POLİTİKA - 30 Temmuz 2015 Perşembe 13:42

Davutoğlu: 'MHP ile temas sürecek'

A
A
A
Davutoğlu: 'MHP ile temas sürecek'

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'MHP, şu anda hükümet ortaklığı görüşmesi yapmak istemediğini ifade ettiler ama temas halinde olmaya da karar verdik ve MHP ile de Sayın Faruk Çelik koordinasyonunda yürütülen çalışmalar da sürüyor. İcap ettikçe tespit ettiğimiz temas noktaları üzerinden çalışmalar sürecek' dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "MHP, şu anda hükümet ortaklığı görüşmesi yapmak istemediğini ifade ettiler ama temas halinde olmaya da karar verdik ve MHP ile de Sayın Faruk Çelik koordinasyonunda yürütülen çalışmalar da sürüyor. İcap ettikçe tespit ettiğimiz temas noktaları üzerinden çalışmalar sürecek" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde 103'üncüsü düzenlenen 'Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, geçmiş dönemlerdeki siyasi tablolar hakkında bilgi vererek, "Bugün terörün sözcülüğünü yapan bazı siyasiler o günlerde sevinç ve zafer çığlıkları içinde birçok şehrimizde kalaşnikoflarla kutlama cürreti göstermişti. O günleri hatırlarsınız bazı partiler bloklardan bahsetmişlerdi, AK Parti'nin seçiminin kaybettiği iddiası ve Türkiye'de yeni bir dönemle birlikte AK Parti karşıtlığına dayalı siyasi bloklaşma olacağı iddiası gündeme getirildi.

Biz, sabırla hem bize verilen mesajı, halkımızın verdiği mesajın gereğini yapmaya çalıştık. Sadece ve sadece Türkiye için parti çıkarlarımızın ülke çıkarlarının önüne geçmeyeceğini gösteren tavrı ortaya koyduk. Bütün milletimizin önünde cereyan etti 7 Haziran'dan bugüne yaşananlar" ifadelerini kullandı.
AK Parti'nin Türkiye'yi kaosa sürükleyecek hükümetsizlik dönemine izin vermeyeceğini anlatan Davutoğlu, "7 Haziran seçimlerinin gerektirdiği siyasi tavrı gösterecektir. Türkiye'nin uluslararası itibarını ve 13 yıllık kazanımlarımızı tehlikeye atacak hiçbir adıma izin vermeyecektir. Gerilim politikalarına karşı uzlaşma ve birlik politikalarını öne çıkaracaktır" dedi.

TBMM'deki Başkanlık seçimine değinen Davutoğlu, "Karşı taraftaki blokların biraraya gelip başka bir adayı seçmesi siyasetin ahlakına aykırı olurdu. Adım adım sabırla bu yolun taşlarını döşedik. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı ve Başbakanı ilk üç siyasi yine AK Parti kadrolarının elindedir. Bunu söylerken, diğer siyasi partilerin bu konuda herhangi bir hakkı yok demiyorum ama şunu demek istiyorum 258 milletvekiliyle AK Parti Türk siyasetinin merkezindeki ve önündeki öncü partidir, öncü parti olmaya devam edecektir. Siyaset mühendislikleri yapıldı, Türkiye içinde ve dışında. Bunları da anormal görmüyorum herkes bir hesap veya bir siyasi bir beklenti içinde olabilir ama AK Parti'nin neredeyse suçlu sandalyesine oturtulduğu bir Türkiye dizayn etmek isteyenler oldu. Cumhurbaşkanımızın, Cumhurbaşkanlığı makamı izole edildiği, dışlandığı bir Türkiye inşa etmek isteyenler oldu. Bu hayale kapılanlar oldu 8 Haziran sabahı ama aradan bir buçuk ay geçtikten sonra herkes bugün görmektedir ki AK Parti olmadan Türkiye'de siyaset dizayn edilemez, siyasetin doğası şekillenemez. Hepinizin üzerinde olağanüstü bir sorumluluk var. Kutuplaşma siyasetine ve dışlama siyaseti yerine biz birleştirme ve uzlaştırma siyasetini takip etmeye devam edeceğiz. Çünkü, milletimiz bunu istedi. Bu dönem gösterdi ki Cumhurbaşkanlığı makamı dışlanarak, izole edilerek Türkiye'de meşruiyet siyaseti yapılamaz. Meşruiyetin her makamın bulunduğu yerin hakkını vermekten geçer" diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Birileri Erdoğan karşıtlığı, Davutoğlu karşıtlığı, AK Parti karşıtlığı üzerinden siyaset ve algı operasyonları yapabilir ama siyaseti düzenleyemez. Siyaseti düzenleme gücü, milletten alınan yetkiyle yapılır. O yetki şunu söyledi, bütün partiler biraraya gelse ne olabilirse bir uzlaşı kültürü içinde çıksın. Biz uzlaşı kültürü olarak hem kendi gücümüzün hem de bugünkü siyasi tablonun farkındayız. Kendi gücümüzün farkında olup bugünkü siyasi tabloyu doğru okuyamazsak bir müddet sonra kendi içimizde çelişkiye düşeriz ama birilerinin çizdiği siyasi tabloyu veri kabul edip gücümüzü unutursak kendi özgüvenimizi kaybederiz. Birileri bunu istedi ama milyonlarca AK Partilinin en önemli güç kaynağı özgüvenidir. Her zorlukla karşılarız ama özgüvenimizi asla kaybetmeyiz."
 

