GÜNDEM - 17 Eylül 2015 Perşembe 02:22

Osman Pamukoğlu: 'Mermiden kurtulabilirsiniz ama...'

A
A
A
Osman Pamukoğlu: 'Mermiden kurtulabilirsiniz ama...'

Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Eski Genel Başkanı Emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu, Eskişehir’de düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, son günlerde yaşanan terör olaylarını eleştirdi. Pamukoğlu, 'Bu tip mücadelede mermiden kurtulabilirsiniz ama ruhunuzun tahrik olmasından kurtulamazsınız.' dedi.

HEPAR Eskişehir İl Başkanlığı tarafından bir otelde düzenlenen ‘Terör ve Siyaset’ konulu konferansta konuşan Pamukoğlu, savaşın insanoğlundan kaynaklandığını belirterek, “PKK’nın nasıl bitirileceği ile ilgili ne yapılacağını nasıl yapılacağını hangi yöntemle yapılacağını söylemeleri mümkün değil, aslında belli son 3-4 yıldır bir savaştır barış lafıdır gidiyor. Eğer barış lafını konuşuyorsanız savaştasınız demektir. Savaşta değilsek barış neden konuşulsun? Aylardır mültecilerin halini denizlerde ve karalarda görüyorsunuz değil mi? İşte savaş insanoğlunun ikiyüzlülüğünden ve aç gözlülüğünden çıkıyor. Bu insanın genetik yapısında böyle” dedi.

1978’DE 30, 1993’DE 13 BİN SİLAHLI PKK’LI DAĞ KADROSU VARDI

PKK terör örgütünün yapılanmasını anlatan Pamukoğlu, şunları söyledi:

“Yapılacak şey şu; Bu savaş sanatı neyse buna göre ulusların yetiştirilmesi lazım. Savaş yapmasanız bile. Sizin iyi savaştığınızı öğrendikleri an size kimse sataşamaz. PKK, 1978’de Diyarbakır’ın kuzeyindeki köyde toplandılar, 30’a yakın PKK dedikleri partiyi kurdular. 12 Eylül askeri darbesinden korktukları için Filistin’deki kamplara gittiler. O kamplarda 1983’e kadar örgütlendiler, eğitildiler. Bu İmralı’daki, o bilinen eşkıya reisi hep o 30 kişiye dahil olanlardır. 1983’de hem Talabani hem de Barzani PKK’yı Kuzey Irak’taki bölgesine yerleşmesine müsaade etti. 1 yıl sonra PKK ilk defa Türkiye Cumhuriyeti Devleti hudutlarında iki yerde saldırdı. İlk kez kamuoyu bunları Eruh ve Şemdinli baskınlarında tanıdı. O yıllarda çok zayıflardı, Hakkari’nin köylerinde dolaşıyorlardı. 1990 yılına kadar bunlar hep 20-30 kişilik 10-15 kişilik gruplarla dolaşıyorlardı. Gençlerin bizi kimlerin nasıl bu hale getirdiğini bilmesi lazım. 1991 yılında PKK tüm Hakkari ve Şırnak’taki sınır karakollarına aynı anda saldırdı. Karakollarda 30-40 jandarma askeri var. 1991-1992 o döneme bakıldığında basılmayan karakol kalmadığı gibi, bazı karakollar 2 kere, 3 kere, 4 kere 5 kere basılmış. 93 yılında dağlarda yani Kuzey Irak dahil 13 bin silahlı PKK’lı dağ kadrosu vardı.”

TARİH BUNLARI YAZACAK

Önümüzdeki 100 yıl sonra tarihçilerin bu olaylara değineceğini ifade eden Pamukoğlu, “Bu sanki kendi kendine oldu. Böyle bir şey yok. Bir tarih yazılacak ama bu benim anlattığım gibi yazılacak. Tarihçiler bunu böyle yazacak. 100 yıl sonra ‘Bir milletin başına gelenler’ adıyla yazılacak. Tüm hakimiyetleri Kuzey Irak’ta. Artık herkes bunu öğrendi. Bu nasıl oldu da bu hallere geldi? Nasıl son 1,5 ayda 127 şehit? Bir de insanların fark etmediği bir şey var. 6 tane yaralı 7 tane yaralı. Bir şey daha var. Bu tip mücadelede mermiden kurtulabilirsiniz ama ruhunuzun tahrik olmasından kurtulamazsınız” ifadelerini kullandı.

DOÇKALAR IRAK’TAN BİNGÖL VE TUNCELİ’YE NASIL GİTTİ?

PKK’nın destekçilerinin Türkiye’nin NATO müttefikleri olduğunu ileri süren Pamukoğlu, “Son 1,5 - 2 ayda Bingöl’de Tunceli’de 9 tane doçka var. O bütün bir silah değil 3 parçadır. Irak ile Tunceli ve Bingöl’e bu dokçalar nasıl gitti? PKK sırtında mı götürecek o kadar mühimmatı? Bu nasıl kökü saçağı ile bitirilecek. Bunu kim yapabilir, nasıl örgütlenme ile yapabilir? Hangi istihbaratla yapabilir? Bunu kim yapacak? Halk var, bunun meclise seçip gönderdikleri var. Bir de devletin Eski Yunan’dan gelen örgütlenmesi, yani bürokratlar var. Herkes şöyle bir muhakeme yapacak. Kim ne yapacak, nasıl yapacak da bu iş bitecek? Hiçbir ülkenin topraklarında terör yabancı ülkelerin dış desteği olmadan asla büyüyemez, asla gelişemez, asla iş yapamaz. Bunların destekçileri maalesef bizim NATO’dan müttefiklerimiz” şeklinde konuştu.

