YEREL HABERLER - 18 Nisan 2014 Cuma 12:10

Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız'ın Açıklamaları

A
A
A
Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız'ın Açıklamaları

PELİN ÜZEK
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rusya Federasyonu ile yapılan müzakereler ve anlaşmalar, önümüzdeki aylarda bir fiyat revizyonu doğuruyor" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Elektrik Dağıtı 7. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Bakan Yıldız, toplantı öncesinde gazetecilerin sorularını cevapladı.
Yıldız, Güney Akım ile ilgili “Pazartesi günü Gazprom Başkan Yardımcısı Alexander Medvedev gelecek, onunla beraber bunları detaylıca konuşacağız. Medvedev ile görüşeceğimiz önemli bir konu da, Ukrayna kriziyle beraber Türkiye’nin doğalgaz kaynaklarının yaklaşık yüzde 12,5’lik kısmını Türkiye’ye ithal eden Batı hattı dediğimiz, Edirne’den giren hattın doğalgazsız kalmaması konusu” dedi.
Bir gazetecinin, Irak Kürdistanı Başkanı Mesut Barzani’nin ziyaretini hatırlatarak, bir gelişme olup olmadığı ile Medvedev’in Türkiye’ye ziyarete gelecek olması ve Güney Akım ile ilgili herhangi bir geçiş talebi olursa değerlendirilebilme talebini onlardan mı bekleneceğinin sorulması üzerine Bakan Yıldız, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Güney Akım ile alakalı biliyorsunuz Karadeniz’i baştan başa geçen ve Bulgaristan’a girecek bir boru hattından bahsediyoruz. Eğer bu projenin fizibilitesiyle alakalı veya iyileştirilmesiyle alakalı veya daha da stratejik olması düşünülüyorsa Türkiye bu tür tekliflere açıktır dedik. Nasıl Mavi Akım denizden gelip karadan devam ediyor. Bu bizim teklifimiz değil. Eğer böyle bir talep gelirse şuana kadar, resmi olarak gelmedi konuşuldu ama pazartesi günü Gazprom Başkan Yardımcısı Medvedev gelecek, onunla beraber bunları detaylıca konuşacağız. Böyle bir talebin gelmesi halinde Türkiye’nin Rusya Federasyonu ile geliştirdiği stratejik ilişkilerin arasına önemli bir başlık olarak alınabileceğini ve bu konunun değerlendirilebileceğini söyledim. Pazartesi bu görüşmeler yapacağız. Medvedev ile görüşeceğimiz önemli bir konu da, Ukrayna kriziyle beraber Türkiye’nin doğalgaz kaynaklarının yaklaşık yüzde 12,5’lik kısmını Türkiye’ye ithal eden Batı hattı dediğimiz, Edirne’den giren hattın doğalgazsız kalmaması konusu. Biliyorsunuz dün AB üyesi ülkelerin enerji bakanları da toplandı. Sayın Ötüngen de vardı Enerji Komiseri ve sayın Baros ile bir açıklama yaptı. Bununla alakalı müzakerelerde Ukrayna kriziyle alakalı Rusya ile oturabileceklerini söylediler. Bu önemli bir gelişme. Bizim tahmin ettiğimiz bir gelişme. Özellikle Avrupa’nın Türkiye’den daha fazla doğalgaz ithal ettiğini hep beraber biliyoruz ve Türkiye Romanya Bulgaristan hattıyla Avusturya hattının her iki hattın da önemli olduğunu Rusya Federasyonu biliyor. Rusya’nın cari dengeleri açısından da bu son derece önemli. Dolayısıyla önümüzde 3-4 aylık sürre içerisinde Ukrayna’nın sürdürülebilir bir doğalgaz akışını sağlayabileceği bir anlaşma yapılması kanaatindeyiz. Bu konuda belki bizim de AB üyesi ülkelerin enerji bakanlarıyla görüşmemiz olabilecek. Bunun herhangi bir problem doğurmayacağını tahmin ediyorum. Yeter ki her iki tarafta Rusya Federasyonu da AB’de bu konuda olumlu adımlar atmış olsunlar. Diğer bir konu sayın Barzani’nin Türkiye’ye gelişiyle alakalı. Sayın Başbakanımızın da refakatle bir toplantı yapıldı. Toplantı son derece olumlu geçti. Bir önceki hafta yine kamuoyunun takip ettiği tarzda biliyorsunuz Merkezi Irak Hükümetinin Petrol Bakanı Bağdat’ın Petrol Bakanı sayın Luaibi gelmişti ve 100 bin varillik günlük Kuzey Irak’ın akıtacağı petrolün genel bütçeden mahsup edilebileceğini, mümkün olabileceğini söyledi. Bu önemli bir gelişme iyi bir adım. Sayın Barzani ve sayın Aşri de bu konuda çalışma yaptıklarını söylediler. Bundan sonra eğer 100 bin varil ve üzerinde Kuzey Irak’tan petrol geliyor olması halinde bunun gelirlerinin Kuzey Irak’a aktarabileceği söylendi. Biz bu konunun problemin ana odağının Bağdat ve Erbil arasında olduğunu biliyoruz. Ankara’nın tutumunun bizlerin tutumunun bu manada olumlu olduğunu her zaman deklare ediyorum. Irak’ın normalleşmesi yalnızca bir konuya bağlı. Petrol üretilirse bizler iletiriz. İletirsek dünya pazarlarına sunarız. Bu zincirin halkalarının kopmaması lazım. Irak’ın normalleşmesinin ve gelirlerinin artmasının en önemli yolu budur. Niçin biz bu kadar ilgileniyoruz bu konuyla bölgede ki istikrar bizim için çok önemli. Biz bu bölgedeki istikrara konabilecek katkının, gelirlerin artırılmasından geçtiğini biliyoruz ve sayın Barzani ile yaptığımız görüşmede de bu manada olumlu sonuç alınacağını ve artık dünya piyasalarında belli miktarda Irak petrolünün bu manada açılacağını söylemem lazım”.
