EKONOMİ - 25 Haziran 2018 Pazartesi 13:32

TÜSİAD: “Şimdi toplumsal uzlaşma içinde reform zamanı”

A
A
A
TÜSİAD: “Şimdi toplumsal uzlaşma içinde reform zamanı”

TÜSİAD tarafından 24 Haziran seçimlerine ilişkin yayınlanan açıklamada, “Seçim sonuçları ülkemize hayırlı olsun; şimdi toplumsal uzlaşma içinde reform zamanı” denildi.

TÜSİAD tarafından 24 Haziran seçimlerine ilişkin yayınlanan açıklamada, “Seçim sonuçları ülkemize hayırlı olsun; şimdi toplumsal uzlaşma içinde reform zamanı” denildi.



Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), dün gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı ve 27’inci dönem Milletvekilliği seçimlerine ilişkin açıklama yaptı. Yapılan değerlendirmede, ‘toplumsal uzlaşma ve reform’ vurgusunda bulunuldu. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği tarafından yayınlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:



“Türkiye için çok önemli bir seçim dönemini daha geride bıraktık. Yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ı ve yeni Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni tebrik ediyor, ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz.


Seçimlerin ardından, 21’inci yüzyılda Türkiye’ye yakışan güçlü bir demokrasi sınavımız devam ediyor. İlk uygulamanın sonraki dönemler için emsal olacağı bilinciyle, yeni meclisimizin katılımcı kanun yapma, etkin denetim ve partiler arası uzlaşmaya dayalı yeni bir çalışma geleneği oluşturmayı başarmasını temenni ediyoruz. Şimdi yeni yasama ve yürütme erkinin acil olarak odaklanması gereken kapsamlı bir politika ve reform gündemi var:



Hukuk devletinin ve özgürlüklerin en ileri demokrasiler düzeyinde tesisi;



Yüksek enflasyon ve cari açık sorunlarının çözümüne yönelik akılcı bir ekonomi programı ve mali disiplin;



Bağımsızlığı ve kararları ile ulusal ve uluslararası düzeyde güven veren bir Merkez Bankası ve tüm kurumlarda liyakat temelli atama sistemi;



Vergi reformu ile verginin tabana yayılması ve kayıt dışılık ile etkin mücadele;



4’üncü Sanayi Devrimi’nin temeli olan dijital dönüşüme ve doğayla uyumlu nitelikli büyümeye uygun bir kalkınma anlayışı;



Türkiye’nin en önemli küresel güçlerinden birinin insan kaynakları olduğunun bilinciyle ve toplumsal uzlaşma içinde hazırlanacak köklü bir eğitim reformu;



Eğitim, çalışma yaşamı, karar alma ve toplumsal yaşamın her alanında kadın-erkek eşitliğinin sağlanması;



Uluslararası rekabet gücümüz ve dünyanın bütün bölgelerine yönelik etkimiz açısından elzem olan Avrupa Birliği’ne uyum sürecinin hızlanması.



