TEKNOLOJİ
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 16:00 FutureFest Zirvesi’nde yenilikle ilham bulanları buluşturuyor Akdeniz Üniversitesi IEEE Öğrenci Topluluğu, IEEE Akdeniz FutureFest Zirvesi’nde yenilikle ilham bulanları buluşturdu. İki gün süren etkinlikte alanında uzman isimler deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. Antalya Teknokent sponsorluğunda Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığının desteğiyle Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen FutureFest etkinliğinde mühendislik, kariyer, teknoloji ve girişimcilik temaları üzerine alanlarında uzman kişilerle öğrencilerle bir araya geldi. Etkinliğin açılışına Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Halil Çolak, İEEE Akdeniz Topluluk Danışmanı Prof. Dr. Selçuk Helhel, İEEE Akdeniz Topluluk Başkanı Berkay Özcan ve çok sayıda öğrenci katıldı. "126 topluluk etkinlik düzenledi" Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, üniversitede faaliyet gösteren toplulukların FutureFest’e önemli oranda katılım sağladığını belirterek “Akdeniz Üniversitesi olarak şu anda 126 topluluk var bünyemizde otuzun üstünde de başvuru var. Diğer üniversitelerle kıyasladığımızda da çok büyük bir sayı aslında bu. Sosyal alanlardan tutun da mühendislik, teknik alanlara, odaklı spesifik konulara kadar birçok topluluğumuz var ve çok ciddi etkinlikler düzenliyorlar. Çok büyük boyutlu olanlar da var. Bugün aslında odaklı mühendislik, elektrik, elektronik, bilgisayar, yazılım alanlarında odaklı bir konuda da ciddi bir katılım olduğunu görüyorum salonda. Bu da tabii bizleri sevindiriyor.” dedi. " Önemli konuşmacılar katıldı" Özen, “Tartışacağınız konular FutureFest olarak zaten çok doğru bir şekilde adreslenmiş durumda. Ben 2 gün sürecek bu etkinlikte çok kıymetli paneller yapılacağını biliyorum. Programınıza baktım. Teknokent’ten sektörden çok kıymetli konuşmacılar, panelistler var. Aramızda Süleyman Demirel Üniversitesi’nden aynı odayı, aynı masayı birlikte paylaştığım sevgili abim de burada Selçuk hocamız kendisine de çok teşekkür ediyorum aramızda olduğu için. Ve organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen İEEE Topluluğu gençlerimize, danışman hocamıza ve ilgili birimlerdeki katkı koyan arkadaşlarımıza bu süreçte panel ve konuşma yapacak şirket sektör temsilcilerine çok teşekkür ediyorum. Başarılı bir etkinlik olmasını diliyorum. Sağ olun.” şeklinde konuştu. "22 proje 40 milyon TL fon" Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Halil Çolak ise, “2023 yılında ulusal ve uluslararası devam eden projelerle beraber 22 proje 40 Milyon TL’ye yakın fonla Mühendislik Fakültesi ulusal ve uluslararası fonlarla fonlandı. 40’ın üzerinde öğrenci arkadaşımız TÜBİTAK tarafından fon almaya hak kazandı. Bir o kadar öğrenci arkadaşımız TÜBİTAK tarafındaki projelerde görev aldı. TÜBİTAK’ın yatırım fonuna dönen yeni BİGG stratejisinde, üniversitenin geçen ilk 4 projesinin ikisi Mühendislik Fakültesi’ne ait. 1711 Yapay Zeka Ekosistem Çağrısında 17 projenin ikisinde sürdürülebilir turizmde ve ulaşımda partnerlik yapan, yöneten bir Mühendislik fakültesi var.” ifadelerini kullandı. İEEE Akdeniz Topluluk Danışmanı Prof. Dr. Selçuk Helhel, toplantıya katılan gençlerden üretmeyi, girişimci olmayı, eleştirmeyi, itiraz etmeyi, sorgulamayı ve arkasında da doğru bir öneride bulunmayı ve en iyisini yapma hedefinde olmalarını gençlere tavsiye ettiğini söyledi. İEEE Akdeniz Topluluk Başkanı Berkay Özcan, “Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE) öğrenci topluluğumuza, emeği geçen hocalarımıza ve katılım sağlayan konuklarımıza teşekkür ediyorum.” dedi. Konuşmaların ardından konuşmacılara plaket takdim edildi. "Alanında uzman isimler deneyimlerini öğrencilerle paylaştı" Etkinlikte alanında uzman isimler öğrencilerle bir araya geldi. Mühendis/Girişimci/Yatırımcı Ekseninde Trendler Söyleşinde Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Halil Çolak Moderatörlüğünde FutureFit Kurucusu Coşkun Çömlekçiyle söyleşi gerçekleştirdi. Teknoloji ve Bilişim Şehri Antalya başlıklı oturumda Antalya Teknokent Genel Müdürü Dr. İbrahim Yavuz deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. Yapay Zeka ve Etik konusunda Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ümit Deniz Uluşar, Günümüz Teknolojileri Panelinde Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Şaban Tat Moderatörlüğünde Halici Group CEO’su Dr. Hüseyin Halıcı, MSE Teknoloji CEO’su Mustafa Ersöz, Yapay Zekalılaştıramadıklarımızdan Mısınız? konusunda Blokchain & Yapay Zeka Akademi Kurucusu Devrim Danyal ve IEEE EMBS Türkiye Eski Başkanı Prof. Dr. Selçuk Çömlekçi IEEE’nin Bilimsel Araştırmalardaki Fonksiyonları konularında bilgiler paylaştılar.
