Son Dakika
|
Trafikte ‘niye yavaş gidiyorsun’ kavgası
Lüks motoryat gece kayalıklara çarptı: 7 kişi kurtarıldı
Trump: "Ukrayna’ya çok ihtiyaç duydukları Patriotları göndereceğiz"
Mersin’de arazi dolandırıcılığı iddiası
LGS tercih süreci başladı
15 Temmuz şehidi babası: "Nikah bekleniyordu, vatan sağ olsun"
Küçükçekmece’de markete molotoflu saldırı
Kontrolden çıkan yolcu otobüsü oto yıkamaya daldı: 8 yaralı
Tofaş bariyere girdi: 1 ölü
Bitlis’te ’patpat’ devrildi: 7 yaralı
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Pakistan Turns Old Tires into a Thriving Industry
Suriye’de silahlı çatışma: 30’dan fazla ölü, 100 yaralı
Seyir halindeki araçtan peş peşe böyle ateş açtı
Trump: "Ukrayna’ya çok ihtiyaç duydukları Patriotları göndereceğiz"
Küçükçekmece’de markete molotoflu saldırı
Tofaş bariyere girdi: 1 ölü
Bitlis’te ’patpat’ devrildi: 7 yaralı
Wimbledon’da şampiyon Jannik Sinner
TEKNOLOJİ
‘TÜBİTAK Sanayide Yeşil Dönüşüm Çağrısı’ sonuçları açıklandı
14 Temmuz 2025 Pazartesi - 12:50:32
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK Sanayide Yeşil Dönüşüm 2024-3 Çağrısı sonuçlarının açıklandığını belirterek, "Sanayide yeşil dönüşümü yerli teknolojilerle gerçekleştirme hedefiyle 62 projeye 444 milyon lira destek veriyoruz" dedi. Bakan Kacır, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, sanayide yeşil dönüşümü yerli teknolojilerle gerçekleştirme hedefiyle 62 projeye 444 milyon lira destek verildiğini kaydederek, şu ifadeleri kullandı: "Dünya Bankası iş birliği ile yürüttüğümüz Türkiye Yeşil Sanayi Projesi ile sanayimizin yeşil dönüşümünü hızlandırıyoruz. Bu kapsamda açtığımız TÜBİTAK Sanayide Yeşil Dönüşüm 2024-3 Çağrısı sonuçları açıklandı. Desteğe hak kazanan tüm paydaşlarımızı kutluyorum. Türkiye’nin kalkınma yolculuğunu çevre dostu uygulamalarla sürdürmeye devam edeceğiz."
14 Temmuz 2025 Pazartesi - 10:51
Teknofest Jet Motor Tasarım Yarışması final sunumları TEI’de gerçekleştirildi
Türkiye’nin havacılık motorlarındaki lider şirketi TEI’nin yürütücülüğünde; dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST kapsamında 2019 yılından bu yana her yıl düzenlenen Jet Motor Tasarım Yarışması final sunumları, TEI Eskişehir Yerleşkesi’nde tamamladı. Her yıl gençlerin yoğun ilgisini çeken Jet Motor Tasarım Yarışması bu yıl; Yanma Odası Tasarımı ve Motor Kontrol Ünitesi Tasarımı olmak üzere iki farklı kategoride düzenleniyor. Toplam 352 takımın başvurduğu yarışmalarda final sunumları 7-9 Temmuz tarihleri arasında TEI Eskişehir Yerleşkesi’nde düzenlendi. Final sunumlarının yanında katılımcılara TEI insan kaynakları yöneticileri tarafından kariyer süreçlerine dair bilgilendirmeler ve sunumlar gerçekleştirildi. Sunumların ardından her iki kategoride en iyi sunum ödüllerinin takdim edildiği etkinliğin son gününde TEI Genel Müdürü Prof. Dr. Mahmut F. Akşit, yarışmacı öğrencilerle bir araya geldi. Yarışmanın Yanma Odası Tasarımı kategorisinde ilk üçe giren takımların tasarımları TEI tesislerinde üretilecek ve gerçek şartlarda test edilecek. Motor Kontrol Ünitesi Tasarımı Kategorisinde yapılan tasarımlar da yine TEI tarafından test edilecek. Yapılacak değerlendirmelerin ardından yarışmanın ödül töreni, 17-21 Eylül tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek TEKNOFEST 2025 kapsamında gerçekleştirilecek. Geçmiş yıllarda da büyük ilgi gören Jet Motor Tasarım Yarışması, TEI’nin yalnızca faaliyet alanlarında değil aynı zamanda yetenek geliştirme ve eğitim faaliyetlerinde de sektöründeki öncü pozisyonunu kanıtlıyor.
