TEKNOLOJİ
İzmir’de güneş enerjisiyle çalışan minyatür araçlara yoğun ilgi 09 Mayıs 2024 Perşembe - 17:24:23 İzmir Karabağlar Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ile yurt dışından gelen öğrencilerin “Solar Car Presentations” projesi kapsamında güneş enerjisiyle ürettikleri minyatür araçlara yoğun ilgi. “Bilgi birikimlerini birbirlerine aktararak çalışma yürüttüler” Karabağlar Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ile yurt dışından gelen öğrencilerin “Solar Car Presentations” projesi kapsamında güneş enerjisiyle ürettikleri minyatür araçlar, Konak Meydanı’nda kurulan alanda sergilendi. Proje hakkında bilgiler veren Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Proje Koordinatörü Uğur Çelik, “Proje, öğrencilerimizin kendi tasarımlarıyla ürettikleri güneş enerjisiyle çalışan minyatür arabalar yapmak üzere. Çocukların hem hayal hem de teknik becerilerini geliştirmek üzere yapılmış bir proje. Öğrenciler, temel düzeyde elektrik-elektronik temel kodlama, malzeme ve teknik hesaplama bilgisini beraber kullanmak zorundalar. Buradaki çalışmalarımızın en önemli hedeflerinden biri rekabetçi değil iş birlikçi olarak çalışmaları. Bir bilişim alanı öğrencisi ile makine alanı öğrencisi birlikte çalışarak araba ürettiler. Hiçbiri birbiriyle yarışmadı, bilgi birikimlerini birbirlerine aktararak çalışma yürüttüler” dedi. “30 kilometre hızla 6 saat hareket edebiliyor” Okuldaki atıl malzemeler kullanılarak bir ay içerisinde öğreniciler tarafından yapılan güneş enerjisi ile çalışan araçla ilgili bilgiler veren Kınık Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni ve Proje Koordinatörü Alptekin Tez, “Tamamen kendi ürettiğimiz bir araç. Güneşten aldığı elektrikle pili şarj ediyor ve 30 kilometre hızla 6 saat boyuna hareket edebiliyor” ifadelerini kullandı. Yerli ve yabancı öğrenciler ürettikleri araçları tanıttılar Proje kapsamında Romanya’dan İzmir’e gelen ve yaptığı güneş enerjisiyle çalışan mini aracı tanıtan Pietra Neamt meslek okulu öğrencisi 17 yaşındaki Cintitâ Mateo Marian, “Bu protatif bir araç. Güneş panelini istediğim yere yönlendirebiliyorum ve arkasında bulunan şarj ünitesini ile pili şarj ederek çalıştırıyor” diye konuştu. Atık malzemelerden yaptıkları güneş enerjisiyle çalışan aracı tanıtan 11. Sınıf öğrencisi Alperen Egen ise “Atık malzemelerden yaptığımız ürünün üzerindeki işlemeler ve kesimler tamamen lazer CNC’den yapılmıştır. Lastikleri ve pilleri kendi oluşturduğumuz sisteme oturttuk. Güneş paneliyle o sistemin elektrik ihtiyacını sağlıyoruz. Motorlarla da etki kuvvetini sağlıyoruz ve bu sayede bir araba üretmiş olduk” bilgisini verdi. Projeye Romanya ve Bulgaristan’da 42 öğrenci ve 8 teknik öğretmen katıldı.
09 Mayıs 2024 Perşembe - 17:08 İzmir’de güneş enerjisiyle çalışan minyatür araçlara yoğun ilgi İzmir Karabağlar Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ile yurt dışından gelen öğrencilerin “Solar Car Presentations” projesi kapsamında güneş enerjisiyle ürettikleri minyatür araçlara yoğun ilgi. “Bilgi birikimlerini birbirlerine aktararak çalışma yürüttüler” Karabağlar Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ile yurt dışından gelen öğrencilerin “Solar Car Presentations” projesi kapsamında güneş enerjisiyle ürettikleri minyatür araçlar, Konak Meydanı’nda kurulan alanda sergilendi. Proje hakkında bilgiler veren Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Proje Koordinatörü Uğur Çelik, “Proje, öğrencilerimizin kendi tasarımlarıyla ürettikleri güneş enerjisiyle çalışan minyatür arabalar yapmak üzere. Çocukların hem hayal hem de teknik becerilerini geliştirmek üzere yapılmış bir proje. Öğrenciler, temel düzeyde elektrik-elektronik temel kodlama, malzeme ve teknik hesaplama bilgisini beraber kullanmak zorundalar. Buradaki çalışmalarımızın en önemli hedeflerinden biri rekabetçi değil iş birlikçi olarak çalışmaları. Bir bilişim alanı öğrencisi ile makine alanı öğrencisi birlikte çalışarak araba ürettiler. Hiçbiri birbiriyle yarışmadı, bilgi birikimlerini birbirlerine aktararak çalışma yürüttüler” dedi. “30 kilometre hızla 6 saat hareket edebiliyor” Okuldaki atıl malzemeler kullanılarak bir ay içerisinde öğreniciler tarafından yapılan güneş enerjisi ile çalışan araçla ilgili bilgiler veren Kınık Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni ve Proje Koordinatörü Alptekin Tez, “Tamamen kendi ürettiğimiz bir araç. Güneşten aldığı elektrikle pili şarj ediyor ve 30 kilometre hızla 6 saat boyuna hareket edebiliyor” ifadelerini kullandı. Yerli ve yabancı öğrenciler ürettikleri araçları tanıttılar Proje kapsamında Romanya’dan İzmir’e gelen ve yaptığı güneş enerjisiyle çalışan mini aracı tanıtan Pietra Neamt meslek okulu öğrencisi 17 yaşındaki Cintitâ Mateo Marian, “Bu prototip bir araç. Güneş panelini istediğim yere yönlendirebiliyorum ve arkasında bulunan şarj ünitesini ile pili şarj ederek çalıştırıyor” diye konuştu. Atık malzemelerden yaptıkları güneş enerjisiyle çalışan aracı tanıtan 11. Sınıf öğrencisi Alperen Egen ise “Atık malzemelerden yaptığımız ürünün üzerindeki işlemeler ve kesimler tamamen lazer CNC’den yapılmıştır. Lastikleri ve pilleri kendi oluşturduğumuz sisteme oturttuk. Güneş paneliyle o sistemin elektrik ihtiyacını sağlıyoruz. Motorlarla da etki kuvvetini sağlıyoruz ve bu sayede bir araba üretmiş olduk” bilgisini verdi. Projeye Romanya ve Bulgaristan’da 42 öğrenci ve 8 teknik öğretmen katıldı.
