KÜLTÜR SANAT - 20 Nisan 2017 Perşembe 21:33

Vizyonda bu hafta - 20 NİSAN 2017

A
A
A
Vizyonda bu hafta - 20 NİSAN 2017

Bu hafta vizyona giren filmleri sizler için derledik. İşte o filmler:

Beden ve Ruh

Uyku ve uyanıklık, zihin ve maddenin ikiliğini temel alan, günlük dünyada belirsiz bir aşk hikayesi.Hastalıklı derecede asosyal Maria, kendi gibi sessiz ve içine kapanık müdürü Endre ile yakınlaşır. Geceleri aynı rüyaları gördüklerini fark ettiklerinde önce korkarlar ancak sonrasında rüyalarındaki birlikteliği gerçek hayata taşımaya çalışırlar.

Ildikó Enyedi’nin yazıp yönettiği filmin başrollerinde Morcsányi Géza, Alexandra Borbély ve Zoltán Schneider yer alıyor. Film, 67. Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı büyük ödülünü kazandı.

Blue

1991 yılında Yavuz Çetin ve Batu Mutlugil tarafından kurulan ve daha sonra Sunay Özgür ile Kerim

Çaplı’nın katıldığı efsanevi rock grubu "Blue Blues Band"in hikâyesini anlatan belgeseldir. Belgeselde Deniz Arcak, Aylin Aslım, Teoman, Kerim Çaplı’nın oğlu Ahmet Çaplı, Gür Akad, Tanju Eksek, Volkan Başaran, Melis Danişmend, Batur Yurtsever, Moğollar grubundan Taner Öngür gibi isimler de yer alıyor.

Yönetmenliğini Sertan Ünver’in yaptığı belgeselinin yapımcılığını ise Suzan Güverte üstleniyor.

Kapan

Chris sıradan bir siyahi gençtir. Sevgilisi Rose ile mutlu bir ilişkisi vardır. Rose bir gün Chris’i ailesinin mülküne davet eder. Avrupalı Amerikalı sevgilisinin ailesinde bir tuhaflık olduğunu sezen Chris bir süre sonra mülkte kalmakta olan siyahi kişilerin bir bir kaybolduğunu öğrenir. Bunun üzerine tuz biber olan şey ise başka bir siyahi adamın kendisine iş işten geçmeden gitmesi yönündeki uyarısı olur. Chris bir şeylerin ters gittiğini sezmeye başladığında kurtulması sandığından çok daha zor olacaktır...

Jordan Peele imzalı korku türündeki yapımın başrollerini Daniel Kaluuya, Allison Williams, Bradley Whitford üstleniyor.

Kayıp Şehir Z

Percy Fawcett kendini Amazon ormanlarına adamış bir kaşiftir. Kaşif, araştırdığı bölgede daha önce bilinmeyen, bir zamanlar bölgeye yerleşmiş olabilecek gelişmiş bir uygarlığa dair kanıtlar bulur. Bunları bilim camiasına açıkladığında ise Amazon yerlilerini vahşiler olarak gören bilim insanları kanıtlara gülüp geçerler. Yılmayan Percy, destekleyici karısı, oğlu ve yardımcısının desteğiyle tekrar Amazon ormanlarına döner. İddiasını kanıtlamak için araştırmalar yapan kaşif, 1925 yılında ise gizemli bir şekilde ortadan kaybolur. Ardından pek çok maceraperest, Fawcett ve ekibini bulmak için yola koyulur ama girişimler sonuçsuz kalır ve bu bölge artık Kayıp Z Şehri (Lost City of Z) olarak adlandırılır...

Gazeteci ve yazar David Grann’ın Fawcett’in azminden yola çıkarak kaleme aldığı ve kendi yaptığı seyahati de anlattığı aynı adlı kitabından uyarlanan film, 20yy.’ın gizemlerinden birini beyazperdeye taşıyor. Yönetmen koltuğunda James Gray var.

