TEKNOLOJİ
Vodafone Business, otomotiv sektöründeki çalışmalarına devam ediyor 06 Mayıs 2024 Pazartesi - 11:36:54 Otomobil sürücüleri ve yolcularına güvenlik ve çeşitli katma değerli hizmetler sunan Bağlantılı Araç çözümlerini başlatan Vodafone Business, şu anda 35’in üzerinde farklı otomobil markası için toplamda 1 milyondan fazla araca Acil Çağrı Sistemi servisi sağlıyor. Bunun yanında 300 binden fazla araca e-SIM ve 35 binden fazla araca da Bağlantılı Araç çözümleri hizmeti veren Vodafone Business, otomobil sürücüleri ve yolcularına teknoloji merkezli bir yolculuk deneyimi sunuyor. Dijitalleşme kavramı bugün dünya ekosistemi için en önemli gündem maddelerinden biri olurken; otomotiv, bu alanda rekabet avantajı sağlamak, müşteri deneyimini iyileştirmek ve iş süreçlerini verimli hale getirmek adına dijitalleşmeye yön veren sektörlerin başında bulunuyor. Teknolojinin hızla ilerlediği otomotiv sektörünün IoT teknolojisi ile etkileşimi gün geçtikçe artarken, bu sayede araçlar daha akıllı, daha verimli, daha güvenli ve daha eğlenceli bir hale geliyor. Türkiye de otomotiv sektöründeki bu IoT teknolojilerini son dönemde uygularken, bu teknolojinin kullanım durumu ve yaygınlığı, her yıl artmaya devam ediyor. Vodafone Business da otomotiv sektörünün dijital dönüşümüne destek olmayı sürdürürken, bugün 35’in üzerinde otomobil markasına sunduğu servislerle hem markalara hem de sürücülere yeni bir sürüş deneyimi sunuyor. Vodafone Business bugün Türkiye’de 1 milyondan fazla araçta Acil Çağrı Sistemi (e-Call) ve 300 binden fazla araçta da e-SIM hizmeti sağlarken, 35 binden fazla araçta ise sahip olduğu altyapısıyla Bağlantılı Araç (Connected Car) çözümünü aktif olarak sürücülerin kullanıma sunuyor. “37 farklı otomobil markasına bağlantı altyapısı sağlıyoruz” Bugün tüm sektörlerin odağında dijitalleşme ve IoT teknolojilerinin bulunduğunu ifade eden Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu, otomotivin bu alanda en fazla atılım yapan sektörlerin başında geldiğini hatırlattı. Kestioğlu, konuyla ilgili şu şekilde konuştu: “Dijitalleşme ve IoT devrimi neredeyse bütün sektörlerde tüm hızıyla devam ederken, bağlantılı araç kavramı da yoğun bir şekilde hayatımıza girmeye başladı. IoT, yapay zekâ, sensörler ve diğer iletişim protokollerini entegre ederek araçlar arası ve çevresel etkileşimi mümkün kılan teknolojilerden olan bağlantılı araçlar ise sürücü güvenliğini artırmak ve kullanıcı deneyimini geliştirerek kolaylaştırmanın yanında, araç içi verilerin anlık alınması, yazılım güncellemelerinin uzaktan yapılabilmesi de günümüzün en inovatif teknolojilerinin başında geliyor. Yani mobilite dediğimiz kavram, artık bir noktadan bir diğer noktaya ulaşımdan çok daha fazlasına evrilerek, bu yolculuk esnasında sürücü ve yolcuların hayatını kolaylaştıracak bir deneyime dönüşmüş durumda diyebiliriz. Bizler de Vodafone Business olarak tam da bu noktada şu anda 35’in üzerinde farklı otomobil markasına Türkiye’de toplamda 1 milyondan fazla araca Acil Çağrı Sistemi (e-Call) servisi sağlıyoruz. Bunun yanında 300 binden fazla araçta e-SIM çözümü sunarken, 35 binden fazla araçta ise sahip olduğumuz altyapımız sayesinde Bağlantılı Araç (Connected Car) çözümümüzle sürücülerin ve yolcuların sürüş deneyimlerine yepyeni bir soluk getiriyoruz. Yolculuk paradigmasını yepyeni bir dünyaya dönüştüreceğini düşündüğümüz bağlantılı araçlar teknolojisinin önümüzdeki dönemde çok daha büyük potansiyellere sahip olduğunun farkındayız. Vodafone Business olarak işletmelerin dijitalleşmesine liderlik ederken, önümüzdeki dönemde özellikle bu alandaki yatırım payımızın daha da artacağını belirtebilirim.” Acil durumlarda otomatik olarak acil yardım çağrısı yapabilen bir sistem olan Acil Çağrı Sistemi (e-Call), otomobil kazası gibi acil bir olayda, araçtaki sensörler ve GPS yardımıyla aracın konumunu ve durumunu acil yardım çağrı merkezine iletebiliyor. Acil Çağrı Sistemi hizmeti için araç içerisine üretim sırasında Vodafone Türkiye SIM profilleri entegre ediliyor. Bu sayede herhangi bir kaza durumunda araç içerisinde sistemler, kaza anına dair verileri alarak otomatik olarak 112 Acil Yardım Çağrı Merkezi’ni arıyor. 112 çağrısı içerisinde aracın lokasyon bilgileri bulunurken, 112 arandıktan sonra ekipler aracı geri arayarak, gerçekleşen konuşmaya istinaden durumun aciliyetini netleştirebiliyor. Bu sayede insan müdahalesine gerek kalmadan acil çağrı merkezleri koordinasyonunda, ekiplerin olay yerine hızlı gelmesi ile trafik kazalarında gerçekleşebilecek olası can kayıplarının önüne geçilebiliyor. Ayrıca tüm bunlara ek olarak aracın otomatik araması dışında, acil durumlarda manuel olarak düğmeye basılarak da 112 Acil Yardım Çağrı Merkezi’ne ulaşım sağlanabiliyor. Araçlara internet bağlantısını sağlayan ve kullanıcıların farklı operatörler arasında geçiş yapmasını kolaylaştıran bir teknoloji olan e-SIM hizmeti ise Türkiye’de akıllı telefonlar ve diğer cihazlarla birlikte otomobillerde de kullanılmaya başlandı. Bu hizmet, otomobil sahiplerine daha dijital bir deneyim sunuyor. Geleneksel SIM kartların aksine plastik kullanımı söz konusu olmadığından, çevreci bir teknoloji olan e-SIM daha geç arızalanmasının yanında, uzaktan müdahale ile değişiklikler yapılmasına fırsat tanıyabiliyor. Böylelikle herhangi bir fiziksel müdahaleye de gerek kalmıyor. Bağlantılı Araç hizmetiyle navigasyon, eğlence ve uzaktan kontrol imkânı Otomobillerin internete bağlanabilme yeteneğini ifade eden Bağlantılı Araç (Connected Car) hizmetiyle de Türkiye’de birçok modeldeki otomobil markası kullanıcılarına, bağlantılı araç özellikleri sunuyor. Bağlantılı Araç teknolojisi otomobillerin uzaktan yazılım güncellemelerinin yapılabilmesi (OTA) bu sayede de en yeni ve güncel yazılımlarla otomobillerin kullanılabilmesine olanak sağlıyor. Telemetre verilerinin araç üreticilerine otomatik gitmesiyle önleyici bakım planlamasına imkân sunan Bağlantılı Araç teknolojisi, araç için internet ve eğlence sistemi ve navigasyon servisi kolaylığı da sunuyor. Sistem ayrıca aracın anlık takibi ve uygulama üzerinden kapı açma/kapama, klima açma/kapama, elektrikli araçların şarj durumunun görüntülenmesi vb. hizmetlerin uzaktan kontrol edilebilmesine de mümkün kılıyor.