09 Mayıs 2024 Perşembe - 15:09 İzmir’de TÜBİTAK Bilim Projelerinin tanıtım toplantısı düzenlendi İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, TÜBİTAK Bilim ve Toplum Projeleri kapsamında; desteklenmesine karar verilen 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı ve 4005 Yenilikçi Eğitim Uygulamaları Destekleme Programı projelerinin tanıtım toplantısını düzenlendi. Lansmanda konuşan İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi, “Yapay zeka ve iklimle alakalı çok güzel çalışmalarımız var. Bu başarı sadece İzmir’de değil, Türkiye’nin de başarısı. Uluslararası anlamda da bu başarıyı katlamalarını, geliştirmelerini öğrencilerimizden bekliyoruz” dedi. “Bu başarı sadece İzmir’in değil Türkiye’nin de başarısı” İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, TÜBİTAK Bilim ve Toplum Projeleri kapsamında desteklenmesine karar verilen 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı, 4005 Yenilikçi Eğitim Uygulamaları Destekleme Programı projelerinin tanıtım toplantısını düzenledi. Projeye dair bilgiler aktaran İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi, “İzmir’in çocukları 4004 ve 4005 TUBİTAK çağrıları ile çok güzel bir sonuç elde etti. 81 il içerisinde birinciliği elde ederek iki alanda da 3 tane projeyi geçirmiş durumda. Özellikle yapay zeka ve iklimle alakalı çok güzel çalışmalarımız var. Bu başarı sadece İzmir’in değil, Türkiye’nin de başarısı. Uluslararası anlamda da bu başarıyı katlamalarını, geliştirmelerini öğrencilerimizden bekliyoruz inşallah. Bu öğrencilerin kumaşında akademik başarı var. Bu yarışmalarda almış olduğumuz derecelerle de Türkiye’yi daha güzel yerlere taşıyacaklar. Çalıştıkları konular gerçekten takdire şayan konular. İklim, yapay zeka gibi daha güzel, gelecekte yeri olan ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ileriye taşıyacak güzel konu başlıkları. Öğrencilerimizi tebrik ediyorum” ifadelerine yer verdi. “Farklı kesimlere yönelik bilimsel etkinlikler hedefleniyor” Projelerin amacına dair bilgiler aktaran İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Proje Koordinatörü Seyran Yozgatlı da “Bilim ve toplum destekleme programlar ile okul öncesi dönemi çocuklarından lisans öğrencilerine, öğretmenlere, toplumun farklı kesimlerine yönelik bilimsel etkinlikler yapmayı hedefleyen projeler desteklemek hedefleniyor. Programlar ise; 4004 - Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı, 4005 - Yenilikçi Eğitim Uygulamaları Destekleme Programı, 4006 - TÜBITAK Bilim Fuarları Destekleme Programı, 4006-4007 - Bilim Senlikleri Destekleme Programı, 4008 - Özel Gereksinimli Bireylere Yönelik Kapsayıcı Toplum Uygulamaları Destekleme Programı, 4004 - Doğa Eğitimi ve Bilim Okullar Destekleme Programı. Doğa, bilim ve teknoloji konularında farkındalık oluşturmak amacıyla gözetim ve uygulamalarla konunun anlamasına imkan sağlayan ve benzeri bir program dahilinde gerçekleştirilen etkinlikler, konaklamalı veya konaklamasız eğitim olarak sıralanmakta” diye konuştu. Yozgatlı, 125 projenin desteklenirken, ilin 4 proje ile programda yer aldığını ve 3 projenin de il müdürlüğüne ait olduğunu vurguladı. Sözlerini sürdüren Yozgatlı, şunları kaydetti: “4005 Yenilikçi Eğitim Uygulamaları projesinin amacı 4005 Programı ile öğretmenlere ve akademisyenlere; kendi branşlarına ve genel olarak öğretmenlik mesleğine özgü yenilikçi yaklaşım, strateji, yöntem ve tekniklerin etkileşimli olarak kazandırılması amaçlanmaktadır.”
Sındırgı’da öğrencilerden ‘Bilim Fuarı’
09 Mayıs 2024 Perşembe - 15:02 Sındırgı’da öğrencilerden ‘Bilim Fuarı’ Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde bulunan Makbule Efe Anadolu Lisesi ve ortaokulu öğrencileri bilim Fuarı düzenlendi. Milli Teknoloji Hamlesi çerçevesinde, gençlerin bilimsel proje hazırlama ve sunma deneyimi elde ettikleri Bilim Fuarı Kocahan meydanda gerçekleşti. Makbule Efe Anadolu Lisesi ve İmam Hatip Ortaokulu tarafından düzenlenen 20 danışman öğretmen ve 61 öğrencinin görev aldığı Bilim Fuarı’nda 28 proje sergilendi. Öğrenciler yıl boyunca üzerinde çalıştığı tasarım ve projelerini tanıttı. Bilim Fuarının açılışı Sındırgı Kaymakamı Didem Dinç Özay, Sındırgı Belediye Başkan Vekili Sevgi Çakıcı, İl Milli Eğitim Müdürü Ali Tatlı, Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Sönmez, İlçe Milli Eğitim Müdürü Muzaffer Çakır ve protokol üyeleri tarafından yapıldı. Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürü Ali Tatlı konuşmasında “ Milli Eğitim Bakanlığımızın, devletimizin etkin ve erdemli insan yetiştirme gayreti okullarımızın her noktasında ve her alanda çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin üstün gayretleri ile çok harika işler yapılıyor. Bugün de Sındırgı’da hem Makbule Efe Anadolu Lisemiz hem İmam Hatip Orta Okulumuzun öğretmen, yönetici ve öğreticilerinin katkıları ile onların gayretleri ile fuar bir şölen havasında gerçekleşiyor“ dedi. Uzun süreçli bir çalışmanın bu fuarda sergilendiğini belirten Sındırgı İlçe kaymakamı Didem Dinç Özay “ Hem Milli Eğitim Bakanlığımız işbirliği ile uzun yıllardan beri bu şekilde projeler yapılıyor. Bu sene 28 proje ve iki okulumuzun birleşimi ile gerçek bir şenlik ve bilim fuarı gibi bir organizasyona ev sahipliği yapıyoruz. Tabi ki bizler şunun da çok farkındayız, elimizden geldiğince süreci takip ettik. Öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin çalışma süreçlerini takip ettik. Yanlarında olmaya çalıştık. Çok büyük bir emek var aslında bugün bu programın arka planında“ şeklinde konuştu. Fuar kapsamında öğrencilerin sunumunu gerçekleştirdikleri stantlarda beraberindekilerle birlikte incelemelerde bulunan Kaymakam Özay öğrencileri ve öğretmenleri başarılı projelerinden dolayı tebrik etti.