SİYASİ PARTİLER İLE YAPILAN İSTİKŞAFİ GÖRÜŞMELER
Siyasi partiler ile yapılan istikşafi görüşmeleri hatırlatan Davutoğlu, "Vatandaşlarımız şahittir, kullandığımız dilden herkes bir anlamda Türkiye'de yeni bir siyaset başlatma iradesini ve bu anlamda da AK Parti'nin seçim sonuçları ve milli iradeyi doğru okuma gücünü görmüştür. Hiçkimseyi dışlamadık. özellikle yaptığımız hükümet ortaklığı görüşmelerinde muhalefet parti liderlerinin olumlu tavırları ve ziyaretimiz esnasında farklı görüşler olsa da bu görüşmeler esnasında CHP ile istikşafi anlamda karşılıklı olarak fikirlerimizin test edileceğini görüşmeleri başlatma kararı verdik.Bu, bir koalisyon müzakeresi aşaması değil. Her iki tarafın heyetleri biraraya gelerek bir şekilde AK Parti ve CHP'nin kanaatlerini karşılıklı olarak not edecekler. Dün de evvelsi gün de bu toplantılar başlatıldı. Bu hafta içinde bu görüşmeler devam edecek, daha sonra bunlar Genel Başkanlara aktarılacak. MHP şu anda hükümet ortaklığı görüşmesi yapmak istemediğini ifade ettiler ama temas halinde olmaya da karar verdik ve MHP ile de Sayın Faruk Çelik koordinasyonunda yürütülen çalışmalar da sürüyor. İcap ettikçe tespit ettiğimiz temas noktaları üzerinden çalışmalar sürecek" diye konuştu.
Davutoğlu, "Seçim sarhoşluğu içinde AK Parti ile asla diyen HDP ile de görüştük ama terör konusundaki tutumları sebebiyle bu konuda herhangi bir mesafe almamızın mümkün olmadığını ifade etmek isterim. Hükümet ortaklığı konusunda sürdürdüğümüz açık ve ilkeli tutumu bundan sonra da devam ettireceğiz" dedi.  