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 11:32 Casper Nirvana X600 ve X700, Intel Series 1 işlemci ile yenilendi Dünyadaki trend teknolojileri kullanıcılarıyla buluşturan Türkiye’nin teknoloji markası Casper, bir ilki daha gerçekleştirdi. Türkiye’de ilk defa Casper Nirvana X600 ve X700 dizüstü bilgisayarlarda yer alan Intel Series 1 işlemciler; gelişmiş donanım ve tasarım özellikleriyle profesyonellere olağanüstü pil ömrü, üst düzey performans ve verimlilik sağlıyor. Casper, dünyadaki son teknolojileri kullanıcılarıyla buluşturmaya devam ediyor. Intel’in Series 1 işlemcilerini Casper Nirvana dizüstü bilgisayarıyla buluşturan Casper bir ilke daha imza attı. Türkiye’de ilk kez Intel Series 1 işlemcileri Casper Nirvana X600 ve X700 dizüstü bilgisayarıyla buluşturan Casper, profesyonel hayatın karmaşık süreçlerini kolaylaştırıyor. Birinci sınıf ince ve güçlü dizüstü bilgisayarlar için optimize edilen Series 1 işlemciler, 15W yapısı ile bir önceki nesil işlemcilere göre hem yaklaşık yüzde 20 daha az güç tüketimi sağlarken, turbo frekansta 5Ghz’e çıkabilen ortalama yüzde 15 daha yüksek performans ile öne çıkıyor. Aynı zamanda daha az güç tüketimi sağlayan işlemciler, kullanıcılara hareket halindeyken oyun oynama, içerik oluşturma ve üretkenlik için performansından ödün vermeden çok daha uzun saatler boyunca işlemlerini gerçekleştirebilme kabiliyeti kazandırıyor. Masaüstü bilgisayar performansını dizüstü bilgisayarlarda deneyimleme imkanı Intel’in 2024 yılında lanse ettiği “U” serisi işlemcilerde en yüksek performansa sahip Series 1, Casper Nirvana X600 ve X700’ün performansını ve yüksek mobilite özelliğini kusursuz bir uyum içinde artırıyor. 3D performanslı hibrit mimarisiyle iki çekirdekli mikro mimariyi tek bir işlemci yongasında birleştiren Series 1, her bir çekirdek türü için belirli görevleri gerçekleştirebiliyor. Aynı zamanda Intel Core 5 120U ve Core 7 150U işlemci seçenekleriyle özelleştirilebilen Nirvana X600 ve X700, Microsoft Copilot’un gelişmiş yapay zeka özelliği sayesinde tüm profesyonellere masaüstü bilgisayar performansını dizüstü bilgisayarlarda deneyimleme imkanı sunuyor.
Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği’nden gençler için ‘yapay zeka’ projesi
03 Mayıs 2024 Cuma - 14:45 Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği’nden gençler için ‘yapay zeka’ projesi Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği işbirliği ile dijital geleceğe hazır nesiller yetiştirmek amacıyla tüm Türkiye’de ‘Yapay Zeka Yıldızları’ projesi başlatıldı. Proje kapsamında 11-14 yaş arasındaki ortaokul ve 14-18 yaş aralığındaki lise öğrencileri yapay zeka eğitimi görecek. Yeni nesil gelişmelerle projelerini sürdüren Vodafone Vakfı, genç nesiller için dijital eğitimlerine devam ediyor. Geçmiş dönemdeki dijital eğitim projelerinin ardından, Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği işbirliğiyle ‘Yapay Zeka Yıldızları’ projesi başlatıldı. Projenin tanıtım toplantısı Buca Atatürk Ortaokulu’nda, Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel ve Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır’ın katılımıyla düzenlendi. Hayata geçirilen proje kapsamında Türkiye’nin 81 ilinde 11-14 yaş arası ortaokul ve 14-18 yaş arası lise öğrencileri, yapay zeka eğitimleri görecek. Alanında uzman öğretmenler ve genç gönüllüler tarafından verilecek eğitimler sayesinde öğrenciler, yapay zeka hakkında daha geniş bilgiye ulaşarak kendi projelerini üretip geliştirme fırsatına sahip olacak. Projeye dahil olan öğrencilere global içerik ve etkinlikler öncülüğünde çeşitli gelişim alanlarından faydalanma imkanı da sağlanacak. Projenin ilk etapta yaklaşık 34 bin öğrenciyle buluşturulması amaçlanıyor. “Elimizi taşın altına koyuyoruz” Tanıtım toplantısının açılış konuşmasını yapan Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, Türkiye’de toplumun dijital beceri sahipliği konusuna önemli bir gelişin alanının olduğunu vurguladı. Sözlerini sürdüren Aksoy, “Ülkelerin dijital dönüşümle ortaya çıkabilecek kazanımları elde edebilmesinin şartlarından biri, toplumun buna ayak uyduracak becerilere sahip olması. Politika Analiz Laboratuvarı işbirliğiyle hazırladığımız ‘Dijital Türkiye 2030 Raporu’na göre, Türkiye’de bireylerin yüzde 30’u en az temel düzeyde dijital beceriye sahipken, Avrupa Birliği ülkelerinde bu oran yüzde 54 düzeyinde. Öte yandan, Avrupa Birliği’nin resmi hedefi, 2030’da bu oranı yüzde 80’e çıkarmak. Avrupa Birliği’nin 2030 hedefinin Türkiye tarafından yakalanabilmesi için dijital beceriye sahip nüfus oranının her yıl yüzde 12 artması gerekiyor. Dijital toplum hedefine ulaşılması için dijital becerilerde eşitsizliklerin azaltılması lazım. Biz Vodafone olarak bu alanda pek çok proje yürütüyoruz. Şimdi de gençlerin yapay zekâ alanındaki yetkinliklerini artıracak yeni bir