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 14:59 Geri dönüşüm plastik atıklarını 3 boyutlu yazıcıda işleyerek araba üretti Çorum’da yaşayan ve 3 boyutlu yazıcı ile yedek parça üretimi yapan Burak Ekici, 3 boyutlu yazıcılar kullanarak bir araba üretti. Geri dönüşüm plastik atıklarını hammadde olarak kullanan Ekici, şase, iç konsol, koltuk gibi parçalarını 3 boyutlu yazıcıdan üretip birleştirerek bir araç haline getirdi. İçerisinde bulunan elektrikli araç motoru sayesinde ilerleyebilen aracın 3 gün sonra yapılacak bir fuarda boy göstermesi için hazırlıkları sürüyor. Çorum’da yaşayan ve 3 boyutlu yazıcı ile yedek parça üretimi yapan Burak Ekici, 3 boyutlu yazıcılar kullanarak bir otomobil üretmek için kolları sıvadı. Eşi Zehra Yılmaz Ekici ile ve kendisine destek olan arkadaşlarıyla beraber, 6 adet 3 boyutlu yazıcı kullanarak Toyota Supra aracın bire bir ölçülerini baz alarak araç oluşturmaya başladı. Yaklaşık 1 yıldır aracın üretimine devam eden Ekici, aracın üretiminde geri dönüşüm plastik atıklarını hammadde olarak kullanarak bunu otomobile dönüştürdü. Çorum’dan İstanbul’a getirilen aracın şu an Pendik’te bulunan bir iş yerinde kaporta ve boya işlemleri devam ediyor. Ekici, 3 gün sonra yapılacak olan Automechanika Istanbul fuarında boy göstermek için aracı hazır hale getirmeyi planladıklarını belirtti. Aracın şasesinin, iç konsolunun, koltukları gibi parçalarının tamamen 3 boyutlu yazıcıdan üretildiğini aktaran Ekici, araca elektrikli bir motor yerleştirdiklerini ve aracın şu anda seyir edebilir halde olduğunu belirtti. Ekici ayrıca bu aracın 60 kilometre hıza ulaştığını ve 120 kilometre menzilinin olduğunu belirtti. “Dönüştürdüğümüz plastikleri 3 boyutlu yazıcıda işleyerek parça parça araba haline getiriyoruz” Burak Ekici, “Biz üç boyutlu yazıcı ile yedek parçalar üretiyoruz. Yurt dışında pahalı olan ya da bulunamayan parçaları ülkemizde üretiyoruz. Yedek parça ürete ürete komple bir aracın verileri elimizde oldu, yurt dışından arkadaşlarımız da bize yardımcı oldular. Dedik ki ‘biz komple bir araba üretelim, insanların tampona ihtiyacı varsa gelsinler aracın üzerinde incelesinler, ızgaraya ihtiyacı varsa gelsinler aracın üzerinde incelesinler’ istedik. Araç yapma fikri böyle doğdu. Aracı daha anlamlı bir hale getirebilmek için geri dönüşüm plastik atıkları kullandık. Onları dönüştürüyoruz. Dönüştürdüğümüz plastikleri 3 boyutlu yazıcıda işleyerek parça parça araba haline getiriyoruz. Bu aslında prototipti, sadece sergi için kullanacaktık ama daha sonrasında bilgisayar üzerinden simülasyondan baktık, elektrikli hale getirdik. Aracın iki tona kadar taşıma kapasitesi var, motor kuralım dedik. Şu an 60 kilometre hızı var ve 120 kilometre menzili var bu aracın” dedi. “Aracın çizim ve düzenleme süreci 6-7 ay kadar sürdü” diyen Ekici, “Daha sonra yaklaşık bir yıl da üretimi sürdü. 6 yazıcı ile çalıştık, yazıcıdan parça parça üreterek daha sonra onları çelik profille aralarından sabitledik, dayanıklı hale getirdik ve bu araç ortaya çıktı. Bu aracın dış şasesi, iç konsolu, koltukları ve hemen hemen her tarafı yazıcıdan oluşturulmuştur. Aslında bu dünyada bir ilk. Normalde bir şase üzerine yazıcıdan parça üretip takıyorlar ama komple bir araba hala üretilmedi. Tekerlekleri de yazıcıdan üretmeye çalıştık ama henüz Ar-Gemiz bitmediği için buna girişemedik. Daha sonrasında deneyeceğiz. Lastikleri de esnek malzemeden üreteceğiz. Araç şu an yürür vaziyette. Aracı Biz TEKNOFEST yarışmaları için Eylül’de bitirmeyi düşünüyorduk ama Automechanika Istanbul adlı başka bir fuar çıktı. O fuara katılacağız. Böyle bir aracın da ülkemizde yapıldığını gösterebilmek için acele ediyoruz. Şu an kaporta ve boya işlemleri yapılıyor. Bu aracı 3 - 4 güne çıkarmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 13:30 ETÜ MUCİTPARK bilimi eğlenceye dönüştürdü Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) MUCİTPARK Bilim ve Fikir Atölyesi’nin düzenlediği 2. Stem Günleri Erzurumluların yoğun ilgisiyle tamamlandı. Çocukları bilim ve teknolojiyle buluşturan MUCİTPARK Bilim ve Fikir Atölyesi tarafından MNG Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde 2.’si düzenlenen Stem Günlerinde çocuklar aileleriyle birlikte ahşaptan sanal gerçekliğe, robotik yazılımdan 3 boyutlu modellemeye, video oyunu yapımından insansı robot ve otonom cihaz üretimine 14 farklı stantta birçok etkinliğe katılarak eğitmenler eşliğinde hem eğlendi hem de öğrendi. Aynı zamanda ETÜ Teknoloji takımları tarafından geliştirilen insansız hava araçlarının da sergilendiği etkinlikte ziyaretçiler araçları inceleyerek merak ettiği sorulara cevap buldu. Birbirinden renkli ve ilgi çekici deneylerin gerçekleştirildiği stantlarda bilim yolculuğuna çıkan yetişkinler ise ekzotermik reaksiyon, ışık enerjisi, asit baz, rüzgar enerjisi ve karbondioksit deneylerine katılarak atölye çalışmalarını deneyimleme fırsatı yakaladı. Etkinliğe ilişkin açıklamalarda bulunan MUCİTPARK Bilim ve Fikir Atölyesi Koordinatörü Öğr. Gör. Ali Necip Nursoy, etkinliğin bilimsel farkındalık açısından çok kıymetli olduğunu dile getirerek: “Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz Stem Günlerini beklentilerimizin çok daha üzerinde bir katılımla gerçekleştirdik. 10 bine yakın çocuğumuz ebeveynleriyle birlikte deneylere katılırken toplamda 30 bine yakın ziyaretçi stantlarımızı gezdi. Çocuklarımızın bu heyacını yaşaması bizler için büyük bir mutluluk oldu. Ayrıca iki gün süren etkinlikte MUCİTPARK’ta eğitim alan öğrencilerimiz 3 Boyutlu Modelleme, Kodlama, Bilgisayar Oyun Tasarımı ve Endüstriyel Tasarım olmak üzere 4 kategoride düzenlediğimiz yarışmalarda hünerlerini sergiledi. Bu süreçte 540 öğrencimiz ön elemelere katıldı. 221’i yarı finale yükseldi. Bugün ise 63 öğrencimiz kabiliyetlerini jürilerimizin beğenisine sundu. Önümüzdeki günlerde bu yarışmaların da galipleri belli olacak ve ödüllerini takdim edeceğiz. Geleceğimizin bilim insanları ve liderleri olan çocuklarımız için düzenlediğimiz etkinlik sürecinde bizlere her türlü desteği veren Rektörümüz Prof. Dr. Bülent Çakmak başta olmak üzere tüm ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu.