12 Temmuz 2025 Cumartesi - 17:03
Cilt yaralanmaları yapay zeka destekli sistemle özel bitkilerden elde edilen formülasyon buharı ile tedavi edilecek
Türkiye’nin endemik bitkileri üzerinde yaptığı birbirinden ilginç çalışmaları ile gündeme gelen ve Merkezi Aydın’da bulunan Karya Farma HBX Ar-Ge ekipleri gül özü, kapari bitkisi ekstresi ve kabak çekirdeği yağını modern biyoteknoloji ile sentezlenerek cilt yenileyici bir ürün oluşturdu. Özellikle sıcak yaz aylarında ciddi sorun haline gelen cilt yaralarının yapay zeka destekli bir sistem ile buhar yöntemi ile tedavi edilebileceği belirtildi. ADÜ Teknokent bünyesinde sürdürdüğü 18 patentli çalışmasına bir yenisini ekleyen Karya Farma HBX Ar-Ge ekibi, özellikle sıcak yaz günlerinde ciddi sıkıntı oluşturan cilt yaralarının tedavisinde yeni bir yöntem geliştirdiğini duyurdu. HBX-HYD813 (2020/03482) bileşiğinin ilk kez buhar formunda uygulamaya taşındığı ve olumlu sonuçlar alındığı belirtildi. Yeni yöntemin özellikle halk arasında ‘kelebek hastalığı’ olarak bilinen Epidermolizis Büllosa (EB) gibi temasla bile yara oluşan hastalıklarda temassız, ağrısız ve enfeksiyonsuz bir tedavinin yapılabileceği belirtildi. "HBX-NFS" adı verdikleri bu çalışma ile ilgili açıklama yapan HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, "HBX-HYD813 bileşiğini buhar haline getirerek özel kamuflaj desenli buhar kapsülleri içinde, doğrudan yara bölgesine temassız biçimde uygulayabileceğiz. Böylece klasik pansuman travmalarının yerine, kontrollü sıcaklık ve soğukluk dengesiyle buharla tedavi süreci başlıyor. Bu yeni nesil sistem, özellikle çocuk hastalar için geliştirildi. Pansuman sırasında yaşanan psikolojik travmayı ve fiziksel acıyı ortadan kaldırarak hem sağlık çalışanlarının işini kolaylaştıracak hem de hastaların konforunu üst seviyeye taşıyacak" dedi. HBX-HYD813 formülasyonunda yer alan gül özü, kapari bitkisi ekstresi ve kabak çekirdeği yağını modern biyoteknoloji ile sentezlenerek cilt yenileyici, antimikrobiyal, anti-inflamatuar ve yatıştırıcı etkilere sahip özel bir bileşik oluşturduklarını kaydeden Başlık, "Kapari bitkisi, içerdiği flavonoidler ve glukosinolatlar ile dokusal onarıma katkı sağlarken, gül özleri; Hücre yenilenmesini uyararak epidermal katmanın toparlanmasını destekliyor. Kabak çekirdeği yağı ise çinko, E vitamini ve fitosteroller ile cildin bariyer fonksiyonunu güçlendiriyor. Sistemin yazılım altyapısını gerçekleştiren Bilgisayar ve Yazılım Uzmanı HBX Ar-Ge ekibinden Burak Başlık ise, vücudun hasarlı bölgelerini tespit eden sensör destekli akıllı buhar algoritması ile buharın sadece gerekli noktalara verilmesini sağladı" diyerek yeni çalışmaları ile cilt hastalarının önemli bir sıkıntısını gidereceklerini kaydetti.
12 Temmuz 2025 Cumartesi - 09:22
İkinci el telefon alırken dikkat
Telekom yetkilileri, ikinci el telefon alırken güvenli bir alışveriş için IMEI numarasının E-Devlet üzerinden mutlaka sorgulanması gerektiği belirtirken, faturasız cihazların çalıntı olabileceği ve hukuki sorunlar doğurabileceği söyledi. Bursa’nın Yenişehir ilçesinde hizmet veren bir telekom firması müdürü Anıl Kirden, ikinci el telefon almayı düşünen vatandaşları önemli konularda uyardı. Güvenlikten donanıma kadar birçok konuda dikkat edilmesi gereken hususlar olduğunu belirten Kirden, özellikle faturasız cihazların ciddi riskler taşıdığını vurguladı. Kirden, ikinci el telefon alışverişinde ilk ve en önemli adımın güvenlik kontrolü olduğunu belirtti. Vatandaşların, E-Devlet üzerinden yapacakları IMEI sorgulamasıyla cihazın çalıntı olup olmadığını kolayca öğrenebileceklerini ifade eden Kirden, "Faturası olmayan telefonların çalıntı olma ihtimali yüksektir. Bu tür telefonları satın almak da suç teşkil eder. Bu yüzden cihazın faturasını mutlaka sorgulayın" dedi. Alışverişin güvenilir yerlerden yapılması gerektiğini de hatırlatan Kirden, "En önemlisi, tanıdık ve bilinen iş yerlerinden alışveriş yapın ki kafanız rahat olsun. Böylece ileride bir problem yaşanmasının önüne geçebilirsiniz" şeklinde konuştu. İkinci el telefonlarda yalnızca yazılımsal değil, fiziksel kontrollerin de büyük önem taşıdığını belirten Kirden, "Telefonun kasasında çizik, ezik ya da darbe izleri olup olmadığını dikkatlice inceleyin. Ekranın orijinal olup olmadığını anlamak için ışık geçirgenliği ve dokunmatik hassasiyeti gibi detaylara bakılabilir" diye konuştu. Kirden ayrıca, telefon bataryasının sağlığının da mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini belirterek, "Telefonun menüsü üzerinden ya da çeşitli uygulamalarla pil sağlığını kontrol edebilirsiniz. Bataryası zayıf olan cihazlar kısa sürede problem çıkartabilir" dedi. Son olarak Kirden, güvenli ve sorunsuz bir alışveriş için vatandaşlara tekrar seslenerek, "Bilinen ve güvenilir iş yerlerinden alışveriş yaparsanız, sonradan üzülmezsiniz" uyarısında bulundu.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
11 Temmuz 2025 Cuma- 22:10
SİPER test atışları için Sinop’ta
2
12 Eylül 2023 Salı- 09:38
“Muhasebe alanında çalışanlar, yapay zekânın değişim rüzgârından faydalanmalı”
3
26 Mart 2018 Pazartesi- 14:48
GetContact kim beni rehberine nasıl kaydetmiş ! | GetContact Nedir, Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır? (GetContact indir)
4
11 Temmuz 2025 Cuma- 18:33
Amerika’nın sosyal medyasına karşı Ankara’dan yanıt: Oppenza
5
23 Mayıs 2022 Pazartesi- 14:32
NFT sanatçısı 11 yaşındaki Selim Şamil: 'Çizdiğim resimleri dijital mecralarda tanıtmak istiyorum'
11 Temmuz 2025 Cuma - 22:10
SİPER test atışları için Sinop’ta
Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma sistemi SİPER, test atışları için Sinop Atış Alanı’na sevk edildi. Şehir merkezinden geçen SİPER sistemini gören vatandaşlar, o anları cep telefonlarıyla kaydetti. Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma sistemi SİPER, test atışları için Sinop Atış Alanı’na getirildi. Şehir merkezinden geçen konvoyu fark eden vatandaşlar, sistemin geçişini kendi imkanlarıyla kayıt altına aldı. ASELSAN, ROKETSAN ve TÜBİTAK SAGE iş birliğiyle geliştirilen SİPER sistemi, yüksek irtifa ve uzun menzilli hava tehditlerine karşı savunma sağlamak üzere tasarlandı. Daha önce de çeşitli testlerin yapıldığı Sinop’ta yeniden konuşlandırılan sistemin yeni bir atış sürecine hazırlanmak üzere bölgeye sevk edildiği öğrenildi. Geçiş güzergâhında güvenlik tedbirleri alınırken, vatandaşların ilgisi dikkatlerden kaçmadı.