projeye hazırlanıyoruz. Son yıllarda özellikle üretken yapay zekânın popüler hale gelmesiyle birlikte herkesin hayatına girdiğini görüyoruz. Yapay zekânın genel olarak pozitif dönüşüm sağlayacağına inanıyoruz. Global anlamda bu trendin artması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin de bu konuda öncü ülkeler arasında yer alması için elimizi taşın altına koyuyoruz” dedi. “Genç nesillerin geleceği için çalışmaya devam edeceğiz” Vakıf projelerine hız kesmeden devam ettiklerinin altını çizen Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel de Habitat Derneği ile birlikte 8 yıldır sürdürdükleri ‘Yarını Kodlayanlar’ projesiyle 400 bini aşkın çocuğa ulaştıklarını belirtti. “Türkiye’de Scratch kullanıcı sayısının 2 milyonun üzerinde olduğu düşünülürse, ülkemizde her 5 çocuktan 2’sinin ‘Yarını Kodlayanlar’ projesi kapsamında kodlama eğitimi aldığını söyleyebiliriz” diyen Süel, şunları kaydetti: “Bu projenin bir devamı olarak, Habitat Derneği ile birlikte gençlere yönelik yapay zekâ eğitimlerine başlıyoruz. ‘Yapay Zekâ Yıldızları’ olarak adlandırdığımız yeni projemizle, ‘Yarını Kodlayanlar’ projesinden edindiğimiz deneyimi de kullanarak, ülkemizde yapay zekâ alanındaki hamle ve eğitim yaygınlaştırma sürecine öncülük etmeyi hedefliyoruz. Amacımız, genç nesillerin teknolojik bakımdan donanımlı olmalarını sağlamak, günümüzde her alanda gördüğümüz yapay zekâ teknolojisini öğrenip kullanarak oluşturucu fikirlerini yeni teknolojilerle birleştirmelerini mümkün kılmak. Sadece teknoloji tüketen değil aynı zamanda üreten bir neslin yetişmesine katkıda bulunmak istiyoruz. Proje kapsamında, ortaokul ve lise öğrencileri, yapay zekâ konusunda çeşitli araçlarla içerik üretebilecek ve kendi projelerini geliştirebilecek. Vodafone Vakfı olarak, genç nesillerin geleceği için çalışmaya devam edeceğiz.” “Gençlerin teknolojiye ilgisini desteklemek çok değerli” “Yapay zekanın gelecekte hayatın her alanında daha da belirleyici bir rol oynamasının beklendiğini aktaran Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, “Bu kapsamda, gençleri yapay zekâ ve onun alt alanları olan makine öğrenimi ve derin öğrenme konularında eğitmek ve bilinçlendirmek, ülkemizin dijital dönüşümü ve küresel rekabet gücümüzün artırılması için kritik bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği olarak, gençleri yapay zekâ alanında eğitmeye ve bu alanda fırsat eşitliği sağlamaya odaklanarak, geleceğin yapay zekâ liderlerini yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Bu liderlerin, Türkiye’yi küresel arenada yapay zekâ alanında önde gelen ülkelerden biri haline getirecek inovatif çözümler üreteceğine ve ülkenin dijital dönüşümünü hızlandıracağına inanıyoruz. Gençlerin teknolojiye olan ilgisini ve merakını desteklemek, onları cesaretlendirmek ve keşfetmeye teşvik etmek, bizim için çok değerli. Bu nedenle, ‘Yapay Zekâ Yıldızları’ projesini sadece bir eğitim programı değil, aynı zamanda gençlerin potansiyellerini gerçekleştirmelerine yardımcı olacak bir platform olarak da görüyoruz” ifadelerine yer verdi. 6 saatlik yapay zekâ eğitimleri verilecek “Yapay Zekâ Yıldızları” projesinde öğrenciler, başlangıçta yapay zekâ eğitimleri ve sınıf atölyeleriyle 6 saatlik yapay zekâya giriş eğitimi alacak ve kodlama örneklerini görecek. 6 saatin sonunda yapay zekâ ile ses ve görüntü tanıma örneklerini hayata geçirme ve isteğe bağlı olarak eğitimlerini proje web sitesi ve gönüllü eğitmenlerle derinleştirme imkânı bulacak olan öğrenciler, web sitesi üzerinden eğitim içerikleri ve ders modüllerinin takip edilmesiyle dersler sonrasında yapay zekâ, Python, sanal gerçeklik gibi alanlarda bilgilerini derinleştirip uygulama yapabilecek. Ayrıca, sürdürülebilirlik alanında yapay zekâ ile çalışarak “Yeşil Gezegen” temasını teknolojik yeniliklerle işleyebilecekler. Avrupa’daki Vodafone vakıflarıyla birlikte yürütülen SUJ (SkillsUploadJr) çatısı altında global bir hackathon düzenlenerek öğrencilerin projelerini geliştirmeleri sağlanacak. Özel içerik komitesi oluşturuldu “Yapay Zekâ Yıldızları” projesinde görev yapacak toplam 276 eğitmenin yüzde 70’inin okul öğretmeni olması hedefleniyor. Eğitimler, ülke genelindeki 45 köy teknoloji sınıfı, 10 “Bu Atıklar Kod Yazıyor” sınıfı, 3 yapay zekâ sınıfı, 4 konteyner teknoloji sınıfının yanı sıra 12 ili ziyaret edecek olan gezici eğitim çadırında gerçekleştirilecek. Proje kapsamında, gençlerin yapay zekâ konusunda hem temel kavramları öğrenmelerine hem de ileri düzeyde bilgi edinmelerine yardımcı olmak üzere bir yapay zekâ kitabı da hazırlandı. Diğer yandan, yapay zekâ alanında çalışan farklı meslek ve yaş gruplarından akademisyen, uzman ve profesyonellerin, lise ve üniversite öğrencilerinin oluşturduğu Yapay Zekâ Projesi İçerik Komitesi, projenin içeriğinin şekillendirilmesinde düzenli olarak danışmanlık verecek.