“TÜRKİYE HER ZAMANKİ OLUMLU, POZİTİF TUTUMUNU SÜRDÜRECEKTİR”
Medredev ile görüşmede, Güney akımın Türkiye topraklarından geçmesi yönünde bir talep gelirse, Türkiye’nin herhangi bir karşı isteğinin olup olmayacağı sorusuna Yıldız, “Müzakereler karşılıklı olur. Bizim Güney akımın böyle bir talebi olması takdirde tabi ki farklı geliştireceğimiz argümanlar var ama Türkiye her zaman söylüyorum. Gerek Doğu Akdeniz, gerekse Kıbrıs veya herhangi bir doğalgaz kaynağının Türkiye üzerinden aktarılmasının istismar etmez. Coğrafyasından kaynaklanan avantajları gerek Rusya Federasyonu ile gerek Azerbaycan ile ve gerekse Irak ile yapacağı projelerle istismar etmez. Türkiye her zamanki olumlu, pozitif tutumunu sürdürecektir. Bunlar müzakere konusu olacaktır” cevabını verdi.
“HAKKI BİZE YAPTIĞIMIZ ANLAŞMA VERİYOR. FİYAT REVİZYON HAKKI MADDELERİ VAR”
Rusya’dan alınan gazla ilgili bir indirim talebinin olup olmayacağı sorusuna Yıldız, “Rusya Federasyonu ile yaptığımız müzakereler ve anlaşmalar bizim artık bu önümüzdeki aylarda bir fiyat revizyon hakkını doğuruyor. Bu yaptığımız anlaşma bunları doğuruyor. Biz bu konuyla ilgili taleplerimizi Rusya Federasyonu ve Gazprom yetkililerine ileteceğiz. Çünkü Avrupa ile aramızdaki makasın daralmış olmasına rağmen, hala fiyatla alakalı bir kısım revizyonların yapılabileceğine inanıyoruz. Bu hakkı bize yaptığımız anlaşma veriyor. Fiyat revizyon hakkı maddeleri var. Onlara dayanarak da kendileriyle her zaman olduğu gibi son derece samimi bir şekilde bu problemi çözeceğimiz kanaatindeyim. Biz şuanda maliyetlerimizin daha altında satıyoruz. Bu konuda vatandaşımızda sanayicimize yansıtmamak için çok ciddi gayret sarf ediyoruz. Maliyetlerimizin yüksek olduğu bütün kamuoyu tarafından da malum ama biz Rusya Federasyonu ile yapacağımız fiyat müzakerelerinde de tabi ki bu maliyette önemli rol oynayacağını hep beraber biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Tenis tarihinde ilk kez Quad Milli Takımı Dünya finallerinde Antalya Megasaray Tenis Akademi’de gerçekleşen 21 ülkeden toplamda 44 takımın katıldığı BNP Paribas Tekerlekli Sandalye Dünya Takımlar Şampiyonası’na wild card ile katılan Quad Milli Takımı Brezilya’yı 2-1 mağlup ederek adını tarihte ilk kez finale yazdırdı. Kaptanlığını Sinem Oğuz’un yaptığı Uğur Altınel, Ahmet Kaplan, Ali Ataman ve Fatih Karataş’tan oluşan Quad Milli Takımı Şampiyona boyunca Amerika’yı 2-1, Avustralya’yı 2-1 ve Büyük Britanya’yı 2-1 yenerek grubunu lider olarak tamamladı. Grubundan lider bitirip diğer grubun ikincisi Brezilya ile yarı final mücadelesine çıkan milliler ilk maçında Uğur Altınel sahne aldı. Uğur’un dünya 13 numarası Leandro Pena’ya 6-1, 6-3 mağlup olmasıyla Türkiye 1-0 geriye düştü. İkinci maçta dünya 11 numarası milli sporcu Ahmet Kaplan, Ymanitu Silva’yı 6-4, 6-0 yenerek seride durumu 1-1’e getirdi. Serinin kazananını belirleyecek çiftler maçında Ali Ataman/Ahmet Kaplan ikilisi Leandro Pena/ Ymanitu Silva çiftini 7-6, 6-0 mağlup ederek Türkiye’yi 2-1 Brezilya karşısında öne geçirdi ve final biteni cebine koydu. Milliler dünya şampiyonluğu için yarın 11.00’de başlayacak karşılaşmalarda Şili ile karşılaşacak. "Şampiyonluk için korta çıkıyoruz" Milli takımın final başarısını değerlendiren Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, “Çocuklarımızın korttaki mücadelesi heyecanımızı gittikçe artırıyor. İlkleri yaşamaya alışmış bir federasyon