Yerel Haberler
Yozgat
15 Aralık 2025 Pazartesi - 10:32 Ekran bağımlılığı haberinin etkisinde kaldı, kitap yazarak öğrencilerine yol gösterdi Yozgat’ta yaşayan Sınıf Öğretmeni İlknur Ertaç, kaleme aldığı eserle ekran bağımlılığının zararlarına dikkat çekti. 75. yıl Dr. Müzeyyen Çokdeğerli İlkokulu’nda görev yapan İlknur Ertaç, okuduğu bir haberin etkisinde kalarak kitap yazmaya karar verdi. 15 yıldır öğretmen olan Ertaç, uzun süre ekrana bakmaktan dolayı sağlık sorunu yaşayan bir çocuğun başına gelenlerden yola çıkarak kitap yazdı. Okuduğu haberin uzun süre etkisinden çıkamayan Ertaç, konunun önemine dikkat çekerek çocukların bu zarardan korunmasını hedeflediğini ifade etti. Anlattığı derslerde de bilgisayar, cep telefonu, tablet gibi teknolojik cihazları ölçülü kullanmak gerektiğini söyleyen Ertaç, aile içi faktörlerin de ekran bağımlılığına itebileceğine dikkat çekiyor. Yazdığı eserin hem yetişkinlere hem de çocuklara hitap ettiğini belirten Ertaç, olumlu geri dönüşler aldığını söylüyor. "Genel ağda gördüğüm bir haberden etkilendiğim için kitap yazmaya karar verdim" Kitaplarla daima ilgilendiğini söyleyen Ertaç, "Okumayı çok severim. O yüzden çocukları okumaya teşvik etmek için elimden ne geliyorsa yapıyorum. Sadece okumak değil yazmak da benim için çok önemli. Öğrencileri de bu konuda geliştirmeye çalışıyorum elimden geldiğince. Kitap yazmayı aslında hep istiyordum. Genel ağda gördüğüm bir haberden etkilendim. Gerçek bir olay üzerine hikaye kaleme almanın daha etkili yansıyacağını düşündüm" cümlelerini kullandı. "Ekran bağımlılığı konusuna dikkat çekmek istedim" Günümüzün en önemli sorunlarından olan ekran bağımlılığına dikkat çeken Ertaç, "Ekran bağımlılığı sorununu nasıl aşabiliriz, nasıl engel olabiliriz, buna dikkat çekmek amacıyla yazdığım bir hikaye. Ekran bağımlılığının en üst seviyeye geldiği noktadan öncesi ve sonrası var hikayemde. Öncesinde hikayemde ailenin yapısını anlattım. Aile bağlarının öneminden bahsetmek istedim. Aile, birbirine ne kadar güçlü bağlarla bağlandıysa birbirine çocuk da güvenli bir ortamda yetişiyor. Ama aile bağları zayıfladıysa bu durum çocuklara yansıyor. Bir sorun varsa nedeni vardır. Her şey mükemmelken sorunun neden çıktığını düşünürüz. Ama görmediğimiz bize normal gelen şeyler çocuklar üzerinde sorun olabiliyor. Bu sorunlara dikkat çekmek istedim. Sorunlara çözümler buldum" ifadelerine yer verdi. "Veli ve eğitimci olarak kitabı çok beğendim" Okul Müdürü Gamze Açıkgöz ise İlknur Ertaç’ın çocuklara yönelik yazdığı eserden gurur duyduklarını söyledi. Açıkgöz, "Öğrencilerimizin hayal dünyalarına dokunan her eser çok kıymetli bizim için. Böyle güzel çalışmaların diğer öğretmenlerimize ve çocuklarımıza da ilham olacağına inanıyorum. Veli ve eğitimci olarak kitabı çok beğendim. Öğretmenimizi gönülden tebrik ediyorum" dedi.