11 Temmuz 2025 Cuma - 18:33
Amerika’nın sosyal medyasına karşı Ankara’dan yanıt: Oppenza
Ankara Üniversitesi öğrencileri tarafından geliştirilerek yerli imkanlarla hayata geçirilen ve kısa sürede binlerce kullanıcıya ulaşan sosyal medya platformu Oppenza, dijital dünyada Türkiye’nin bağımsızlık hamlesi olarak öne çıkıyor. Elon Musk’ın satın almasının ardından X platformunda artan sansür, algoritmik manipülasyonlar ve kullanıcı verilerine dair güvenlik endişeleri, Türk gençliğini harekete geçirdi. Bu kaygılara yanıt olarak doğan yerli ve milli sosyal medya ağı Oppenza, kısa sürede binlerce kullanıcıya ulaşarak dijital dünyada "biz de varız" mesajı verdi. Oppenza, kullanıcı dostu arayüzü, hızlı altyapısı ve açık kaynaklı yapısıyla yalnızca bir sosyal medya uygulaması olmanın ötesine geçiyor. Platform; içerik paylaşımı, topluluk oluşturma, sanal sınıflar, etkinlik düzenleme ve bilet satışı gibi pek çok dijital çözümü tek çatı altında sunuyor. Tüm kullanıcı verilerinin Türkiye’deki sunucularda korunması ise dışa bağımlılığın önüne geçilmesi açısından stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Oppenza; kullanıcı dostu arayüzü, hızlı altyapısı ve etik dijital anlayışıyla fark oluşturmayı amaçlıyor. Platformda kullanıcılar içerik paylaşımından topluluk oluşturmaya kadar pek çok sosyal medya deneyimini özgürce yaşayabilecek. Üstelik tüm veriler, Türkiye’de yerleşik sunucularda korunarak dışa bağımlılığı ortadan kaldırıyor. Projenin en dikkat çekici yanı ise arkasında herhangi bir büyük şirket değil, ülkesine değer katmak isteyen üniversite öğrencilerinin yer alması. Bu yönüyle Oppenza, sadece teknolojik değil, aynı zamanda sosyal bir girişim örneği sunuyor. "Dışa bağımlılığı sona erdirmeyi amaçlayan stratejik bir adım" Ankara Üniversitesi mezuniyet töreninde uygulamaya ilişkin açıklamalarda bulunan Oppenza İletişim Koordinatörü Onur Tavut, "X artık özgürlük değil, algoritmanın kölesi. Oppenza ile biz kendi sözümüzü kendimiz duyuruyoruz. Bizim meselemiz sadece sosyal medya yapmak değil. Türk milletinin verisini, Türk altyapısında tutmak için bu projeyi hayata geçirdik. Oppenza, bilgi ve veri yönetiminde dışa bağımlılığı sona erdirmeyi amaçlayan stratejik bir adımdır. Platformda kullanıcılar, kendi etkinliklerini oluşturabiliyor, uygun fiyatlarla bilet alabiliyor ve öğretmen-öğrenci buluşmalarına imkan sağlayan sanal sınıf sistemleri üzerinden etkileşim kurabiliyor" dedi. Grok skandalı sonrası ilgi arttı X platformunda kullanılan Grok adlı yapay zekanın Türk kullanıcıları hedef alan ifadeleri sonrası Oppenza’nın kullanıcı sayısında belirgin bir artış yaşandığı da ifade edildi. Firmanın yetkilileri, yakın dönemde farklı illerde üniversite öğrencileriyle doğrudan temas kurmayı, dijital bağımsızlık ve milli bilinç konularında bilgilendirici çalışmalar yürütmeyi hedefliyor.
11 Temmuz 2025 Cuma - 15:34
Malatya iş dünyasından genç milli planörcülere destek
Malatya İş İnsanları Platformu Başkanı Ahmet Özköse, Almanya’da düzenlenecek F3K RC Planör Dünya Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil edecek Genç Milli Takım’a destek verdiklerini açıkladı. Türkiye, Hava Sporları Federasyonu’nun desteğiyle 23 Temmuz-4 Ağustos 2025 tarihleri arasında Almanya’nın Tarp şehrinde düzenlenecek F3K RC Planör Dünya Şampiyonası’na ilk kez katılacak. Organizasyonda Türkiyeyi temsil edecek Genç Milli Takım’a Malatya İş İnsanları Platformu sahip çıktı. Platform Başkanı Ahmet Özköse, yaptığı yazılı açıklamada, genç sporculara destek vermekten büyük gurur duyduklarını belirterek, "Ülkemizin gururu olan gençlerimiz, bayrağımızı uluslararası arenada onurla temsil edecek. Onların maddi ve manevi yanında olmak bizim için onurdur. Geleceğin yıldızları yalnızca bugünün değil, yarınlarımızın da mimarlarıdır" dedi. Yerli ve milli bir vizyonla hareket ettiklerini ifade eden Özköse, "Malatya İş İnsanları Platformu olarak gençlerimizin daima yanındayız. Dünya Şampiyonası’nda ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceklerine ve ay-yıldızlı bayrağımızı gönderde dalgalandıracaklarına yürekten inanıyoruz. Milli takımımıza şimdiden başarılar diliyoruz" ifadelerine yer verdi.