Tokat’ta uçan Türk Hava Yolları’nın bilet fiyatları, yolcuyu Sivas’a kaçırdı
03 Mayıs 2024 Cuma - 13:18 Tokat’ta uçan Türk Hava Yolları’nın bilet fiyatları, yolcuyu Sivas’a kaçırdı Sadece Türk Hava Yolları ve alt şirketinin uçuş gerçekleştirdiği Tokat Havalimanı’ndaki İstanbul seferi bilet fiyatları tepkilere neden oldu. Uçak biletlerinin Tokat’ta tek elden yürütüldüğünün altını çizen Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Gökdere; “Tokat’ta sadece Türk Hava Yolları ve alt şirketinin sefer düzenlemesi bilet fiyatlarını çevre illere göre iki katına çıkartıyor. Fiyatları pahalı bulan vatandaşların yüzde 40’lık kısmı Sivas başta olmak üzere diğer illere giderek uçmasına neden oluyor” dedi. Eski havalimanının yanına yenisi yapılarak 25 Mart 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan Tokat Havalimanı, yeniden hizmete girdi. Aradan geçen 2 yılda havayoluna Tokatlı vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Ancak Sivas başta olmak üzere Amasya ve Samsun illerindeki uygun bilet fiyatları dikkatlerden kaçmadı. Tokat’ta sadece Türk Hava Yolları ve alt şirketinin sefer düzenlemesi bilet fiyatlarının çevre illere göre iki katına çıkarttı. Fiyatları pahalı bulan vatandaşların yüzde 40’lık kısmı Sivas başta olmak üzere diğer illere giderek havayolunu kullanmasına neden oluyor. “Çevre illerde uçak biletleri yüzde 50 daha hesaplı” Çevre illere göre uçak bilet fiyatlarının iş dünyası kadar vatandaşları da rahatsız ettiğini belirten Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Gökdere;, “Son zamanlarda ilimizde de gündem olan uçak bilet fiyatlarının diğer illere göre farklılık yaşaması bizleri de rahatsız ediyor. Tokat Havalimanı 2022 yılında hizmete açılan ve uluslararası standartlarda yapılmış kaliteli ve moderndir. Çevre illerimize nazaran da en iyi havalimanlarımızdan bir tanesidir. Buradaki Tokatlı ve iş dünyasını rahatsız eden konu ise uçak bilet fiyatlarının fahiş fiyatlarda olmasıdır. Çevre illerdeki uçak bilet fiyatlarının Tokat’a nazaran yüzde 50 daha hesaplı olması Tokatlıları ve iş dünyasını rahatsız ediyor. Bunu sebebinin de Tokat Havalimanı’ndan şu an da sadece bir firma ve o firmaya ait uçuş sağlaması ama komşu illerimizdeki havalimanlarında farklı firmaların uçuş sağlamasından kaynaklanan sebepten olayı Tokat ilimizdeki firmanın fahiş fiyatlarda uçuş sağlaması bizleri oldukça rahatsız ediyor. Tokat Havalimanında 2 bin 500 liraya uçuş sağlarken aynı saatteki komşu illerimizdeki uçuş bin 200 liraya sağlamaktadır. Bu neye sebep oluyor. Tokat’tan uçuş sağlayacak vatandaşlarımızın yüzde 40’ı hala komşu illerden uçuş sağlıyor” dedi. “Türk Hava Yolları’nın fahiş fiyatları ortadan kaldırmasını istiyoruz” Tokat’a diğer hava yolu şirketlerini davet ettiklerini söyleyen Gökdere; “Türk Hava Yolları yönetim kurulunun ayrıca genel müdürlüğünün Tokat-İstanbul arası uçuşları konusunda bu fahiş fiyatların ortadan kaldırmasını istiyoruz. Uçak seferlerinin de artırılmasını istiyoruz. İlimize diğer hava yolu şirketlerini de davet etmek istiyoruz. Buradan kazanç sağlayacağına inanıyoruz. Kazan kazan düsturuyla hem Tokatlı hemşerilerimiz kazanacak hem iş dünyamız hem de hava yolu şirketlerinin kazanacağına inanıyoruz” diye konuştu. “Fiyatlar tek elden yürüyor” Fiyatların tek elden yürütüldüğünü belirten Gökdere, “Tek bir firma üzerinden uçuşların sağlanması rekabet ortamını sağlamadığı için firma yetkililerinin bu konuyu Tokat nezdinde dezavantaj olarak kullanıyorlar. Fiyatlar tek elden yürüyor. Tekelleşmeyi sağlıyor. 2-3 tane hava yolu firması geldiği vakit uçuş bilet fiyatlarının da makul fiyatlara ineceğini düşünüyoruz” dedi. “Neden vatandaşlarımız başka illerden uçuş sağlasın” Uçuş biletlerinin diğer illere göre az olmasını istemediklerinin altını çizen Gökdere, “Adaletli bir şekilde yaklaşılmasını istiyoruz. Aynı oranda, aynı şekilde, aynı fiyatta uçmak istiyoruz. Bu da bizim en doğal hakkımız. Neden Tokat’taki vatandaşlarımızın yüzde 40’ı diğer illerden uçuş sağlasın. Kendi memleketinde uluslararası standartlardaki havalimanından neden uçmak istemesin. Bunun tek sebebi uçuş fiyatlarının fahiş fiyatlarda olmasıdır. Bu konuda da Türk Hava Yolları Yönetim Kurulunun ve Türk Hava Yolları Genel Müdürlüğünün bunu hızlı bir şekilde dikkate alıp Tokatlı hemşerilerimizin de ortalama fiyattan uçuş sağlamasını istiyoruz” şeklinde konuştu. Önceliklerinin özel hava yolu şirketleri ile haftanın her günü İstanbul seferlerinin düzenlenmesi olduğunu ifade eden Başkan Gökdere, “Biz sadece İstanbul uçuşlarıyla da yetinmiyoruz. Havalimanı ve Tokat şehrimize güveniyor. Tokat ili Karadeniz, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’yu birbirine bağlayan kadim bir şehirdir. Bundan dolayı İzmir seferlerinin der gerçekleşmesini istiyoruz. İzmir’de de 250 bine yakın Tokatlı bulunuyor. İş dünyası için de çok önemlidir. İnşallah 2024 yılında da Tokat- İzmir arası uçuşlarımızın sağlanmasını bekliyoruz. İş dünyası ve Tokatlı hemşerilerimiz için de çok fayda sağlayacağına inanıyoruz. Ön fizibilite çalışmalarını yaptılar. Havalimanımızın bölge havalimanlarından çok çok üstün olduğunu belirttiler. Tokat şehrini beğendiler. Kapasite ve ön fizibilite raporlarını dosya şeklinde verdik. İnşallah hayırlı haberler bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Excalibur’dan oyun tutkunlarına kampanya