Ekran bağımlılığı haberinin etkisinde kaldı, kitap yazarak öğrencilerine yol gösterdi
15 Aralık 2025 Pazartesi - 10:32 Ekran bağımlılığı haberinin etkisinde kaldı, kitap yazarak öğrencilerine yol gösterdi Yozgat’ta yaşayan Sınıf Öğretmeni İlknur Ertaç, kaleme aldığı eserle ekran bağımlılığının zararlarına dikkat çekti. 75. yıl Dr. Müzeyyen Çokdeğerli İlkokulu’nda görev yapan İlknur Ertaç, okuduğu bir haberin etkisinde kalarak kitap yazmaya karar verdi. 15 yıldır öğretmen olan Ertaç, uzun süre ekrana bakmaktan dolayı sağlık sorunu yaşayan bir çocuğun başına gelenlerden yola çıkarak kitap yazdı. Okuduğu haberin uzun süre etkisinden çıkamayan Ertaç, konunun önemine dikkat çekerek çocukların bu zarardan korunmasını hedeflediğini ifade etti. Anlattığı derslerde de bilgisayar, cep telefonu, tablet gibi teknolojik cihazları ölçülü kullanmak gerektiğini söyleyen Ertaç, aile içi faktörlerin de ekran bağımlılığına itebileceğine dikkat çekiyor. Yazdığı eserin hem yetişkinlere hem de çocuklara hitap ettiğini belirten Ertaç, olumlu geri dönüşler aldığını söylüyor. "Genel ağda gördüğüm bir haberden etkilendiğim için kitap yazmaya karar verdim" Kitaplarla daima ilgilendiğini söyleyen Ertaç, "Okumayı çok severim. O yüzden çocukları okumaya teşvik etmek için elimden ne geliyorsa yapıyorum. Sadece okumak değil yazmak da benim için çok önemli. Öğrencileri de bu konuda geliştirmeye çalışıyorum elimden geldiğince. Kitap yazmayı aslında hep istiyordum. Genel ağda gördüğüm bir haberden etkilendim. Gerçek bir olay üzerine hikaye kaleme almanın daha etkili yansıyacağını düşündüm" cümlelerini kullandı. "Ekran bağımlılığı konusuna dikkat çekmek istedim" Günümüzün en önemli sorunlarından olan ekran bağımlılığına dikkat çeken Ertaç, "Ekran bağımlılığı sorununu nasıl aşabiliriz, nasıl engel olabiliriz, buna dikkat çekmek amacıyla yazdığım bir hikaye. Ekran bağımlılığının en üst seviyeye geldiği noktadan öncesi ve sonrası var hikayemde. Öncesinde hikayemde ailenin yapısını anlattım. Aile bağlarının öneminden bahsetmek istedim. Aile, birbirine ne kadar güçlü bağlarla bağlandıysa birbirine çocuk da güvenli bir ortamda yetişiyor. Ama aile bağları zayıfladıysa bu durum çocuklara yansıyor. Bir sorun varsa nedeni vardır. Her şey mükemmelken sorunun neden çıktığını düşünürüz. Ama görmediğimiz bize normal gelen şeyler çocuklar üzerinde sorun olabiliyor. Bu sorunlara dikkat çekmek istedim. Sorunlara çözümler buldum" ifadelerine yer verdi. "Veli ve eğitimci olarak kitabı çok beğendim" Okul Müdürü Gamze Açıkgöz ise İlknur Ertaç’ın çocuklara yönelik yazdığı eserden gurur duyduklarını söyledi. Açıkgöz, "Öğrencilerimizin hayal dünyalarına dokunan her eser çok kıymetli bizim için. Böyle güzel çalışmaların diğer öğretmenlerimize ve çocuklarımıza da ilham olacağına inanıyorum. Veli ve eğitimci olarak kitabı çok beğendim. Öğretmenimizi gönülden tebrik ediyorum" dedi.