TCL Elektronik, yeni QD-Mini LED TV ve akıllı ev aletlerini tanıttı
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 12:53 TCL Elektronik, yeni QD-Mini LED TV ve akıllı ev aletlerini tanıttı TCL Elektronik, Orta Doğu ve Afrika pazarına yönelik çeşitli kategorileri kapsayan en yeni ürün serisini İstanbul’da düzenlenen özel bir lansman etkinliğinde tanıttı. TCL Elektronik, yeni ürün serisini İstanbul’da düzenlenen lansman etkinliğinde tanıttı. Ayrıca şirket, Arsenal Efsanesi Martin Keown’un da katılımıyla gerçekleşen etkinlik sırasında Resmi Bölgesel Tüketici Elektroniği Ortağı olarak Arsenal Futbol Kulübü ile ortaklığını vurguladı. Etkinlik, şirketin bölgedeki müşterilere birinci sınıf teknolojik yenilikler sunma konusundaki kararlılığını vurgulayan en son ürün serilerine tanıklık etmek üzere bölgenin dört bir yanından sektör temsilcilerini, medya temsilcilerini ve influencer’ları bir araya getirdi. Ürünler arasında, 2024 QD-Mini LED TV’lerde sergilenen yüksek görüntü kalitesinin yanı sıra yaşam tarzlarını daha sağlık ve rahat hale getirmek için tasarlanmış bir dizi iyileştirilmiş ev aletleri ve klimalar da yer alıyor. TCL Endüstrileri Orta Doğu ve Afrika Genel Müdürü Sunny Yang lansmanla ilgili olarak heyecanını dile getirerek şunları söyledi: "Şirketimizin en yeni nesil QD-Mini LED TV’lerini tanıtmaktan heyecan duyuyoruz. Özellikle dünyanın en büyük QD-Mini LED TV’si olan TCL 115 X955 Max’i sergilemeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Hedefimiz, en son teknolojiyi sunarak ve Orta Doğu ve Afrika pazarlarında birinci sınıf ve olağanüstü bir eğlence deneyimi sağlayarak tüketicilerimizin değişen ihtiyaçlarını karşılamaktır. Ayrıca, günlük hayatı kolaylaştırmak için tasarlanmış en yeni ev aletleri ürünlerimizi tanıtmak için sabırsızlanıyoruz. Bunlar arasında TCL FreshIN Serisi Klimalar, Free Ankastre Serisi Buzdolapları ve sektör lideri temizleme oranına sahip son teknoloji çamaşır makineleri yer alıyor."
TÜRKSAT 6A’ya İzmirli akademisyenden katkı
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 11:26 TÜRKSAT 6A’ya İzmirli akademisyenden katkı Türkiye’nin ilk yerli haberleşme uydusu olan TÜRKSAT 6A’nın yer istasyonuyla haberleşmesini sağlayacak bazı anten ve mikrodalga ekipmanlarının radyo frekans tasarımları Yaşar Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Türkiye’de yerli olarak geliştirilen ve ülkenin uzay alanındaki yeteneklerini daha da ileri götürmeyi amaçlayan ilk haberleşme uydusu projesi TÜRKSAT 6A projesi, TUSAŞ, ASELSAN, TÜBİTAK UZAY ve CTech ortaklığında gerçekleştirildi. Geçtiğimiz günlerde TÜRKSAT 6A’yla ilgili açıklama yapan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, uyduya dair çalışmaların bittiğini, haziran ayı başında ABD’ye gidecek olan uydunun 8-14 Temmuz tarihleri arasında uzaya gönderileceğini söyledi. Yüzde 90 oranında yerli üretimle yapılan uydunun, CTech sorumluluğunda olan Telemetri Telekomut ve Mesafe Ölçüm (TTM) Alt Sistemi’ndeki bazı anten ve mikrodalga ekipmanların radyo frekans tasarımları ise Yaşar Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Seçmen ve ekibi tarafından yapıldı. Radyo frekans tasarımı baz alarak mekanik tasarımı, üretimi ve tüm testleri CTech firması tarafından gerçekleştirilen ekipmanlar, alt sistemdeki diğer ekipmanlarla birlikte uyduya entegre edildi, sistem seviyesi testlerden başarı ile geçti ve temmuz ayında uzaya gönderilmeye hazır duruma geldi. “Yer istasyonuyla haberleşme sağlayacak” "TÜRKSAT 6A Yerli Haberleşme Uydusu Geliştirilmesi ve Üretimi" projesi kapsamında Yaşar Üniversitesi Elektrik- Elektronik Mühendisliği laboratuvarlarında gerçekleşen çalışmalardan bahseden Prof. Dr. Seçmen, “Uydudaki TTM Alt Sistemi, özellikle uydunun yeryüzünden fırlatılıp yaklaşık 36 bin kilometre uzaklıktaki yer durağan pozisyonuna gelene kadar ve uydunun 15 yıldan fazla yaşam ömrü boyunca yer istasyonu ile haberleşmesini sağlaması dahil bazı kritik işlevleri üstleniyor. TTM Alt Sistemi; uydu fırlatıldıktan sonra uydunun yer istasyonu ile haberleşmesini sağlayan alt sistemdir ve uyduya gönderilen tüm komutların ve uydudan gelen tüm verilerin iletilmesinden sorumludur. Uydu ile tüm haberleşme TTM Alt Sistemi üzerinden gerçekleştiği için bu alt sistemin performansı uydunun kontrolü, yönetimi ve gözlemi için büyük önem taşıyor” dedi. Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller ise projeyle ilgili şunları söyledi: “Prof. Dr. Mustafa Seçmen’in daha önceki birikimleriyle yaptığı radyo frekans tasarımlarıyla katkı verdiği bu projeyle birlikte, üniversitemizde uzayla ilgili gerçekleşen 3 çalışmamız oldu. Antenin frekans tasarımı ve iletişim radyosunun frekans tasarımına göre özel bir anten üretildi. Sistem testleri de başarıyla geçti, uzaya fırlatılmasını bekliyoruz. Tasarlanan parçalar önemli çünkü uydu fırlatılırken iletişimi sadece bu anten sağlayacak ve uydunun fırlatılmasından yörüngeye oturmasına kadar geçen süreçteki bütün iletişim bu antenle sağlanacak. O yüzden bu çalışmayı çok önemsiyoruz ve kendisini tebrik ediyoruz” diye konuştu.