11 Temmuz 2025 Cuma - 15:11
Doğu bölgesinin dört bir yanından gelen gençler Elazığ’da geleceği tasarladı
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin farklı şehirlerinden gelen 40 genç, Elazığ’da düzenlenen "Gençlik İnovasyonu: Sosyal Girişimcilik Modeli" projesinde bir araya geldi. Beş gün süren programda gençler, toplumsal sorunlara yönelik yenilikçi çözüm önerileri geliştirerek politika taslakları hazırladı. Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklenen ve Avrupa Birliği Erasmus+ Programı kapsamında hayata geçirilen "Gençlik İnovasyonu: Sosyal Girişimcilik Modeli" projesi, 7-11 Temmuz tarihleri arasında Elazığ’da tamamlandı. İpekyolu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi ev sahipliğinde gerçekleştirilen çalıştaya, doğu ve güneydoğu bölgelerinden gelen 40 genç katıldı. Ahali Derneği’nin koordinasyonunda yürütülen projede, İpekyolu Çocuk ve Gençlik Vakfı, İlk Sen Ol Gençlik Hareketi Derneği, Engelleri Aşın Derneği, Yediiklim Kültür Sanat Eğitim Bilim ve Yardımlaşma Derneği, Sorgun Gençlik Derneği ve gakGO platformu proje ortağı olarak yer aldı. Katılımcılar, sosyal girişimciliği hem akademik hem de uygulamalı boyutlarıyla ele aldı ve toplumsal sorunlara yenilikçi ve sürdürülebilir çözüm önerileri geliştirdi. Beş gün süren yoğun program sonunda gençler, hazırladıkları politika önerilerini Elazığ’daki yerel yöneticilere sundu. Programın son gününde Elazığ İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Cemil Yatkın, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Harun Gündüz, İŞKUR Elazığ İl Müdürü Abdullah Balcı, Elazığ Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Selahattin Bozkurt, Elazığ Gençlik Hizmetleri Müdürü Serkan Sis, İşletme ve İştirakler Müdürü Selim Nazırlı, Fırat Kalkınma Ajansı Elazığ temsilcisi ve İpekyolu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi personeli programa katılarak, ortaya konan politikaları dinledi. Bingöl’den katılım sağlayan Orhan Bayantemur, "Burada farklı illerden toplanan gençlerin sivil hayat ve sivil girişimcilik üzerine değerli görüşleri toplandı. Bunlardan bir politika hazırlandı ve 4 gün boyunca bunlara çalıştık. Elazığ ilinin misafirperverliği ile birlikte gerçekten güzel bir şehir gördük. Ahali Derneği ve İpekyolu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi’nin oryantasyonuyla sağlıklı bir fikir gelişimi ve kendimi ifade etme alanı buldum" dedi. Kahramanmaraş’tan geldiğini ifade eden genç girişimcilerden Hatice Nur Kamalak, "Elazığ’da düzenlenen bu çalıştaya Kahramanmaraş’tan katılıyorum. Çok değerli ve güzel bir çalıştaydı. Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde bir çok arkadaş edindim. Güzel bir network imkanı sağlandı" diye konuştu. Verimli bir programı geride bıraktıklarını dile getiren Bahar Sancis ise "Hayat boyu öğrenme metotları ile hocalarımızın anlatma şekli çok iyiydi. Bir hafta boyunca burada çok güzel bir proje süreci geçirdik. Bize bu imkanları sundukları için şükranlarımızı sunuyoruz" şeklinde konuştu. Serdar Becerikli da, "Burada Erasmus+ programına dair çok çeşitli bilgiler edindim. Çok değerli dostluklar edindim. Burada bulunmaktan dolayı oldukça mutluyum" dedi. Program, projeye katılanlara sertifika verilmesi ve toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
11 Temmuz 2025 Cuma - 14:37
Yapay zeka kaynaklı sahte içerikler, güvenlik açıklarını büyütüyor
Üretken yapay zekâ ile oluşturulan sahte medya içerikleri, dolandırıcılık, kimlik hırsızlığı ve iş güvenliği ihlallerinin yeni aracı haline geldi. Siber güvenlik uzmanları, özellikle ses ve görüntü tabanlı manipülasyonların şirketleri hedef alan saldırıların merkezine yerleştiğine dikkat çekiyor. Fazlanet Bilgi Teknolojileri A.Ş. CTO’su Barış Bayram, yapay zekâ destekli saldırıların, yöneticilerin ses ya da görüntülerinin taklit edilerek kurumsal yapılar içinde sahte yönlendirmelere yol açtığını ifade etti. Bayram, "Bir yöneticinin sesiyle yapılan kısa bir talimat, milyonlarca liralık maddi kayba neden olabilir. Gerçek ile sahteyi ayırt etmek artık sadece gözle mümkün değil" dedi. "Kurumsal bilinç en az teknoloji kadar önemli" Barış Bayram, bu tür saldırılara karşı sadece yazılım ve donanım çözümlerinin yeterli olmadığını vurguladı. "Kurumsal personelin bu yeni tehditlere karşı eğitilmesi, sahte içeriklerle karşılaştığında şüpheci yaklaşmayı öğrenmesi gerekiyor" diyen Barış Bayram, en çok hedef alınan birimlerin insan kaynakları, muhasebe ve yönetim kadroları olduğunun da altını çizdi. "Güvenlik politikaları yapay zekaya göre güncellenmeli" Klasik güvenlik protokollerinin artık yetersiz kaldığını belirten Barış Bayram, içerik doğrulama sistemlerinin şirket politikalarına entegre edilmesi gerektiğini savundu. Bayram, "İnandırıcılığı yüksek sahte ses kayıtları veya videolar, bir şirketin iç dinamiklerini doğrudan etkileyebilir. Bu yüzden güvenlik sistemlerinin yalnızca dış saldırılara değil, içerik manipülasyonuna karşı da güçlü olması gerekiyor" dedi. Fazlanet Bilgi Teknolojileri A.Ş., hem teknoloji şirketi hem de kurumsal siber güvenlik danışmanı kimliğiyle; firmalara yapay zeka kaynaklı dijital tehditlere karşı bilinçlendirme, eğitim ve teknik destek hizmetleri sunmaya devam ediyor.
