EKONOMİ - 14 Eylül 2017 Perşembe 15:29

KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı Türk iş dünyasına hitap etti

A
A
A
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı Türk iş dünyasına hitap etti

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ‘Güncel Gelişmeler Işığında Kıbrıs Görüşmelerinin Geleceği ve Türkiye için Çıkarımlar’ konferansına katılarak iş dünyasına hitap etti.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ‘Güncel Gelişmeler Işığında Kıbrıs Görüşmelerinin Geleceği ve Türkiye için Çıkarımlar’ konferansına katılarak iş dünyasına hitap etti.


KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ‘Güncel Gelişmeler Işığında Kıbrıs Görüşmelerinin Geleceği ve Türkiye için Çıkarımlar’ konferansına katıldı. Konferans, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros’un katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu,KKTC’nin ticaret, turizm, eğitim ve yatırımlar açısından Türkiye için önemli bir ortak olduğunu belirterek, “İktisadi bağlantımızı daha da yükseltecek bir potansiyelin olduğunu da biliyoruz. Biz iş dünyası olarak Kıbrıs Türklerinin zenginleşmesini istiyoruz. Kıbrıs Türklerine haksız yere uygulanan izolasyonların da zenginleşmeyi yavaşlattığının farkındayız ama Kıbrıs Türklerinin çalışkanlığı ve azmi sayesinde zenginleşme süreci devam edecek. Biz Türk iş dünyası olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kıbrıs Türklerini yanında olacağız. Kıbrıs’ta adil ve kalıcı çözüm sürecini her zaman destekledik, desteklemeye de devam edeceğiz” dedi.


KKTC’nin rahatlıkla uluslararası bir eğitim adası ve çekim merkezi olabileceğinin altını çizen Hisarcıklıoğlu, “Biz KKTC Türk Ticaret Odası ile birçok alanda da birlikte çalışıyoruz. Kıbrıs’taki ortak çalışmalarımızın yanında da uluslararası platformlarda da KKTC Türk Ticaret Odası’nı devamlı destekliyoruz” şeklinde konuştu.


Konferansta KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, önemli mesajlar verdi. Akıncı, 50 yıllık müzakere tarihinin son 2 yılında Kıbrıs Türk halkı adına sorumlu konumda bulunduğunu, iki yılın kısa bir özetinde birinci yılda işlerin nispeten olumlu seyrettiğini, yeni yakınlaşmalar sağlandığını, ancak Eylül 2016’dan itibaren ise farklı bir Rum liderliği ile karşılaşıldığını dile getirdi.


2017 Haziran sonu Temmuz başlarında Cranz-Montana’da çözüm için niyetsiz, isteksiz, gerçekçi ve makul çizgiden oldukça uzak bir muhatapla karşı karşıya kaldıklarını belirten Akıncı, “Tüm bu süreçte 5’li konferansın toplanması aşamasına ulaşılabilmişse bunda en başta Kıbrıs Türk tarafının çözüm odaklı kararlı tutumu ve Türkiye’nin de desteği önemli rol oynamıştır. Rum tarafı ve Yunanistan ne yazık ki ayak sürüyerek bu konferansa katılmıştır. Sonuçta Rum liderliği Cranz-Montana’da ‘Sıfır asker, sıfır garanti’ sloganına sarılarak, çok daha az asker yerine Kıbrıs’ta bugün 40 bin askerin varlığını ve garanti anlaşmasının günümüz şartlarına uyarlanması yerine aynen devamını sağlayarak döndü. Şimdi bu slogan bir seçim sloganı olarak kullanılıyor” şeklinde konuştu.


