POLİTİKA - 19 Ekim 2016 Çarşamba 16:56

CHP Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı

A
A
A
CHP Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, "Ne diyor mahcup başkancılar, ’Ortada bir fiili durum var, böyle kalsa daha mı iyi?’ diyorlar. ’Muhalefetin çözümü ne?’ diye soruyorlar. Çözüm; herkes nasıl Anayasa’ya paşa paşa uyuyorsa Cumhurbaşkanının da üzerine yemin ettiği Anayasa’ya uymasıdır" dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Toplantısı, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleşti. Toplantının gündemini ise CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, düzenlediği basın toplantısında paylaştı. Başkanlık sistemi tartışmasına değinerek konuşmasına başlayan Böke, "Halkımız ekmek derdindeyken, esnafımız siftah derdindeyken, terör tehdidi altında bulunan vatandaşımız, askerimiz, polisimiz can derdindeyken birileri bütün bu dertleri bırakmış başkanlık derdinde. Bu tek adamlık hevesiyle ülkeyi çıkmaza sokanlar, vatandaşın yaşam şartları giderek ağırlaşırken şimdi daha çok iktidar, daha çok güç için vatandaşı zor durumda bırakıyorlar" diye konuştu.
"Bütün bu işler bitti mi de biz şimdi başkanlık tartışıyoruz?"
Başkanlık tartışmasının neden tekrar buzdolabından çıkarıldığını soran Böke, "Daha yeni değil miydi ki FETÖ’nün bir terör örgütü olduğu açıkça ortaya çıktı ve mücadele edilmesi gereken korkunç bir örgüt tespit edilmiş oldu. Bu işler bitti mi? Devlet FETÖ’den arındırıldı mı? Vatandaşın o darbe gecesi karşılaştığı demokrasi eksikliği giderildi mi? Bütün bu işler bitti mi de biz şimdi başkanlık tartışıyoruz? Siyasetteki FETÖ kaynakları temizlendi mi? FETÖ’nün siyaseten güçlenmesine imkan vermiş olan irade ortaya çıkarıldı mı? Ortaya çıkarıldıysa sorumluluğuna dair bir hesap soruldu mu? Genelkurmay’da bir siyasetçinin kardeşini özel uygulamayla tümgeneral yaptıran, ona özel daire kurduran ve o gece Genelkurmay Karargahı’nı teslim alması için imkan sağlayan irade kimdir? Bırakın öğrencileri, öğretmenleri, düşün vatandaşın yakasından. Eğer birilerini sorgulayacaksınız Türkiye’yi bu darbe girişimi ile karşı karşıya bırakmış olan siyasi iradeyi sorgulayın" ifadelerini kullandı.
"Birilerinin kaprisinin bedelini vatandaş ekonomik fatura ile ödüyor"
"Yalnızca bir kişinin kaprisi, bir kişinin kendi şahsi siyasi hırsı ve bir kişinin talepleri için yeniden ısıtılarak Türkiye’nin önüne koyan bu başkanlık tartışmasının bedelini vatandaşımız ödüyor" diyen Böke, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dolar, tavanı delmiş gidiyor, 3,10’a dayanmış hala birileri başkanlık diyor. İşsizlik almış başını yürüyor, 6 milyon kişi işsiz, umudunu kaybetmiş, birileri hala başkanlık diyor. Israrla tek adam diyorlar. Saray başkanlık dedikçe vatandaşın cebi boşalıyor. Saray başkanlık dedikçe vatandaşın sofrasına her gün bomba düşüyor. Vatandaştan sürekli isteyen, hep daha çok güç, daha çok iktidar talep eden, başkanlık diyenler kendileri Türkiye’de bir siyasi risk oluşturuyorlar. Bu siyasi risk algısı arttıkça Türkiye’nin kaynak bulması zorlaşıyor. Türkiye’nin kaynak bulması zorlaştıkça Türk Lirası değer kaybediyor, dolar artıyor. Doların artışının en temel sebebi bu siyasi riski oluşturan AKP’dir. Birilerinin kaprisinin bedelini vatandaş ekonomik fatura ile ödüyor."