11 Temmuz 2025 Cuma - 11:45
5G ve IoT yaygınlaştıkça veri merkezlerinin rolü artıyor
Dijital dönüşüm sürecinde teknolojideki gelişmeler sadece kullanıcı alışkanlıklarını değil, altyapı sağlayıcılarının da hızla dönüşmesini zorunlu hale getiriyor. 5G teknolojisinin aktif kullanıma geçmesi ve IoT cihazlarının hayatın birçok alanında yer almaya başlamasıyla birlikte, veri merkezlerinin taşıdığı sorumluluk çok daha kritik bir boyuta ulaştı. Bugün sadece mobil internetin hızlanmasından söz etmiyoruz; aynı zamanda internete bağlı milyonlarca cihazın, gerçek zamanlı olarak veri üretip ilettiği bir dönemin içerisindeyiz. Endüstriyel otomasyondan şehir içi ulaşım sistemlerine, uzaktan sağlık hizmetlerinden sürücüsüz araçlara kadar pek çok alanda bu verilerin anlık olarak işlenmesi gerekiyor. Böyle bir veri yoğunluğu, geleneksel yapılarla değil; güçlü, hızlı ve esnek altyapılara sahip veri merkezleriyle yönetilebiliyor. Türkiye’de hizmet veren veri merkezleri de bu dönüşüme ayak uydurmak için altyapılarını yeniden şekillendiriyor. Özellikle edge computing gibi çözümlerle, verinin üretildiği noktaya yakın sunucular kuruluyor ve böylece gecikme süreleri düşürülerek veri akışı daha verimli hale getiriliyor. Bu yapı, 5G altyapısıyla doğrudan entegre çalışarak IoT sistemlerinin daha stabil ve hızlı şekilde işlemesini sağlıyor. Pendc gibi yerli sağlayıcılar da bu alandaki ihtiyaçlara özel çözümler geliştiriyor. NVMe disk altyapısı, Xeon Gold işlemcili sanal sunucular ve yüksek hızlı bağlantı desteği sayesinde, IoT uygulamalarının duyduğu anlık işlem gücü ve yüksek erişilebilirlik sorunsuz şekilde karşılanabiliyor. Aynı zamanda, dağıtılmış sistem mimarisi sayesinde veri sadece saklanmıyor; işleniyor, filtreleniyor ve güvenli biçimde yönetilebiliyor. Kısacası, 5G ve IoT teknolojileri büyüdükçe, veri merkezleri de klasik barındırma yapılarından çok daha fazlasını sunmak zorunda kalıyor. Gerçek zamanlı analiz, otomatik sistem yönetimi, gelişmiş güvenlik ve yüksek performans artık olmazsa olmaz hale geldi. Türkiye’deki veri merkezleri bu dönüşümün farkında ve yatırımlarını bu yönde hızla artırıyor.
11 Temmuz 2025 Cuma - 11:13
Türkiye’nin oyun sahnesi RE:PLAY ile canlanıyor: İlk durak Ankara
Casper, Intel Core işlemcili Excalibur oyuncu bilgisayarlarını Teknosa mağazaları ve online platformda satışa sundu. RE:PLAY Turnuvası ile Türkiye’yi dolaşacak olan Excalibur serisi, ilk olarak Ankara’da, ardından İstanbul’da oyun tutkunlarıyla buluşacak. Excalibur, Teknosa ve Intel’in güçlerini birleştirdiği RE:PLAY turnuvası, oyun dünyasının yapımı Forza Horizon ile heyecanlı anlara sahne olacak. İlk etabı 13 Temmuz saat 16.00’da Ankara ANKAmall AVM’de gerçekleşecek olan turnuva, İstanbul’un da aralarında yer aldığı toplam 10 şehirde, hem fiziksel hem de online müsabakalarla devam edecek. En iyi 10 oyuncu, büyük ödül için kıyasıya bir rekabete girecek Intel Core ultra işlemcili Excalibur bilgisayarlar üzerinden gerçekleşecek yarışlarda oyuncular, yeteneklerini sergileyerek büyük finale katılma şansı elde edecek. Turnuvanın finali İstanbul’da düzenlenecek ve en iyi 10 oyuncu, büyük ödül için kıyasıya bir rekabete girecek. Kazananlar, farklı ödüllerin sahibi olurken oyun tutkunları için farklı bir deneyim yaşanacak. Turnuvaya katılmak isteyen oyuncular, Teknosa tarafından hazırlanan özel başvuru sayfası üzerinden kolayca kayıt oluşturabilecek. Turnuvanın kazananlarına birbirinden değerli ödüller Birinci olan oyuncu, 500 bin lira değerinde Teknosa hediye çeki kazanarak teknoloji alışverişinde avantaj elde edecek. İkinci ve üçüncü sırayı alan şanslı oyuncular ise sırasıyla Intel Core i7 ve Intel Core i5 işlemcili Excalibur G870 modelleriyle oyun deneyiminin keyfini çıkaracak. Ayrıca turnuva boyunca sürpriz hediyeler ve eğlenceli aktivasyon alanları da oyuncuları bekliyor. RE:PLAY, yalnızca bir oyun turnuvası değil; aynı zamanda oyuncu topluluğunu ve teknolojiyi buluşturan kapsamlı bir platform olmayı hedefliyor.
11 Temmuz 2025 Cuma - 09:42
Mersin’de ’Aratos Matematik Evi’ne yoğun ilgi
Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından Tarsus’ta hayata geçirilen ve matematiği eğlenceli hale getiren ’Aratos Matematik Evi’, yaz tatili boyunca bireysel ziyaretçilere de kapılarını açtı. Açıldığı Ocak 2025 tarihinden bu yana 2 bin 600’ü aşkın öğrenciyi ağırlayan merkez, çocuklara matematiği sevdirmeyi hedefliyor. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Aratos Matematik Evi, interaktif uygulamalarıyla öğrencilerin matematik dersine olan ilgisini artırıyor. Denge oyunları, imkânsız üçgen, sonsuz ayna tüneli, sinevizyon ve yapay zekâ destekli sunum odalarının da yer aldığı merkezde öğrenciler, hem matematiksel kavramları öğreniyor hem de analitik düşünme ve problem çözme becerilerini geliştiriyor. Ziyaretler, Teksin uygulaması veya 185 Çağrı Merkezi üzerinden randevu alınarak gerçekleştiriliyor. "Somut örneklerle matematiği sevdirmeyi amaçlıyoruz" Tarsus Aratos Matematik Evi Sorumlusu ve Matematik Öğretmeni Sezen Tasasız, merkezin 5, 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerine yönelik olarak hizmet verdiğini belirterek, "Ocak ayından bu yana 2 bin 600’ü aşkın öğrenci merkezimizi ziyaret etti. Yaz tatilinde ise bireysel ziyaretçilere de açıldık. Hedefimiz bu sayıyı daha da artırmak" dedi. Matematik müzesinde yer alan materyallerle soyut matematik kavramlarının somut hale getirildiğini vurgulayan Tasasız, "Buraya gelen öğrenciler, matematiği daha çok severek ve anlayarak ayrılıyor. ‘Matematik zor’ algısını ortadan kaldırmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı. Merkezi ziyaret eden 13 yaşındaki Rümeysa Gül Ayvaz, "Matematikle aram iyi değildi ama buraya geldikten sonra sevmeye başladım. Pisagor Teoremi ile ilgili düzenek çok ilgimi çekti" dedi. Öğrencilerden Çınar Çalık da merkezin verimli olduğunu belirterek, "Matematikle arası kötü olanlar için çok faydalı. Burayı çok beğendim" şeklinde konuştu. Aratos Matematik Evi’ni daha önce de ziyaret ettiğini aktaran Su Fidanoğlu, "Burada okulda öğrendiğimiz konuları pekiştiriyoruz. Öğretmenler çok ilgili, buraya her geldiğimde mutlu oluyorum" ifadelerini kullandı.