Yaptığı yılan robotla depremde mahsur kalanlar kurtarılabilecek
09 Mayıs 2024 Perşembe - 14:46 Yaptığı yılan robotla depremde mahsur kalanlar kurtarılabilecek Karabük Üniversitesi (KBÜ) Makine Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi Murat Gökmen, gerçek bir yılanı model alarak 3 boyutlu yazıcıyla zorlu çevre şartlarında hareket kabiliyetine sahip keşif, gözlem, araştırma, tıp ve askeri amaçlı kullanılabilecek "Biyomimetik Akıllı Yılanımsı Robot" olan “BİYROT 01”i üretti. Ankara Medipol Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Direktörü Dr. Öğretim Üyesi Cevat Özarpa danışmalığında ve KBÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü tarafından desteklenen yılan model alınarak yapılan ve yüksek hareket kabiliyetine sahip olan BİYROT 01, üzerinde bulunan sensörler sayesinde gerçek bir yılan gibi engellere takılmadan hareket edebilme özelliği sayesinde araştırma, gözlem, inceleme, keşif, tıp ve askeri amaçlı olarak kullanılabilecek. Bu alanda Türkiye’de yapılan ikinci çalışma olan robot, biyolojik yılanın yaptığı hareketlerin tamamını yapabilmekle birlikte yılan tarafından yapılamayan iki hareketi de gerçekleştirebiliyor. Arama ve kurtarma çalışmalarında kullanılmak üzere bir robot geliştirme projesini başlattıklarını ifade eden Gökmen, "Bu projeye başlama nedenlerimizin bir tanesi 6 Şubat’ta yaşadığımız hazin vakaydı. Orada şunu gördük, arama kurtarma faaliyetlerinin yetersiz olduğunu ve biz bu yetersizlikten dolayı ne gibi bir çözüm üretebileceğimizi, mühendislik anlamında neler yapabileceğimizi düşündük ve akabinde arama kurtarma faaliyetlerinde daha etkin bir şekilde ve daha hızlı bir şekilde görev ifa edecek bir robot düşündük. Bundan dolayı böyle bir çalışma yaptık” dedi. Geliştirme çalışmalarının sürdüğünü anlatan Gökmen, "Ülkemizde hemen hemen yok denilebileceği kadar az. Şu an ülkemizde bu konu hakkında yapılmış bir çalışma var. Fakat bizim çalışmamız, yapılan çalışmaya nazaran farklılık göstermektedir. Bizim çalışmamızın özellikle robotumuzun hareket kabiliyetinin ve kullanım kolaylığının aynı zamanda hareket çeşitlerinin olmasından dolayı bu alanda ilk diyebileceğimiz bir çalışma oldu. Fakat dünyada da keza bunun örnekleri olmakta” diye konuştu. Askeri alanda da kullanılabilecek BİYROT 01’in farklı çalışma alanlarında da kullanabileceğini ifade eden Gökmen, şunları kaydetti: “Arama kurtarma faaliyetleri için geliştirdiğimiz BİYROT robotumuzun tasarım esnekliğinden dolayı biz farklı çalışma alanlarında da farklı çalışma görevlerine de kullanabilmekteyiz. Örnek vermek gerekirse boru içi denetimlerde, insanların giremediği dar ve kısıtlı olan bölgelerde çok rahat bir şekilde kullanabiliriz. Askeri alanda özellikle savunma sanayinde kullanabiliriz ki, zaten ileriye dönük çalışmalarımızın başında savunma sanayinde iş yapacak ya da savunma sanayinde görev yapacak bir robot da yapmayı düşünüyoruz." Gökmen, robotun sadece arama-kurtarma faaliyetlerinde kullanılmadığını dile getirerek, “Aynı şekilde depremzedelere faydalı yük taşıyarak, özellikle ihtiyacı nazarına olan, iletişimi sağlayacak olan herhangi bir telsiz, iletişimi sağlayacak olan bir telefon yahut ihtiyacı olan ilaçları da modüler yapısıyla modüllerine eklediğimiz vakit depremzedeleri de ulaştırmayı düşünüyoruz. Sadece deprem değil, doğal afetlerin hemen hemen hepsinde kullanılabilecek. Toprak kayması, göçük ya da heyelan gibi olanlarda ya da bina çökmesi gibi durumlarda kullanmayı düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Geliştirdikleri BİYROT 01’in toplamda 11 parçadan oluştuğunu, 9 farklı eklemi bünyesinde barındırdığını ifade eden Gökmen, "Bu 9 eklemin kontrolü için 9 adet servo motor kullanıldı. Robot, 5 eksen üzerinde hareket kabiliyetine sahiptir. Robot, eklemeli imalat yöntemlerinden biri olan 3D yazıcılarla yüzde 30 doluluk oranında üretilmiştir. Yapılan tasarım çalışmaları sonucunda enerji ve ağırlık tasarımında yüzde 50’ye yakın bir tasarruf sağlamış olduk” dedi. Robotun iki farklı baş kısmına sahip olduğunu ifade eden Gökmen, ön kısımda kamera ve sensörlerin yer aldığını, arka kısımda ise güç sistemlerinin konulabileceğini, bu tasarımın, farklı görev sistemlerine uygun olduğunu gösterdiğini belirtti. Çevre şartlarına göre görev ifa edebilecek yapay zeka ile destekli bir robotu da yapmak istediklerini belirten Gökmen, "Şu an robotumuz manuel olarak kontrol edilebilmekte ama bizim ileriye dönük çalışmalarımızda bizim esas itibarıyla yapmak istediğimiz otonom bir robot, kendi kendine karar verebilen, kendi karar mekanizmasını oluşturabilen ve görev icabında bulunduğu çevre şartlarına göre görev ifa edebilecek yapay zeka ile destekli bir robotu da yapmak istiyoruz” diye konuştu.