"Başkanlık OHAL’i sürekli kılmak demek, baskı demek, sansür demek, diktatörlüğün tescili demek"
Başkanlığın istikrarsızlık demek olduğunu belirten Böke, "Siyasi risk arttıkça yatırım yapılamıyor ülkede, insanlar paralarını ceplerinde tutmak istiyorlar, yarının ne olacağı belli değil. Kısacası başkanlık, belirsizlik demek. Belirsizlik lafıyla bile işsizlik getiriyor. Tek adam rejimi kurmak muhalefeti susturmayı gerektiriyor. Başkanlık OHAL’i sürekli kılmak demek, baskı demek, sansür demek, diktatörlüğün tescili demek. İçeride bir baskı rejimini devam ettirmek için kendisine muhalif herkesi vatan haini ilan edenler savaşa sığınıyorlar. Nitekim bugün AKP kendi rejimini Mehmetçiğin, bizim canlarımızın kanı pahasına korumak için savaş arıyor. Kısacası başkanlık, savaş demek. ’Biz başkanlıktan yanayız, ülkeyi tek adama teslim etmeye hazırız’ demeye cesaret edemeyenler var. Neyse görüşünüz buyurun açıkça söyleyin, biz de o görüş üzerinden tartışalım. Ne diyor mahcup başkancılar, ’Ortada bir fiili durum var, böyle kalsa daha mı iyi?’ diyorlar. ’Muhalefetin çözümü ne?’ diye soruyorlar. Çözüm; herkes nasıl Anayasa’ya paşa paşa uyuyorsa Cumhurbaşkanının da üzerine yemin ettiği Anayasa’ya uymasıdır. Çözüm; hiç kimsenin Anayasal sınırları dışına çıkamayacağı bir demokrasiye bugün sarılmak ve güçlendirmektir. Çözüm; 15 Temmuz’da bombalar altında çalışmaya devam eden ve Türkiye’yi bir felaketin eşiğinden döndüren parlamenter demokrasiyi korumak, kollamak ve güçlendirmektir. Çözüm; Türkiye’yi darbe hukukundan arındırmak, özgürlükleri arttırmak, barajları indirmek, Türkiye’yi demokratikleştirmektir ve çözüm her şeyden önce muhalefet partilerinin ve medyanın kendi üzerine düşen görevi hakkıyla yapmasıdır" dedi.
’Şımarık çocuk’ benzetmesi
"İktidara göz kırpacağız diye mahcup başkancılık oynamak yerine demokrasiye, özgürlüklere, Anayasa’ya sahip çıkarak Cumhurbaşkanına ve her şeyden önce herkesin Anayasal sınırlarına dön, herkes gibi sende Anayasa’ya uymak zorundasın diyebilecek cesareti göstermesi gerekiyor" diyen Böke, "Hakikat, adına Türk tipi başkanlık denen ucubenin bir tek adam faşizmi olduğudur. Düşünün ki bir mahallede sizin çocuklar sokakta top oynuyorlar, içlerinden şımarık bir çocuk kendi kalesinin önüne büyük taşlar diziyor, ’ben bu oyunun kuralını sevmedim’ diyor size. Ne yaparsınız? Kendi çocuğunuza, ’kabul et bu yenilgiyi’ mi dersiniz? Yoksa ’futbolun kuralları olduğunu onlara hatırlatıp, o kalenin önünden taşların kaldırılmasını mı talep edersiniz? Biz o taşların kaldırılmasını talep ediyoruz. Biz oyunun kurallarının bozulmasını, yeniden yazılmasını değil, kurallı bir biçimde oynanmasını talep ediyoruz. AKP, Meclis’e içinde başkanlık olan bir Anayasa getirecek, bunu açıkça ifade ediyor. Meclis’te evet veya hayır diyeceğimiz bir teklif olacak bu, yanıtı ikili. Ya tek adam rejiminin yanında yer alacaksınız ya da demokrasi saflarının yanında. Hangisini tercih ediyorsunuz?" şeklinde konuştu.
"Musul konusunda derhal iktidarın TBMM’yi bilgilendirmesi gerekliliğini hatırlatıyoruz"
Dış politikaya da değinen Böke, "Musul bağlamında bir kez daha ne yaptığını kendisi dahi bilmeyen bir tavırla karşı karşıyayız. Bu işin bir ciddiyeti vardır, ne olduğuna dair açıklama yapmakla yükümlü olan bir devlet var. Biz bu işi ciddiye alıyoruz, aynı ciddiyeti iktidardan da bekliyoruz. Dış politika ciddiyetsizliğe gelmez, ülkeye ağır maliyetler ödetir. Bu kadar hayati bir mesele konusunda hala iktidar Meclis’i bilgilendirmiş değil. Musul konusunda derhal iktidarın TBMM’yi bilgilendirmesi gerekliliğini hatırlatıyoruz. Musul’da ortaya çıkacak çatışma sonrası Türkiye’ye bir mülteci akını olması beklentisi açıkça ifade ediliyor. Bu olası mülteci akını ve bunun oluşturabileceği yeni sınır güvenliği tehdidi konusunda akılcı bir tartışma ve açıklama beklentimiz var. Ne yapmayı düşünüyorsunuz? Bu yeni akın karşısında sınır güvenliğini sağlayacak mısınız? Türkiye’yi yeni terör dalgalarından koruyacak mısınız? Türkiye, stratejik planlama yapmayan, öngörüsüz, mezhepçi, maceracı dış politika nedeniyle çok bedel ödedi, bir kez daha Türkiye’ye bedel ödetmemek konusundaki sorumluluğunuzun gereğini yerine getirin" ifadesini kullandı.