Türk iş dünyasının ulusal ve uluslararası düzeyde en önde gelen sivil toplum kuruluşu olan TÜSİAD olarak ülkemizin 21. yüzyılda güçlü bir demokrasi, güçlü bir ekonomi ve refah seviyesi yüksek bir toplum olması için her zaman olduğu gibi azim ve kararlılık içinde seferber olacağız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Elazığ GSİM’den, Ziraat Türkiye Kupası finali için resmi başvuru Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, 23 Mayıs tarihinde oynanacak olan Beşiktaş ile Trabzonspor arasında oynanacak Ziraat Türkiye Kupası finalinin Elazığ Atatürk Stadyumu’nda oynanması için resmi başvuruda bulundu. Beşiktaş - Trabzonspor arasındaki Ziraat Türkiye Kupası finalinin nerede oynanacağı ve saati henüz belli olmazken, Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Elazığ’da oynanması halinde şehrin; kültür, sanat, spor ve coğrafi olmak üzere birçok yönden tanıtımına büyük katkı sunacağı düşüncesi ile TFF’ye başvurdu. Elazığ’ın en büyük yatırımlarından biri olan ve 2023 yılında hizmet vermeye başlayan Elazığ Atatürk Stadyumu, Türkiye’nin futbol oynamaya müsait en kaliteli zeminlerinden biri. Türkiye - Litvanya arasında kadın kutbol milli maçına ev sahipliği yapan 18 bin 423 seyirci kapasiteli Elazığ Atatürk Stadyumu, karşılaşması sonrasında kamuoyundan birçok tebrik mesajları almayı başardı. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren, maçın Elazığ’da oynatılması için TFF’ye resmi başvuruda bulunduklarını belirterek, "Şehrimize ve diğer çevre illerimize canlılık getirmek amacıyla, 23 Mayıs 2024 tarihinde Beşiktaş ile Trabzonspor arasında oynanacak olan Ziraat Türkiye Kupası final maçının doğunun incisi Elazığ Atatürk Şehir Stadyumu’nda oynatılması için harekete geçtik. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak TFF’ye resmi dilekçe yazarak, maçın Elazığ’da oynanmasını talep ettik. Depremlerden etkilenen şehrimizde maçın oynatılması hem futbolseverlere psiko-sosyal destek sağlayacaktır hem de şehrimizin tanıtımına önemli katkı sunacaktır" dedi.
Erzincan Ölümcül hastalık için riskli tarih nisan ve ekim ayları arası Doç. Dr. Seyit Ali Büyüktuna, ölümlere neden olan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığının (KKKAH) Nisan ve Ekim ayları arasında görüldüğünü söyledi. Doç. Dr. Büyüktuna, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı (KKKAH) ile ilgili açıklamalarda bulundu. “Nisan ve ekim ayları arasında görülüyor” Büyüktuna hastalığın nisan ve ekim ayları arasında görüldüğünü belirtip, “Hastalık sıklıkla kene kaynaklı, ateş, kanama ve karaciğer fonksiyon bozukluğu ile karakterize akut bir enfeksiyon hastalığıdır. Türkiye’de ilk olarak 2002 yılında tespit edilen hastalık Erzincan ve çevresini kapsayan geniş bir alanda görülmektedir. Hastalık mevsimsel özellik göstermektedir. Genel olarak nisan ve ekim ayları arasında ortaya çıkmaktadır. Etken virüs sıklıkla Hyalomma cinsi kenelerle bulaşmaktadır.” dedi. Sağlıkçılar ve hayvancılıkla uğraşanlar risk grubunda Büyüktuna sağlık çalışanlarının ve hayvancılıkla uğraşanların risk grubunda olduğunu belirtti. Hastalığın bulaşıcılığından bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Hastalık, insanlara kenelerin kan emmesi ya da kenelerin elle ezilmesi esnasında bulaşabilmektedir. Virüs kenelerde ömür boyu kalmakta ve çoğalabilmektedir. Veterinerler, endemik bölgelerdeki hastanelerde görev yapan sağlık çalışanları, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar risk grubunda yer almaktadırlar.” ifadesini kullandı. Doç. Dr. Büyüktuna hastalığın belirtilerinin; ani başlayan üşüme, titreme, ateş, baş ağrısı, eklem ağrısı, bulantı, kusma ve karın ağrısı olduğundan bununla birlikte tüm vakaların yaklaşık yüzde 75’inde kanama ortaya çıktığına değindi. Hastalığın tedavisinden bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Hastalığının tedavisinde ‘destek tedavisi’ esas tedaviyi oluşturmaktadır. Uygulanan destek tedavisinin düzenlenmesinde hastanın hem klinik hem de laboratuvar değerlerinin takibi önem taşımaktadır. Hastalara gerektiğinde kan ürünleri ile destek tedavisi uygulanmaktadır. Ağır ve çoklu organ yetmezliği gelişen hastalarda sıvı-elektrolit replasmanı, gerektiğinde diyaliz uygulanması, hatta yoğun bakım ve solunum desteği gerekebilmektedir.” dedi. Korunmada kontrol ve elbise tercihi önemli Hastalıktan korunma yöntemlerinden bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Bütün enfeksiyon hastalıklarının kontrolünde olduğu gibi KKKA hastalığında da korunma ve izolasyon önlemleri büyük önem taşımaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’ nün (DSÖ) önerilerine göre hastanın kan ve vücut sıvıları ile korunmasız temastan kaçınılmalıdır. Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan kaçınmak gerekmektedir. Bu yerlere gidenler mümkünse açık renkli elbiseler tercih etmeli, vücutta açık kısım kalmamasına dikkat etmeli, dönüşte mutlaka kene yönünden elbiselerini ve vücudunu kontrol etmelidir.” şeklinde konuştu.