İstanbul’dan memleketi Yozgat’a döndü, binlerce hayvan üreterek geçimini sağlıyor
14 Aralık 2025 Pazar - 11:19 İstanbul’dan memleketi Yozgat’a döndü, binlerce hayvan üreterek geçimini sağlıyor İstanbul’dan memleketi Yozgat’ın Şefaatli ilçesine dönen Hasan Şahan, kanatlı hayvan yetiştiriciliğiyle hem kendi geçimini sağlıyor hem de vatandaşlara uygun fiyatlı ürün sunuyor. Küçük bir başlangıçla çıktığı yolda bugün binlerce hayvan üretimine ulaşan Şahan, özellikle hindi üretimiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 10 yıl önce İstanbul’daki hayatını bırakarak Yozgat’ın Şefaatli ilçesine yerleştiğini belirten Hasan Şahan, kanatlı hayvanlara olan sevgisi nedeniyle bu alana yöneldiğini söyledi. İlk olarak 10-15 hayvanla işe başladığını ifade eden Şahan, bugün işletmesinde bine yakın hayvan bulunduğunu, bugüne kadar ise 10 ila 15 bin arasında hayvan üretip satışını gerçekleştirdiğini dile getirdi. "Kendi işimi severek yapıyorum" Köyde kendi işini yapmanın hem maddi hem manevi olarak daha kazançlı olduğunu vurgulayan Şahan, "İstanbul’da ya da Ankara’da asgari ücretle çalışmak yerine burada kendi işimi yapıyorum. Severek çalışıyorum ve güzel ekmek yiyebiliyoruz. İnsanların da bu işi yapmasını istiyorum, teşvik ediyorum" dedi. Şahan, Şefaatli Belediye Başkanı Zeki Bozkurt’un kendisine önemli destekler sağladığını belirterek, "Maddi anlamda zorlandığım dönemlerde başkanımızın çok desteği oldu. Barınma alanları, iş imkânları konusunda yanımda oldu. Kendisine teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. "Herkes yiyebilsin diye 2 bin liradan satıyorum" Bu yılı ‘hindi yılı’ ilan ettiklerini söyleyen Şahan, yaklaşık 3 bin 500 hindi yetiştirdiğini belirterek, piyasada 3 bin ile 3 bin 500 lira arasında satılan hindileri vatandaşların uygun fiyata tüketebilmesi için 2 bin liradan satışa sunduklarını kaydetti. Şahan, "Vatandaşlarımız ucuz hindi yesin istedik. Hindilerimiz 6-8 kiloya kadar çıkıyor. İsteyenler gelip canlı olarak görebilir, isterlerse temizlenmiş şekilde de alabilir" diye konuştu. İşletmesinde hindi dışında ördek, tavuk, kaz gibi birçok hayvan türünün bulunduğunu aktaran Şahan, müşteri taleplerine göre üretim çeşitliliğini artırabildiklerini ifade etti. Yerli kazların 2 bin liradan başladığını belirten Şahan, Çorum kazı, Alman mas kazı ve mamut kaz gibi farklı türlerin de bulunduğunu, fiyatların türüne göre değişiklik gösterdiğini söyledi. Gelecek yıl için de yeni planlarının olduğunu dile getiren Şahan, "Bu sene hindiye girdik, seneye de inşallah kaz sezonu olacak. Şu anda kaz ve tavuk satışlarımız devam ediyor" dedi.
Yozgat’ın namağlup lideri Süper Lig hedefini sürdürüyor
13 Aralık 2025 Cumartesi - 10:38 Yozgat’ın namağlup lideri Süper Lig hedefini sürdürüyor Yozgat Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü öncülüğünde kurulan MC Sistem Yozgat Gençlik Spor Kulübü (GSK) Kadın Hentbol Takımı, ligin ikinci yarısı için hazırlıklarını yoğun bir tempoda sürdürüyor. Süper Lig’e yükselme hedefiyle yola çıkan ve 14 sporcudan oluşan takım, ilk yarıyı namağlup şekilde 10 puanla lider tamamlayarak büyük bir başarıya imza attı. Kadın hentbol takımı, performansıyla Yozgatlı gençlere, çocuklara ve kadınlara da ilham oluyor. 2. yarının ilk maçını 21 Aralık Pazar günü Yozgat’ta, Samsun Gençlik Spor ile oynayacaklarını hatırlatan takım antrenörü Enis Atmaca, şunları söyledi: "Şuan 1. Ligde lider bir şekilde serüvenimiz devam ediyor. Bu yıl yeni bir takım oluşturduk ve çok da güzel bir kadroya sahibiz. Yoğun bir şekilde antrenmanlarımıza devam ediyoruz. Hedefimiz Süper Lig, şuan grubumuzda namağlup lider olarak çalışmalarımız sürmekte. Hedefimiz Süper Lig’e yükselmek tabi bunun öncesinde play-off ve final four aşamalarımız var. Bunları atlatarak seneye Süper Lig’de MC Sistem Yozgat GSK olarak yerimizi almak istiyoruz. Genç bir kadroya sahibiz, kadromuzda çok tecrübeli sporcularımız var. Bunun yanı sıra alt yapıdan yetiştirdiğimiz genç dinamik sporcularımızı da A takımımıza kazandırdığımız için mutluyuz." Kadınlar Hentbol 1. Ligi iki grupta oynanıyor. Her grupta yer alan sekiz takımın ilk dördü, sezon sonunda diğer grubun ilk dört takımıyla birlikte play-off müsabakalarına çıkacak.