HAVELSAN’ın BARKAN’ı UNIROBOTICS TRAKON LITE ile donatıldı
09 Mayıs 2024 Perşembe - 10:02 HAVELSAN’ın BARKAN’ı UNIROBOTICS TRAKON LITE ile donatıldı CANiK’in de içinde bulunduğu SYS Grubu şirketlerinden UNIROBOTICS tarafından geliştirilen TRAKON LITE Uzaktan Kumandalı Silah Sistemi (UKSS), HAVELSAN’ın BARKAN İnsansız Kara Aracı’na başarıyla entegre edildi. UNIROBOTICS akıllı kule ailesi böylece, hem İnsansız Deniz Araçlarında hem de İnsansız Kara Araçlarında kendini kanıtladı. SYS Grubu şirketlerinden UNIROBOTICS, silahlı insansız araçlara yönelik başarılı çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Geçtiğimiz haftalarda, DEARSAN Tersanesi tarafından geliştirilen İnsansız Deniz Aracı SALVO’ya Milli Deniz Tipi TRAKON LITE Uzaktan Kumandalı Silah Sistemi (UKSS) entegre eden UNIROBOTICS, bu kez İnsansız Kara Araçlarında da gücünü sergiliyor. HAVELSAN ortaklığında yürütülen BARKAN İnsansız Kara Araçları projesinde UNIROBOTICS, ileri teknolojilerle donatılmış TRAKON LITE UKSS’yi entegre etti. Repkon Defence’in 40 mm otomatik bomba atarının da eklenmesi ile birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), yeni bir akıllı sistemi daha envanterine kazandırmış oldu. "İnsansız kara araçlarında da kendimizi kanıtladık" UNIROBOTICS Genel Müdürü Ömür Baç, “Savunma sanayimiz insansız hava araçlarından sonra insansız kara araçlarında da doludizgin ilerliyor. Hem vakıf şirketleri hem de özel şirketler tek başlarına ve ortaklı projeler yürüterek, çeşitli konseptlere uygun insansız kara araçlarını TSK başta olmak üzere tüm dost ve müttefik ülkelerin envanterine kalifiye edip sahaya sürüyorlar. Bunlardan bir tanesi de UNIROBOTICS TRAKON LITE ve REPKON 40 mm otomatik bomba atar ile donatılan HAVELSAN’ın geliştirmiş olduğu BARKAN İnsansız Kara Aracı oldu. Geçtiğimiz haftalarda da TRAKON LITE’ı, DEARSAN’ın üretmiş olduğu SALVO İnsansız Deniz Aracı üzerinde de görmüştük. Şimdi ise bambaşka bir konseptle yeni bir projeyi hayata geçirmenin mutluluğu ve gururunu yaşıyoruz. İnsansız sistemlerle hem ülkemizin dışa bağlılığını önemli ölçüde azaltırken hem de yüksek katma değeri ile ekonomimize ciddi bir kazanç sağlayacağımıza inanıyoruz. Bu ürünlerimizin çok yakında ihracat potansiyelleri ile de büyük bir katma değer oluşturmasını hedefliyoruz” dedi. BARKAN 2023 yılında envantere girdi Güvenlik güçlerinin kullanımına sunulan orta sınıf 1. seviye insansız kara aracı BARKAN, saha testlerinin ardından 2023 yılında envantere girdi. BARKAN, sahip olduğu özelliklerle güvenlik güçlerine karşı asimetrik tehditleri ortadan kaldırmanın yanı sıra zorlu arazi ve sert hava şartlarının üstesinden gelebiliyor. Yüksek riskli askeri görevlerde muharebe etkinliğini artıran BARKAN, çeviklik gerektiren birçok senaryoda ileri güvenlik sağlamak üzere tasarlandı. Modüler yapısı, son teknoloji faydalı yük opsiyonları ve ileri otonom özellikleriyle BARKAN, farklı tip silahlarla taarruz, ekipman taşıma, yaralı intikali, bomba imha, keşif ve gözetleme, savaş hasar keşfi gibi birbirinden farklı görevleri yerine getirebiliyor. BARKAN, sürü altyapısıyla diğer otonom araçlarla ortak harekât gerçekleştirebiliyor. BARKAN ayrıca saatte 13 kilometreden fazla hıza ulaşıp, 5 saatten uzun süre görev yapabiliyor. UNIROBOTICS insansız araçları daha etkili hale getiriyor 2020 yılında CANiK’in iştiraklerinden biri olarak kurulan UNIROBOTICS, platformlara entegre edilecek silah sistemlerinin daha etkin bir şekilde kullanılabilmesi amacıyla yüksek teknoloji mekatronik çözümler geliştiriyor. Silah sistemlerinin operatörlerine yardımcı olacak ve destek verecek akıllı mekanizmalara odaklanan UNIROBOTICS, aktif dengeleyicili silah kaideleri, kara, deniz ve hava platformları için uzaktan kontrollü silah sistemleri ve silah yönetim sistemleri geliştirilmesine yönelik çalışmalar sunuyor. Önceki haftalarda DEARSAN tarafından dizayn ve inşa edilen SALVO Silahlı İnsansız Deniz Aracı’nda (SİDA) UNIROBOTICS’in geliştirdiği Deniz Tipi TRAKON LITE UKSS başarı ile entegre edildi. Yine UNIROBOTICS tarafından üretilen TRAKON TARGAN UKSS ise Türk Deniz Kuvvetleri’nin hizmetine sunulma aşamasında. Son olarak HAVELSAN’ın orta sınıftaki insansız kara aracı (İKA) BARKAN’a 7,62, 5,56 mm gibi makineli tüfeklerden 12,7 mm gibi ağır makineli tüfeklere kadar farklı silahları taşıyabilen TRAKON LITE entegrasyonu gerçekleştirildi.