03 Mayıs 2024 Cuma - 10:54 Excalibur’dan oyun tutkunlarına kampanya Oyun ve performans bilgisayarı Excalibur, Star Wars’u bilgisayar oyunlarıyla anmak isteyen oyun tutkunları için yepyeni bir indirim duyurdu. Oyun tutkunları, Star Wars Günü’ne özel, 8 Mayıs tarihine kadar geçerli olmak üzere tüm Excalibur masaüstü bilgisayar, laptop ve monitörlerde geçerli olacak yüzde 15’e varan indirim fırsatı yakalayacak. Kitleleri peşinden sürükleyen Star Wars filmini anmak ve kültürünü yaşatmak isteyen milyonlarca kişi, 4 Mayıs’ta Star Wars Günü’nü coşkuyla kutluyor. Oyun tutkunlarına özel fırsatlar sunan Excalibur, bu anlamlı günde Star Wars hayranlarını heyecanlandıracak yeni bir kampanya duyurdu. 8 Mayıs tarihine kadar, sadece Capsper’ın kendi internet sayfasında geçerli olacak kampanyayla oyun tutkunları: masaüstü bilgisayarlarda, gaming laptoplarda ve monitörlerde geçerli olacak yüzde 15’e varan indirim fırsatlarını yakalayacak. Oyun tutkunları için özel bir kampanya Film serilerinde olduğu kadar bilgisayar oyunlarında da geniş bir evreni olan Star Wars oyun dünyası, Excalibur’un yüksek performans ve şık tasarıma sahip oyuncu bilgisayarlarıyla keşfedilmeyi bekliyor. Güç ve performansa, trend tasarımlarla ulaşma hayali kuran birçok kullanıcının tercihi olan Excalibur, Star Wars Günü’nü bilgisayar oyunlarıyla anmak isteyen oyun tutkunları için özel bir kampanya duyurdu. 8 Mayıs tarihine kadar geçerli kampanya, Excalibur E750 ve E650 desktop bilgisayarlarda, Excalibur G911, G870 ve G770 oyuncu dizüstü bilgisayarlarda ve Excalibur 31,5’’, 27’’, 23.8’’ Curved ve Excalibur 23.8’’ Flat Monitörlerde geçerli olacak yüzde 15’e varan indirim fırsatı sunacak.
Farabi 9. Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı’nda büyük ödül 200 bin lira
03 Mayıs 2024 Cuma - 08:25 Farabi 9. Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı’nda büyük ödül 200 bin lira Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, bu yıl 9.’su düzenlenecek olan Farabi Ar-Ge ve İnovaspor Proje Pazarı’nda büyük ödülün 200 bin TL olduğunu açıkladı. Yarışmacılar 6 tematik alanda hünerlerini sergileyecek. ZBEÜ Konukevi’nde basın toplantısı düzenleyen Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, üniversitenin 100. yılında öğrencileri birçok etkinlikle buluşturduklarını ifade etti. Araştırmacılar ve girişimciler için de büyük öneme sahip bir etkinliğe ev sahipliği yaptıklarını ifade eden Özölçer, 28 Mayıs günü 9. Farabi Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı Yarışması’nın gerçekleştirileceğini duyurdu. Ar-Ge faaliyetlerine odaklanmak ve bu alanda projelerin geliştirilmesi, sunulması ve paydaşlar arasında iş birliği yapılması için bir platform oluşturmayı amaçladıklarını belirten Özölçer, "Zira bu yolla oluşturulacak olan proje pazarı, farklı kurumlar, akademik kuruluşlar, AR-GE merkezleri, girişimciler ve serbest çalışanlar gibi Ar-Ge faaliyetlerine katılan herkesi bir araya getirecektir. Üstelik bu çabamız, Ar-Ge faaliyetlerine katılmak isteyen farklı taraflar arasında iletişimi kolaylaştırmakta ve tüm katılımcılar için potansiyel iş birliği fırsatları sunmaktadır. Böylece Farabi Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı Yarışması, Ar-Ge projelerinin daha etkin bir şekilde yürütülmesini sağlayarak yenilikçiliği teşvik etmekte ve iş birliği ağlarını genişletmektedir. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak Farabi Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı Yarışmasıyla; akademisyenler, sanayiciler, araştırmacılar ve öğrencilerin somut Ar-Ge proje fikirlerini hayata geçirebilecekleri bir ortam sağlamayı, Üniversite-Sanayi iş birliğini geliştirmeyi ve yeni Ar-Ge ortaklıkları başlatılmasında öncü bir kuruluş olmayı; Üniversitemiz öğrenci ve akademisyenleri başta olmak üzere ülkemizdeki tüm araştırmacıları Ar-Ge projelerine özendirmeyi amaçlıyoruz" dedi. "6 tematik alan belirledik" Yarışmanın daha ileri seviyelere ulaşması ve girişimci adaylarının başarılı olabilmesi için ödülleri teşvik sağlayabilecek şekilde planladıklarını aktaran Özölçer, "Yarışmada dereceye giren adaylar için üçüncülük ödülünü 50 bin TL, ikincilik ödülünü 100 bin TL ve birincilik ödülünü 200 bin TL olarak belirledik. Farabi Ar-Ge ve İnovasyon Proje Pazarı’na ortaokul-lise grubu öğrenciler, ön lisans, lisans ve lisansüstü öğrenciler, akademisyenler ve girişimci adayları başvuruda bulunabilir. Yarışmaya katılım sağlayacak tüm adaylar için, gelişen teknolojiye ve ihtiyaçlara paralel olarak 6 tematik alan belirledik. Adaylar; ’Elektronik ve Bilişim Teknolojileri’, ’Enerji ve Makine Teknolojileri’, ’Gıda, Tarım, Kimya ve Çevre Teknolojileri’, ’Savunma Sanayi, Robotik ve Uzay Teknolojileri’, ’Tıp ve Yaşambilim Uygulamaları’, ’Sürdürülebilir Kentler ve Yaşam’ alanlarında başvuruda bulunabilirler. Başvuruda bulunacak adaylar, başvurularını projepazari.beun.edu.tr adresi üzerinden yapabilir ve detaylı bilgiye oradan erişebilirler. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak proje fikri olan tüm adayları yarışmamızda görmekten büyük bir mutluluk duyacağız" ifadelerine yer verdi.