Kolonya Cumhuriyeti

Dünyaya gelen uzaylılara karşılama yapılır. Kolonya’ya iniş yapan uzaylı yerel halkın büyün sevgisiyle karşılanır ancak bir kaza olur ve kutlamalar sırasında uzay mekiği yerle yeksan olur. Kolonya’da bir müddet konaklamak zorunda kalan uzaylı ile yerel halkın arasında da kahkaha dolu bir macera başlar. Uzaylının inişiyle birlikte Amerika da tepkisiz kalmaz ve beş bin nüfuslu beldeye savaş açar. Artık işler iyice karşıacaktır...

BKM’nin yapımcılığında hayata geçen Kolonya Cumhuriyeti, Dedemin Fişi, Çarşı Pazar sinema filmlerinin senaristi olarak tanınan Murat Kepez’in de ilk uzun metraj sinema filmi. Komedi türündeki yerli filmde Çağlar Çorumlu, Uğur Bilgin, Mahir İpek gibi isimler yer alıyor.

Maşa ile Koca Ayı

Maşa adında küçük bir Rus kızı ile sirkten emekli, Mişka adında bir ayı arasında geçen maceraları konu edinen yapım, çocuklar için özel hazırlandı ve ilk kez ‘ İnteraktif’ sinema deneyimi yaşatma hedefi taşıyor. Orijinalinde Rus folkloruna ait olan karakterler olan "Masha" ve "Ayı" adlı kahramanların Animaccord Animation stüdyoları tarafından yapılan Rus çizgi filmi özellikle Rusça konuşulan ve Slav coğrafyalarında çocukların ilgiyle ve keyifle seyrettiği bir yapım olarak televizyonda izlenme rekorları kırmıştı. Maşa ile Koca Ayı interaktif animasyon filmi işte bu televizyon çizgi filminden yola çıkılarak Türkiye için özel olarak üretildi. Filmde ülkemize özel olarak Barış Manço’nun oğlu Doğukan Manço ve şarkıcı Aydilge de yer alıyor. İki sanatçı da projede seslendirme olarak değil, direkt yer alıyorlar. Filmin sürprizlerinden biri olarak Doğukan Manço, Barış Manço’nun ‘’Ayı’’ şarkısını yeniden aranje etti.

Max Steel

Genç Max McGrath her ergenlik çağındaki genç gibi normal bir şekilde büyümüştür. Ancak günün birinde Max, vücudunun dünyadaki en güçlü enerjiyi üretebildiğini fark eder. Bu enerjiyle yaşayabilmesinin tek yolu da Steel adlı gizemli bir dünyadışı tekno-organik varlıkla birleşmesidir. İki varlık birbirlerine duydukları ihtiyaç sebebiyle birleşseler de arkadaş olurlar.. Birlikte çalışarak üstün güçleri ile birbirlerini eğitirler, güçlerini birleştirerek bir süper kahraman haline gelirler. İkilinin şimdi el ele vererek dünyayı uzaylı saldırganlara karşı korumaları ve bu süreçte geçmişin sırlarını da çözmeleri gerekmektedir...

Ölüm Fısıltısı filminin yönetmeni olarak tanıdığımız Stewart Hendler’ın yönetmen koltuğunda oturduğu fantastik macera filminin senaryosunda ise Christopher Yost imzası var. Filmin başrolünü Ben Winchell üstlenirken, kadroda Josh Brener, Maria Bello, Andy Garcia, Ana Villafañe, Mike Doyle ve Phillip DeVona gibi isimleri görmek mümkün.

Miraç

Yusuf ile Ali iki küçük arkadaştır. Arkadaşları Ahmet’i kaybetmişlerdir ve onun cennette olduğuna inanmaktadırlar. Bu nedenle Ahmet’e seslerini duyurmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Göğün 7. katına çıkmak için köylülerden akıl alan ikili köyü birbirine katıp, maceradan maceraya atılacaklardır. Film, Hz Muhammed’in Miraç’a çıkışını çocukların gözünden göstermeyi, onların dünyasından vermeyi hedefliyor.

Başrollerinde ünlü oyuncular Ufuk Bayraktar ve Meltem Miraloğlu’nun yer aldığı dram filminin yönetmen koltuğunda Enes Hakan Tokyay otururken senaryosunu ise Yasin Öksüz kaleme aldı. Başrolde yer alan Yusuf ile Ali’yi de Arda Şahin ile Emircan Çal canlandırıyor.