İlk Türk astronot Alper Gezeravcı öğrencilerle buluştu
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 16:16 İlk Türk astronot Alper Gezeravcı öğrencilerle buluştu Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Malatya’da öğrencilerle buluştu. Gezeravcı, uzayda yaşadığı deneyimle ilgili bilgiler paylaştı. Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Malatya’da İl Milli Eğitim Müdürlüğünün organizasyonunda öğrencilerle buluştu. Gezeravcı, programda uzayda yaşadığı deneyimle ilgili bilgiler paylaştı. Malatya Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda İl Milli Eğitim Müdürü Behçet Bakır’ın konuşmasının ardından sahneye çıkan Gezeravcı, uzayda geçirdiği 14 günlük süreyi ve yaşadığı deneyimleri anlattı. Çok sayıda öğrencinin katılım sağladığı programda, astronot Gezeravcı, ilk uzay yolculuğu öncesinde sürece dair yapılan ön hazırlıklar hakkında kapsamlı bilgiler aktararak, projenin Türkiye açısından önemine vurgu yaptı. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin iradesiyle gerçekleştirilen görevin asıl özneleri öğrenciler olduğunu belirten Gezeravcı, uzay yatırımlarının önemine dikkat çekerek Türkiye’nin ilerleyen süreçte çok daha iyi bir noktaya geleceğine inandığını kaydetti. Türkiye’nin 100 yıllık tarihinde ilk defa yapmış olduğu bu uzay görevinde Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde bayrağını dalgalandıran 193 tane ülke olmasına rağmen kendi insanını uzaya gönderebilmiş ve uzayda bilimsel çalışmalar yapabilmiş 22’nci ülke olduğunun altını çizen Gezeravcı, Türkiye Cumhuriyeti’nin iradesiyle yapamayacakları iş olmadığını söyledi.
Yeni Casper VIA M40 akıllı telefon satışa çıktı
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 15:18 Yeni Casper VIA M40 akıllı telefon satışa çıktı Casper VIA telefon ailesinin satışa sunulan en yeni üyesi Casper VIA M40; etkileyici dış görünüşü, yapay zeka destekli 50MP arka ve 13MP ön kamerası, uzun ömürlü 5 bin mAh batarya kapasitesi, 128GB depolama alanı ile kullanıcıların ihtiyaç duyduğu tüm özellikleri sunuyor. VIA ailesinin en yeni üyesi Casper VIA M40, 6GB RAM’e ek 6GB Sanal RAM’i ve etkileyici dış görünümü ile satışa çıktı. Tüketici trendleri dikkate alınarak geliştirilen İnci Beyazı, Safir Siyah ve Opal Mavi olmak üzere 3 farklı renk seçeneğiyle kullanıcıların beğenisine sunulan Casper VIA M40, kullanıcıların kişisel tarzlarına uygun seçenekler sunuyor. Arcsoft’un yapay zeka destekli 50MP arka ve 13MP ön kamerasıyla güçlendirilen Casper VIA M40, 128GB geniş depolama alanı 512 GB microSD kart desteği ile artırılabilir ve yüksek pil kapasitesinin sunduğu 5 bin mAh batarya gücü ile kullanıcıların ihtiyaç duyduğu gelişmiş özellikleri şık tasarımla sunuyor. 6GB RAM’e ek 6GB Sanal RAM kullanıyor Casper VIA M40, telefon performansının sürekliliğini sağlamak ve deşarj süresini optimize etmek için 6GB RAM’e ek 6GB Sanal RAM kullanıyor. Bu sayede yüksek pil kapasitesinin sunduğu 5000 mAh’lik batarya gücü, çok daha uzun süreler boyunca etkin bir şekilde kullanmayı mümkün kılıyor. Performansıyla olduğu kadar ekran deneyimiyle de kullanıcıların beklentilerini karşılayan Casper VIA M40, 1600x720 çözünürlüğe sahip 6.53” HD+ ekranı, 450 NIT ekran parlaklığı ve 90Hz yenileme hızına sahip yüksek ekran kalitesi ile en zorlu oyunlarda dahi rakiplere karşı üstünlük kazandırırken, seyir zevkini artırıyor. Derin ve odaklı fotoğraflara imkan tanıyor Dinamik ve canlı fotoğraflar için alanında lider Arcsoft firmasının lisanslı yapay zeka destekli ön ve arka kamerasıyla keyifli fotoğraf çekimlerine imkan tanıyan Casper VIA M40, güçlü kamera özelliği ile uyumlu bir tasarım sunuyor. Casper VIA M40, 50MP ana kameraya ek yer alan, 2MP bokeh açı kamerası ve 2MP makro kamerasıyla canlı, derin ve odaklı fotoğraflara imkan tanıyor. Farklı kamera modlarıyla güçlendirilen Casper VIA M40, 13MP çekim gücüne sahip ön kamerasıyla eğlenceli özçekimleri de mümkün kılıyor. Ön kamerasında, maksimum görüntü için ‘punch hole’ görünümlü kamera kullanan Casper VIA M40, arka kamerasında ise mat görünümlü, kameradan yayılan parıltılı bir efekte yer vererek etkileyici bir tasarım sunuyor.
