POLİTİKA - 07 Haziran 2018 Perşembe 12:54

Bozdağ: “Yunanistan’ın bu tutumunu not ettik”

A
A
A
Bozdağ: “Yunanistan’ın bu tutumunu not ettik”

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Yunanistan’ın FETÖ’cü askerleri koruma altına alıp konuyu NATO’ya taşımasıyla ilgili, "Yunanistan’ın hem komşuluk hukukuna hem de uluslararası hukuka aykırı yaklaşımlardan fevkalade rahatsızız.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Yunanistan’ın FETÖ’cü askerleri koruma altına alıp konuyu NATO’ya taşımasıyla ilgili, "Yunanistan’ın hem komşuluk hukukuna hem de uluslararası hukuka aykırı yaklaşımlardan fevkalade rahatsızız. Türkiye Yunanistan’ın aldığı bu tutumu not etmiştir" dedi.


Seçim bölgesi olan Yozgat’ta çalışmalarını sürdüren Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yunanistan’ın 90 FETÖ’cü askeri koruma altına alıp konuyu NOTA’ya bildirmesi ile ilgili bir soruyu yanıtlayan Bozdağ, “Yunanistan Türkiye gibi askeri darbelere maruz kalmış bir ülkedir. Askeri darbelerin ne olduğunu en az bizim kadar bilmektedirler. 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü sonrası başarısız darbecilerin bazıları Yunanistan’a kaçtılar ve orada himaye gördüler. Biz Türkiye olarak, darbeye karışan, darbeci, FETÖ’cü bu kişilerin Türkiye’ye iadesini kabul ettik. Uluslararası hukuk Yunanistan’ın bunları iade yapmasını emrediyor. Burada bir takdir hakları olmadığı delilerle çok sağlam ama buna rağmen Yunanistan iadeyi gerçekleştirmedi. Bazılarına sığınma hakkı veren yaklaşım içerisine girdi. Bunları korumak ve kollamak için başka tedbirler de aldı. Hem komşuluk hukukuna hem de uluslararası hukuka aykırı yaklaşımlardan fevkalade rahatsızız. Türkiye Yunanistan’ın aldığı bu tutumu not etmiştir. Bunları not ettiğimizi Yunanistan’ın da bilmesinde fayda vardır. Konunun NATO ile bir alakası yoktur. Başkalarının bu konuma müdahil olmasına neden olacak hukuki bir yolda bildiğim kadarı ile yoktur. İki ülkenin arasındaki bir konudur. Yunanistan adli makamları zaten kararını vermiştir. Yunan adli makamları Türkiye’nin aleyhinde bir karar verdi diye Türkiye terörle mücadelesinde vazgeçecek değildir. FETÖ’cü teröristlerle de mücadele etmekten vazgeçmeyecektir. Bilindiği gibi biz FETÖ terör örgütü ve onların teröristleri ile yurt dışında etkin ve kararlı bir şekilde mücadelemize devam ediyoruz. Buna Yunanistan veya bir başka ülkenin kendi egemenlik sahası içerisinde dilediği gibi tavır koyma hakkı olabilir ama bizim terörle mücadelemizi engellemez bu. Dolayısıyla biz mücadelemize devam edeceğiz” dedi.



“Bu aşırılıklar esasında Hollanda’nın kendine bir tehdittir”


Bozdağ, Hollanda’da cami önünde domuz mangalı yapılmasının kendisine hatırlatılması üzerine, bu aşırılıkların Hollanda için de bir tehdit olduğuna dikkat çekerek, “Burada provokasyon olduğu çok açık Hollanda’daki Türk toplumunu, Müslümanları provoke etmek isteyen bir aşırı grubun olduğu çok açık. Çünkü Müslümanların bu konudaki tutumu, bu konuya bakışı çok nettir. Böyle bir noktada getirip onların kapısının önünde mangal partisi yapmak açık bir şekilde Türk toplumunu ve Müslümanları provoke etmektir. Bu aşırı örgüt bunu yapıyor. Ama burada Hollanda hükümeti aşırıcıların yaptığı bu düşmanlığa provokasyona izin vererek destek olmuştur. Aslında toplumsal barış ve ülke içerisinde huzur ve güveni koruma hükümetin görevidir. Bunu bozmak isteyenlere karşı hükümet tavır geliştirmek ve onları engellemekle mükelleftir. Bildiğim kadarıyla Hollanda hükümetinin de anayasa ve yasaları gereği bu görevi vardır. Ama maalesef hükümet bu görevi tam olarak yerine getirmemiştir aksine aşırıcıların provokasyonuna izin vermiştir. Buradan Hollanda hükümetine Türk toplumunu korumaya onlara karşı suç işleme eğilimi olanları engellemeye davet ediyorum. Çünkü Hollanda’da yaşayan Türk toplumunun can güvenliğinin, mal güvenliğini bütün hak ve hürriyetlerini korumak evvela Hollanda hükümetinin mesuliyeti altındadır. Hollanda hükümetini bu mesuliyetinin gerekçeleri neyse yerine getirmeye davet ediyorum. Oradaki Türk toplumunun hayatını ve diğer haklarını korumaya mülklerini korumaya davet ediyorum. Saldırılara karşı da onları engellemeye davet ediyorum. Ama görüyoruz ki Hollanda hükümeti maalesef görevini yapmak yerine bunları yok etmek isteyenlere destek veriyor, izin veriyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Avrupa’da yükselen yabancı düşmanlığı, ırkçılık, aşırıcılık, ayrımcılık, İslam düşmanlığı Avrupa değerlerine de büyük zarar vermektedir. Bugün Türk toplumuna ve orada yaşayan Müslümanlara, yabancılara büyük bir tehdit olarak görünse de bu aşırılıklar esasında Hollanda’nın kendine bir tehdittir. Bu tehdit karşısında olumlu tavır takılmayanlar yarın bu tehditle baş etmek için daha büyük tedbirler almak zorunda kalacaklardır. Biz onları ileri de daha büyük tedbirler almak zorunda kalacak adımları atmamaya ve bu ayrımcılığı yabancı düşmanlığını, İslam düşmanlığı yapanlar karşı ortak ve bunları engelleyici tutum almaya davet ediyorum” dedi.