Ada’da çözümün, Türk-Yunan ve Türkiye-AB ilişkilerine de kuşkusuz olumlu olarak yansıyabileceğinin altını çizen Akıncı, ”Bunun ötesinde Türkiye’nin gelişen İsrail ilişkileri de dikkate alınarak, İsrail doğalgazı iel Kıbrıs’ta bulunması muhtemel gazın birleştirilerek Türkiye’ye ve oradan Avrupa’ya iletilmesi AB için de yeni bir altenatif oluşturabilirdi. AB ve Türkiye’nin doğalgazda tek bir ülkeye olan bağımlılığı azaltılıp kaynaklara çeşitlilik kazandırılabilirdi. Kıbrıs’a Türkiye’den ulaşan su, artırılarak Güney Kıbrıs’ın ihtyaçları için de kullanılabilirdi. Bunların ötesinde en büyük yarar; bir bütün olarak Ada’nın gelecek belirsizliğinden kurtarılması sağlanabilirdi. Ancak başta Rum liderliğinin isteksizliği ve Rum toplumunun da yetki ve güç paylaşımına dayalı bir çözüme hazırlanmış olmaması çözüme ulaşmamızı ne yazık ki engelledi” diye konuştu.


"Rum tarafında çok ciddi bir zihniyet dönüşümüne ihtiyacı var"


Kıbrıs sorununda bir 50 yıl daha bu şekilde devam etmeye kimsenin niyetinin olmadığını belirten Akıncı “En başta Rum tarafında çok ciddi bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç olduğunu değerlendiriyorum. Yeni yılda Ocak ayı sonunda Güney Kıbrıs’ta başkanlık seçimleri yer alacak. Bu seçim dönemi gerçekten ne istedikleri konusunda ciddi bir sorgulama dönemi olmalıdır” dedi.


Akıncı, Türkiye’nin AB hedeflerini devam ettirmesinin Kıbrıs Türkleri için de önem arz ettiğini, Kıbrıs Türklerinin de çözüm hedefinden vazgeçmemesinin de Türkiye için önemli olduğunu vurguladı.


Akıncı, adada bir federal devlet kurulmasından yana olduklarını dile getiren Akıncı, bunun gerçekleşmemesi sonucunda ayır çatı devlet olarak kalacaklarını Rum tarafının azınlığı olmayacaklarını vurguladı. Akıncı şöyle konuştu: “Ya bu varlığı biz bir çözüm çerçevesinde onlara eş değer yeni bir kurucu devlet yapılanması haline getirip federal çatıda buluşacağız ya da yan yana iki ayrı çatı olarak devam edeceğiz. Bunun başka yolu yok. Federal bir yapı için mücadele etmiş bir insanım ama bu sadece bizim taleplerimizle olmuyor. Olmadığı noktada da kendi varlığımızdan da vazgeçecek değiliz. Gidip Rum tarafının da azınlığı olacak değiliz”.


Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs Adası rozeti takması


Güney Kıbrıs Rum Lideri Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs Adası rozeti takmasının kendisini rahatsız etmediğini belirten Akıncı, bu rozeti bir coğrafi bir işaret olarak gördüğü belirtti. Akıncı şunları kaydetti: “Rozet takıyor Anastasiadis, Kıbrıs Adası’nın rozetidir. Üstünde herhangi bir siyasi ibare yoktur. Kıbrıs Adası olarak takıyor. Takabilir, o adanın sadece ona ait olmadığını da herkes bilir. O ada hepimizindir. Sadece onun değil. Dolayısıyla ondan ben neden sıkıntı duyayım ki? Duymam. Çünkü onu coğrafi bir işaret olarak görüyorum. Siyasi bir olgu olarak değerlendirmiyorum. O nedenle oradan bir rahatsızlığım yok. Benim orada yanında durmamdan o adanın kendine ait olmadığını zaten hem kendi hem de bütün dünya görüyor”.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Vali Dallı’dan vatandaşlara, ev ve orman yangınlarının önlenmesi için önemli çağrı Kastamonu’da Nisan ayında yapılan güvenlik çalışmaları ile ilgili açıklama yapan Vali Meftun Dallı, orman yangınları ile sürekli olarak yaşanan ev yangınlarının önlenmesi için vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu. Kastamonu Valisi Meftun Dallı, düzenlenen güvenlik toplantısının ardından Nisan Ayında Kastamonu’da İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince yapılan çalışmalarla ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Yılın ilk 4 ayında, geçen yıla göre kişiye yönelik işlenen suçlarda yüzde 7,9’luk bir düşüşün olduğunu söyleyen Vali Dallı, suçun önlenmesine yönelik polis ve jandarma ekiplerinin çalışmalarını gece gündüz demeden sürdürdüğünü belirtti. Vatandaşlara da çağrıda bulunan Vali Dallı, yaz döneminde yaşanabilecek orman yangınları ile özellikle köylerde ve ahşap evlerde sürekli olarak çıkan yangınlarla ilgili alınması gereken önlemlere dikkat çekti. “Vatandaşlarımızdan elektrik tesisatlarını yenilemelerini istirham ediyoruz” Kastamonu’da sık sık ev yangınlarının yaşandığını ifade eden Dallı, “Bunların önde gelen sebebi elektrik tesisatlarından kaynaklanan sorunlar. Diğer sebepler arasında soba ve bacalar önemli yer alıyor. Elektrik tesisatlarının birçoğu 1970’li, 1980’li yıllarda yapılmış tesisatlar. Bunlar zaman içerisinde gelişen cihazları kaldıramıyor. Bu tesisatlar yükü kaldıramayınca yangınlar meydana geliyor. Köy evlerimizdeki kemirgenlerin kablolara zarar vermesi yangınların meydana gelmesine neden oluyor. Bu tesisatların yenilenmesi için verilen destekler var. Vatandaşlarımızdan istirhamımız özellikle köy ve ahşap evlerdeki tesisatların yenilenmesi konusunda hassasiyet göstermeleri. Bu evler dedelerinden, babalarından kalan evler. Burada hatıralarımız var. Bir yangın durumunda bu hatıralar birden gidiyor. Sadece maddi zararlar değil, manevi zararlar da söz konusu. Ev yangınlarını azaltmak konusunda elbirliği yaparsak bunun sonucunda mutlu oluruz diye düşünüyorum” dedi. “Yangın çıkmadan önce tedbir almak son derece önemli ve kıymetli” Orman yangınlarının yüzde 87’sinin insan kaynaklı olduğunu kaydeden Dallı, “İlimizin yüzde 70’i ormanlarla kaplı. İklim değişikliğinin sebep olduğu sıcaklık artışları, düşük nem gibi faktörler son yıllarda orman yangınlarında çok ciddi artışa sebep olmakta. Son 10 yıllık yangın istatistiklerine göre orman yangınlarının yüzde 87’si insan kaynaklı, yüzde 13’ü doğal sebeplere bağlı. Yanan orman alanlarının yüzde 99’u da insan kaynaklı yangınlarda yanıyor. Bu konuda yapacağı pek çok şey var. Bunlardan