Aydıncık ilçesinin tek kadın muhtarı, köyünün sorunlarını tek tek çözüyor
12 Aralık 2025 Cuma - 10:57 Aydıncık ilçesinin tek kadın muhtarı, köyünün sorunlarını tek tek çözüyor Yozgat’ın Aydıncık ilçesinde yaşayan Dilek Efe, ilçenin tek kadın muhtarı olarak köyünün eksiklerini tamamlıyor. Yaşamını Ankara’da sürdürürken Aydıncık ilçesindeki Kırımoluk Köyüne sık sık gelen Dilek Efe, köyündeki eksikleri gördükçe bu duruma kayıtsız kalamadı. Köyündeki yol ve su problemlerini çözmeyi aklına koyan Efe, köyüne döndü ve muhtar olmaya karar verdi. 2018 yılında muhtar seçilen Dilek Efe, hayallerini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyor. "Aydıncık’ın tek kadın muhtarıyım" Köyünde yaşanan su sorununu çözdüğüne dikkat çeken Efe, "Cenazelerimizde, mevlütlerde su olmuyordu, tankerlerle su alıyorduk. Aydıncık’ın tek kadın muhtarıyım. Hizmetler iyi gidiyor. Hayallerimi gerçekleştirdim. Su ve yol sıkıntımız vardı onu çözdük. Köyümü çok seviyorum. Bana zor gelmedi. Her şeyi yapıyorum. Zorlukları da var kolay yönleri de var ama ben zorlanmadım" dedi. "Köyüm için elimden geleni yapacağım" Muhtar olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Efe, "Hayallerimin peşinden gideceğim ve köyüm için elimden geleni yapacağım. 3 çocuk annesiyim. Çocukların üniversitesinin bitmesini bekledim. Bitirdiler. ‘Anne biz arkandayız’ dediler. Kardeşlerim ve köyün gençleri destek verdi. Destek verenler köyüm için elimden geleni yaptığımı gördüler, yanılmadılar" ifadelerini kullandı.
Yağmur, soğuk demeden enstrümanını çalıyor
11 Aralık 2025 Perşembe - 10:40 Yağmur, soğuk demeden enstrümanını çalıyor Yozgat’ta yaşayan Ersin Aşık, sokak müziği yaparak çocukluktan gelen yeteneğiyle sanatını birleştiriyor. İstanbul’da yaşarken Yozgat’a taşınma kararı alan ve hayatını 22 yıldır Yozgat’ta sürdüren Aşık, şehrin farklı noktalarında akordeon çalıyor. Ailesinin sorumluluklarını da omuzlayan Aşık, gayretiyle takdir topluyor. 17 yaşında özel ihtiyaç sahibi çocuğu bulunan Ersin Aşık, eşinin oğluyla ilgilendiğini, kendisinin de müziği ile evine destek olduğunu belirtiyor. "Bu dirayetle aşamayacağımız engel kalmayacağını düşünüyorum" Yozgat halkından çok destek gördüğünü ifade eden Aşık, "Ben bu işi çocukluğumdan beri yaptığım için kar kış yağmur hiç fark etmeden belirli müsaadeleri talep ederek yapıyorum. İşimi severek yapıyorum, kendi ayaklarının üzerinde durması çok güzel bir şey. Bu dirayet ve kuvvetle aşamayacağımız engel kalmayacağını düşünüyorum" dedi. "Allah’a şükürler olsun bir gayretim var" Bazen Kayseri’ye gidiyorum, Yozgat’ta eski Askerlik Şubesi önünde, İstanbul’da Beyoğlu, Pendik’te müzik yaptığım oluyor. Kışın hep buralardayım. Sanatımı burada icra ediyorum. Çok olumlu geri dönüşler alıyorum. Bir duyarlılık var. Yaptığımız hiçbir işten erinmememiz lazım. ‘Benim işim yok, çalışamıyorum’ dememek lazım. Eşim epilepsi hastası, çocuğum otizmli. Sabit bir işe girdim. İşe gitmem gereken saatte eşimin bayıldığını gördüğüm oldu, çocuğumu okuluna hazırlamam gerekti. Ben de en iyi çözümün bu işi yapmak olduğunu düşünerek evliliğimin ilk başından beri hatta çocukluğumdan beri evimi kontrol açısından iyi oluyor. ‘Geç kaldın’ diyenim yok, Allah’a şükürler olsun bir gayretim var. Bir insan farklı bir iş yapıyor olabilir ama herkesin bir hikayesi vardır. Amirinden memuruna kadar bütün vatandaşlarımıza sevgilerimi saygılarımı gönderiyorum" şeklinde konuştu.