TEKNOLOJİ
26 Temmuz 2024 Cuma - 09:50 Bilim Yunusemre yapay zeka eğitimine ev sahipliği yapıyor Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu BTK Akademi tarafından Bilim Yunusemre’de üniversite öğrencileri ve yeni mezunlara yönelik “Makine Öğrenmesinden Derin Öğrenmeye: Yapay Zeka Uygulamaları” eğitimi düzenleniyor. Yapay zeka alanında bilgi ve beceri kazandıracak bu eğitim ile öğrenciler geleceğe hazırlanıyor. Bilim Yunusemre’de üniversite öğrencileri ve yeni mezunlara yönelik “Makine Öğrenmesinden Derin Öğrenmeye: Yapay Zeka Uygulamaları” eğitimi düzenleniyor. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu BTK Akademi tarafından, 22 Temmuz’da başlayıp 2 Ağustos 2024 tarihinde sona erecek eğitime Bilim Yunusemre’nin ev sahipliğini yaparken; eğitimin kayıtları BTK Akademi tarafından yapıldı. Bilim Yunusemre atölyelerinde düzenlenen eğitim ile öğrencilerin yapay zeka uygulamaları geliştirip, problem çözme ve analitik düşünme becerilerini geliştirerek olaylara, nesnelere disiplinler arası kombinasyonlar yükleyebilme yeteneği kazandırmayı sağlayabilmeleri hedefleniyor. Uzun yıllardır yapay zeka alanında çalışan ve bu kursun eğitmeni Ozan Alptekin çalışmaya ilişkin bilgi verdi. Alptekin yaptığı açıklamada, “Yapay zeka, günümüzün öne çıkan alanlarından biridir. Sağlık, ulaşım, eğitim ve tarım başta olmak üzere birçok sektördeki etkileri gittikçe artacak. Geleceğin yapay zeka üzerine inşa edileceğini söylemek, sanırım daha doğru olur. Bizler de gençlerimizin bu alanda kendilerini geliştirip çağın ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için BTK Akademi bünyesinde ve Bilim Yunusemre’nin ev sahipliğinde bu eğitim programını başlattık. Umarım, bu eğitimde yetiştireceğimiz gençler, ülkemizde ve dünyada yapay zeka alanında önemli ve etkili çalışmalara imza atarlar" dedi.
25 Temmuz 2024 Perşembe - 16:34 Eskişehir hayvancılığında teknolojik devrim Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından hazırlanan iki yeni proje ile büyükbaş hayvancılıkta verimlilik zirveye çıkacak. Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürlüğü’nün “Hayvancılığın Geliştirilmesi Projesi” kapsamında sağlanan bütçe ile Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce hazırlanan “Damızlık Büyükbaş Hayvanlarda Mastit Tespit Projesi” ve “Damızlık Büyükbaş Hayvanlarda Verimliliği Artırma (Kızgınlık Takibi) Projesi” kapsamında düzenlenen törenle yetiştiricilere Kızgınlık Takip Cihazı ve Mastit Tespit Detektörü teslim edildi. Söz konusu projeler kapsamında İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Sazova Kampüsünde gerçekleştirilen törene Vali Yardımcısı Ali Çetin, İl Tarım ve Orman Müdürü Ender Muhammed Gümüş, AK Parti İl Başkan Yardımcısı Muhammed Kaya, AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Muhammed Ali Kaya, Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erdinç Yuva, Actimo Genel Müdürü Hakan Ülgey, kurum amirleri ve çok sayıda çiftçi katıldı. İl Tarım ve Orman Müdürü Ender Muhammed Gümüş programda gerçekleştirdiği konuşmada projelerin uygulanacağı büyükbaş, hayvancılık işletmelerinde verimin maksimum düzeye çıkacağını söyledi. İl