10 Temmuz 2025 Perşembe - 15:37
İzmir’in kalbinde dijital bir dünya: Çocuklar geleceği deneyimliyor
İzmir’de çocukların yeni teknolojileri deneyimlemesi, inovasyonu oyunlarla öğrenmesi amacıyla İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi bünyesinde kurulan Dijital Deneyim Merkezi, imkanları kısıtlı çocuklar için uyguladığı "askıda eğitim" modeliyle dikkat çekiyor. İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri, Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği ve Ege Genç İş İnsanları Derneği’nin katkılarıyla kurulan İzQ İnovasyon Merkezi binasında Kasım ayında hizmete açılan Dijital Deneyim Merkezi, 7-14 yaş grubu çocuklara heyecan veren bir teknoloji deneyimi sunuyor. Sadece gruplar halinde katılım sağlanabilen merkeze gelen çocuklar, İnovasyon, Metropol, Doğa, Bilim ve Ticaret başlıklı istasyonları ziyaret ediyor. İnovasyon Çarkı’nı çevirerek tura başlayan çocuklar, hayalleri ve dünyada değiştirmek istedikleri hakkında sohbet ediyor, takım ruhu ve dayanışmanın önemini algıladıkları "denge kulesi" oyununu oynuyor. Merkezi ortadaki kancada birleşen iplerin ucundan tutan çocuklar, koordineli şekilde hareket ederek kancayla farklı noktalardaki materyalleri topluyor ve bir kule inşa etmeye çalışıyor. Dijital Deneyim Merkezi’ndeki "Atatürk ve İzmir" köşesinde ise Mustafa Kemal Atatürk’ün çok bilinmeyen fotoğrafları, hayatından kesitler ve İzmir ziyaretlerine ilişkin bilgiler aktarılıyor. Bu bölümde çocuklar, Atatürk’ün hayatına ilişkin sorulara verdikleri yanıtlarla yap-boz tahtasını tamamlıyor. Çocuklar, Metropol istasyonunda ise İzmir’in liman kenti kimliğiyle tanışıyor. Etkileşimli ekranda farklı tipte gemileri tanıyan çocuklar, gemileri limana yanaştırma ve konteyner yükleme oyunlarını oynuyor. Bu istasyonda geleceğin mobilite teknolojileri, VR gözlüklerle artırılmış ve sanal gerçeklik uygulamalarıyla anlatılıyor. Doğa ve Ticaret istasyonlarında farklı sektörlere yönelik teknolojik yenilikleri oyunlarla tanıyan çocuklar, geri dönüşüm, akıllı tarım, büyük veri ve ticaretin küresel diline ilişkin bilgilerle kendi tasarımlarını yapıyor. Merkezde yoğun ilgi gören Bilim İstasyonu ise çocukları, Robotik-Yapay Zeka ve Giyilebilir Teknolojiler modülleriyle karşılıyor. Bu bölümde Mars gezegeninin keşfi ve incelenmesi sürecinde kullanılan teknolojileri öğrenen çocuklar, tasarladıkları uzay araçlarıyla görevlere katılıyor, birbirleriyle yarışıyor. Merkezde yaklaşık 3 saat süren günlük turun yanı sıra Yapay Zeka, Robotik Kodlama, Üç Boyutlu Tasarım ve Astronomi alanlarında 8 haftalık eğitim paketleri de sunuluyor. Sadece gruplar halinde ziyaret edilebilen merkezde katılım talepleri www.izqddm.com.tr adresi üzerinden alınıyor. Ücretli olarak sağlanan eğitimlerin yanı sıra İl Milli Eğitim Müdürlüğü, sivil toplum kuruluşları ve bağışçılar iş birliğiyle teknolojiye ulaşma imkanı kısıtlı olan çocuklar için "askıda eğitim" modeli uygulanıyor. Eğitime gönül veren kişi ve kurumların bağışlarıyla kentin dezavantajlı bölgelerindeki okullarda eğitim gören çocuklar, merkezden ücretsiz yararlanabiliyor. "Türkiye’ye örnek olmasını istiyoruz" İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve İcra Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, çocuklar için özel tasarlanan Dijital Deneyim Merkezi’nde teknoloji deneyimini fırsat eşitliği içinde tüm çocuklara sunma hedefiyle yola çıktıklarını ifade etti. Çocukların hayal kurmalarını, gelecekteki mesleklerini tercih edebilmesini arzuladıklarını bildiren Yelkenbiçer, bir sosyal sorumluluk projesi olan merkezin özgün bir modele dayandığını aktardı. Yelkenbiçer, şu bilgileri verdi: "Türkiye’ye örnek olmasını istediğimiz, ileride belki farklı şehirlerde de örnek teşkil edebilecek bir model bu. Sivil toplum, kamu ve özel sektör iş birliğiyle kurulan bir modelden bahsediyoruz. Buradaki her bir istasyon sponsorlarımızın desteğiyle oluşturuldu. Deneyim Merkezi projesine inanan sponsorlarımızla büyümeyi de hedefliyoruz. Bağışçılarımızla, sponsorlarımızla askıda eğitim modelini de uyguluyoruz. Bizlere güvenen, inanan bağışçılarımız, dezavantajlı bölgelerde yaşayan öğrencilere erişilmesi için bağış yapıyorlar." Özel okullar ve dezavantajlı bölgelerdeki okullar arasında kardeşlik bağı kurarak öğrencilerin birlikte okul dışı eğitim alabilecekleri bir ortamı oluşturmayı hedeflediklerini bildiren Yelkenbiçer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Okul dışı eğitim modeli aslında müfredat dışı fakat müfredatla alakalı. Çocukların farkındalığını artırmak, deneyimleyerek öğrenmelerini sağlamak, yine kapsayıcı bir eğitim modeli olmasını da planlıyoruz. 