Moana

Moana Antik Polenezya’da yaşayan bir kabilenin şefinin cesur kızıdır. Güçlü ve korkusuz Moana doğanın içinde büyümüştür ve neşeli bir kızdır. Ancak yarı tanrı Maui tarafından yapılan korkunç bir lanet onun adasına dek ulaşır. Maui tanrıça Te Whiti’nin kalbini çalarak onu kızdırmıştır ve şimdi balıkçılar balık tutamaz olmuş, ekinler yetişmeden solar olmuştur. Ancak Moana bu duruma boyun eğmemeye kararlıdır. Güney Pasifik’ten yola çıkan genç kızın amacı laneti sonlandırmak için yarı tanrıyı bulmak ve ona çaldığı şeyi iade ettirmektir...

Daha önce Prenses ve Kurbağa, Define Gezegeni ve Herkül filmlerini birlikte yöneten Disney’in gedikli isimleri John Husker ve Ron Clements, bu defa izleyiciyi şiirsel bir yolculuğa çıkarıyor.

Silence

Film, 17. yüzyılda yaşayan iki rahibin karşılaştıkları şiddet ve baskıyı konu alıyor. Onyedinci yüzyılda Hristiyanlığı tanıtmak ve kayıp olan akıl hocaları Ferreira’yı bulmak için yola çıkan iki Cizvit papaz, Rodrigues ve Garrpe, Japonya’ya geldiklerinde şiddet ve zulümle karşı karşıya kalırlar. Katolikliğin yasadışı olduğu ve varlıklarının yasak olduğu bir dönemde Japonya’ya gelen ikilinin inancı ciddi bir teste tabi tutulacaktır...

Filmin yönetmen koltuğunda usta yönetmen Martin Scorsese oturuyor. Filmin kadrosunda Andrew Garfield, Adam Driver, Liam Neeson, Tadanobu Asano, Issey Ogata, Ciaran Hinds, Yosuke Kubozuka ve Yoshi Oida yer alıyor.

Son Macera

Willie, Joe ve Al uzun yıllardır en yakın dostlar olan 3 yaşlı adamdır. Hayatlarını bir arada yaşayan 3 arkadaş hayatları boyunca para sıkıntısı çekmiştir. Kurtulabilmelerinin tek yolu da hızlı yoldan kıdem emekliliğidir... Para kazanabilmek ve sevdikleri insanlara yardımcı olabilmek için çaresiz kalan 3 adam kafa kafaya verirler. Planları, henüz silah tutmayı dahi bilmeseler de bir bankayı soymak ve kısa yoldan zengin olmaktır.

Başrollerini Michael Caine, Alan Arkin ve Morgan Freeman’ın üstlendiği filmin kadrosunda Joey King, Christopher Lloyd, Peter Serafinowicz, Matt Dillon ve Siobhan Fallon Hogan yer alıyor. Filmin yönetmen koltuğunda Arthur Lewis ve aynı zamanda oyuncu olan Zach Braff oturuyor.

Zer

Zer filmi, New York’ta yaşayan Jan’ın bir şarkıyı aramasının hikayesi. Jan şarkıyı aradıkça; görkemli bir coğrafya, özgün bir kültür, renkli karakterler ve bir katliamın izleri içinde bulur kendini. Yolculuk, babaannesi Zarife’nin bir ömürlük sırrını da açığa çıkaracaktır.