olarak teniste dünyanın iyi takımları arasına girdiğimizi, bir tenis ülkesi olduğumuzu hep söylüyorduk. Bugün çocuklarımız dünya kupasında dünyanın en iyilerini yenerek finale geldi. Şampiyonluk için korta çıkıyoruz. Çocuklarımız yürekleriyle milli formayı canı gönülden taşımayı ve kortlarda mücadele vermeyi başardılar” dedi. Bu tür organizasyonlara ev sahipliği yapmanın oluşturduğu etkiye dikkat çeken Durmuş, “Çocuklarımız bu turnuvada wild cardla yani puanı yetersiz olduğu halde turnuva ülkesinde olduğu için özel davetle oynayabilme fırsatı buldu. Çocuklarımız dünyanın en iyilerini yenerek namağlup olarak finale geldi. Bu bizim ülkemizde tenise verilen değerin, ilginin arttığının ve hatta çığ gibi büyüdüğünün bir göstergesi” diye konuştu. "İnanılmaz bir duyguydu" Karşılaşmaları değerlendiren milli sporcu Ahmet Kaplan ise, “İnanılmaz bir duyguydu. Teklerde durum 1-1’di karar double’ını oynuyorduk çiftler maçında. Elimizden gelen her şeyi yaptık. İnanılmaz bir savaş vardı. Her şeyimizi verdik. Çok mutluyuz, evimizdeyiz. Yarın final maçımız var kupayı alacağız” dedi. Milli sporcu Ali Ataman ise final karşılaşmasına hazır olduklarını ifade ederek şöyle konuştu: “Şili favori takımdı. Ama bu dakikadan sonra bizim için fark etmez. Herkesi yenecek güçteyiz. Yarın çok büyük bir başarıyla bu işi sonlandıracağız.”
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Öğretmenlerimizi olumsuzluktan korumak ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Evlatlarımıza kattıkları bilgi ve değerler bütünüyle ülkemizin kalkınma mücadelesinde hayati önemde olan öğretmenlerimizi her türlü olumsuzluktan korumak, onlara mesleklerini icra edecekleri rahat ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin kalkınma mücadelesinde hayati önem taşıyan öğretmenleri her türlü olumsuzluktan korumak ve onlara güvenli bir çalışma ortamı sağlamak gerekliliğine vurgu yaparak, "Evlatlarımıza kattıkları bilgi ve değerler bütünüyle ülkemizin kalkınma mücadelesinde hayati önemde olan öğretmenlerimizi her türlü olumsuzluktan korumak, onlara mesleklerini icra edecekleri rahat ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir. Ulvi bir mesleği icra eden, yetiştirdikleri nesillerle geleceğimizi inşa ve ihya eden öğretmenlerimiz başımızın tacıdır. Bu anlayışa kararlılıkla sahip çıkan bir hükümet olarak öğretmenlerimize ve diğer eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddete ilişkin kapsamlı bir düzenlemeyi süratle hayata geçireceğiz. Kanun teklifi olarak Gazi Meclisimize sunacağımız düzenlemeyle, öğretmenlerimize yönelik fiillerde ceza kanunlarında öngörülen cezalar yarı oranında artırılacak. Bu fiilleri işleyenlerin cezasının ertelenmesi engellenecek. Bu fiiller tutuklama sebebi sayılarak tutuksuz yargılamanın önüne geçilecek. Özel kurumlarda çalışan öğretmenlerimiz ve diğer eğitim çalışanlarımız da görevleri sebebiyle kendilerine yönelik işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılacak. Öğretmenlerimiz müsterih olsun. Böylesine önemli bir mesleği ülkemizin her bölgesinde fedakarca yürüten öğretmenlerimize karşı şiddet olaylarına asla sessiz kalmadık, kalmayacağız. Bu vesileyle, İstanbul’da canice yapılan bir saldırı sonucu hayatını kaybeden İbrahim Oktugan öğretmenimize Allah’tan rahmet; ailesine, sevenlerine, öğrencilerine ve tüm eğitim camiamıza başsağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.