21. yüzyılın niteliklerini öğrencilerimize Dijital Deneyim Merkezi vesilesiyle kazandırmayı hedefliyoruz. Bugün ilk gün tasarladığımızdan farklı noktadayız. Öğrencilerimizden, velilerimizden, eğitmenlerimizden aldığımız geri bildirimlerle buranın yıllar boyu yaşayan, gençlerimizin öğrenebildiği, dezavantajlı bireylerimizin belki de hayatlarını değiştirdikleri bir ortam olmasını sağlamak en büyük hedefimiz." "Buradan gitmek istemiyorlar" Merkezin Koordinatörü Halis Hakyemezoğlu da eğitimlere katılan pek çok çocuğun ilgi alanlarını ve meslek tercihlerini belirlediğini gözlemlediklerine dikkat çekti. Robotlarla etkileşime giren, VR gözlükle oyunlar oynayan çocukların farklı mesleklerdeki teknolojik gelişmelere tanıklık ettiğini belirten Hakyemezoğlu, "Burada özellikle VR’a çok fazla ilgi gösteriyor çocuklar. Kendi robotlarını hazırlayıp onu kullanmaları ve bazı görevleri yapıyor olmaları da onları çok heyecanlandırıyor. Çünkü kendileri başarmış oluyor, bunu birebir yaşıyor. Çok farklı sosyoekonomik kesimden gelen çocuklar var. Burada ilk defa tableti gören, robotlarla etkileşime geçen, VR’ı deneyimleyen çocuklar oluyor. Açıkçası buradan gitmek istemiyorlar" dedi. Hakyemezoğlu, İzQ Dijital Deneyim Merkezi’nin yaz tatiliyle birlikte daha fazla sayıda çocuğa ulaştığını, yıl sonuna kadar binin üzerinde öğrenciye dijital deneyim sunmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi. Çocuklar mesleklerini seçiyor Merkezde eğitime katılan 9 yaşındaki Mısra Rengin Yoldaş, çok heyecanlı ve mutlu olduğunu, kendisini en çok yapıların inşa edilmesiyle ilgili teknolojilerin etkilediğini söyledi. 13 yaşındaki Mehmet Emin Gülşahin ise limanlarla ilgili bilgilerin dikkatini çektiğini, merkezi gezmeden önce hukukla ilgili bir meslek yapmak istediğini, merkezi gezdikten sonra ise yazılım ve bilgisayar mühendisliğiyle ilgilenmeye karar verdiğini kaydetti. Eğitimde robot kullandığı için çok mutlu olduğunu anlatan 12 yaşındaki Ela Konuk ise daha önce veteriner olmayı hayal ettiğini, artık robotlarla ilgilenen bir meslek yapmak istediğini aktardı. Merkezde Mars görevlerine katılmanın kendisine başka bir bakış açısı kazandırdığını dile getiren 11 yaşındaki Sinan Yaylak, gelecekte astronom ya da astronot olmayı hayal ettiğini belirtti.
10 Temmuz 2025 Perşembe - 12:44
Yerli üretim arama-kurtarma araçları teslim edildi
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’na ait 7 adet arama-kurtarma aracı, kullanıma hazır olarak teslim edildi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin afet ve acil durum kapasitesini güçlendirecek önemli bir adım atıldı. Yakın Doğu Üniversitesi kampüsünde faaliyet gösteren GÜNSEL Mühendislik Çözümleri (GÜNSEL Engineering Solutions), KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’na (SSTB) ait 7 adet arama-kurtarma aracının üst yapılarının tasarımını, üretimini ve uygulamasını tamamlayarak kullanıma hazır bir şekilde teslim etti. Teslim törenine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Atilla Karaca, SSTB Yeni Başkanı olarak göreve başlayacak Hakan Balaban ve Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel’in yanı sıra projede imzası bulunan GÜNSEL mühendisleri ve Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı çalışanları katıldı. Törende, Kıbrıs Arama Kurtarma Derneği (KARK) ve Doğal Afet Arama Kurtarma Derneği (DAAK) temsilcileri de hazır bulundu. "Tamamen yerli ve özgün bir çözüm" SSTB’nin Toyota Tundra marka araçlarına entegre edilmek üzere geliştirilen özel üst yapılar, Sivil Savunma Teşkilatı’nın doğal afet, arama-kurtarma ve zorlu saha görevlerindeki operasyonel kapasitesini artırma hedefi ile tamamlandı. Tamamlanan projenin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yerli üretim kabiliyetlerinin stratejik kamu kurumlarının hizmet kapasitesini artırmada önemli rol oynayacağı belirtildi. Başlangıçta Amerika menşeli bir firma ile yürütülmesi planlanan proje, Yakın Doğu Üniversitesi’nin mühendislik gücü ile KKTC sınırları içerisinde, yerli kaynaklarla ve özgün bir şekilde hayata geçirildi. Mühendisler, KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı ile yürütülen kapsamlı analiz ve planlama süreci sonucunda, teşkilatın özel ihtiyaçlarına göre optimize edilmiş bir tasarım geliştirdi. Üst yapılar; ekipmanlara hızlı erişim sağlayan raf sistemleri, gizli aydınlatmalar, inverter destekli enerji çözümleri, özel T-kızak mekanizması ve tavan sepeti gibi birçok yenilikçi özelliği ile dikkat çekiyor. Mühendislerin, SSTB’nin ihtiyaçlarına göre gerçekleştirdiği "terzi işi" özel tasarımla hayat bulan projede alüminyum kullanıldı. Hem hafiflik hem de dayanıklılık sağlanarak araç taşıma kapasitesi içerisinde maksimum işlevsellik elde edildi. Seri üretim standartlarında üretim başarısı Tamamlanan projede, tasarım ve üretim süreci boyunca ileri seviye üretim teknolojileri kullanıldığı belirtildi. Flow Mach3 su jeti teknolojisi ile hassas kesimler yapılırken, yüksek mukavemetli kaynak sistemleri ile dayanıklılık maksimum seviyeye taşındı. Proje boyunca uygulanan sistematik ve tekrar edilebilir üretim yapısı sayesinde, seri üretim kalitesinde araçlar ortaya çıkarıldı. İlk prototipin, KKTC’nin kuruluş yıldönümü olan 15 Kasım’da düzenlenen Cumhuriyet kortejinde halka sunulmuştu. Haziran ayı itibarıyla altıncı aracın teslimi tamamlandı ve projenin son aracı da gerçekleştirilen törenle resmen teslim edilerek süreç başarıyla sonuçlandırılmış oldu. Törenin ardından teslimi gerçekleştirilen araçlar, Yakın Doğu Üniversitesi kampüsünde kortej oluşturarak etkileyici görüntüler oluşturdu. Ersin Tatar: "KKTC’nin teknolojik ihtiyaçlarını belirleyip ortaya çıkaran bir vizyonun temsilcileridir" Yerli ve milli anlamda büyük bir başarıya tanıklık edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Yıllar