Excalibur G911 ile oyunda güç yeniden tanımlanıyor
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 11:03 Excalibur G911 ile oyunda güç yeniden tanımlanıyor NVIDIA’nın ADA LoveLace Mimarisi ile geliştirilen GeForce RTX4070 ve RTX4090 ekran kartları ile yenilenen Excalibur G911 hem deneyimi en üst seviyede yaşamak isteyen oyuncuların hem de maksimum performans isteyen profesyonellerin taleplerini karşılıyor. Yapay zeka destekli GeForce RTX4070 ve RTX4090 ekran kartlarının kullanıcılara sağladığı faydaları, oyun ve performans bilgisayarı Excalibur 7 maddede sıralıyor. Grafik teknolojilerinin gelişimi, oyun tutkunlarının ve profesyonellerin görsel deneyimini artıran en önemli faktör. Gerçek ile dijital dünya arasındaki sınırları ortadan kaldıran bu gelişmeler, oyun tutkunlarına daha gerçekçi bir görüntü sunarken profesyoneller için de sıradışı bir alan oluşturuyor. Oyun ve performans bilgisayarı Excalibur, NVIDIA’nın ADA LoveLace Mimarisi ile geliştirdiği GeForce RTX4070 ve RTX4090 ekran kartlarıyla oyun tutkunlarına daha gerçekçi bir deneyim, profesyonellere ise ultra verimlilik sağlıyor. Yapay zeka destekli algoritması sayesinde eksik pikselleri otomatik tamamlama, iki kata kadar performans artışı ve enerji tasarrufu gibi birçok konuda kullanıcıların görsel deneyimini iyileştiriyor. Oyunda gerçek gücü arayanların tercihi Excalibur G911, GeForce RTX4070 ve RTX4090 ekran kartlarının kullanıcılara sağladığı 7 faydayı sıralıyor. DLSS 3.5 ile yapay zeka temelli ışın oluşturma DLSS 3.5 ile birlikte gelen Işın Oluşturma özelliği, oyunlarda kullanılan gürültü giderici algoritmaları, yapay zeka temelli, tek bir algoritmayla değiştiriyor. Bu sayede hem ışın izleme kalitesi iyileşiyor hem de oyun performansı 4-5 kata kadar artıyor. Elle ayarlanan gürültü gidericilere göre daha iyi sonuçlar sağlayan bu özellik, oyun deneyimini optimize ederek akıcı ve gerçekçi görüntülere imkan sağlıyor. Düşük enerji tüketimi sağlayan Mux Switch Yenilenen Excalibur G911’de Mux Switch teknolojisi sayesinde, yüksek grafik veya oyun performansı istenildiğinde harici RTX ekran kartı kullanılabiliyor. Böylece ekran kartına ihtiyaç duyulmadığı zamanlarda, işlemcinin içerisinde bulunan dahili ekran kartından destek alınabiliyor. RTX ekran kartı ile işlemci grafik kartı arasında hızlıca geçiş yapılmasını sağlayan bu teknoloji sayesinde kullanıcılar minimum enerji tüketimiyle, maksimum performans elde ediyor. Rekabetçi oyunların vazgeçilmezi NVIDIA Reflex Oyunlardaki sistem gecikmesini minimuma indiren NVIDIA Reflex, kullanıcı tarafından yapılan fare ve klavye komutlarına daha hızlı yanıt vermesini sağlıyor. Sistem gecikmesini optimize etmek ve ölçmek için tasarlanan Reflex, rekabetçi oyunlarda daha hızlı hedef belirleme, daha kısa tepki süreleri ve en iyi nişan alma hassasiyetini sunarak oyunculara önemli avantajlar kazandırıyor. Yapay zeka destekli DYNAMIC BOOST 2.0 Yeni yapay zeka destekli Dynamic Boost 2.0, güçlü performans artışı için gerekli gücü CPU, GPU bellek ve GPU arasında otomatik olarak iletiyor. İçerisinde bulunan yapay zeka ağları gücü, her kare için ayrı ayrı yönetiyor. Bu sayede Excalibur G911, oyun sırasında ya da içerik oluştururken en yüksek performans için sürekli optimize ediliyor. Işın izleme ile gerçekçi yansıma ve gölgeler Oyunlarda fotorealistik grafikler elde etmek için kullanılan ışın izleme, ışığın oyun dünyasındaki hareketleri sonucu ortaya çıkan efektleri, gerçeğe çok daha yakın bir şekilde oluşturulan sanal ışınlar ile izleyerek hesaplıyor. Yani ışık ve ışık kaynaklı efektler simüle edilerek ortaya standart uygulamalara kıyasla çok daha gerçekçi gölgeler, çok daha gerçekçi yansımalar ve çok daha gerçekçi bir aydınlatma (global aydınlatma, çevresel perdeleme) çıkıyor. Profesyonellere farklılık sağlayan NVIDIA Studio Profesyonellerin ihtiyaçlarına yönelik olarak tasarlanmış bir platform olan NVIDIA Studio, farklı iş akışlarında kullanılan popüler uygulamalarla entegre çalışan, yüksek performanslı donanım ve optimize edilmiş sürücüler sunuyor. Gerçek zamanlı 3D renderlama, video düzenleme, renk düzeltme gibi hayal gücü yüksek ve işlemlerde kullanılabilen NVIDIA Studio, yüksek kaliteli görüntü ve video işleme yetenekleri sunuyor. Bu sayede profesyoneller, iş akışlarını daha verimli ve hızlı bir şekilde tamamlayabiliyor. Detaylı görüntüler oluşturan Path Tracing Teknolojisi İsmini, simüle edilen ışınların, oyun dünyasında izledikleri patikaların takip edilmesinden alan Path Tracing, ışın izlemeden farklı olarak oyunun tamamını ışın izlemeyle görüntüleyebiliyor. Işığın bir yüzeye çarpması durumunda yansımasını veya kırılmasını simüle eden Path Tracing, sahnedeki gölgelerin, yansımaların ve ışık kaynaklarının oluşturulmasına imkan sağlıyor. Bu sayede oyun tutkunları, daha gerçekçi ve daha detaylı görüntüler deneyimleyebiliyor.