Ankara Valiliği’nden yapılan açıklamaya göre 29 Ekim ve 10 Kasım gösteri ve yürüyüş etkinliklerinin yasaklandığını kaydeden Böke, CHP’nin Cumhuriyeti kutlamasına, 10 Kasım’da Atatürk’ü anmasına hiçbir gücün engel olamayacağını söyledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’nın ‘Kraliçe inciri’ Japonya’ya gidiyor Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) ile T.C. Tokyo Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği tarafında birlikte düzenlenen Japonya Pazarı Bilgilendirme toplantısı çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Toplantıya UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan ile Tokyo Ticaret Başmüşaviri Mukaddes Nur Yılmaz ve Tokyo Büyükelçiliği Müşavir ve Uzmanlarının yanı sıra İzmir Bornova Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Dr. Özlem Altındiş ve sektör temsilcileriyle yaş meyve sebze ihracatçıları katıldı. Japonya Pazarı Bilgilendirme toplantısının açılışında konuşan UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan, Türk çiftçisinin alın teriyle üretilen yaş meyve ve sebzenin dış pazarlarda yerini alması için yoğun çalışma içinde olduklarını belirtirken, “Ürünlerimizin Japonya’ya da ihracı konusunda kiraz ile başlayan çalışmalarımızı siyah incir ile sürdürüyoruz. 2025 yılında Bursa Siyah İncirini Japon marketlerine götürmeyi, Tokyo’daki marketlerde siyah incir satılmasını hedefliyoruz” dedi. Japonya’nın meyve sebze ithalatında oldukça sıkı karantina tedbirlerinin uyguladığını belirten Tokyo Ticaret Başmüşaviri Mukaddes Nur Yılmaz da, “Bursa Siyah İncirinin niteliği itibariyle Japonya’da kendi pazarını oluşturabileceğine ve önemli talep oluşturacağına inanıyoruz” diye konuştu. Yazgan, Japonya’ya ihracatın açılmasına yönelik olarak ülkemiz tarafından yapılan bilimsel çalışmaların Japon makamlarınca kabul edilmesiyle Japonya’ya ihracata başlanabileceği ve bu süreçte bir tanıtım etkinliğinin de planlanmasının söz konusu pazar için önemli olacağını belirtti. Mukaddes Nur Yılmaz, Japonya’ya yönelik dondurulmuş sebze ve meyve ihracatında hiçbir karantina engeli bulunmadığını ve Japonya’da dondurulmuş ürün pazarının büyüme gösterdiğini söyledi. Japonya pazarında dikkat edilmesi gerekenlerden lojistiğe ve vergi hadlerine kadar farklı konuların elealındığı toplantıda, katılımcıların soruları cevaplandırılırken, geçmiş yıllarda Japonya’ya meyve sebze dışsatımı gerçekleştiren ihracatçılar da deneyimlerini paylaştılar.
Kocaeli Güzide Kreşte Anneler Günü heyecanı Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, 7/24 Güzide Kreşte düzenlenen Anneler Günü özel etkinliğine katıldı. Kreş öğrencilerinin hazırladığı el emeği hediyeleri annelerine armağan ettikleri Anneler Günü etkinliği oldukça renkli geçti. Gebze Belediyesi tarafından hizmete açılan 7/24 Güzide Kreşte, Anneler Günü heyecanı yaşandı. Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Anneler Günü vesilesiyle düzenlenen programda Güzide 7/24 Kreşteki çocuklar ve velileriyle bir araya geldi. Gebze Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Güzide Annem’ sloganıyla düzenlenen program, çay saati konseptiyle gerçekleştirildi. Çocuklar tarafından hazırlanan özel gösteriyi velilerle birlikte izleyen Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, “Bizim için anne, her şeyden bağımsız olarak özel bir gücün, merhametin temsilcisi. Bizler için her gün Anneler Günü. Bir evlat 60 yaşına gelse de annesi için hep küçük bir çocuktur. Çocuğa ne kadar şefkat ve merhamet gösterilse de anne rayihasının yerini tutamaz” dedi. “Anne şefkatine en yakın yaklaşımla hizmet” Başkan Büyükgöz, “Ancak günümüz şartları kreşlerin varlığını kaçınılmaz kılıyor. Madem var olmak zorunda, bizler de o zaman çocuklarımıza gerekli bakımı gösterirken, anne şefkatine en yakın şekilde nasıl bir yaklaşım sergileyebiliriz diye düşünerek oluşturduğumuz bir fikirdir 7/24 Kreş hizmeti. Bizler burada herhangi bir maddi kaygı gözetmeksizin evlatlarımıza hayırlı nesiller yetiştirebilmek gayret ve hassasiyetle yaklaşıyoruz” diye konuştu. Sonrasında velilerin talep ve önerilerini dinleyen Başkan Büyükgöz, yapılması planlanan projeler hakkında velileri bilgilendirdi. Öğrencilerin hazırladıkları el emeği hediyeleri anneleri ile paylaştıkları program kutlama pastasının kesimi ve hatıra fotoğrafı çekimleri ile son buldu.