realme, Note 50 modelini tanıttı
02 Mayıs 2024 Perşembe - 19:09 realme, Note 50 modelini tanıttı Akıllı telefon markası realme, güçlü performans ve uzun pil ömrü gibi gelişmiş özelliklerle donatılmış Note 50 modeli ile kullanıcıların karşısına çıkıyor. realme, yeni Note 50 modelini piyasaya sürdüğünü duyurdu. Kaliteli donanıma sahip yeni modelin, markanın Ar-Ge ekibinin özverili çalışması ve mükemmel ürün felsefesiyle geliştirildiği belirtildi. Yeni model hakkında şu bilgiler verildi: realme Note 50, üstün dayanıklılık, güçlü performans ve uzun pil ömrü gibi gelişmiş özelliklerle donatılmış. Toz ve suya karşı koruma (IP54) sağlayan Note 50, yüksek kaliteli cam ekranı ve iç die-cast alüminyum gövdesi ile kazalara karşı da dayanıklı. 5000mAh pil kapasitesi ile uzun süreli kullanım imkânı sunan yeni model, 1200 şarj döngüsünden sonra bile pil kapasitesinin yüzde 80’den fazlasını koruyor. Performans ve depolama Yeni model, UNISOC T612 işlemci ve yüksek kapasiteli pili ile iyi bir performans sunuyor. Yüksek RAM ve ROM seçenekleri sayesinde akıcı ve hızlı bir deneyim yaşarken, geniş depolama alanı tüm ihtiyaçları karşılıyor. realme Note 50, modern ve şık tasarıma sahip bir telefon arayanlar için seçenek sunuyor. İki tonlu arka kapak tasarımı ve ince gövdesi ile dikkat çeken yeni model, büyük ekranı, yüksek yenileme hızı ve geniş renk gamı ile etkileyici bir görsel deneyim vadediyor. Yeni tasarlanan Mini Kapsül ise önemli bilgileri daha belirgin hale getirerek günlük kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor. Güçlü sinyal alımı ve hızlı parmak izi tanıma özellikleri ile de yeni model, konforlu ve güvenilir bir kullanım imkânı sunuyor. Bunlara ek olarak realme Note 50, toz ve su sıçramalarına karşı dayanıklılığı sayesinde günlük kazalara karşı korunuyor.
Yüzde yüz yerli ve elektrikli mini araç “Mango Car” Ankara’da tanıtıldı
02 Mayıs 2024 Perşembe - 16:08 Yüzde yüz yerli ve elektrikli mini araç “Mango Car” Ankara’da tanıtıldı Ankara’da gerçekleşen 4. Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde tanıtılan yüzde yüz yerli elektrikli mini otomobil “MANGO CAR” araç içerisinde bulunan “Trafik Kontrol Merkezi” yazılımıyla sürücülere güvenli ve konforlu bir yolculuk imkanı sunuyor. Hacettepe Üniversitesi Tunçalp Özgen Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 4. Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde tanıtılan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun standını gezdiği yüzde yüz yerli elektrikli mini otomobil “MANGO CAR”, araç içerisinde bulunan “Tafik Kontrol Merkezi” uygulamasıyla sürücülere güvenli ve konforlu bir yolculuk imkanı sunuyor. “Mango Car”ı üreten ISSD Firması’nın Genel Müdür Yardımcısı Berkcan Oğuz, aracın yüzde yüz yerli olduğunu ifade ederek, “Araç bizim tarafımızdan üretilen bir araç. Bununla beraber buradaki katma değerlerden bir tanesi de aracın içerisindeki yazılım da bizim tarafımızdan yapılıyor. Bu yazılımın dünyada ki diğer yazılımlardan farkı trafik yönetim merkezi ile haberleşebilen bir yazılım olması” dedi. “Nerede EDS, boş şarj istasyonu ve park yeri var sürücüleri bilgilendiriyor” Bu uygulamanın Türkiye’de ilk defa gerçekleştiğini söyleyen Oğuz, “Kavşaklara yaklaşırken kaç saniye sonra yeşil yanacağını sitem bildiği için, size bir hız öneriyor. Araçların ışıklara takılmaması için sürücülere hız önerisinde bulunuyor. Şarj istasyonları, park yerleri bunların hepsi sistemimizde kayıtlı ve anlık olarak güncelleniyor. Nerede park yeri var nerede boş şarj istasyonu var bunları öğrenebiliyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Yüzde yüz yerli ve elektrikli mini araç “Mango Car” Ankara’da tanıtıldı
02 Mayıs 2024 Perşembe - 15:55 Yüzde yüz yerli ve elektrikli mini araç “Mango Car” Ankara’da tanıtıldı Ankara’da gerçekleşen 4. Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde tanıtılan yüzde yüz yerli elektrikli mini otomobil “MANGO CAR” araç içerisinde bulunan “Tafik Kontrol Merkezi” yazılımıyla sürücülere güvenli ve konforlu bir yolculuk imkanı sunuyor. Hacettepe Üniversitesi Tunçalp Özgen Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 4. Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde tanıtılan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun standını gezdiği yüzde yüz yerli elektrikli mini otomobil “MANGO CAR”, araç içerisinde bulunan “Tafik Kontrol Merkezi” uygulamasıyla sürücülere güvenli ve konforlu bir yolculuk imkanı sunuyor. “Mango Car”ı üreten ISSD Firması’nın Genel Müdür Yardımcısı Berkcan Oğuz İhlas Haber Ajansı’na açıklamada bulundu. Aracın yüzde yüz yerli olduğunu ifade eden Oğuz, “Araç bizim tarafımızdan üretilen bir araç. Bununla beraber buradaki katma değerlerden bir tanesi de aracın içerisindeki yazılım da bizim tarafımızdan yapılıyor. Bu yazılımın dünyada ki diğer yazılımlardan farkı trafik yönetim merkezi ile haberleşebilen bir yazılım olması” dedi. “Nerede EDS, boş şarj istasyonu ve park yeri var sürücüleri bilgilendiriyor” Bu uygulamanın Türkiye’de ilk defa gerçekleştiğini söyleyen Oğuz, “Kavşaklara yaklaşırken kaç saniye sonra yeşil yanacağını sitem bildiği için, size bir hız öneriyor. Araçların ışıklara takılmaması için sürücülere hız önerisinde bulunuyor. Şarj istasyonları, park yerleri bunların hepsi sistemimizde kayıtlı ve anlık olarak güncelleniyor. Nerede park yeri var nerede boş şarj istasyonu var bunları öğrenebiliyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Öğrencilerin projeleri görücüye çıktı
02 Mayıs 2024 Perşembe - 15:18 Öğrencilerin projeleri görücüye çıktı Ordu’nun Ünye ilçesi Mehmet Refik Güven Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan 4006 Bilim Fuarı’nda 85 öğrencinin araştırarak hazırladığı 19 proje görücüye çıktı. Mehmet Refik Güven Anadolu Lisesinde 85 öğrenci ve 18 danışman öğretmenin nezaretinde hazırlanan projelerin sergilendiği alanda, 19 proje öğrenciler ve öğretmenler tarafından yoğun ilgi gördü. “Her şeyden önce bu sergiler öğrencilerimizin araştırma ruhuna ciddi bir katkı sağlıyor” Bilim sergisinde konuşan Ünye Mehmet Refik Güven Anadolu Lisesi Müdür Baş Yardımcısı Kenan Cebeci, “4006 Bilim Fuarı için 19 tane projeyle beraber okulda gayet güzel bir sergi ortaya çıkardık. Önceki yıllarda da benzer çalışmalarımız vardı ama bu yıl bir öncekine göre daha görünümlü şekilde ortaya çıktı. Bundan dolayı oldukça mutluyuz. İnşallah bu çalışmalarımız başarılı öğrencilerimizle beraber devamı gelecektir. Her şeyden önce bu bilimsel sergiler burada öğrencilerimizin araştırma ruhuna ciddi bir katkı sağlıyor. Öğrencilerimiz sunumlarıyla yapacakları bilimsel sergileri için ciddi bir araştırma yaptılar. Zaten amacımızda çocuklarımızın sorgulayarak ve araştırarak ortaya bilimsel bir çalışmanın ortaya çıkarılmasıydı. Bilim fuarımızda 85 öğrencilerimiz ile 18 öğretmenlerimiz görev aldı” dedi. Yapılan konuşmaların ardından bilim sergisinin açılışı Ünye İlçe Milli Eğitim Müdürü Özgür Tokgöz, Ünye Mehmet Refik Güven Anadolu Lisesi Müdürü Fatih Yıldız, okul müdürleri ve öğretmenler tarafından yapılırken, sergiyi ise çok sayıda ilçede bulunan öğrenciler ziyaret etti.
OMÜ’nün akreditasyon başarısı: 25 program akredite oldu
02 Mayıs 2024 Perşembe - 15:09 OMÜ’nün akreditasyon başarısı: 25 program akredite oldu Araştırma üniversitesi adayı Ondokuz Mayıs Üniversitesinde (OMÜ) 25 program akredite oldu, 3 program da bu hedefe odaklandı. Araştırma Üniversitesi kulvarında yer almak için kalite odaklı çalışmalarını yoğunlaştıran ve bu doğrultuda mevcut potansiyelini harekete geçiren Ondokuz Mayıs Üniversitesinde toplamda 25 program akreditasyon sürecini başarıyla tamamlarken 3 program için akreditasyon süreci devam ediyor. Türkiye’nin köklü ve önemli üniversitelerinden biri olarak kalite standartlarına ulaşmak için uzun soluklu revizyona gidip bu kapsamda dikkat çekici bir aşama kaydeden OMÜ’de temel hedef, kalite güvencesini ve verimliliği sürdürülebilir ve kalıcı hâle getirmek. Rektör Ünal: “OMÜ, girişimci ve yenilikçi yüzü ile AR-GE potansiyelini göstermeye başladı” OMÜ’nün kalite odaklı çalışmalarından sonuç alındığına ve bunun ilgili kurullar tarafından belgelendirildiğine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, “Hepimizin bildiği üzere akreditasyon ve kalite süreci, hiç bitmeyen bir yolculuk ve dinamik bir yapıya sahip. Üniversitemiz de kalite odaklı ve araştırma geliştirme öncelikli çalışmalarında çok önemli mesafeler aldı. Zira performans göstergeleri de bu gelişimi ve ilerlemeyi teyit ediyor. Kısacası OMÜ, girişimci ve yenilikçi yüzü ile AR-GE potansiyelini göstermeye başladı. Temel hedefimiz, tüm birimlerde beklenen standartları yakalayarak eğitim-öğretimin niteliğini en üst noktaya taşımak. Bu noktada gecemizi gündüzümüze katarak çalışmaya devam edeceğiz" dedi. “OMÜ mezunu olmakla övünç duyan, yetkin ve nitelikli bireyler yetiştirmek, öncelikli amaçlarımız arasında” OMÜ’deki eğitim faaliyetlerinin kalitesinin tescillenmesi adına akreditasyon ve kalite süreçlerini fazlasıyla önemsediklerini ve benimsediklerini vurgulayan Rektör Ünal, devamında şunları söyledi: “Günümüzde bilgi, teknoloji, dijitalizasyon ve iletişimde yaşanan yeni ve hızlı gelişmeler yükseköğretimdeki rekabeti ve yarışı da hızlandırdı. OMÜ olarak bu yarışın gerisinde kalmamak için rekabet gücümüzü ve direncimizi diri tutmak zorundayız. Küreselleşmiş bir dünyada her alanda olduğu gibi yükseköğretimde de kalite standartlarını yakalamak ve bunları istikrarlı bir biçimde korumak kaçınılmaz oldu. Dolayısıyla OMÜ’deki