Gençler, bayramlarını robotlarını yarıştırarak kutladı
18 Mayıs 2024 Cumartesi - 14:41 Gençler, bayramlarını robotlarını yarıştırarak kutladı Bursa’da 3’üncüsü düzenlenen ulusal robot yarışması Robolution’24, renkli görüntülere sahne oldu. Gençler, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını robotlarını yarıştırarak kutladı. Bursa’da düzenlenen Robolution’24 yarışmasına Türkiye’nin dört bir yanından ilk okuldan liseye kadar bütün sınıflar katıldı. Birbirinden çekişmeli anlara sahne olan yarışlar 2 gün boyunca heyecanla devam edecek. İlk günü mini sumo ve temel çizgi yarışmalarına sahne olurken, ikinci gün ise arazi yarışları ve serbest kategoride öğrenciler birbiriyle yarışacak. Teknoloji Editörü Furkan Karaca, VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü ile bir sunum gerçekleştirdi. Teknolojinin artık en ufak cihazlara kadar indirgendiğini söyleyen Furkan Karaca, VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü’nün insan uzvu gibi işlev gördüğünü belirtti. VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü ile yapılan işlemler hakkında da bilgiler veren Furkan Karaca, canlı bir şekilde uygulamaları izleyenlere aktardı. Kimi arkadaşını, kimi ağabeyini, kimi ise çocuğunu desteklemek için salonu hınca hınç doldurdu. İlk elemeleri başarıyla geçen gençler, çok heyecanlı olduklarını dile getirdi. Yaptıkları robotların ileride geliştirerek daha güzel projelere imza atacaklarını belirten gençler, böyle bir etkinliğin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda yapılmasının ise çok özel olduğunu söyledi.
Kentsel dönüşümlerde yaşanan sorunlara yazılımla çözüm geliştirildi
18 Mayıs 2024 Cumartesi - 12:31 Kentsel dönüşümlerde yaşanan sorunlara yazılımla çözüm geliştirildi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Bozdağ’ın ’Kentsel Dönüşümde Katılımcı Yaklaşımla CBS Tabanlı Sezgisel Bir Karar Destek Sisteminin Geliştirilmesi’ projesi ile bugüne kadar kentsel dönüşümlerde yaşanan problemlerin ortadan kaldırılması hedefleniyor. ’TÜBİTAK 1001 Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’ çerçevesinde 450 proje içerisinden seçilerek desteklemeye değer görülen yazılım sayesinde kentsel dönüşümlerde süreç hem daha hızlı ilerleyecek hem de yerel yönetimler ve vatandaş arasında yaşanan sorunların da önüne geçilebilecek. ’Kentsel Dönüşümde Katılımcı Yaklaşımla CBS Tabanlı Sezgisel Bir Karar Destek Sisteminin Geliştirilmesi’ başlıklı proje TÜBİTAK ARDEB 1001 ’Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’ çerçevesinde destek almaya hak kazandı. Kentsel dönüşümün doğası gereği pek çok aktörün yer aldığı dönüşüm süreçlerinde halk, yerel yönetim ve yatırımcının istek ve beklentilerinin bir arada ele alınması sağlanarak dönüşüm süreçlerinin sürdürülebilir nitelikte yürütülmesinin hedeflendiği projede; Türkiye’deki kentsel dönüşüme yönelik artan taleplerin hızlı bir şekilde ele alınabilmesi, müzakere süreçlerinin kısaltılması ve afet risklerine karşı halkın katılımcı planlamaya teşvik edilmesinde önemli katkılar sağlaması bekleniyor. Proje hakkında bilgi veren Doç. Dr. Aslı Bozdağ; halkın kentsel dönüşüm süreçlerine yönelik önyargılarının değiştirilmesi, ikna sürecinin daha şeffaf hale getirilmesi, mülkiyete yönelik endişelerin önlenmesi, dezavantajlı grupların sürece dahil edilmesi ve fikirlerinin açık bir platformda paylaşılması ve haklarının korunması açısından yazılımın önemli olduğuna değindi. Bozdağ; "Üretilecek yazılım, yerel yönetimler için yüksek maliyetle katılım tekniklerinin aksine düşük maliyetle ve teknolojik bir hizmet sağlayarak ihtiyaçları karşılamalarına katkı sağlayacak. Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planına uygun olarak kamu kurumlarıyla vatandaşlar arasındaki mesafenin azaltılmasına yönelik önemli bir hizmet oluşturacak. Ayrıca planlama süreçlerinin toplum odaklı bir yönetişim anlayışına dönüşmesi sağlanacak. Dönüşüm uzun ve meşakkatli bir süreç. Bu sürecin kısaltılmasında toplumun doğrudan sürece dahil olarak endişelerinin azaltılmasında oluşturulacak sistem önemli katkı sağlayacak" ifadelerine yer verdi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Bozdağ’ın yürütücü olduğu projede; Dr. Öğr. Üyesi Kadir Şahbaz ile Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Emin Karkınlı, Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Ünal ve İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Doç. Dr. Fatih Eren’in araştırmacı ve İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Tahsin Yomralıoğlu danışman olarak görev alıyor.
Kentsel dönüşümlerde yaşanan sorunlara yazılımla çözüm geliştirildi
18 Mayıs 2024 Cumartesi - 12:25 Kentsel dönüşümlerde yaşanan sorunlara yazılımla çözüm geliştirildi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Bozdağ’ın ’Kentsel Dönüşümde Katılımcı Yaklaşımla CBS Tabanlı Sezgisel Bir Karar Destek Sisteminin Geliştirilmesi’ projesi ile bugüne kadar kentsel dönüşümlerde yaşanan problemlerin ortadan kaldırılması hedefleniyor. ’TÜBİTAK 1001 Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’ çerçevesinde 450 proje içerisinden seçilerek desteklemeye değer görülen yazılım sayesinde kentsel dönüşümlerde süreç hem daha hızlı ilerleyecek hem de yerel yönetimler ve vatandaş arasında yaşanan sorunların da önüne geçilebilecek. ’Kentsel Dönüşümde Katılımcı Yaklaşımla CBS Tabanlı Sezgisel Bir Karar Destek Sisteminin Geliştirilmesi’ başlıklı proje TÜBİTAK ARDEB 1001 ’Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’ çerçevesinde destek almaya hak kazandı. Kentsel dönüşümün doğası gereği pek çok aktörün yer aldığı dönüşüm süreçlerinde halk, yerel yönetim ve yatırımcının istek ve beklentilerinin bir arada ele alınması sağlanarak dönüşüm süreçlerinin sürdürülebilir nitelikte yürütülmesinin hedeflendiği projede; Türkiye’deki kentsel dönüşüme yönelik artan taleplerin hızlı bir şekilde ele alınabilmesi, müzakere süreçlerinin kısaltılması ve afet risklerine karşı halkın katılımcı planlamaya teşvik edilmesinde önemli katkılar sağlaması bekleniyor. Proje hakkında bilgi veren Doç. Dr. Aslı Bozdağ; halkın kentsel dönüşüm süreçlerine yönelik önyargılarının değiştirilmesi, ikna sürecinin daha şeffaf hale getirilmesi, mülkiyete yönelik endişelerin önlenmesi, dezavantajlı grupların sürece dahil edilmesi ve fikirlerinin açık bir platformda paylaşılması ve haklarının korunması açısından yazılımın önemli olduğuna değindi. Bozdağ; "Üretilecek yazılım, yerel yönetimler için yüksek maliyetle katılım tekniklerinin aksine düşük maliyetle ve teknolojik bir hizmet sağlayarak ihtiyaçları karşılamalarına katkı sağlayacak. Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planına uygun olarak kamu kurumlarıyla vatandaşlar arasındaki mesafenin azaltılmasına yönelik önemli bir hizmet oluşturacak. Ayrıca planlama süreçlerinin toplum odaklı bir yönetişim anlayışına dönüşmesi sağlanacak. Dönüşüm uzun ve meşakkatli bir süreç. Bu sürecin kısaltılmasında toplumun doğrudan sürece dahil olarak endişelerinin azaltılmasında oluşturulacak sistem önemli katkı sağlayacak" ifadelerine yer verdi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Bozdağ’ın yürütücü olduğu projede; Dr. Öğr. Üyesi Kadir Şahbaz ile Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Emin Karkınlı, Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Ünal ve İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Doç. Dr. Fatih Eren’in araştırmacı ve İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Tahsin Yomralıoğlu danışman olarak görev alıyor.
