YEREL HABERLER - 09 Nisan 2014 Çarşamba 18:44

Kar “samsunspor Şaibeye Kalacak Bir Kulüp Değildir”

A
A
A
Kar “samsunspor Şaibeye Kalacak Bir Kulüp Değildir”

PTT 1. Lig takımlarından Samsunspor’da başkan Emin Kar, “Orduspor ile dost olabiliriz ama sahaya çıkıp aslanlar gibi mücadele edeceğiz. Samsunspor şaibeye kalacak bir kulüp değildir” dedi.
Samsunspor Kulübü Toplantı Salon’unda basın toplantısı düzenleyen Samsunspor Kulübü Başkanı Emin Kar, Play-off ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 2013-2014 sezonunun inanılmaz geçtiğini belirten Kar, “Bu sezon hedefimiz, olursa Play-off diye belirlemiştik. Yeni bir yapılanma içerisindeydik. Bugün gelinen noktada ise Play-off’u bile istemeyip ikinci olma yolunda yazılar yazılıyor. Bu beni de mutlu ediyor. Ama bu sene inanılmaz bir lig oluyor. Biz 59 puanla şampiyon olduk ve geçen sene Kayseri Erciyesspor 59 puanla garantiledi. Bu sezon ise inanılmaz bir lig oldu ve ilk iki için puanlar 72’leri buldu” diye konuştu.
“SAHAYA ÇIKIP ASLANLAR GİBİ MÜCADELE EDECEĞİZ”
Kar, Pazar günü deplasmanda oynayacakları Orduspor karşılaşması ile ilgili sosyal medyada çıkan söylentilere de cevap vererek, “Sosyal medyada Orduspor maçıyla ilgili birtakım şeyler yazılıyor. ‘Yok, Ordu’ya şöyle yapalım, böyle yapalım’ diye söyleniyor. Bizim için ligdeki tüm takımlar eşittir. Orduspor ile dost olabiliriz ama sahaya çıkıp aslanlar gibi mücadele edeceğiz. Samsunspor şaibeye kalacak bir kulüp değildir. Biz şerefimizle, namusumuzla görevimizi yapıyoruz. Yenersek yolumuza bakarız, yenilirsek tebrik ederiz” şeklinde konuştu.
“SLOGAN BENİ ÇOK RAHATSIZ ETTİ”
Mersin İdmanyurdu maçı ile ilgili de açıklamalarda bulunan Emin Kar, “17 maçtır bu takım yenilmiyor. Mersin karşısında son 25 dakika kala kötü tezahürat yapılıyor. Seyircide inanılmaz bir patlama oluyor. Bunu tüm taraftarlar için söylemiyorum ama oradaki slogan beni çok rahatsız etti. Bunu futbolculara yapılan büyük bir haksızlık olarak görüyorum” ifadelerini kullandı.
"GEREĞİNİ YAPACAĞIZ”
Mersin İdamyurdu maçında özel güvenlik görevlilerinin çalışmadığını hatırlatan Kar, şunları söyledi:
“Güvenlik şirketine borcumuzu ödeyemedik. Ben 22-23 ay önce kulübe başkan olduğum zaman güvenlik şirketine olan borcumuz 50 bin lira idi. Şimdi ise bu borcu yarıya indirdik. Maç öncesi ise kalan borcumuzun yarısını bu Pazartesi günü ödemek istediğimizi söyledik. Fakat bunu kabul etmediler ve maça çıkmama kararı aldılar. Biz de buna saygı duyduk ve gereğini yapacağız.”
Öte yandan Samsunspor, Orduspor maçı hazırlıklarına Nuri Asan Tesisleri'nde yaptığı antrenmanla devam etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Elazığ GSİM’den, Ziraat Türkiye Kupası finali için resmi başvuru Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, 23 Mayıs tarihinde oynanacak olan Beşiktaş ile Trabzonspor arasında oynanacak Ziraat Türkiye Kupası finalinin Elazığ Atatürk Stadyumu’nda oynanması için resmi başvuruda bulundu. Beşiktaş - Trabzonspor arasındaki Ziraat Türkiye Kupası finalinin nerede oynanacağı ve saati henüz belli olmazken, Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Elazığ’da oynanması halinde şehrin; kültür, sanat, spor ve coğrafi olmak üzere birçok yönden tanıtımına büyük katkı sunacağı düşüncesi ile TFF’ye başvurdu. Elazığ’ın en büyük yatırımlarından biri olan ve 2023 yılında hizmet vermeye başlayan Elazığ Atatürk Stadyumu, Türkiye’nin futbol oynamaya müsait en kaliteli zeminlerinden biri. Türkiye - Litvanya arasında kadın kutbol milli maçına ev sahipliği yapan 18 bin 423 seyirci kapasiteli Elazığ Atatürk Stadyumu, karşılaşması sonrasında kamuoyundan birçok tebrik mesajları almayı başardı. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren, maçın Elazığ’da oynatılması için TFF’ye resmi başvuruda bulunduklarını belirterek, "Şehrimize ve diğer çevre illerimize canlılık getirmek amacıyla, 23 Mayıs 2024 tarihinde Beşiktaş ile Trabzonspor arasında oynanacak olan Ziraat Türkiye Kupası final maçının doğunun incisi Elazığ Atatürk Şehir Stadyumu’nda oynatılması için harekete geçtik. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak TFF’ye resmi dilekçe yazarak, maçın Elazığ’da oynanmasını talep ettik. Depremlerden etkilenen şehrimizde maçın oynatılması hem futbolseverlere psiko-sosyal destek sağlayacaktır hem de şehrimizin tanıtımına önemli katkı sunacaktır" dedi.
Erzincan Ölümcül hastalık için riskli tarih nisan ve ekim ayları arası Doç. Dr. Seyit Ali Büyüktuna, ölümlere neden olan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığının (KKKAH) Nisan ve Ekim ayları arasında görüldüğünü söyledi. Doç. Dr. Büyüktuna, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı (KKKAH) ile ilgili açıklamalarda bulundu. “Nisan ve ekim ayları arasında görülüyor” Büyüktuna hastalığın nisan ve ekim ayları arasında görüldüğünü belirtip, “Hastalık sıklıkla kene kaynaklı, ateş, kanama ve karaciğer fonksiyon bozukluğu ile karakterize akut bir enfeksiyon hastalığıdır. Türkiye’de ilk olarak 2002 yılında tespit edilen hastalık Erzincan ve çevresini kapsayan geniş bir alanda görülmektedir. Hastalık mevsimsel özellik göstermektedir. Genel olarak nisan ve ekim ayları arasında ortaya çıkmaktadır. Etken virüs sıklıkla Hyalomma cinsi kenelerle bulaşmaktadır.” dedi. Sağlıkçılar ve hayvancılıkla uğraşanlar risk grubunda Büyüktuna sağlık çalışanlarının ve hayvancılıkla uğraşanların risk grubunda olduğunu belirtti. Hastalığın bulaşıcılığından bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Hastalık, insanlara kenelerin kan emmesi ya da kenelerin elle ezilmesi esnasında bulaşabilmektedir. Virüs kenelerde ömür boyu kalmakta ve çoğalabilmektedir. Veterinerler, endemik bölgelerdeki hastanelerde görev yapan sağlık çalışanları, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar risk grubunda yer almaktadırlar.” ifadesini kullandı. Doç. Dr. Büyüktuna hastalığın belirtilerinin; ani başlayan üşüme, titreme, ateş, baş ağrısı, eklem ağrısı, bulantı, kusma ve karın ağrısı olduğundan bununla birlikte tüm vakaların yaklaşık yüzde 75’inde kanama ortaya çıktığına değindi. Hastalığın tedavisinden bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Hastalığının tedavisinde ‘destek tedavisi’ esas tedaviyi oluşturmaktadır. Uygulanan destek tedavisinin düzenlenmesinde hastanın hem klinik hem de laboratuvar değerlerinin takibi önem taşımaktadır. Hastalara gerektiğinde kan ürünleri ile destek tedavisi uygulanmaktadır. Ağır ve çoklu organ yetmezliği gelişen hastalarda sıvı-elektrolit replasmanı, gerektiğinde diyaliz uygulanması, hatta yoğun bakım ve solunum desteği gerekebilmektedir.” dedi. Korunmada kontrol ve elbise tercihi önemli Hastalıktan korunma yöntemlerinden bahseden Doç. Dr. Büyüktuna, “Bütün enfeksiyon hastalıklarının kontrolünde olduğu gibi KKKA hastalığında da korunma ve izolasyon önlemleri büyük önem taşımaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’ nün (DSÖ) önerilerine göre hastanın kan ve vücut sıvıları ile korunmasız temastan kaçınılmalıdır. Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan kaçınmak gerekmektedir. Bu yerlere gidenler mümkünse açık renkli elbiseler tercih etmeli, vücutta açık kısım kalmamasına dikkat etmeli, dönüşte mutlaka kene yönünden elbiselerini ve vücudunu kontrol etmelidir.” şeklinde konuştu.