YEREL HABERLER - 03 Nisan 2014 Perşembe 18:43

Çaycuma’da Lale Bahçesinde Çiçek Kesim Şenliği Yapıldı

A
A
A
Çaycuma’da Lale Bahçesinde Çiçek Kesim Şenliği Yapıldı

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde çiftçi Cem Cemal Ünal’a ait arazide, Ocak ayında dikilen lale ve zambak soğanlarının çiçek açmasıyla kesim şenliği yapıldı.
Etkinliğine İl Tarım Müdürü Necmi Çelik, İlçe Tarım Müdürü Özgür Uslubaş, İlçe Milli Eğitim Müdürü Kenan Dereli, Askerlik Şube Başkanı Üsteğmen Mustafa Özoğur, ziraat mühendisleri, Balıkesir ilinde çiçekçilik faaliyeti ile uğraşan firma sahibi Mustafa Erçelik ve Meryem Eroğlu katıldı. Ocak ayında İlçe Tarım Müdürlüğü’nün de yardımlarıyla İstasyon Mahallesi'nde ikamet eden Cem Cemal Ünal’a ait bir dekar ait alanda yapılan çalışmalarda, uygulama alanına 16 bin adet yerli lale soğanı bordo, kırmızı-beyaz renklerde az miktarda Şemdinli lalesi ve Adıyaman lalesi soğanı ve ayrıca bin adet zambak soğanı ekilmişti. Soğanların dikilmesinin ardından büyüyen lale ve zambakların kesim şenliği yapıldı. Bir adet lale soğanından ortalama 3-5 adet yeni lale soğanı, bir adet zambak soğanından ise 15 adet yeni zambak soğanı üretilmesi hedeflendi. Mevcut durum itibariyle bahçede hedeflenen soğan sayısında oldukça başarılı olunduğu gözlemlendi. Buradaki amacın üretilen çiçek soğanlarının satılarak gelir elde edilmesi, çiçek soğanlarının söküm işleminin ise Temmuz ayında yapılması planlandı. Lale başta Hollanda olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerine ihraç edilerek, Türkiye’de yapılmakta olan lale ve zambak soğanı yetiştiriciliği ülke ihtiyacının ve ihracat talebinin çok altında olduğu ifade edildi. İlçede ilk kez üretimine başlanan zambak-lale yetiştiriciliğinin istenilen başarıyı yakaladığı anlaşıldı. Özellikle birim alandan elde edilen gelir miktarının yüksek olması nedeniyle küçük alanlarda dahi yüksek gelir elde edilebileceğinden parçalı küçük arazilerde de ekilerek bölge için ekonomik yönden iyi bir gelir kapısı olacağı düşünülüyor. Lale ve zambak yetiştiriciliğinin en önemli avantajı ise sözleşmeli üretim yapılarak alım garantisinin verilmesi nedeniyle herhangi bir pazarlama sorununun olmaması, bu nedenle önümüzdeki dönemlerde ilçede üretici sayısında önemli bir artış olacağı düşünüldüğü belirtildi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Zonguldak İl Müdürü Necmi Çelik yaptıkları faaliyetleri açıklayarak şunları söyledi: “Çaycuma ilçemizde Cem Cemal Ünal adlı çiftçimizin 1 dekar alanda demonstrasyonu için burada bulunuyoruz. İlçemizde ve ilimizde ilk defa denenen lale ekimi yaptık. Buraya 16 bin lale soğanı bin tane de zambak soğanı dikildi. Bir lale soğanından 5 lale soğanı aldığımızı düşünürsek 16 bin lale soğanından 64 bin lale soğanını alıyoruz. Bunun da tane adedi 1 TL’den satıldığını düşünürsek 1 zambak soğanından da düşünürsek 15 bin zambak soğanı almayı düşünüyoruz. Bunun ilk aşamasında eğitim çalışması yapıldı. Toprak araştırıldı. Laboratuvarda toprak tahlilleri yapıldı. Buranında nematüt bakımından da temiz olduğu anlaşılınca çiftçimize bir de firma bulundu. Bu firmayla sözleşme imzalandı. Bu ürünün alım garantisi de var. Buradaki amaç, yeni istihdam alanları oluşturmak. Ülkemizde miras yoluyla toprak bölünmesi çok oluyor. Miras yoluyla bölünen topraklar çok küçük parçalara dönüşüyor. Parçalanmış ve bölünmüş tarlalarda bu uygulamayı yapmayı düşünüyoruz. Güzel bir çalışma oldu. Bu çerçevede emeği geçen ziraat mühendislerime, ilçe müdürlüğüme, çiftçimize teşekkür ediyorum.”