ENİSE YAPAR 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik AK Partili kadınlar Gazzeli anneler için seslendi AK Parti Bilecik İl Kadın Kolları Başkanı Semra Aydemir, Anneler Günü öncesi Gazze’de hayatını kaybeden anneleri hatırlatarak, "AK Partili kadınlar olarak Gazzeli anneler için dimdik ayaktayız” dedi. Atatürk Parkı’nda AK Parti Bilecik İl Başkanı Serkan Yıldırım, AK Parti Bilecik İl Kadın Kolları Başkanı Semra Aydemir ve ak kadınların katıldığı açıklamada, Gazze’de hayatını kaybeden anneler anıldı. Burada bir açıklama yapan AK Parti Bilecik İl Kadın Kolları Başkanı Semra Aydemir, "İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze şeridine düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişi öldü, 78 bin 18 kişi yaralandı. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadın öldü. Günde ortalama 63 kadın hâlâ ölüyor ve bunların 37’si ise anne. Kayıp ve akıbeti bilinmeyen kadınların sayısı 2 bin 100. Filistin’de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle yaklaşık 60 bin hamile kadın risk altında. Her gün 180 anne ölümle burun buruna doğum yapıyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın birleşmiş milletler ve pek çok uluslararası platformda haykırdığı gibi ‘Savaşın da bir ahlakı, hukuku vardır. Sivillerin hedef alındığı saldırıyı haklı gösterecek tek bir neden dahi olamaz’. Cumhurbaşkanımız ve hanımefendinin çocuk ve kadınlar başta olmak üzere sivilleri korumak için yaptığı pek çok girişim tüm dünyaya örnek oluyor. Hamas’ın ateşkes masasına oturmayı kabul etmesi gelecek için bir umuttur. Ancak çağrıya rağmen özellikle Gazze ve Refah’ta artarak devam eden saldırılar İsrail’in niyetini ortaya koymuştur. Biz anneler olarak yine de İsrail’e bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; ateşkes için bir adım bekliyoruz. İsrailli yetkililere soruyorum: Vaad edilmiş topraklar hedefinizi, hayattan kopardığınız annelerin ve çocukların bedenleri üzerine mi inşa edeceksiniz?. Bizler bugün AK Parti Bilecik İl Kadın Kolları Başkanlığı, teşkilatlarımız, kadın milletvekilleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri olarak buradayız. Şu anda 81 ilde ak partili kadınlar olarak Gazzeli anneler için dimdik ayaktayız" ifadelerine yer verdi.
Ankara Yaşayan miras unsurlarında mesleki standart dönemi başladı Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) ile Anadolu El Sanatlarını Yaşatma ve Geliştirme Derneği (ANELSANDER) arasında geleneksel el sanatlarını yaşatmak ve bu mesleklerin standartlarını belirlemek için işbirliği protokolü imzalandı. Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü ile Anadolu El Sanatlarını Yaşatma ve Geliştirme Derneği (ANELSANDER) arasında işbirliği protokolü imzalandı. Protokol imza törenine MYK Yönetim Kurulu ve Kurum Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Selim Terzi ve ANELSANDER Başkanı Uğur Bent Türker’in yanı sıra kurum ve dernek yöneticileri katıldı. “Atalarımızdan kalan kültürel mirasımızı gelecek nesillere taşımamıza vesile olmasını diliyorum” MYK Yönetim Kurulu ve Kurum Başkanı Prof. Dr. İlhan, ata yadigarı mesleklerin tanımlanması ve gelecek nesillere aktarılması için uzun süredir çalışma yapmayı planladıklarını ifade etti. İlhan, Anadolu’da yaşadığı bilinen geleneksel sanat ve zanaatların gün ışığına çıkartılması amacıyla ANELSANDER ile 6 Haziran 2023 tarihinde 21 meslekte standart hazırlamak üzere çalışmalara başladıklarını kaydederek, “Sadece Mesleki Yeterlilik Kurumu ve sivil toplum kuruluşuyla olmaktan öte Kültür ve Turizm Bakanlığı paydaşlarımızdan birisi. Bu yüzden de bu çalışmaya başlarken Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile bir arada yapalım ve protokolü birlikte imzalayalım diye düşündük. İmzalayacağımız bu üçlü protokolün tüm taraflara hayırlı olmasını ve bize atalarımızdan kalan kültürel mirasımızı gelecek nesillere taşımamıza vesile olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. “Şu anda 6 bin 335 kültürel miras taşıyıcısı sanatçımız var” Geleneksel kültürel mirasın keşfedilmesi ve önce bugüne, sonra