Dicle’de öğrenciler çalışmalarını sergiledi
17 Mayıs 2024 Cuma - 17:04 Dicle’de öğrenciler çalışmalarını sergiledi Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde öğrenciler, bilgileriyle öğretmenleri eşliğinde hazırladıkları projeleri TÜBİTAK 4006 – B Bilim Fuarı’nda sergiledi. Şehit Bilal Dicle Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nda gerçekleşen fuarın açılışını Dicle Kaymakamı Kadir Yurdagül gerçekleştirdi. Kaymakam Kadir Yurdagül ve diğer katılımcılar fuardaki stantları gezerek incelediği projeler hakkında öğrencilerden bilgi aldı. İki gün süren fuarda 10 tasarım, 5 inceleme, 1 araştırma olmak üzere toplamda 16 proje sergilendi. Fuarda 8 danışman öğretmen, proje koordinatörü ve 39 öğrenci görev aldı. Fuarın ikinci gününde okulu ziyaret eden Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü TÜBİTAK İl Koordinatörleri Mehmet Öner ve Recep Gün projeleri yerinde inceledi. Şehit Bilal Dicle Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu Müdürü Salim Adıgüzel, “16 ve 17 Mayıs tarihlerinde 2 gün süren 4006 – B bilim fuarında toplamda 16 projemiz başarılı bir şekilde sergilendi. Bu projelerimiz, danışman öğretmenler rehberliğinde okulumuz bünyesinde bulunan ortaokul ve lise öğrencilerimiz tarafından araştırıldı, tasarlandı ve hazırlanıp sergilendi. Öğrencilerimiz bu projeler sayesinde bilimsel çalışmaların önemini fark ettiler. Amacımız bu tür projeleri gelenek haline getirip daha da çoğaltarak milli ve manevi değerlerimizi yaşatmak ve ülke ekonomisine ve kalkınmasına yardımcı olmaktır. Emeği geçen öğretmenlerimize , öğrencilerimize ve katılımcılara teşekkür ediyoruz” dedi. Fuar açılışına, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Sabır, İlçe Emniyet Amiri Ömür Yılmaz, İlçe Jandarma Komutanı Ali Alp, Şehit Bilal Dicle’nin babası Adnan Dicle, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge Koordinatörü Mehmet Ali Ayaz, birçok kurum amiri, proje koordinatörü Kimya Öğretmeni Aziz Uluğ, danışman öğretmenler, öğrenciler ve birçok veliler katıldı.
Bursa Uluslararası Ticaret ve Lojistik Sempozyumu BTÜ’de Gerçekleşti.
17 Mayıs 2024 Cuma - 16:51 Bursa Uluslararası Ticaret ve Lojistik Sempozyumu BTÜ’de Gerçekleşti. Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi (İTBF) Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü’nün düzenlediği ‘Bursa Uluslararası Ticaret ve Lojistik Sempozyumu’ Yıldırım Bayezid Yerleşkesinde gerçekleşti. Sempozyum açılış törenine Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç, İTBF Dekanı Prof. Dr. Hilal Yıldırır Keser, Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Çağlayan, BTSO Girişimcilik ve Üniversite-Sanayi İşbirliği Konsey Başkanı Hakan Hacızade, BTSO E-Ticaret Konseyi Başkanı İlker Özgüven ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Sempozyum açılış konuşmasını Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Orhan Çağlayan yaptı. Çağlayan; “Bilimsel bildiri sunumları çerçevesinde; 36 yerli ve 40’ı yabancı ülkelerden olmak üzere toplam 76 bildiri alındı. Sempozyuma 17 farklı ülkeden bilim insanı katıldı. Katılımcı ülkeler; Türkiye, Hindistan, Etiyopya, Endonezya, Nijerya, Irak, Macaristan, Pakistan, Kosova, Tayland, Suudi Arabistan, Arnavutluk, Vietnam, Fas, Malezya, İspanya ve Ukrayna’dan oluşmaktadır” dedi. Çağlayan sözlerini “Bilimi öncelediğimiz, yaşadığımız kenti merkeze aldığımız, üniversitemizi enternasyonal klasmanda üst sıralara taşıma gayretimizde yanımızda olan Yıldırım Belediyesine, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasına, sempozyum ortağımız İKSAD’a bölümümüz, sempozyum düzenleme kurulumuz ve tüm çabalarımızın hedefi, geleceğimizin teminatı öğrencilerimiz adına hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum” diyerek sona erdirdi. Törende konuşan BTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç ise üniversite yönetimi olarak düzenledikleri sempozyumda, Dünyanın pek çok ülkesinden bilim insanlarını ağırlamaktan mutlu olduklarını dile getirirken, başta Sempozyum Düzenleme Kurulu olmak üzere Bursa Uluslararası Ticaret ve Lojistik Sempozyumu’na destek veren tüm kurum ve kuruluşlara ve katılımcılara teşekkür etti. Konuşmasının devamında üretim artışının sürekliliğinin lojistik yönetiminin başarısı ile doğru orantılı olduğunu ifade eden Tonguç, sempozyumun sonucunda ortaya çıkacak olan argümanların son derece değerli olduğunu kaydetti. Katılımcılara başarılar dileyen Tonguç, bu tür bilimsel çalışmalara ortam oluşturmaya gelecekte de devam edeceklerini bildirdi. Açılış oturumunda; Düzenleme Kurulu Prof. Dr. Orhan Çağlayan, BTSO Girişimcilik ve Üniversite-Sanayi İşbirliği Konsey Başkanı Hakan Hacızade, BTSO E-Ticaret Konseyi Başkanı İlker Özgüven, WestLine Global Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Şener, Prof. Dr. Selim Başar, Prof. Dr. Hilmi Yüksel, sektörün durumu ve geleceği ile ilgili değerlendirmelerini içeren sunumlarını gerçekleştirdiler.