Ziraat mühendislerinden Asiye Şenbaş ise, “Cem Cemal Ünal çiftçimiz bize başvurarak bahçesinde lale ve zambak soğanı yetiştiriciliği için bize başvurdu. Bizde araziye gelerek toprak analizi için numune alarak laboratuvara gönderdik. Gördüğümüz gibi lale ve zambak soğanlarının Batı Karadeniz Bölgesi’nde yetiştiğini görüyoruz. Soğanlar açtı laleler büyüdü, koku vermeye başladı. Süs bitkisi yetiştiriciliğinin bölgemizde yetişmesini temenni ediyorum. Bunun için çalışmaları çiftçi arkadaşlarımızla gerçekleştireceğiz. Ziraat Mühendisi arkadaşım olan Neslihan Avcı ile bu işe başladık. Kendisine teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.
Bayburt Evlilik stresi güvensizlik nedeni Evlilik öncesi dönemde bazı sorular çiftlerin kafasını karıştırıyor. Bu evlilik stresinden ziyade güvensizliği işaret ediyor. Şüphesiz her çiftin hayali mutlu bit yuva kurmak. Ancak evlilik aşaması gelip çattığında çiftler bazı olumsuz düşüncelerle baş başa kalabiliyor. Evlilik sorumluluğunu işaret eden duyguyu uzmanlar evlilik stresi olarak tanımlarken, beliren bazı soru işaretlerine karşı dikkatli olunması konusunda çiftleri uyarıyor. Uzmanlar bu soru işaretlerinin stresten ziyade güvensizlikten kaynaklandığını vurguluyor. Bağımlılık duygusu, yanlış iletişim nedeni İlişkilerde bağlılık ve bağımlılık duygularına değinen Uzman Psikolog ve İlişki Terapisti Nida Korkmaz, “Evlilik stresi bir insanın evlenmeden önceki zamanında ya da kişinin geçmişte yaşadığı olaylardan ötürü aklında olan soru işaretlerine dayanmaktadır. Toplumumuzda aşk her zaman ön planda tutulmaktadır. Bu nedenle bireyler bir kere aşık oldukları kişiye zamanla bağımlılık geliştirirler. Aşkın ilk aşamasında bu bağlılık olarak nitelendirilebilir. Ama daha sonra bağlılık dediğimiz unsur yerini zamanla bağımlılığa bırakır. Bağlılık insanlar arasında rahatlatıcı ve huzur verici bir niteliğe sahiptir. Ama bağımlılık bunun tam aksine insan üzerinde gerginlik ve strese neden olur. Bağımlılık insanın partnerine karşı duyduğu aklındaki soru işaretlerini ortadan kaldırma etkisini göstermektedir. Bireyler bağımlı olduklarından ötürü, aklındaki soru işaretlerine verilecek cevapları sürekli ertelemektedirler. Bu durum evlilik aşamasına kadar gelmektedir. Evlilik aşamasında ise bu durum, insanların flört zamanlarında olduklarından çok daha farklılık göstermektedir. Evlenen çiftlerde yavaş yavaş zihinsel ve fikirsel değişimler meydana gelir. Bu fikirsel değişimler ile birlikte bağımlılıktan dolayı akılda cevaplanmayan sorularla birleşip zamanla kişi üzerinde büyük strese neden olmaktadır. Bu stres ise ilişkilerde ciddi bir şekilde ayrılığı tetiklemektedir.” dedi. Bu soru işaretlerine dikkat! Evlilik öncesi stresin, kişinin evlenmeden önceki zamanında aklına takılan sorulardan ve geçmiş yaşantılarından edindiği tecrübelerden oluştuğuna dikkat çeken Uzman Psikolog Korkmaz, “Acaba evlendiğimde değişir mi? Bana gösterdiği ilgi azalır mı? Sevgi, saygı, şefkat ve aşkı azalır mı? Desteği azalır mı?’ Bu sorular evlilik stresini tetikler. Evlilikle birlikte omuzlarımıza yüklenecek sorumluluklar evlilik korkusunu oluşturan etkenlerdendir. Bu korkuya bir de bu soru işaretleri eklenince stres katlanarak artar. Bu sefer kişi ‘Aslında evlenmeyi çok istiyorum ama çok korkuyorum.’ demeye başlar. Bu cümle bir yerde ayrılık sinyallerinin de işaretini vermek anlamına gelebilir. Çünkü kişi bu soruların getirdiği stresle başa çıkamaz ve bu durumu atlatamazsa sendroma yakalanır. Ben bu durumu evlilik öncesi sendromu olarak adlandırıyorum” diye konuştu. Ailelere büyük görevler düşüyor Evlilik öncesi stresi ile çiftlerin başa çıkabilmesi için ailelere büyük görev düştüğünün altını çizen Nida Korkmaz, “Çiftler evliliğin getireceği sorumluluklarla birlikte strese girip endişeye kapılabilirler. Bununla birlikte çiftler partnerlerinin doğru seçim olup olmadığını sorgulayarak da strese girebilirler. Bu durumda ailelere düşen görevler çiftleri sakinleştirmek olmalıdır. Kendi ilişkilerindeki güzel yaşanmışlıkları ve hayata dair mücadelelerini örnek olarak vermeleri, evlenecek olan çiftlerin olumlu ve güzel yönlerini çiftlere karşı dile getirmeleri stresi büyük ölçüde azaltacaktır.” şeklinde konuştu. Durumun bu şekilde de aşılamaması durumunda yapılması gerekenlere değinen Korkmaz, “Bu sorunlar ile baş etmenin bir kaç yolu vardır. Kişisel gelişim kitapları okunabilir ya da gelişimsel programlar izlenebilir. Ama ciddi anlamda bu sorunların en sağlıklı çözümü bu alan ile ilgilenen bir psikologdan destek almaktır.” dedi. Çevrenizdekiler sizi doğru mu yönlendiriyor İlişkilerde çevresel faktörlerin de ilişkinin seyrini etkileyebileceğini ifade eden Nida Korkmaz, “İlişkilerde 3’üncü şahıslar bazen çok yapıcı bazen ise çok yıkıcı olabiliyor. Bu ayırımı çok iyi yapmak ve buna göre müdahale izni vermek ya da vermemek gerekiyor. Eğer 3’üncü şahıslar ilişkiniz ve partneriniz hakkında sürekli olumsuz cümleler kuruyorsa, kötü dille eleştiriyorsa ve olumsuz iddialar ortaya atıyorsa buna kesinlikle ‘dur’ demeniz gerekir. Ancak 3’üncü şahıslar ilişkinizi destekliyor, ilişkiniz ve partneriniz hakkında olumlu cümleler kurup her fırsatta sevginizi ve birbirinize nasıl yakıştığınızı size hatırlatıyorsa onlarla dertleşebilirsiniz.” ifadelerini kullandı.
Erzincan Türkiye’de çok fazla eşi bulunmayan bu sınıfta minik öğrencilere masal anlatılıyor Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Eğitim Fakültesinde oluşturulan ve Türkiye’de çok fazla eşi bulunmayan Masal Atölyesi Sınıfında Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünü okuyan ve seçmeli ders olarak alan üniversite öğrencileri, anaokulu öğrencilerine unutulmaya yüz tutan masal geleneğini yaşatmak için masal anlatıp, kurulan oyuncak stantların da miniklerle keyifli zaman geçiriyorlar. Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Eğitimi ABD Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serap Uzuner Yurt’un yönettiği Masal ve Hikâye Anlatıcılığı dersi çerçevesinde, Erzincan Fırat Kılıç İlkokulu öğrencilerine masal etkinliği düzenlendi. Etkinlik, Eğitim Fakültesi Masal Atölyesi’nde ve Üniversite Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. A. Ercan Ekinci, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mücahit Kağan, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Erdem Yavuz, Doç. Dr. Alper Kaşkaya, Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Fethi Kayalar, Fırat Kılıç İlkokulu öğrencileri ve öğretmenlerinin katılımıyla gerçekleşti. Öğrenciler, Masal ve Hikâye Anlatıcılığı dersi kapsamında öğrendikleri “Kaz Yollasam Yolar mısın? “masal tiyatrosunu sergiledi ve “Tırtıl Huppo” hikayesini anlattılar. Doç. Dr. Serap Uzuner Yurt, atölyede yaklaşık 400 öğrenciye masal anlatıldığını ve Deprem bölgelerindeki Hatay Reyhanlı, Urfa Siverek anaokullarına online masal anlatıldığını belirtti. Ayrıca öğretmen adaylarının derste öğrendiklerini uygulama fırsatı bulduklarını vurguladı. Etkinlikte, Rektör Levent öğrencilerle yakından ilgilenerek onlarla sohbet etti ve öğrencilerin masal etkinliğine büyük ilgi gösterdiği belirterek, emeği geçenlere teşekkürlerini iletti.