önce, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde böyle bir teknoloji harikasının hayata geçeceğini tahmin etmek bile zordu. Ancak bugün, hep birlikte tek yürek olmayı başardık" ifadelerini kullandı. Mayıs ayında KKTC’de gerçekleşen TEKNOFEST’e değinen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Selçuk Bayraktar’ın o etkinlikte yaptığı konuşma beni çok etkiledi. Kendisi, ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni önümüzdeki dönemde bir bilişim adasına dönüştüreceğiz’ demişti. Oysa ben bugün burada görüyorum ki; üniversitelerimizde yapılan çalışmalarla, özellikle Yakın Doğu Üniversitesi ve GÜNSEL’de siz kıymetli mühendislerimizin emeğiyle, teknolojik dönüşüm anlamında zaten çok önemli bir mesafe kat ettik" dedi. Geliştirilen elektrikli otomobillerin yanı sıra; KKTC’nin teknolojik ihtiyaçlarını belirleyip, tasarlayıp, üreten ve ortaya çıkaran bir vizyonun temsilcileri olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığımız da bu vizyonun bir parçası olarak, afet ve acil durumlara daha etkin müdahale edebilmek için yeni nesil arama-kurtarma araçlarıyla donatılmış durumda. Ortaya konulan bu başarıyı kutluyor, emeği geçen herkesi yürekten tebrik ediyorum" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Kendimize olan inancımızla, isteğimizle ve kararlılığımızla çok daha büyük başarılara imza atacağımıza gönülden inanıyor, hepinizi tebrik ediyorum" dedi. Atilla Karaca: "Bu çözümün, yerli imkanlarla geliştirilmiş olması bizler için çok önemli" KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Atilla Karaca ise teslim alınan araçların kuruma büyük katkılar sağlayacağını vurgulayarak bu araçların, "Her an ve her yerde görev yapabilen, üstün hareket kabiliyetine sahip, her türlü arazi ve hava şartlarındaki görevi güvenli bir şekilde yerine getirilmesine fırsat tanıyacağı" ifadesini kullandı. Karaca, "Bir üniversite ülkesi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, bunun gerekliliği olarak dünyadaki teknoloji üslerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir" diyen Karaca, Yakın Doğu Üniversitesi’ne ve mühendislere özverili çalışmaları için teşekkür etti. Yeni araçlarla birlikte ekipmanların daha güçlü hale geldiğini vurgulayan Atilla Karaca, "Başkanlığımızın ihtiyaçları doğrultusunda, bu araçlara entegre edilen ve üretilen üst donanım; tamamen şarj ünitesiyle çalışan ekipmanlardan oluşmakta, akaryakıt ve hidrolik sistemlere ihtiyaç duyan geleneksel jeneratörlü araçların yerine geçmektedir. Bu yenilikle birlikte, olay bölgesindeki hareket kabiliyetimiz artmış; yüksek verimlilik sağlayan motorlar ve akü sistemleri sayesinde her bir ekipmanımız ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisine her an, her yerde kesintisiz şekilde ulaşabilme imkanına kavuşmuştur" dedi. Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, teslim töreninde yaptığı açıklamada Yakın Doğu Üniversitesi ve GÜNSEL Mühendislik Çözümleri’nin mühendislik gücüne vurgu yaptı. Günsel, "Sivil Savunma Teşkilatı gibi stratejik öneme sahip bir kurumumuzun ihtiyaçlarına, tamamen yerli ve özgün çözümlerle yanıt vermek, bizim için büyük bir gurur kaynağı" dedi. "Mühendislerimizin imzasını taşıyan bu proje Yakın Doğu Üniversitesi ve GÜNSEL’in, elektrikli araç geliştirerek ispatladığı mühendislik kabiliyetlerini bir kez daha ortaya koydu" ifadesini kullanan Günsel, "Yakın Doğu Üniversitesi ve GÜNSEL olarak bizler bu topraklarda teknoloji ve çözüm üretiyoruz. En büyük amacımız, ülkemizin yerli üretim gücünü büyütmek ve sürdürülebilir kılmaktır" diye konuştu. KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’na ve projede emeği geçen mühendislerine teşekkür eden Günsel, "Mühendislerimizn imzasını taşıyan bu proje, sadece bir mühendislik başarısı değil; KKTC’nin üretim gücünün, teknolojik yetkinliğinin ve kendi kendine yeterlilik hedefinin güçlü bir göstergesidir" ifadesini kullandı.
10 Temmuz 2025 Perşembe - 12:03
Bakan Kacır: "Sanayicilerimiz üretiyor, Türkiye kalkınıyor"
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Sanayicilerimiz üretiyor, Türkiye kalkınıyor. Türkiye, yüksek teknoloji ve katma değerli yatırımlarla yoluna devam ediyor" dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, mayıs ayı sanayi üretim endeksi verilerini değerlendirerek, "Sanayicilerimiz üretiyor, Türkiye kalkınıyor. Mayıs ayında sanayi üretim endeksimiz yıllık yüzde 4,9; aylık ise yüzde 3,1 artış kaydetti. En yüksek artış, yüksek teknoloji ürün grubunda gerçekleşti. Türkiye, yüksek teknoloji ve katma değerli yatırımlarla yoluna devam ediyor" ifadelerini kullandı.
10 Temmuz 2025 Perşembe - 12:03
Kazada yeni aldığı aracın hava yastıkları açılmayınca Hyundai’ye 5.5 milyon TL’lik dava açtı
Aydın’da bir şahıs sıfır kilometre aldığı 2024 model Hyundai Tuscon marka araçla yaptığı kaza sonucu hava yastıkları açılmayınca tüketici mahkemesine başvurup Hyundai firmasından davacı oldu. Kendisine gizli ayıplı ürün verildiğini iddia eden Fırat Soncul, avukatı aracılığı ile 2 milyon 799 bin lira araç bedeli, 300 bin TL maddi tazminat, 2 milyon 400 bin TL manevi tazminat olmak üzere üretici firma Hyundai’ye toplam 5.5 Milyon TL’lik dava açtı.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder