre veriyoruz. Ufak tefek aksamalar olabilir ama büyük ihtimalle gelecek sene ortası veya güz ayları gibi bütün konut ve iş yerleri için hak sahiplerinin tamamının haklarını inşallah bitirmiş ve teslim etmiş olacağız” ifadelerini kullandı.
İstanbul Eyüpsultan’da okul müdürünü silahla öldüren zanlı çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi Eyüpsultan’da okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürünü silahla vurup hayatını kaybetmesine neden olan Y.K. çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi.Eyüpsultan’da 7 Mayıs’ta meydana gelen olayda iddiaya göre yabancı uyruklu öğrenci Y.K. (17), okuduğu özel liseden atılmasından sorumlu tuttuğu ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediği okul müdürü İbrahim Oktugan’ı odasında silahla vurarak ağır yaralamıştı. Hastaneye kaldırılan Oktugan hayatını kaybederken, olayın ardından yakalanan Y.K. gözaltına alınmıştı.TutuklandıEmniyetteki işlemleri tamamlanan suça sürüklenen çocuk Y.K., Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Burada Savcılığa ifade veren Y.K., daha sonra çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ‘kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.Hayati vücut bölgesine hedef alarak 2 el ateş ettiği belirtildiOlaya ilişkin detaylar ise Savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, öldürülen Oktugan ile suça sürüklenen çocuk Y.K. arasında okulda ilişiğin kesilmesi ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediğinin anlaşıldığı, 2023 Aralık ayında gerçekleşen olay sonrasında suça sürüklenen çocuğun ulaştığı ruhi sükûnete rağmen fiilini planladığı şekilde icra ettiği, böylece Y.K.’nın eğitimci Oktugan’ı silahla hayati vücut bölgesine hedef alarak 2 el ateş ettiği ve hayatını kaybetmesine neden olduğu belirtildi."Bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim’’Öte yandan suça sürüklenen çocuk Y.K.’nın Savcılıkta verdiği ifadesi ortaya çıktı. Y.K.’nın ifadesinde, ‘’2023’ün ilk döneminin ortalarında başka bir okuldan bu özel liseye kayıt oldum. Burada çeşitli sebeplerde hakkımda disiplin cezaları yazıldı, ben imzalamak istemedim. Aralık ayında sınıfımdayken disiplin cezalarından dolayı annemin geldiğini öğrendim. Müdür İbrahim Oktugan’ın odasına gittim, annemle oturuyorlardı. Anneme Arapça bir şeyler söylemek istediğim sırada müdür, ‘’Burası Türkiye, benim okulumda kimse bu şekilde başka dil konuşamaz’ dedi. Aramızda sözlü bir tartışma yaşandı. Annemin üzerine yürümesi üzerine polisi de aradık, daha sonra okulu terk ettik ve olaydan sonra bir daha okula dönmedim. Bizden aldıkları parayı da geri vermediler. Bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim’’ dedi.‘’Sabah anneme börek alacağımı söyleyerek çıktım, okula gideceğimden kimsenin haberi yoktu’’Olaydan 1 gün önce aynı okulda okuyan birini gördüğünü ve Aralık ayında yaşadığı olayın aklına geldiğini söyleyen Y.K. ifadesinin devamında, ‘’Tekrar sinir oldum. Müdürün hala okulda olup olmadığını sordum. Hala orada çalıştığını söyleyince 4 Mayıs günü 10 bin lira karşılığında aldığım tabanca ile okula gitmeye karar verdim. Sabah anneme börek alacağımı söyleyerek çıktım, okula gideceğimden kimsenin haberi yoktu. Kapıya geldiğimde selam verdim, bir anda kapı açıldı. Kimseye bir şey söylemeden hızlı bir şekilde müdürün odasına geçtim. Masada oturuyordu, beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. 2 mermim vardı, ikisi de karnına geldi. Bana saldıracağını düşünerek ateş ettim. Sonrasında hızlıca odadan çıkıp geldiğim kapıya yöneldim ve silahı yere doğru tutarak ‘peşimden gelmeyin’ dedim. Kapıya koşup kapıyı zorladım, açılmayınca birinden açmasını rica ettim. Bir çocuk da kapıyı açtı. Benim amacım öldürmek değildi, dövmekti. Eve geçtim ve börek götürdüm. Üzerimi değiştirdim. Bir süre sonra da silahı ve telefonumu Alibeyköy Barajı’na attım’’ ifadelerini kullandı.