BTK Başkanı Karagözoğlu: “Siber güvenlik ülkeler için bir milli güvenlik meselesi haline geldi”
17 Mayıs 2024 Cuma - 11:57 BTK Başkanı Karagözoğlu: “Siber güvenlik ülkeler için bir milli güvenlik meselesi haline geldi” Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, “En gelişmiş ülkelerinin dahi karşı karşıya kaldığı siber güvenlik saldırıları, toplumların siber saldırılara karşı ne kadar kırılgan olabileceğini bizlere gösterdi. Siber güvenlik ülkeler için bir milli güvenlik meselesi haline geldi” dedi. 2017 yılından bugüne BTK destek ve himayelerinde, BTK Akademi ev sahipliğinde Blackbox Security, Brandefense ve Siber Kulüpler Birliği tarafından 8. kez düzenlenen Türkiye’nin en büyük Siber Güvenlik Konferansı Hacktrick 2024, siber güvenlik sektöründe önde gelen isimleri, kurumları ve şirketleri 17-19 Mayıs 2024 tarihlerinde bir araya getiriyor. Bugün başlayan ve 18-19 Mayısta 14 farklı sınıfta eş zamanlı eğitimlerle devam edecek olan konferansın açılış konuşmasını yapan BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, siber güvenliğin yerli ve milli yazılımlarla 7/24 esasına göre yapıldığını ve 7 bin 746 siber güvenlik uzmanının Türkiye’nin siber sahasının korunmasına yönelik çalıştığını söyledi. “Siber güvenlik ülkeler için bir milli güvenlik meselesi haline geldi” Tüm dünya ülkelerinin siber saldırılar karşısında hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen Karagözoğlu, “Son zamanlarda dünyanın en gelişmiş ülkelerinin dahi karşı karşıya kaldığı siber güvenlik saldırıları, toplumların siber saldırılara karşı ne kadar kırılgan olabileceğini ve doğru şekilde hazırlanılmazsa bu saldırıların sonuçlarının ne kadar yıkıcı olabileceğini bizlere gösterdi. Siber güvenlik ülkeler için bir milli güvenlik meselesi haline geldi ve siber güvenlik tehditleri her kademede artış gösteriyor. Dolayısıyla ülkelerin güvenliği ve bağımsızlığı için siber alanda da etkili savunma sistemlerinin kurulması ve acil durum hazırlıklarının güçlü bir şekilde yapılması zaruri bir ihtiyaç haline geliyor. Saldırıların, gerçekleştiği anda hemen tespit edilmesi, sanal ya da fiziksel bariyer inşa edilmesi, bölgesel ve ulusal anlamda siber güvenlik politikalarının geliştirilmesi büyük önem arz ediyor” ifadelerine yer verdi. “7 bin 746 siber güvenlik uzmanı ülkemizin siber sahasının korunmasına yönelik çalışmaları yürütüyor” Türkiye’de siber saldırılarla mücadele için yerli ve milli yazılımlar kullanarak 7 gün 24 saat esasına göre çalıştıklarını söyleyen Karagözoğlu, “Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu olarak bizler, siber güvenlik ekosisteminin gelişmesine katkı sağlamak ve bu ekosistemi geliştirmek için pek çok çalışma yürütüyoruz. Kurumumuz bünyesinde kurulan Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) ve Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) ile siber vatanımızı; 7/24, gece-gündüz demeden yürüttüğümüz çalışmalarla koruyoruz. 2024 yılı Mayıs ayı itibarıyla, USOM koordinasyonunda görev yapan 14 adet Sektörel SOME ve 2 bin 272 adet Kurumsal SOME ile buralarda görev yapan 7 bin 746 siber güvenlik uzmanı ülkemizin siber sahasının korunmasına yönelik çalışmaları yürütüyor. Bununla birlikte siber güvenlik faaliyetleri bugün tamamen yerli ve milli şekilde geliştirilen yazılımlarla sürdürülüyor. Siber saldırı tekniklerinin çeşitlenmesi ve tehditlerin giderek artmasına karşılık, KASIRGA, AVCI, AZAD, ATMACA ve KULE gibi değerleri milyon dolarlarla ifade edilebilecek yerli ve milli projelerle tehditlerin en az maliyetle, en kısa sürede ve proaktif bir anlayışla tespit edilmesi ve önlenmesini sağlıyoruz” ifadelerini kullandı. “BTK Akademi’nin kullanıcı sayısı 2 Milyonu aşmış durumda” Siber saldırılarla ile mücadelede gençlere yatırım yapılması gerektiğini söyleyen Karagözoğlu, “Bizler bu konuda sorumlu kişiler olarak; insan kaynağına yapılan yatırımın en kıymetli yatırım olduğu inancıyla siber alanda nitelikli insan gücü ve kapasite inşası oluşturmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu bağlamda, ülke genelinde BTK Akademi tarafından başlatılan eğitim çalışmalarımızı artırarak devam ettiriyoruz. Ülkemizin dört bir yanında, çocuklarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere, talep eden herkese ulaşmak amacıyla kurulan BTK Akademi’nin kullanıcı sayısı 2 Milyonu aşmış durumda. Siber tatbikatlar, çeşitli yarışma ve etkinliklerin yanı sıra, BTK Akademi bünyesinde gerçekleştirilen eğitimler sayesinde gençlerimizi siber güvenlik alanında geliştirmeyi, yetkinliklerini arttırmayı ve potansiyellerini açığa çıkarmayı hedefliyoruz. Bilgi ve iletişim alanında insanımızın hayatını kolaylaştıran, refahına katkı sağlayan her türlü çalışmada bizler tüm paydaşlarımızla birlikte her gün daha da güçlü motivasyonla yer alıyoruz” diye konuştu.