bir tanesi insan kaynaklı sebepleri ortadan kaldırmak. Yangın çıkmadan önce tedbir almak son derece önemli ve kıymetli. Bir örnek vereyim, ormanlarımızda piknik alanları dışında ateş yakmayı yasaklıyoruz. Ama insanlarımız yine gidiyor. Gittiklerinde ateş yakmamaları gerekiyor. Yakıldıysa, rica ediyoruz, söndüğünden emin olsunlar. Piknik alanları dışında bu tarz şeylere yönelmemiz gerekiyor. Yolda giderken, aracın camından sigarasını söndürmeden vatandaşlarımız dışarı atıyor. Atılan o sigara izmaritinden başlayan yangının ormanlarımıza sirayet etme riski son derece yüksek. Kıymetli hemşehrilerimiz köyde temizlik yapıyor, topladıklarını yakmaya çalışıyor ama bunun ormana sıçramasını öngöremiyor. Bu ve benzeri konularda herkesin dikkatli ve duyarlı olmasını istirham ediyorum” die konuştu. “Dört ayda oplam 3 bin 926 şahsın yakalanması sağlandı” Nisan ayında güvenlik, asayiş ve bilgilendirme konularında yapılan çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulunan Vali Dallı, “Kastamonu il merkezi ve 19 ilçede asayiş, güvenlik, trafik ve genel konularda, önleyici hizmetlerimize, denetimlerimize, bilgilendirme çalışmalarımıza ve sosyal sorumluluk projelerimize devam ediyoruz. Kastamonu genelinde Nisan ayında 568 bin 946 şahıs sorgulandı, 127 umuma açık iş yeri, 20 günlük konaklama yeri kontrol edildi. Yapılan çalışmalarda 25 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet kurusıkı tabanca, 13 adet ruhsatsız tüfek ele geçirildi. Aranan şahıslara yönelik çalışmalarda, 2024 yılının ilk dört ayında 2 bin 558’i ifade, bin 368’i hapis cezası olmak üzere toplam 3 bin 926 şahsın yakalanması sağlandı. Yapılan çalışmalar neticesinde kişilere karşı işlenen suçlarda yılın ilk dört ayında 2023 yılına göre yüzde 7,9’luk bir düşüş meydana geldi. Kişilere karşı işlenen suçları aydınlatma oranımız yüzde 98,2 oldu. Mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise yüzde 25’lik bir düşüş oranımız var. Devlete ve millete karşı işlenen suçlar ile topluma karşı işlenen suçlarda ise aydınlatma oranımız yüzde 100. Kadına karşı ve aile içi şiddetin önlenmesine yönelik İçişleri Bakanlığımızca hayata geçirilen KADES uygulaması üzerinden Nisan ayında 128 ihbar aldık ve çok hızlı bir şekilde müdahale ettik. KADES bilgilendirme çalışmalarında bin 92 kişiye ulaştık, vatandaşlarımızı bilgilendirdik” şeklinde konuştu. Uyuşturcu tacirlerine göz açılmıyor Uyuşturcu ticareti ve kullanımının önlenmesine yönelik yoğun bir çalışma yürütüldüğünü söyleyen Dallı, “Narkotik suçlarla mücadele kapsamında 44 operasyonda 76 şüpheli şahıs yakalandı. Yakalanan şahıslardan 5’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 13 şahıs tutuklanarak Ceza İnfaz Kurumuna teslim edildi. Yapılan operasyonlarda bin 145 sentetik ecza hapı, 208,78 gram metamfetamin, 32 adet ecstacy, 1,34 gram bonzai, 27 kilo 231 gram esrar, 461 kök kenevir ele geçirildi. Halkımızın huzuru gibi uyuşturucuya asla geçit vermeyeceğiz. Vatandaşlarımızdan uyuşturucu satışı veya kullanımına şahit olduklarında veya şüphelendiklerinde ihbar etmelerini bir kez daha istirham ediyoruz. İhbarcı bilgileri kesin surette saklı kalacaktır: Kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele çalışmaları kapsamında ise 29 operasyonda 103 şahıs yakalandı. Şahıslardan 24’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 26 şahıs tutuklanarak Ceza İnfaz Kurumu’na teslim edildi. Yapılan operasyonlarda 22 adet ruhsatsız tabanca, bin 151 adet çeşitli çaplarda fişek, 5 adet ruhsatsız tüfek, 