ÇEVRE - 29 Mart 2024 Cuma 12:19

Vanlı dağcılar 2 bin 781 rakımlı dağa tırmandı

A
A
A
Vanlı dağcılar 2 bin 781 rakımlı dağa tırmandı

Rota Doğa Sporları Kulübü üyesi bir grup dağcı, Gevaş ilçe sınırında yer alan 2 bin 781 rakımlı Tazarine Dağı’na keşif tırmanışı yaptı.


Van Gölü Havzası’nı tanıtmak ve doğa bilinci kazandırmak üzere etkinlikler düzenleyen Rota Doğa Sporları Kulübü, her hafta farklı bir noktada etkinlik düzenliyor. Zorlu kış şartlarına rağmen yeni zirve keşiflerine devam eden dağcılar, 2 bin 781 rakımlı Tazarine Dağı’na tırmandı.


Her hafta profesyonel şekilde keşif yapan dağcılar, dağa tırmanmak için Gevaş ilçesine bağlı Dağyöre Mahallesinde bir araya geldi. Aşırı rüzgâr ve düşük sıcaklıklara rağmen tırmanış rotasını başarıyla tamamlayan dağcılar, zirvede Van Gölü’nün eşsiz manzarasıyla karşılaştı.


Konuya ilişkin bilgi veren Rota Doğa Sporları Kulübü yöneticilerinden Sedat Karacan, Van Gölü Havzası’nda bulunan dağların tanıtımını yapmaya devam ettiklerini belirtti. Karacan, “Keşif sırasında aynı dağ sırası içerisinde bulunan ve halk arasında Gûhura Mîhê (3017) ve Warê Gezê (3142) adıyla bilinen iki ayrı zirve içinde rota oluşturduk. Amacımız Van il sınırları içerisinde bulunan bütün zirvelere çıkmaktır. Özellikle rotası bulunmayan ve ismi bile bilinmeyen dağlar için rota oluşturarak gelecek dağcılara kolaylık sağlamaktayız” dedi.



Vanlı dağcılar 2 bin 781 rakımlı dağa tırmandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.