Önlerinde kuyruklar oluşuyordu, artık kullanan dahi olmuyor
17 Mayıs 2024 Cuma - 10:54 Önlerinde kuyruklar oluşuyordu, artık kullanan dahi olmuyor Bir zamanlar önünde kuyrukların oluştuğu ve zamanla teknolojinin gelişmesiyle işlevini yitiren ankesörlü telefonlar adeta tarih oldu. 1891 yılında William Gray tarafından üretilen ve jetonla çalışan ankesörlü telefonlar ülkemizde 90’lı yıllarda yaygınlaşmaya başladı. İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde konumlandırılan bu telefonlar zamanla tüm Anadolu’da iletişimi sağladı. İlk olarak büyük, orta ve küçük tip jetonlarla kullanılan bu telefonlarda daha sonra kartlı sisteme geçildi. Şehir meydanlarında, askeriyelerde, yurtlarda olmak üzere ticaret merkezi gibi insan yoğunluğun olduğu bölgelerde bulunan telefonlar teknolojinin gelişmesi ve cep telefonun ortaya çıkmasıyla neredeyse işlevini yitirdi. Günümüzde konumlandırılan yerlerden kaldırılmayan ankesörlü telefonlar görenleri adeta geçmişe götürüyor. Uzakları yakınlaştırıyordu Adem Haral, geçmişte gurbette olduğu için nişanlısıyla ankesörlü telefonla iletişime geçtiğini ifade ederek, "Gençliğimizde ankesörlü telefonları kullanmıştık. Cep telefonlarının olmadığı dönemlerde haberleşmede işimize yarıyordu. Bazılarında jeton kullanılıyordu. PTT’den jeton alıyorduk. İrili ufaklı jetonlar vardı, konuşma süremize göre seçerdik. O zamanki iletişim aracı ankesörlü telefondu. 1987 yılında ben nişanlandım, daha sonra bir ay başka yere gittim. Nişanlımın evinde telefon vardı. Onunla iletişim sağlayabilmek için sürekli jeton alırdım. Bizi birbirimize kavuşturduğu içinde ankesörlü telefonları çok seviyorduk" dedi. "Acı tatlı hatıralar bunlarla canlanıyor" Haral, ankesörlü telefonları görünce acı ve tatlı hatıralarını hatırladığına değinerek, “Ankesörlü telefonların halka o zamanki hizmeti bambaşkaydı. Önemli bir iletişim aracıydı. Bazen sabırsız insanlar çıkıyordu konuşma biraz uzayınca ‘hadi kardeşim, burada ağaç olduk’ gibi serzenişlerde bulunuyorlardı. Ben 60 yaşındayım, benim gibi bunları kullanan insanlar da beni anlar. Şimdi bu telefonları görünce illa ki duygulandırıyor. Duygulanmamakta elde değil çünkü acı tatlı hatıralar bunlarla canlanıyor. Şimdi yeni teknolojide insanların duygulanacak hali kalmıyor" diye konuştu. "Bu telefon kulübelerinin önünde kuyruklar oluyordu" İbrahim Daştan, geçmişte ankesörlü telefonların önünde kuyrukların oluştuğunu söyleyerek, "Askerdeyken kullanmıştım. Şu anda da aktif şekilde kullananlar oluyor. Cep telefonlarından önce bu telefonlar kullanılıyordu. Bu telefon kulübelerinin önünde kuyruklar oluyordu. Şimdi sadece yurt dışını aramada kullananlar oluyor. Tabii gördükçe hatıralarımızı hatırlıyoruz. Telefon kulübesi önünde hasret giderenler, ağlayanlar, bağıranlar ve sinirlenenler oluyordu" şeklinde konuştu.
Digital Age Tech Summit 17’nci kez İstanbul’da başladı
17 Mayıs 2024 Cuma - 10:43 Digital Age Tech Summit 17’nci kez İstanbul’da başladı İSTANBUL (İHA) – Teknoloji, dijital kültür ve iş dünyasını konu alan bir etkinlik olan Digital Age Tech Summit bu yıl 17’nci kez düzenlendi. Etkinlikte, dijitalleşme, teknolojide yaşanan gelişmeler, yapay zekanın geleceği gibi konular değerlendirildi. Markaların, start-up’ların, girişimcilerin ve teknoloji meraklılarının katılım sağladığı Digital Age Tech Summit, bu yıl 17’nci kez İstanbul’da düzenlendi. Dijitalleşme, akıllı şehirler, marka güvenliği, yapay zeka, girişimcilik, dijital pazarlar ve sosyal medya gibi konular alanında uzman isimler tarafından değerlendirildi. Teknoloji yazarlarından gazeteci Serdar Kuzuloğlu’nun moderasyonunda gerçekleşen etkinlikte; yapay zeka çözümlerinin taşıdığı potansiyel, markaların, start-up’ların, girişimcilerin ve teknoloji meraklılarının katılımıyla ele alındı. Veri yönetimi konusunda bilgiler paylaşan Prof. Dr. Hüseyin Şeker, ‘Verinin Gücü ve Güçlendirdikleri’ başlıklı oturum gerçekleştirdi. Şeker, verinin yapay zeka çözümlerinde ne denli kritik bir temel oluşturduğunu anlattı. Yapay zeka uygulamalarının sorumlu bir şekilde kullanılması gerektiğini ifade eden Şeker, "Yapay zeka hızla gelişiyor. Veri asla uyumuyor. Siz uyusanız dahi veri uyumaz. Cep telefonlarımızda çok fazla uygulama var. Bu uygulamalar sürekli veri üretiyor. Bu verilerin ekonomiye katkısı da var. Birçok firma bu verileri kullanıp bir takım uygulamalar gerçekleştiriyor. Bazı uygulamalarda güvenlik problemi de ortaya çıkıyor. Bu tarz uygulamaları sorumlu bir şekilde kullanmak gerekiyor" dedi. Verinin doğru olması ve doğru kaynaklardan veri alınması gerektiğinin altını çizen Şeker, "Veri eğer doğru değilse, sizin buradan çıkaracağınız sonuçta doğru olmayacak. Dolayısıyla verinin doğruluğu, doğru kaynaklardan beslenmesi çok önemli" ifadelerini kullandı. Türkiye’de yapay zeka alanında birçok çalışma gerçekleştirildiğini ve gelişme yaşandığını belirten Prof. Dr. Hüseyin Şeker, "Türkiye’de yapay zeka alanında birçok çalışma var. Hem devletin hem de özel firmaların yaptığı çalışmalar mevcut. Bu konuda dünyaya açılan yerli firmalar da var. Türkiye, 2024 sonrası yeni firma, uygulama ve çalışmalarla daha da ilerleyecek. Yapay zekanın gelişme alanında bir sınırlama yok" diye konuştu.