Fotoğraf, Uzak, Son Mevsim: Şavaklar, Fırtına ve Bir Varmış Bir Yokmuş filmlerine imza atan yönetmen ve senarist Kazım Öz’ün altıncı uzun metrajlı filmi olan yapım hem Köprüde Buluşmalar’da hem de Kültür Bakanlığı’ndan yapım desteği alan bir proje. Senaryosunu da Kazım Öz’ün kaleme aldığı filmin başrolünde Nik Xhelilaj yer alıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Başkan Çavuşoğlu’na halk oyunları şampiyonlarını ağırladı Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Türkiye Halk Oyunları Federasyonu’nun düzenlediği Denizli İl Halk Oyunları Yarışması’nda birincilik kazanan Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları ekibini ağırladı. Türkiye Halk Oyunları Federasyonu’nun geçen ay düzenlediği Denizli İl Halk Oyunları Yarışmasında dereceye giren Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları ekibi Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret etti. Ziyarete, Türk Halk Oyunları Federasyonu Denizli İl Temsilcisi ve Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuvar Müdürü Hakan Eyiden, halk oyunları antrenörü Cihan Doğan ve Ahmet Kulaksız ile Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları büyükler ve minikler kategorisi ekibi katıldı. 16 takımın yer aldığı yarışmada, “minikler geleneksel düzenlemesiz” dalda il birinciliği, “minikler geleneksel düzenlemeli” dalda il ikinciliği, “büyükler geleneksel düzenlemeli” dalda il birinciliği ve “büyükler geleneksel düzenlemesiz” dalda il ikinciliği kazanan halk oyunları ekibi aldıkları kupları Başkan Çavuşoğlu’na getirdi. Bölge şampiyonasına katılacaklar Denizli Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları ekibi aldıkları başarılı derecelerle haziran ayında yapılacak bölge yarışmasına katılmaya hak kazandı. Bir süre ziyaretçileriyle sohbet eden Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu halk oyunları ekibinin derecelerini tebrik ederek haziran ayında yapılacak bölge şampiyonasında başarılar diledi.
Kütahya CHP Genel Başkanı Özgür Özel: "Kim hakkını arıyorsa yanında olacağız" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, yerel seçimlerin ardından partisinin seçimi kazandığı il ve ilçelere teşekkür ziyaretlerini sürdürüyor. CHP lideri Özel, Kütahya ziyaretinde yaptığı konuşmada, "Kim hakkını arıyorsa yanında olacağız" dedi. CHP İl Başkanı Tamer Yenikaya ve Belediye Başkanı Eyüp Kahveci’yi tebrik eden Özel, ardından partililere seslendi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Kütahya İl Başkanlığında, "Muhataplarımızla konuşuruz, isteklerimizi söyleriz, makamlara saygısızlık yapmayız, kimseyi dışlamayız ama sokaktan korkmayız, meydanları boş bırakmayız. Mücadeleyi de sonuna kadar yapacağız. Bu parti kaybedilmiş bütün hakları geri alacak. Anayasal hakları geri alacağız, sokaklardan korkmayacağız" dedi. İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Özel, “Evet ekonomi zor durumda ama bunu bu hale getiren ne emeklidir ne emekçidir ne çiftçidir ne de Bağ-Kur’lu esnaftır. Bunu bu hale getirip sonra bir gölge IMF programıyla kemer sıkmak, tasarruf istemek, öğretmen atamamak, bunlar IMF’nin hayaletidir" diye konuştu. Özel, 18 Mayıs’ta İstanbul’da düzenleyecekleri mitingde öğretmenlerin sesini duyuracaklarını söyledi. Özel, “Muhataplarımızla konuşuruz, isteklerimizi söyleriz, makamlara saygısızlık yapmayız, kimseyi dışlamayız ama sokaktan korkmayız, meydanları boş bırakmayız, mücadeleyi de sonuna kadar yapacağız. Bu parti kaybedilmiş bütün hakları geri alacak. Anayasal hakları geri alacağız, sokaklardan korkmayacağız. Avrupa’da emekliler 3-4 bin Euro alırken, 270 Euro alıyor emeklimiz. 