İlk Türk astronot Alper Gezeravcı: ’’Bu bir yere varış hikayesi değildi’’
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 11:35 İlk Türk astronot Alper Gezeravcı: ’’Bu bir yere varış hikayesi değildi’’ Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Elazığ’da ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin yer aldığı oturuma katıldı. Gezeravcı, burada yaptığı konuşmada uzayda gerçekleştirdiği ilk deney ve deneyimlerle de alakalı bilgi verdi. Türkiye’nin ilk astronotu olarak tarihe geçen Alper Gezeravcı, Elazığ’da Ahmet Tevfik Ozan Fuar ev Kongre Merkezinde düzenlenen bir etkinlikte öğrencilerle bir araya geldi. Gezeravcı, uzayda geçirdiği 14 günlük süreyi ve yaşadığı deneyimleri anlattı. Yüzlerce öğrencinin katılım sağladığı programda, astronot Gezeravcı, öğrencilerin merak ettikleri soruları da samimi bir şekilde cevapladı. İlk olarak Türkiye Milli Uzay Programı İnsanlık İlk Uzay Misyonu hakkında bilgi veren Gezeravcı, uzayda nasıl yemek yedikleri, uyudukları, spor yaptıklarını ve bilimsel çalışmalar yaptıkları ile ilgili merak edilenleri anlattı. Öğrenciler ise Gezeravcı’nın anlattıklarını büyük bir ilgi ve hayranlıkla dinledi. ’’Devletimizin iradesiyle yapamayacağımız iş yok’’ Sohbet havasında geçen oturumda konuşma gerçekleştiren Gezeravcı, ’’Uzaya gidişinin bu faaliyeti dediğim gibi devletimizin güçlü iradesiyle gerçekleştirdik. Bu sadece bir kereye mahsus bir görev değildi. Geçmişte, yüzyıllık tarihimizde belki yapmak için geç başladığımız ama bundan sonraki süreçte hak ettiğimiz payı sizlerin geleceğini temin altına alacak bir sürecin başlangıç yolculuğuydu. Bir yere varış hikayesi değildi. Devletimizin iradesiyle gerçekleştirilen bu görevi sizlerin ayaklarına kadar getirip sizlere anlatmak bizim tarafımızdan sunulmuş bir lütuf değil, bu boynumuzun borcu. Çünkü bu görevin hak sahibi, öznesi, merkezi sizlersiniz. Türkiye Cumhuriyeti 100 yıllık tarihinde ilk defa yapmış olduğu bu uzay görevinde birleşmiş milletlerin bünyesinde bayrağını dalgalandıran 193 tane ülke olmasına rağmen kendi insanını uzaya gönderebilmiş ve uzayda bilimsel çalışmalar yapabilmiş 22’nci ülke oldu. Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlet, geçmişinden gücünü alan ve gelecekte, geleceğinin teminatı nesilleri için yolunu her daim açık tutan bir devlet. Devletimize güvenin. Devletimizin iradesiyle yapamayacağımız iş yok. Uzayda yaptığımız bu görevler esnasında da bizden önce 21 tane ülkenin yaptığının aynısını yaparak hiçbir farklılık arz etmeden aynı şeyler yaparak da bir şeyler öğrenebilirdik. Her halükarda bir şeyler öğrenecektik. Ancak biz bu ülkenin topraklarından çıkmış, parlak zekalarının ortaya koyduğu çalışmaları, deneyleri uzayda yaparak özgün çalışmalara imza atma imkanı bulduk" dedi. Oturum, soru cevap kısmı ile son buldu
BTÜ’den asansör üretimini kolaylaştıracak buluş
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 10:29 BTÜ’den asansör üretimini kolaylaştıracak buluş Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) asansör sektöründe üretimi kolaylaştıracak ve verimi artıracak bir buluşa imza attı. Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından da tescillenen buluş ile asansör montajını kolaylaştıran ve şasi ihtiyacını ortadan kaldıran kayış tahrikli bir motor geliştirildi. BTÜ akademisyenlerinin imza attığı buluşlar, Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan da tescillenmeye devam ediyor. Daha önce pek çok buluş ortaya koyarak bilime önemli katkı sağlayan BTÜ akademisyenleri, bu kez asansör sektörünü ilgilendiren bir çalışmaya imza attı. BTÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Fenercioğlu ile birlikte Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesinden Dr. Öğretim Üyesi Mücahit Soyaslan ve Trakya Üniversitesinden Öğretim Görevlisi Yusuf Avşar’ın da buluş sahibi olduğu “Raya Montajlı Tümleşik Asansör Tahrik Sistemi” başlıklı çalışma, tüm test aşamalarından geçmeyi başararak ticarileşmeye hazır bir ürün haline geldi. Patentli buluş hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Fenercioğlu, “Prototipini de yaptığımız buluş, bir doktora çalışması sonucunda elde edildi. Buluş, asansör sistemlerinde kullanılan elektrik motorunun üretimini kolaylaştıran ve motor gövdesinin aynı zamanda şasi olarak kullanıldığı bir sistemdir. Böylece motor montajı için ayrı bir şasiye ihtiyaç kalmadı. Motorun gövdesinden raya montajı sağlanarak, asansör sisteminin bina üzerindeki yükünü azaltılmış olduk” dedi. Buluş sayesinde makine montajı ve imalatı açısından bir kolaylık sunulduğunu aktaran Prof. Dr. Fenercioğlu, “Buluşta geliştirilen asansör makinesi kayışlı sisteme sahip. Yaygın kullanılan halatlı sistemlere göre motor hızı 2.5 kat arttığı için motor performansında ve verimde artış sağlandı. Ayrıca makine boyutları, halatlı sistem makinelerine göre küçüldüğü için daha kompakt bir sistem elde edildi. Böylece motorun, asansör kuyusu içerisinde raya montajı yapılabiliyor. Yani binalarda motor montajı için ayrıca bir makine dairesine ihtiyaç kalmadı. Motorun imalatında kolaylık olması için talaşlı imalat ve döküm prosesleri de oldukça azaltılarak motorun üretim maliyeti düşürüldü” diye konuştu. Buluşu ticarileştirmek için firmalarla görüşmelerin sürdüğünü kaydeden Prof. Dr. Ahmet Fenercioğlu, buluşun üretici açısından maliyeti azaltması, servis açısından bakımı kolaylaştırması ve boyutu açısından da montajı kolaylaştırmasıyla sektörde önemli bir eksikliği kapatacağını söyledi.
