SAĞLIK - 21 Ekim 2017 Cumartesi 11:46

Kızılay, Sarıgöl’de 2 günde 110 ünite kan topladı

A
A
A
Kızılay, Sarıgöl’de 2 günde 110 ünite kan topladı

Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde Türk Kızılayı Manisa Kan Merkezi ve Sarıgöl Kızılay Şubesinin ortaklaşa düzenlediği kan bağışı kampanyasında iki günde 110 ünite kan toplandığı açıklandı.

Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde Türk Kızılayı Manisa Kan Merkezi ve Sarıgöl Kızılay Şubesinin ortaklaşa düzenlediği kan bağışı kampanyasında iki günde 110 ünite kan toplandığı açıklandı.


Manisa Türk Kızılay’ı Kan Merkezi ile Sarıgöl Kızılay Şubesinin ortaklaşa düzenledikleri ’Kan ver hayat kurtar’ adı altında başlattıkları kan bağış kampanyasına ilgi yoğun oldu. Sarıgöl Kent Meydanında Kızılay kan bağışı aracında gerçekleştirilen kan alımlarında kadınların ilgisinin yoğun olduğu gözlendi. Kan bağışında bir ünitenin üç hayat kurtardığını ifade eden Sarıgöl Türk Kızılay’ı Şube Başkanı Yusuf Tüfekçi, "Sarıgöl’de iki günde 110 ünite kan bağışı oldu. Kan bağışında kadınlarımız da bağış için sıraya girdiler. Bir ünite kan demek üç hayat kurtarmak demektir. Sağlıklı olan 18-65 yaş arası her vatandaş kan verebilir." dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale AK Partili kadınlardan Gazzeli anneler için açıklama AK Parti Çanakkale İl Kadın Kolları tarafından Anneler Günü vesilesiyle Gazze’de yaşam hakları elinden alınan anneler için basın açıklaması gerçekleştirildi. Çanakkale’de AK Parti Çanakkale İl Kadın Kolları tarafından İskele Meydanı’nda Anneler Günü vesilesiyle, Gazze’de yaşam hakları elinden alınan anneler için basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, AK Parti Çanakkale İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Karadayı, AK Parti Çanakkale İl Gençlik Koları Başkanı Alperen Uysal ve partililer katıldı. Basın açıklamasını yapan AK Parti Çanakkale İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Karadayı, "Pazar günü Anneler Günü . Günlerdir her yerde tatlı bir telaş yaşanıyor. Anneler Günü öksüzlerin ve evladını kaybeden annelerin de ağır imtihanı. Fakat bir yandan da dünyanın orta yerinde, yanı başımızda Filistin’de, Gazze’de, Refah’ta yaşanan soykırım nedeniyle anne olmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Biz bugün okuldan gelecek çocuklarımızı, Gazzeli anneler ise çocuklarına verecek bir lokma ekmeği bekliyor. Bizler karışmasın diye çocuklarımızın defterlerine, kitaplarına isim yazarken, Gazzeli anneler ise cesetleri teşhis edilebilsin diye çocuklarının kollarına isim yazıyor. Bir kadın, bir anne olarak çok net ifade ediyorum. Her can tek, her can biricik ve bir cana kıyan tüm insanlığa kıymış gibidir. Filistin Sağlık Bakanlığının 5 Mayıs’ta yaptığı açıklamaya göre; İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişi öldü, 78 bin 18 kişi yaralandı. Birleşmiş Milletler kadın biriminin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadın öldü. Günde ortalama 63 kadın hala ölüyor ve bunların 37’si ise anne. Kayıp ve akıbeti bilinmeyen kadınların sayısı 2 bin 100. Peki ya sağ kalan ve yaşam savaşını sürdürmeye, çocukları için hayata tutunmaya çalışan kadınlar, anneler! Filistin’de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle yaklaşık 60 bin hamile kadın risk altında. Her gün 180 anne ölümle burun buruna doğum yapıyor. Ne diyordu gazzeli anne, “Ben 6 çocuk doğurmakla yükümlüyüm. Çünkü 2’sini israil öldürücek, 2’si eve ekmek getirmek için çalışacak, 2’si de okusun ki ülke için işe yarasın.” Ya anne olduğunu göremeden, karnında bebeği ile ölen kadınlar, ölen annesinin bedeninden ameliyatla alınan bebekler. Zor şartlar, ölümle burun buruna yaşamak ve yetersiz beslenme nedeniyle erken doğum yapan, sütü kesilen anneler. Gazze’deki her 5 kadından 4’ü, aile bireylerinden en az birinin üst üste iki öğün yiyemediğini ifade ediyor. Çocuklar, annelerinin gözü önünde eriyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler ve pek çok uluslararası platformda haykırdığı gibi “Savaşın da bir ahlakı, hukuku vardır. Sivillerin hedef alındığı saldırıyı haklı gösterecek tek bir neden dahi olamaz.” Sayın Cumhurbaşkanımız ve Hanımefendi’nin çocuk ve kadınlar başta olmak üzere sivilleri korumak için yaptığı pek çok girişim tüm dünyaya örnek oluyor. Hamas’ın ateşkes masasına oturmayı kabul etmesi gelecek için bir umuttur. Ancak çağrıya rağmen özellikle Gazze ve Refah’ta artarak devam eden saldırılar İsrail’in niyetini ortaya koymuştur. Biz anneler olarak yine de İsrail’e bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; ateşkes için bir adım bekliyoruz. İsrailli yetkililere soruyorum. Vaad edilmiş topraklar hedefinizi, hayattan kopardığınız annelerin ve çocukların bedenleri üzerine mi inşa edeceksiniz? Bizler bugün AK Parti Çanakkale İl Kadın Kolları Başkanlığı, teşkilatlarımız, sivil toplum kuruluşu temsilcileri olarak buradayız. Şu anda 81 ilde AK Partili kadınlar olarak Gazzeli anneler için dimdik ayaktayız. 2 çocuğu şehit edilen gazzeli kadın soruyor ya “hasan ve bera’nın suçları neydi? Ne günah işlediler?” İşte o anneler için soruyoruz. Yaşamayacağını bile bile çocuk doğuran Gazzeli anneler için susmuyoruz! Yaşanan tüm zulme, acıya rağmen eşini, evladını, ailesini kaybetmesine rağmen çocukları için, ülkesi için dimdik ayakta duran Filistinli anneler, er ya da geç kazanacak. Anneler bitmeden bu direniş bitmez. Ve kalbi Gazzeli anneler için çarpan kadınlar olarak haykırıyoruz. Bu zulüm daha ne kadar sürecek? Yeter artık israil, kanlı ellerini sivillerin, annelerin, çocukların üzerinden çek" ifadelerini kullandı.