10 bin lira... Karnını doyurursan evin kirasını veremezsin. Evin kirasını ödersen aç kalırsın. Ya aç kal, ya sokakta kal diyen, emekliyi perişan eden bu maaşa Cumhurbaşkanımızla da konuştum, Devlet Bey’e de söyledim. Bu işin siyaseti yok. El ele vereceğiz, emeklinin maaşını önce asgari ücrete çıkartacağız. Buna ses vermiyorlar, o zaman sesimizi yükselteceğiz” ifadelerini kullandı. Özel, konuşmasını söyle sürdürdü: “Son Cumhurbaşkanı gibi değil ilk Cumhurbaşkanı gibi davranacağız. Mehmet Şimşek çıkmış kemer sıkmaktan bahsediyor, tasarruftan bahsediyor, acı reçeteden bahsediyor. Evet ekonomi zor durumda ama bunu bu hale getiren ne emeklidir ne emekçidir ne çiftçidir ne de Bağ-Kur’lu esnaftır. Bunu bu hale getirip sonra bir gölge IMF programıyla kemer sıkmak, tasarruf istemek, öğretmen atamamak, bunlar IMF’nin hayaletidir. Bakın memlekette bir hayalet dolaşıyor. Bu hayalet çiftçiden, emekliden, köylüden tasarruf istiyor. Ey Mehmet Şimşek Gulyabani’ni al bizim kapımızdan, bizim penceremizden çekil. Zenginlerden iste. Artık yoksulun gırtlağına çökmenin zamanı bitti, adalet istiyoruz. Sudan, sütten, sigaradan alıyor vergiyi yüzde 65, yüzde 20-25 sizlerin aldığı maaşlardan kesiyor. Sen vergi kaçıran yandaşlarından vergiyi topla, bu vatandaşın yakasından düşün artık. Artık vergiyi kazanandan alacaklar, garibanın yakasından düşecekler. Bunun için sadece size ihtiyaç var, meydanları doldurmaya ihtiyaç var. Kim hakkını arıyorsa yanında olacağız. Siz mücadele ettikçe, biz mücadele ettikçe bu bozuk düzen değişecek. Adaletli, hakça bir düzen gelecek."
Bursa Bursa’da muhtarlarla büyük buluşma Göreve gelişinin ardından toplumun tüm kesimleriyle bir araya gelen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 17 ilçede göreve seçilen muhtarlarla ‘Talep Yönetim Uygulaması’ eğitiminde buluştu. Başkan Bozbey, “Muhtarlarımız sadece uçbeyi olarak kalmamalı. Katılımcı ve idari anlayışla kentin yönetimine de katkı sunmalı” dedi. Son yerel seçimlerin ardından görevini sürdüren ve ilk kez seçilen muhtarlara yönelik Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘Talep Yönetim Uygulaması’ eğitimi verildi. Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki programda, vatandaşların taleplerinin hızlıca karşılanması ve sorunlarına anında çözüm üretilmesi amacıyla Büyükşehir Belediyesi yöneticileri tarafından muhtarlara bilgi verildi. “Birlikte yapacağız ve birlikte sağlayacağız” Eğitim toplantısında konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, vatandaşların mahallelerinde güvenli ve huzurlu bir biçimde yaşamalarını sağlamanın önemli olduğunu söyledi. Kent yönetiminde muhtarların proje ve önerilerinin dikkate alınacağını belirten Başkan Mustafa Bozbey, “Muhtarlık hizmetleri çok önemli hizmetler. Muhtar, köyünün veya mahallenin her şeyidir. En ufak bir şey olduğunda muhtarın kapısı çalınır. Bir şey olduğunda ‘Muhtar nerede?’ derler. Muhtarlığın önemini fark etmeliyiz. Mahalle halkını yapacağımız iş ve onlara sunacağımız farklı hizmetlerle mutlu etmeliyiz. Bir taraftan da mahallede mutlu ve huzurlu, güven içerisinde yaşamalarını sağlamalıyız. Bunu birlikte yapacağız ve birlikte sağlayacağız. Onun için kol kola girmek ve beraberce omuz omuza hareket etmek gibi de bir sorumluluğumuz var” diye konuştu. “Kentin yönetimine katkı sunmasını istiyoruz” Muhtarların vatandaşlardan gelen talepleri daha hızlı sonuca ulaştırması için yeni bir uygulama hazırladıklarını ifade eden Başkan Bozbey, “Demokrasinin uçbeyleri muhtarlarımız sadece uçbeyi olarak kalmamalı. Katılımcı ve idari anlayışla kentin yönetimine de katkı sunmalı. Muhtarlarımızla direkt iletişim sağlamak için elektronik ortam hazırlıyoruz. Oturduğunuz yerden talebin nerede olduğunu, kime gittiğini, hangi süreçte olduğunu takip