3 adet kurusıkı tabanca, 24 adet şarjör, 5 bin 755 Amerikan doları, 12 bin 600 euro, 97 bin 800 TL, 342 gram altın, 15 adet Cumhuriyet altını, 4 adet çeyrek altın ile çeşitli marka ve modellerde 15 adet araç ele geçirildi. Bu alanda da çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Trafik denetimlerinde sivil denetim aracı ile denetimlere ağırlık vermeye başladık” Trafik çalışmaları ile ilgili de bilgi veren Dallı, “Nisan ayında jandarma ve polis trafik birimlerimizce 75 bin 415 araç sürücüsü denetlendi. Ramazan Bayramı tatilinin 9 günlük olması sebebiyle trafik birimlerimize diğer birimlerden araç ve personel takviyesi yaparak güzergahlarımızda üst seviyede hizmet vermeye çalıştık. Arkadaşlarımızın herbiri üstün görev bilinciyle görevlerini yerine getirdiler, hepsine teşekkür ediyorum. Toplumda trafik bilinci ve yaşanan olumsuzluklara ve çözüm yollarına odaklanarak farkındalık oluşturmak amacıyla tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Mayıs ayının ilk cumartesi günü Karayolları Trafik Güvenliği Günü, takip eden hafta ise Trafik Haftası olarak kutlanmakta. Bu yıl 4-10 Mayıs tarihleri arasında kutlanan haftada birçok etkinlik düzenledik. 6 Mayıs günü Cumhuriyet Meydanımızda düzenlediğimiz etkinlikle vatandaşlarımızla bir araya geldik. Jandarma ve polis ekiplerimiz hafta boyunca bilgilendirme ve denetimlerine devam etti. Havaların ısınması ile motosiklet kullanımında artış meydana geldi. Biz de bununla birlikte motosiklet denetimlerine ağırlık verdik. Denetimlerde en çok karşılaştığımız konu, kask kullanılmaması. Motosiklet sürücüleri ile birlikte yolcuların da kask takması zorunlu. Önümüzdeki süreçte bu denetimlerimize daha da ağırlık veriyoruz. Bir konu da vatandaşlarımızı rahatsız edecek şekilde ses çıkartan araçlar ile yüksek sesle müzik yayını yapan sürücüler. Kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok. Ekiplerimiz bu yönde de denetimlerini arttırarak devam ettirerek bunlara müsade etmeyecek. Kural ihlali yapıp sosyal medya hesaplarından paylaşan sürücülere yönelik de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Trafik denetimlerinde sivil denetim aracı ile denetimlere ağırlık vermeye başladık. Başta hız olmak üzere, diğer sürücülere saygı göstemedden araç kullanan, sık sık şerit değiştiren, kırmızı ışık kuralına uymayan, cep telefonu ile konuşan araç sürücülerine gerekli işlemler uygulanıyor. Bu denetimlerimizdeki tek amacımız algılanan yakalanma riski duygusunu arttırarak trafik kurallarına tam uyumu sağlamak” dedi. Vali Dallı, Nisan ayında 212 çocuğa trafik kuralları ile ilgili eğitim verildiğini ve Trafik Eğitim Parkuru’nda 162 çocuğa trafik şuurunun aşılanmaya çalışıldığını belirtti. Siber suçların önlenmesine yönelik yürütülen çalışmalarla ilgili de konuşan Vali Dallı, “Nisan ayında 19 olayla ilgili 34 şahsın tespiti yapıldı. 55 araştırma raporu düzenlendi, 2 adreste el konma işlemi yapıldı, 72 dijital materyalin incelemesi gerçekleştirildi. SİBERAY bilgilendirilmesi kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarda afiş çalışması, vatandaşlarımızın yoğun bulunduğu alanlarda bilgilendirilmeler yapılarak, Nisan ayında 700’den fazla kıymetli hemşehrimize ulaşıldı. Toplum destekli polislik çerçevesinde Nisan ayında 20 okulumuza, 14 kurumumuza ziyaret gerçekleştirildi. Düzenlenen 12 eğitimle 2 bin 268 kişiye bilgi verildi. Göçmen kaçakçılığı çerçevesinde de Nisan ayında 3 kişi sınır dışı edildi, 20 adres tarikatı yapıldı, 262 vatandaşımız da bilgilendirildi” diye konuştu.