“Seçimin varlığı terörlü mücadeleyi zaafa uğratmaz”


Seçimlerin terörlü mücadeleyi zaafa uğratacağı yönündeki iddiaları da cevaplayan Bozdağ, “Terörle mücadele Türkiye için son derece önemlidir. PKK ve diğer terör örgütleri Türkiye’nin hem ulusal güvenliğini hem de bölünmez bütünlüğünü tehdit etmektedir. Türkiye ulusal güvenliğini ve bölünmez bütünlüğünü korumakla mükelleftir. Terörle mücadeleyi her zaman esas almış bir ülkeyiz. Seçim var diye veya bugün şöyle bir gündem var diye, teröristler ile terör örgütlerine Türkiye’nin göz yumulmasını kimse beklemesin. Terörle etkili ve kararlı mücadelemiz her zaman devam edecektir. Seçimin varlığı bu mücadeleyi zaafa uğratamaz uğratması da mümkün değildir. Bizim Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatını yaparken de Türkiye’nin başka gündemleri vardı. Biz eğer o gündemlere baksaydık belki de o harekatları yapamazdık. Türkiye’nin aynı zamanda onlarca gündemi birlikte icra etme gücü ve kabiliyeti vardır. Bir yandan seçim çalışmaları yürür bir yandan da Türkiye’nin terörle mücadelesi etkin ve kararlı bir şekilde devam eder.Terör örgütleri nerede olursa olsun, teröristler nerede olursa olsun Türkiye için hedeftir ve tehdittir. Türkiye terör ve teröristleri inlerinde imha etme politikasını kararlılıkla uygulayarak, yurt içinde veya yurt dışında nerede olurlarsa olsun onları bulup yok etmek, etkisiz hale getirmek için bizim güvenlik güçlerimiz tüm imkan ve kabiliyetlerini kullanmaktadır. Bundan sonra da kullanacaktır” ifadelerini kullandı.



“Hamilik yaptıkları teröristleri imha edeceğiz”


CHP’yi teröristleri himaye etmekle suçlayan Bozdağ, “Irak’ın kuzeyinde terör örgütünü etkisiz hale getirmek, sınırımızın dışından sınırımızın içerisine yönelen terör tehdidini sınır dışında karşılamak terörle mücadelemiz bakımından son derece önemlidir. Kandil’den terör örgütünün yönetildiğini hepimiz biliyoruz. Oradan Türkiye’ye terörist sokulduğunu hepimiz biliyoruz. O zaman bizim buraya karşı tedbir almamız doğal hakkımızdır. Uluslararası hukukta Türkiye’nin bu anlamda adımlar atmasına hak vermektedir. Bizim burada şaşırdığımız şey şu; Biz terörle mücadele ediyoruz, biz Zeytin Dalı harekatı diyoruz CHP’den ses geliyor, Afrin’i temizleyeceğiz diyoruz CHP’den ses geliyor. Fırat Kalkanı harekatı diyoruz aman yapmayın diye ses yine CHP’den geliyor. Kandil’de terörle mücadele, PKK, operasyon diyoruz ses yine CHP’den geliyor. Bizim şaşırdığımız bu. Biz terörle mücadele yapıyoruz ama bu mücadele sırasında ses CHP’den geliyor. Neden CHP terörle mücadeleden rahatsız oluyor? Kabul edilebilir bir şey değildir. Türkiye, seçim var diye terörle mücadelesini zayıflatacak, yavaşlatacak veya bu mücadelesinden vazgeçecek bir ülke değildir. Her şart altında bizim terörle mücadelemiz devam edecektir. Bunun seçimle bir alakası yoktur. Türkiye dün terörle mücadele yaparken seçim mi vardı. Halk oylaması yapılırken ve terörle mücadele edilirken, o zaman seçim var diyorlar mıydı. Ama şimdi diyorlar. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Terörle mücadele devam edecektir. Cumhuriyet Halk Partisi istediği kadar sesini yükseltsin. Biz onların hamiliğini yaptığı teröristleri etkisiz hale getirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.