eder düzeyde bir program hazırlattırıyoruz. Yola çıkarken ‘Bu kenti katılımcı bir anlayışla, bir kuruşunu dahi yanlış yere harcamadan kenti yönetmek istiyoruz ve yöneteceğiz’ demiştik. Bu doğrultuda adımlarımızı atıyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Muhtarlarımız demokrasinin temel taşıdır’ felsefesini oturtarak beş yıllık süreci bu doğrultuda sürdürmek istiyoruz. Hepimizin gülümseyeceği bir anlayışta hizmetlerimizi sürdüreceğiz” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, konuşmasının ardından yeni seçilen muhtarlara rozetlerini takdim etti.
Osmaniye Devlet desteğiyle üretmeyi başaran annelerin elinden çıkan fıstık helvasının ünü lezzeti sınırını aştı Osmaniye’de depremzede kadınlar, devletten aldıkları desteklerle kurdukları kooperatif çatısı altında ürettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri gelirle aile bütçelerine katkı sağlıyor. Kadınlar tarafından üretilen fıstık helvası, Arap ülkelerine ve Orta Asya’da bulunan Türk devletine de satılmaya başlandı. Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde kooperatif aracılığıyla coğrafi işaret tescili bulunan Osmaniye yer fıstığı helvası ve yöresel ürünleri de kooperatif çatısı altında üreten kadınlar, elde ettikleri gelirle aile bütçelerine katkı sağlıyorlar. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının SOGEP programı çerçevesinde depremden önce, 1 milyon 400 bin Türk Lirası bütçeli proje ile fıstık helvası üretim kapasitesini artıran ve üretim şartlarını iyileştiren Düziçi Kadın Kooperatifi, deprem sonra bölgede yaşanan ekonomik zorluklara karşı dayanıklılığını artırdı, bölgede ortak paylaşım kültürü ve kadın istihdamı konusunda rol model oldu. Kadınlar tarafından üretilen fıstık helvası, Arap ülkelerine ve Orta Asya’da bulunan Türk devletine de satılmaya başlandı. Kooperatif çatısı altında bir araya gelen kadınlar, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansının aracı olduğu SOGEP desteği ile kurdukları butik mandırada da süt, peynir ve tereyağı üretimi ve satışı yapıyorlar. “Bizim hikayemizin başlangıcı DOĞAKA oldu” Kadınların istihdamı konusunda ilçede çok büyük sıkıntı olduğu için kooperatif kurduğunu söyleyen Başkan Rahime Yüksel, " Bizim hikayemizin başlangıcı aslında Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı, DOĞAKA ile oldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı’nın katkılarıyla biz buralara geldik. Biz Osmaniye’nin yer fıstığını işliyoruz çünkü yer fıstığı buranın coğrafi işaretli bir ürünü ve hep kuruyemiş olmuş, kuru yemişinin ötesine geçememiş bir üründü. Biz bunu mutfağa nasıl daha fazla girdirebiliriz, nasıl daha fazla kazanç elde edebiliriz ve bundan kadına katkı ne olabilir düşüncesiyle yer fıstığını işledik. Kendi çabamızla üretmiş olduğumuz yer fıstığından bir helvamız var, helvamızı kadın kooperatifimizin ortaklarına tattırdık, çeşitli fuar ve festivallerde sunduk, beğeni kazandı, dedik biz bu ürünle yola çıkalım. Yer fıstığı helvamızı gördüğünüz gibi üretmeye başladık” diye konuştu. “Bakanlığımızdan aldığımız destekle bize sadece helva yapsana kısmı kaldı” Eskiden sadece pazarlara götürecek kadar ürün yaparken Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteğiyle yurtdışına ürün yolladıklarını söyleyen Başkan Yüksel, “İmkansızlık sebebiyle seri bir üretim yapamıyorduk, sadece pazarlarda ve panayırlarda satabilecek kadar 20 kavanoz, 30 kavanozun ötesine gidemiyorduk. Makineleşmemiz gerekiyordu Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının SOGEP çağrısını duyduk. DOĞAKA Osmaniye Yatırım Destek Ofisi yetkilileri bizlere yardımcı oldular. Projemiz yazıldı, onaylandı ve seri bir şekilde makinelerimiz gelmeye başladı. Fıstık kavurma makinemiz geldi. Artık kendi fıstığımızı kendimiz kavuruyoruz çiftçiden aldığımız kuru kırımlı fıstıklarımızı kendimiz kırmaya başladık. Zarını kendimiz soyup şak fıstık haline getirebiliyoruz, susamımızı kendimiz çekiyoruz, tahin haline getiriyoruz. Susam, fıstık, tahin derken bize sadece helva yapsana boyutu kaldı ve biz helvamızı yapmaya başladık. Ulusal marketlere ürün veriyoruz, yerel marketlere ürün veriyoruz, yurt dışı satışlarımız oldu. Yurt dışında helvamız çok beğenildi ve ilk defa Dubai’ye ve Kazakistan’a mal vermeye başladık. Kooperatif bünyesinde kadın arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Bunlar anneler, her birinin çocukları var, onların geleceklerine dair endişeleri vardı. Kadınlar üretimde kendilerini çok mutlu hissediyorlar mutlu kadınlar da mutlu yarınlar getiriyorlar açıkçası. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının desteğiyle de biz kadın kooperatiflerinin üretimleri arttı. İstihdam sağladığımız kadın sayımız arttı ve kadının hakikaten üretimde olmasını sağlayan bir Bakanlığımız var. Teşekkür ediyorum” dedi. Ürettikleri tereyağının Osmaniye yer fıstığı helvası yapımında da kullandığını söyleyen Hüsne Soy, ‘’DOĞAKA’nın sunduğu imkanlarla butik mandıramızı kurduk, burada ürettiğimiz tereyağlarını da fıstık helvamızın yapımında kullanıyoruz. Katkısız ve doğal olduğu için güzel oldu. Buradan kazandığım ücretle 3 çocuğumun eğitim masraflarını karşılıyorum aileme de katkıda bulunuyorum. Devletimizin verdiği katkılarla biz buradayız ondan önce evde oturuyordum. Üretiyoruz ürettikçe de mutlu oluyoruz” dedi. (MSL-VK-
Ordu Ordulu annelerden Filistin’e tepki Ordu’da, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarında hayatını kaybeden anneler için basın açıklaması yapılarak, İsrail’e tepki gösterildi. Ceren Özdemir Meydanı’nda bir araya gelen AK Parti’li kadınlar, Anneler Günü’ne sayılı günler kala İsrail’in ablukası altındaki Gazze’de her gün 63 kadının öldüğünü vurguladı. Kadınlar, yaşanan insanlık suçunun derhal sona ermesi konusunda çağrıda bulunarak, İsrail’in saldırılarına tepki gösterdi. Basın açıklamasını okuyan AK Parti İl Kadın Kolları Başkanı Ayşegül Baysal, “Dünyanın orta yerinde, yanı başımızda Filistin’de, Gazze’de, Refah’ta yaşanan soykırım nedeniyle anne olmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Biz bugün okuldan gelecek çocuklarımızı, Gazzeli anneler ise çocuklarına verecek bir lokma ekmeği bekliyor. Bizler karışmasın diye çocuklarımızın defterlerine, kitaplarına isim yazarken, Gazzeli anneler ise cesetleri teşhis edilebilsin diye çocuklarının kollarına isim yazıyor” ifadelerine yer verdi. Filistin Sağlık Bakanlığı’nın 5 Mayıs’ta yaptığı açıklamaya göre, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişinin öldüğünü, 78 bin 18 kişinin yaralandığını aktaran Baysal, Birleşmiş Milletler kadın biriminin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadının hayatını kaybettiğini ifade etti. Günde ortalama 63 kadının halen öldüğünü dile getiren Baysal, “Bunların 37’si ise anne. Kayıp ve akıbeti bilinmeyen kadınların sayısı 2 bin 100’dür. Filistin’de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle yaklaşık 60 bin hamile kadın risk altında. Her gün 180 anne ölümle burun buruna doğum yapıyor. Gazzeli anneler için dimdik ayaktayız. Yaşanan tüm zulme, acıya rağmen eşini, evladını, ailesini kaybetmesine rağmen çocukları için, ülkesi için dimdik ayakta duran Filistinli anneler, er ya da geç kazanacak. Anneler bitmeden bu direniş bitmez” diye konuştu. Programa, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, MHP Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, partililer ve kadınlar katıldı.