eğitim-öğretim faaliyetlerinin kalite çıtasını belli bir standardın üzerine çıkararak OMÜ mezunu olmakla övünç duyan, yetkin ve nitelikli bireyler yetiştirmek, öncelikli amaçlarımız arasında. Söz konusu programlarımızın yetkili dernek ve kurullarca akredite edilmesi, sunulan eğitim ve hizmetin kalitesinin onaylanması anlamına geliyor. Bu bağlamda Üniversitemizin daha iyiye gitmesi ve geleceğe sağlam adımlarla yürümesi için çalışan, gayret eden ve fedakârlık gösteren herkese şükranlarımı sunuyorum, iyi ki varlar.” Akredite olan lisans programlar İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi: 8 (Arkeoloji, Felsefe, Psikoloji, Sanat Tarihi, Sosyoloji, Coğrafya, Tarih, Türk Dili ve Edebiyatı). Fen Fakültesi: 6 (Biyoloji, Matematik, İstatistik, Fizik, Kimya, Moleküler Biyoloji, Genetik). Eğitim Fakültesi: 4 (İlköğretim Matematik Öğretmenliği, Fen Bilgisi Öğretmenliği, İngilizce Öğretmenliği, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık). Sağlık Bilimleri Fakültesi: 2 (Hemşirelik, Besleme ve Diyetetik). Tıp Fakültesi: 1 (Tıp-İngilizce). Diş Hekimliği Fakültesi: 1 (Diş Hekimliği). Veteriner Fakültesi: 1 (Veteriner Hekimliği). Akredite edilen birimler Karadeniz İleri Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi: 2 Başvuru ve değerlendirme süreci devam lisans programlar İlahiyat Fakültesi: 1 (İlahiyat). Turizm Fakültesi: 1 (Turizm İşletmeciliği). Tıp Fakültesi: 1 (Tıp). OMÜ’deki lisans programları ve birimlerin akreditasyon sürecini ve izlemini yapan dernekler: Diş Hekimliği Eğitimi Programları Akreditasyon Derneği (DEPAD), Öğretmenlik Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (EPDAD), Fen, Edebiyat, Fen-Edebiyat, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakülteleri Öğretim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (FEDEK), Hemşirelik Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (HEPDAK), Sağlık Bilimleri Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (SABAK), Tıp Eğitimi Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (TEPDAD), Veteriner Hekimliği Eğitim Kurumları ve Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (VEDEK), Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK), İlahiyat Akreditasyon Ajansı (İAA), Mühendislik Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (MÜDEK), Turizm Eğitimi Değerlendirme ve Akreditasyon Kurulu (TURAK ).
Türk Telekom’un, LTE baz istasyonlarının yarısından fazlası fiberle bağlı
02 Mayıs 2024 Perşembe - 12:57 Türk Telekom’un, LTE baz istasyonlarının yarısından fazlası fiberle bağlı Türk Telekom, ‘memleketin bir şehrini değil her şehrini’ yaklaşımıyla Türkiye’yi fiber ağlarla örmeye devam ediyor. Şirket, yarının teknolojileri için olmazsa olmazların başında gelen fiber altyapı uzunluğunu 2023 yıl sonu itibarıyla 437 bin kilometreye yükseltirken hane kapsamasını 32,2 milyona çıkardı. Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik edenlerden Türk Telekom, yarının teknolojileri için uygun altyapıyı sağlamak adına faaliyetlerini sürdürüyor. Yapılan açıklamaya göre şirket, 2023 yıl sonu itibarıyla fiber ağ uzunluğunu 437 bin kilometreye ve hane kapsamasını 32,2 milyona yükseltti. 5G’nin efektif kullanılması için en önemli gerekliliklerden olan baz istasyonlarının fiberleşmesi adına önemli çalışmalar yapan şirket, LTE baz istasyonlarının yüzde 52’sini fiberle bağlayarak yeni nesil teknolojilere uygun hale getirdi. “Türkiye’nin her köşesindeyiz” Türk Telekom Destek Hizmetleri ve Satınalma Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Beytur, “Türkiye’nin dijitalleşmesi kamudan özel kurumlara, sağlıktan sanayiye, eğitimden spora tüm alanlarda 360 derecelik bir dönüşümle mümkün. Bu dönüşümün eksiksiz sağlanması için Türkiye’nin her köşesini yüksek hızda internetle buluşturmak için çalışıyoruz. Türkiye’nin BTK Raporu 4. Çeyrek verilerine göre 562 bin kilometrelik toplam fiber ağ uzunluğunun 437 bin kilometresini şirket olarak tek başına tesis etmiş durumdayız. Gelecek akıllı teknolojiler, akıllı şehirler üzerinde şekilleniyor. Bu teknolojilerin efektif kullanılması için fiber altyapı, fibere bağlı baz istasyonları büyük önem arz ediyor. Türkiye FTTH Konseyi’nin son raporuna göre FTTH/B alanında 18 milyon hane erişimiyle fiber altyapımız Avrupa’da ikinci sırada yer alıyor. Yine aynı rapora göre fiber abone sayısı Avrupa’da üçüncü sıradayız. Yerli mühendislerimiz ile yarının teknolojileri için önemli Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz. İştirak şirketlerimiz Argela ve Netsia’nın; 5G ve fiber alanları dahil 69 adet uluslararası patenti bulunuyor. Türkiye’yi yarının teknolojileri ile doğru zamanda buluşturmak hale için faaliyetlerimize ara vermeden devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.