Konferans, Pamukoğlu’nun konuşmasının ardından soru-cevap bölümü ile sona erdi.

GÜLÇİN ÖZDEN KELOĞLANOĞLU 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yerlikaya duyurdu: İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonlarında 16 gözaltı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonları ile suç örgütü üyesi 16 kişinin gözaltına alındığını duyurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda, İstanbul’un Beşiktaş, Esenyurt, Sultangazi, Gaziosmanpaşa ve Pendik ilçelerinde "Mahzen-33" operasyonları düzenlendi. Operasyonda, yağma, iş yeri kurşunlama, çok sayıda silah bulundurmak, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, uyuşturucu imalatı ve ticareti, tehdit ve hakaret suçlarına karıştığı tespit edilen organize suç örgütü üyesi 16 şahıs yakalandı. Operasyonlar neticesinde, 1 adet el bombası, 1 adet AK-47 uzun namlulu silah, 2 adet ruhsatsız tabanca, muhtelif miktarda uyuşturucu madde ve 1 adet çalıntı motosiklete el konuldu. İçişleri Bakanı Yerlikaya, organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdiği paylaşımda, “22-26 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen operasyonlarda yakalanan 16 şüphelinin, Pendik ilçesinde 25 Nisan tarihlerinde eylemde kullanacağı değerlendirilen patlayıcı mühimmat ile yakalandığı, Beşiktaş ilçesinde iş insanının tehdit edilmesi eylemini yaptıkları, Esenyurt ilçesinde 22 Nisan tarihinde gerçekleştirilen kıraathane, kafe, terzi, börekçi araç ve ikamet kurşunlanması olmak üzere 7 ayrı iş yeri kurşunlama eylemlerini gerçekleştirdikleri, Gaziosmanpaşa ilçesinde 24 Nisan tarihinde kişiyi kaçırma, hürriyetinden yoksun kılma eylemini yaptıkları tespit edildi. Operasyonları gerçekleştiren Kahraman Polisimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle” ifadelerini kullandı.
Eskişehir ESTÜ’den UNESCO kürsüsü başarısı Eskişehir Teknik Üniversite’si (ESTÜ) “Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri” başlıklı UNESCO Kürsüsü başarısı ödülünü aldı. Eskişehir Teknik Üniversite’sinde Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü öğretim elemanlarından Prof. Dr. Sayın Saye Nihan Çabuk’un başkanlığını, Doç. Dr. Sayın Gordana Kapla’nın da eş başkanlığını yaptığı “Geographical Information Technologies (Remote Sensing and Geographical Information Systems) in Environmental Planning and Management” (Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri) başlıklı UNESCO Kürsü önerisi verildi, ülkedeki yükseköğretim kurumları tarafından yapılan birçok başvuru arasından UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından desteklenmeye layık görülen 2 başvurudan biri oldu. Kürsü, coğrafi bilgi teknolojilerinin yardımıyla iklim değişikliği, afetler ve kentleşme gibi konulara odaklanarak doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesine yönelik bilgi, eğitim ve farkındalık kazandırmayı hedeflediği ifade edildi. Lisansüstü seviyede konuyla ilgili verilecek dersler, vaka temelli çalışmalar, projeler, yayınlar, çalıştaylar, saha ziyaretleri ve konferanslar gibi bir dizi etkinlikle desteklenmesi planlanan kürsü, 4 yıllık bir süreyi kapsadığı projede belirtildi. Ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak olan proje, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılmasına katkı sağlamak üzere ve UNESCO stratejik hedeflerine uyum kapsamında oluşturulan Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri Kürsüsü, ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün en önemli sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak. Kürsünün uluslararası ve ulusal destekçileri arasında Zagreb Üniversitesi, Samangan Üniversitesi, Lyon Üniversitesi, Aziz Kiril ve Metodiy Üniversitesi, Tipaza Üniversitesi, Al al-Bayt Üniversitesi gibi yükseköğretim ve araştırma kurumlarının yanı sıra, ESRI ABD, ESRI Türkiye, Başarsoft Uganda, Cybertech, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, Tasarım ve Planlama Akreditasyon Derneği gibi kuruluşlar da projede bulunduğu söylendi. UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlanan projede ilk kez 1992 yılında başlatılan UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlıyor. UNESCO Kürsüleri, üniversitelerle bağlantı kurarak ve üniversitelerarası iş birliğini teşvik ederek bilgiyi sınırlar ötesine taşıyabilme sayesinde, UNESCO’nun tüm yetki alanlarındaki araştırma, eğitim ve program gelişimini ilerletmekte. 2023 yılı Kasım ayı itibariyle dünya çapında 120 ülkede 850 UNESCO Kürsüsü ve UNITWIN ağı kurulmuş olup 1993-2024 yılları arasında Türkiye’den sadece 18 üniversitede UNESCO Kürsüsü oluşturulduğu belirtildi.