da geleceğe aktarılmasının kıymetli olduğuna dikkati çeken Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Terzi, “17 Ekim 2003 tarihinde Paris’teki 32. Genel Konferansta’ki kararla Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi’nin 2006 yılından beri tarafıyız. UNESCO’ya 30 unsurla birlikte dahil olup, şu an dünyada ikinci konumda olan bir ülkeyiz. Şu anda 6 bin 335 kültürel miras taşıyıcısı sanatçımız var. 6 bin 335 sayısının 2 bin 270’i el sanatlarıyla uğraşan sanatçılarımız. Bunların anlatılması, görünür olmasının sağlanması çok önemli. Dolayısıyla bugün atılmış olan bu imza da bu görünürlüğü daha iyi bir noktaya getirecek” ifadelerini kullandı. ANELSANDER Başkanı Türker ise şunları söyledi: “Kültürel değerlerimizi yaşatan, geleneğe aktaran sanatkarlarımızın belli bir disiplin altında terminolojik olarak da belli bir disiplin altında yaptıkları sanatın ifade edilmesiyle ilgili bir çalışmanın altına elimizi koyduk. Neticede kuşaktan kuşağa aktardığımız bu el emeği göz nuru sanatlarımızı disiplin altına almak, standart çalışmasını yapmak üzere önemli bir başlangıç için buradayız. Hakikaten bu süre içerisinde bizler de birçok şeyi bilmediğimizi gördük. Onlarla tekrar yenilendik, donandık hakikaten. Bu tarihe geçecek önemli çalışmada üst kurumumuz her anlamda bizim her zaman yanımızda olan, her çalışmamıza destek veren Kültür ve Turizm Bakanlığımızın değerli mensuplarına ve Mesleki Yeterlilik Kurumumuza çok teşekkür ediyoruz. Bu kıymetli çalışmanın da bir an önce çok uzun yıllara yayılmadan tamamlanması için bizler de gayet içerisinde olacağız.” Konuşmaların ardından üçlü protokol imzalandı. Protokolle kültürel miraslardan talikacı, bastoncu, yemenici ve ebru sanatkarı mesleklerinin standartları da belirlendi. Hazırlanacak meslek standartları ile Türkiye’de icra edilen geleneksel sanat ve zanaatların kalıcı olması ve meslek mensuplarının kamuya açık meslek tanımlarının yapılması ve bu alanda nitelikli ve yeni meslek erbaplarının yetişmesi hedefleniyor.
Bursa Hemşirenin kök hücre bağışı bir anneye can suyu oldu Doruk Hastaneleri, Kızılay Kan Merkezi aracılığıyla başlatılan kan ve kök hücre bağışı kampanyasına destekte bulundu. Hemşire Goncanur Şen’in kök hücre bağışı sayesinde hasta bir anne sağlığına kavuştu. Doruk Yıldırım Hastanesi’nde bu yıl 3’üncü kez düzenlenen kan ve kök hücre bağışına, hastane personeli ve vatandaşlar kan stokuna katkıda bulunmak için büyük ilgi gösterdi. Kan bağışının önemine değinen Doruk Yıldırım Hastanesi Başhekimi Dr. Cemal Turhan, tüm vatandaşlara kan ve kök hücre bağışı yapma çağrısında bulunarak, "Hepimizin kan ve kök hücreye bir gün ihtiyacı olabilir. Bu ihtiyaca önceden cevap verme özverisinde bulunmak zorundayız" dedi. Kızılay Güney Marmara Kök Hücre Kazanım Uzmanı Ramazan Çiçek ise Doruk Sağlık Grubu’na verdikleri destekten dolayı teşekkür ederek, kan ve kök hücre bağışının önemine değindi. Doruk Yıldırım Hastanesi’nin önceki kan ve kök hücre bağışları sayesinde hastalara şifa olduklarını söyleyen Ramazan Çiçek, "Kan bildiğiniz gibi yapımı olmayan tek ilaç. Tüm vatandaşlarımızı bağış yapmaları için davet ediyorum" diye konuştu. Doruk Yıldırım Hastanesi Laboratuvar Sorumlusu Seçil Turgut da kan ve kök hücre bağışı konusunda farkındalık oluşturmaya devam ettiklerini belirterek, "Hastane çalışanlarımızdan kök hücre uyumunu yakalayarak hastalara yardım elimizi uzatabildik. İnsanlarımıza bağışlar sayesinde hayata tutunabilmelerini sağlayacağına bilincini aşılamamız gerekiyor. Herkese düzenli olarak kan ve kök hücre bağışı yapmalarını tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu. Yaptığı kök hücre bağışı ile hasta bir annenin sağlığına kavuşmasına aracılık eden Doruk Yıldırım Hastanesi Hemşiresi Goncanur Şen ise büyük bir mutluluk yaşadığını söyledi. Kan ve kök hücre bağışının düşünüldüğünden çok daha büyük bir faydasının olduğuna bir kez daha şahit olduğunu vurgulayan Hemşire Şen, “Özellikle annenin sağlığına kavuşarak çocuklarıyla mutlu olması beni çok duygulandırdı” şeklinde görüşlerini belirtti.