Depremzede öğrenciler kendi tasarladıkları robotlarla yarıştılar
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 09:44 Depremzede öğrenciler kendi tasarladıkları robotlarla yarıştılar Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürlüğünce "Kod 80" projesi çerçevesinde öğrencilerin tasarladığı robotların yer aldığı yarışma düzenlendi. Osmaniye’de ilk defa Samet Aybaba Spor Lisesi spor salonunda 7 farklı kategoride 135 takımın katıldığı Kod 80 Robot Yarışması’nda öğrenciler, dereceye girebilmek için kıyasıya yarıştı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Tasarım Beceri Merkezi atölyelerinden 3D yazıcı ve robotik kodlama alanında aldıkları desteklerle yarışmaya katılan ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri kendi tasarladıkları robotlar dereceye girebilmek için yarıştı. Milli Teknoloji Hamlesi’ne destek vermek amacıyla, Osmaniye’de ilk defa böyle bir organizasyon yaptıklarını söyleyen İl Milli Eğitim Müdürlüğü TÜBİTAK Temsilcisi ve Proje Koordinatörü Nail Dayanç, "Türkiye Cumhuriyetinin yapmış olduğu Milli Teknoloji Hamlesi’ne destek vermek amacıyla, aslında İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak böyle bir projeyi gerçekleştirdik. İlkokuldan liseye kadar öğrencilerimizin aslında buna hazır olduklarını gördük. Çok değişik, çok farklı tasarımlar ve robotlar ortaya çıktı. Öğrencilerimizin yaptığı robotlar burada birçok başarılar elde ediyor. Öğrencilerin o gözlerindeki ışıltılar gerçekten çok farklı. Başarma duygusu dereceye girenlerden ziyade bizim gördüğümüz şu, burada çok ciddi bir tecrübe kazanıyorlar. Bu tecrübelerini gelecek yıllarda gerek robot yarışmalarında, gerekse TÜBİTAK’ın çok çeşitli projeleri var oralarda ve yarışmalarda, Teknofest yarışmasında değerlendirecekler. Osmaniye’de bir başlangıç ama bunu geleneksel hale getirmeyi planlıyoruz" diye konuştu. Yarışmada üçüncülüğü elde eden Melike Yeşil ve Esra Işıl Karakaş, "Bu sene yarışmada üçüncü olduk ama hedefimiz bir dahaki yarışmalarda birinci veya ikinci olmak" dedi. Pofuduk takımıyla yarışmanın en küçük üyesi olan 8 yaşındaki Ece Naz Kaya, "Kodların çoğunu İngilizce bilmediğim için annemden yardım aldım ama birleştirmenin çoğunu ben yaptım. Eğer bir daha bu yarışma olursa bir daha katılacağım çok güzel yarışma" diye konuştu. Robotlarında birkaç eksiğin olduğunu buna rağmen dereceye girdiklerini söyleyen Yusuf Berke Hozulu ise, "Bundan sonraki hedefim bir tarla projem var onunla Teknofest’te yarışmak istiyorum" dedi.
Türkiye’nin en yenilikçi milli teknolojileri görücüye çıktı
08 Mayıs 2024 Çarşamba - 09:31 Türkiye’nin en yenilikçi milli teknolojileri görücüye çıktı YTÜ Yıldız Teknopark bünyesinde bulunan YTU Innovation Hub, mobilite alanında Türkiye’nin en yenilikçi teknolojilerini sergilediği bir lansmana ev sahipliği yaptı. Otonom araçlardan yerli otomobillere, teslimat araçlarından yapay zeka destekli tarım araçlarına ve ikonik Devrim Otomobilinin elektrikli versiyonuna kadar uzanan geniş bir yelpazede ürünler, global çapta girişimci firmaların imzasıyla görücüye çıktı. Girişimciler, Türk teknolojisinin geldiği noktayı ve geleceğe yönelik vizyonunu gözler önüne sererek büyük takdir topladı. Girişimciler için yüksek teknolojik ürünlerin ticari çıktılara dönüştürüldüğü, akademik ve teknik ekibin bir araya gelerek güçlü bir sinerjinin oluşturulduğu YTU Yıldız Teknopark bünyesindeki YTU Innovation Hub’ta üretilen ve geliştirilen projeler basın lansmanı ile tanıtıldı. Donanım ağırlıklı ürünleri ve iş fikrini hayata geçirmek isteyen tüm girişimcilerin ihtiyaç duydukları prototipleri üretebilmeleri için gerekli altyapıya ev sahipliği yapan YTÜ Innovation Hub bünyesindeki girişimciler, teknoloji alanında dünya ile yarışacak yerli ve milli ürünlerini etkinliğe katılan basın mensuplarına tek tek anlatma fırsatı buldu. Lansman, Türkiye’nin girişimcilik ve inovasyon alanındaki potansiyelini gözler önüne sererken, sualtı araçlardan savaş teknolojilerine katkı sağlayacak sistemler, otonom araçlardan Türkiye’nin ikinci yerli otomobili ve tarımsal verimliliği arttıracak olan insansız çiftçi dostu araçlar gibi birçok proje aynı zamanda Türkiye’nin teknoloji gelişimine ışık tutmayı hedefliyor. “Yeni yatırımlara ilk tohumları ekiyoruz” Donanımsal AR-GE yapmak, girişimcilerini geliştirmek ve yatırımcı bulmak isteyenleri buluşturdukları bir ortam oluşturduklarını söyleyen YTÜ Yıldız Teknopark Müdürü Orhan Tanışman, “Aslında burası yıllardır var. Birçok girişimciye yardımcı oluyor. Ama şimdi tüm projelerin hepsini tek bir çatı altında topladık. Nihayetinde ortada bir fikir varsa bu fikrin projeye dönüşmesi gerekiyor. Bu projeyi dönüştürebilmek için ciddi yazılımlara ve onları modelleme yapacak olan altyapıya da ihtiyaç var. O da burada yapılmakta. Sonrasında belli bir model ve proje ortaya çıktıktan sonra, bunun parçalarının üretilmesi gerekir. Parçaların üretimi de burada yapılıyor. Görmüş olduğunuz talaşlı imalattan, kart dizgin makinesine varıncaya kadar onun prototipini ve yapılacak olan parçaları da üretebiliyorsunuz” dedi. Projeler için 9 adet garajın olduğunu da aktaran Tanışman, “Garajın içerisinde projelere belli bir süre veriyoruz. O süre zarfında garajda istediği prototipi girişimci hayata geçirebiliyor. Yani üç boyutlu hale getirebiliyor. Sonrasında ise tabii ki bunun ticarileşme süreci başlıyor. Ticarileşmeyle ilgili olan kısımda da yapılması gerekenlerden bir tanesi yatırımcıya bunu anlatabilmek. Yani siz ürünü ortaya koymuşsunuz, çalıştığını göstermişsiniz. Bu sefer yatırımcının kapısını çalıyorsunuz. Burada bizim Teknopark olarak bir farkımız var. Girişim sermayesi yatırım ortaklığımız ile bugüne kadar 14 girişime yatırım yaptık. Bugüne kadar 14 girişime yatırım yaparak burada bulunan 3 girişime de finansman sağladık. Bu da farklı yatırımcıların da bu adreslere güvenerek yatırım yapmasını sağlıyor.” diye konuştu. “0’dan 100’e kadar tüm ekosistemin ihtiyacını Innovation Hub olarak sağlıyoruz” Ürünün finansmanını bulduktan sonra asıl buluşması gereken yerin global pazar olduğunu söyleyen Tanışman, “Yani Türkiye’nin ihtiyacına göre ürünleri ürettiğimiz gibi globale satılabilecek olan ürünleri de üretmeye çalışıyoruz. Yıldız Teknopark o noktada onlara Londra, Dubai, Taşkent, Şikago, Amsterdam, Berlin ve Riyad gibi lokasyonlarda bu ürünlerini oraya götürüp yatırımcıyla ve pazarla buluşması imkanı sağlıyor. Gördüğünüz üzere 0’dan 100’e kadar tüm ekosistemin ihtiyacını Innovation Hub olarak bir toplanma merkezi oluşturmuş olduk” şeklinde bilgilendirmelerde bulundu. İlk yerli ve milli araç olan devrim otomobilini yeniden teknoloji ile buluşturdular Tanıtımda ilgi çeken projelerden bir tanesi de yeniçağa uygun elektrikli ve otonom “Devrim Otomobili” oldu. Girişimci şirketlerden Hayal Otomotiv Teknoloji şirketi CEO’su Furkan Değirmenci YTÜ proje garajlarından birinde faaliyetini yürüttükleri Devrim Otomobilinin üretim sürecini anlattı. Değirmenci, “Burada görmüş olduğunuz araç Devrim Otomobilinin aslında elektrikli bir replikası. Biz esasında Türkiye’nin bu saatten sonra yüksek teknoloji alanında asla yolda kalmayacağını bu genç güruhla beraber devam edeceğini vurgulamak amacıyla bu arabayı yaptık. Bizden sonra gelen veya üniversiteden yeni mezun olan arkadaşlar bu araç üzerinde hem donanımlar geliştiriyorlar hem de yazılım testlerini yapabiliyorlar. Bizim için bir kobay olarak kullandığımız platform oldu. Bundan önce de yine benzinli bir araçta yine otonom sürüş testlerimizi yapmıştık. Bunda da yine hem sesli asistan desteği hem de şehir içi ulaşımında konforu odaklayan bir sürüş dinamiği oluşturmaya çalıştık” şeklinde konuştu. Uzaktan kumandalı su altı dronu ile hedef bilimsel çalışmaları hızlandırmak Sualtı teknolojisi üzerinde çalışan ve bu çerçevede projeler üreten Lenta Marine firması kurucu ortağı Enes Gazi Korkmaz, lansmana özel 500 metreye kadar inebilen insansız uzaktan kumandalı su altı dronu aracını tanıttı. Arama kurtarma çalışmalarından, bilimsel araştırmalara kadar pek çok alanda kullanılabilecek olan drone ile ilgili Korkmaz, “Sualtı araçları, sualtında gözlem, arama kurtartma, numune alma, bilimsel araştırmalar gibi birçok faaliyet alanlarında kullanılabilir. Bilimsel araştırmalarda sualtı araçları daha çok kullanılacak. Hem bilimsel hem de petrol doğalgaz aramalarında bu araçlar dünya üzerinde aktif olarak kullanılmakta. İlerleyen aşamalarda daha fazla derinliğe ulaşılacak. Ülkemiz denizlerini düşündüğümüzde ortalama 3-4 bin metre derinlikler söz konusu. Bizim de hedefimiz bu derinliğe inecek araçlar üretebilmek. Sonrasında da yurtdışına açılıp satışlar da yapmayı hedefliyoruz. Şu ana kadar 7 adet sattık. Sayısız kiralama ve hizmet operasyonlarına katıldık” dedi. 120 milyon dolar AFARA Pamuk Robotu ile yerde kalmayacak Dünyada bir ilk olma özelliği taşıyan bir diğer proje ise tarımda tasarruf ve sürdürebilirlik açısından çiftçilerin yüzünü güldürecek cinsten. Pamuk hasatı sonrasında yerde kalan en az yüzde 5’lik pamuğun bile hesabının yapıldığı pamuk toplama aracının aslında milyon dolarları bulan bir tasarruf sağladığını söyleyen AFARA Tarım Robotu CEO’su ve makine mühendisi Ömer Muratlı, “Makinemiz, pamuk hasatı sonrasında yere dökülen minimum yüzde 5 kadar pamuğu görüntü işleme teknolojisi ve mekanik gömülü sistemleri ve bunun üzerinde de yapay zeka algoritmalarını da kullanarak yerdeki pamuğu toplayan bir robot. Dünyada benzeri olmayan, patentleştirilmiş bir robot aslında. Bunun haricinde tarla ile alakalı bazı kritik verileri de kullanarak rekoltenin arttırılmasını sağlayan sürdürebilirlik anlamında karbon ve su ayak izinin de azaltılmasını sağlayan aynı zamanda da pamuk arzının da artmasını sağlayan bir robot diyebiliriz. Bütün dünyada akademik çalışmalarla kanıtlanmış bir veri var. Yüzde 5 kalan minimum pamuk yani hasadın tamamı tarladan toplanamayabiliyor. Bu da bir tarlada yüzde 95 iken başka bir tarlada yüzde 90 ya da 85 olabiliyor. Yüzde 5 minimum yere döküldüğü için Türkiye’de 120 milyon dolarlık, dünya üzerinde de 3 buçuk milyar dolarlık pamuk yerde kalıyor. Ve bunların sadece yüzde 20 ile 30 arası bir kısmı işçilerle beraber toplanabiliyor. Tarla testlerimizde hedefimiz yüzde 95 ile 100 arasına ulaşmak” dedi. Teknopark bünyesindeki mühendislik öğrencileri de yıllardır araç üretiyor Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği 3’üncü sınıf öğrencisi ve aynı zamanda YTÜ Racing Takım Lideri olan Efe Kırlar ise 2011 yılından bu yana araç ürettiklerini ve teknopark bünyesinde birçok başarıya imza attıklarını söyledi. Ürettikleri 9. İçten yanmalı aracı lansmanda ziyaretçilere tanıtan Kırlar, her yıl 2 araca kadar ürettiklerini söyleyerek, “2011 yılından bu yana biz araç üretmeye devam ediyoruz. Şimdiye kadar 9 içten yanmalı 2 adet elektrikli araç ürettik. Şuanda 3. Elektrikli araç üretimine devam ediyoruz. Son üç yıldır her sene 2 araç üretip yarışa katılıyoruz. İddialıyız, şimdiye kadar başarılarımız da oldu. Bu 9. aracın da bizim için özelliği Cumhuriyetin 9. Yılına özel 29 Ekim’de lansmanını yapmıştık. O yüzden farklı bir değeri var. Ayrıca üstten bakıldığında da Türk Bayrağı şeklinde gözüküyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.