Müdürü Gümüş; “Eskişehir’de ve bölge illerimizde ilk defa uygulanacak olan iki yeni projeyi hayata geçiriyoruz. İl Müdürlüğümüzde bulunan proje ekibimiz ile ilimizdeki çiftçilerimizin, yetiştiricilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda, yerel veya uluslararası bütçe imkânları ve sorunlarımızın çözümüne yönelik proje geliştirme çalışmaları yürütüyoruz. Bu kapsamda ilimizde ilk defa uygulanacak olan olacak 2 projemiz ile çiftçilerimize katkı sağlayacağız. Bu projelerimizden ilki olan Kızgınlık Takibi Projesi ile ineklerde tohumlama zamanı net olarak belirlenerek iki doğum arasındaki süre en kısaya inecek böylece inekler her yıl doğum yaparak işletmelerimiz ekonomik kayıp yaşamayacak verim ve kârlılık en üst düzeyde olacaktır. Bir diğer projemiz olan Mastit Tespit Projesi ile ineklerde görülen bir meme hastalığı mastitisin süt verimine ve kalitesine verdiği zararın önüne geçilecektir. Mastit tedavisinde antibiyotik kullanıldığı için süt sağlığı açısından önemli risk oluşturan bir hastalıktır. Bu projede kullanılan mastit tespit cihazı ile periyodik olarak memede üretilen sütten test yaparak mastit olup olmadığı tespit edilecek, böylece erken tanı ile hastalığın önüne geçilerek ineklerde meme sağlığı, süt sağlığı ve süt verimliliği korunmuş olacaktır. Nihayetinde çiftçimizin işletmesi hastalıktan korunarak yaşanabilecek ekonomik kayıpların önüne geçilecektir. Projelerimiz için yaklaşık 1 Milyon TL masraf yapıldı ancak ekonomik anlamda 1yılın sonunda yaklaşık 10 Milyon TL getirisi olacak, hem hayvan sağlığı korunacak hem de ekonomik kayıpların önüne geçilecektir. Bu projeler ile büyükbaş hayvancılıkta verimlilik zirveye çıkacak inşallah. Her iki projemizin de Eskişehirli yetiştiricilerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi. Projede kullanılan Kızgınlık Takip Cihazı ve Mastit Tespit Detektörlerinin temin edildiği Actimo firmasının Genel Müdürü Hakan Ülgey cihazların kullanımı hakkında bilgilendirme yaptı. Ülgey konuşmasında; “Yetiştiricilerimizi teknolojiyle buluşturan böyle faydalı projelerin hayata geçirilmesine vesile olsun Bakanlığımızın önderliğinde İl Tarım ve Orman Müdürümüze ve ekibine teşekkür ediyorum, yetiştiricilerimize hayırlı olsun” dedi. Damızlık Büyükbaş Hayvanlarda Mastit Tespit Projesi kapsamında Alpu, Beylikova, Odunpazarı, Seyitgazi ve Tepebaşı ilçelerinde bulunan 65 damızlık sığır işletmesi için 65 adet Mastit Tespit Detektörü temin edilerek yetiştiricilere teslim edildi. Toplam bütçesi 455 Bin 625 TL olan projenin bir yılda 5 Milyon 687 Bin 500 TL Eskişehir ekonomisine katkı sağlaması amaçlanmaktadır. Bu proje Eskişehir’de ilk defa uygulanacak olup; proje kapsamında dağıtımı yapılacak olan Mastit Tespit Detektörleri ile sağmal durumda olan büyükbaş hayvanlardaki meme hastalıkları erken uyarı sistemi ile tespit edilip, süt verimindeki azalma ve damızlık hayvanların sütten kesilmesi engellenecektir. Ayrıca hayvanlara yoğun ve bilinçsiz antibiyotik kullanılmayarak, tüketicilerin sağlıklı süt ve süt ürünlerine ulaşması sağlanacak ve antimikrobiyal direnç oluşmasının engellenmesi nedeniyle halk sağlığı korunacaktır. Hayata geçirilen bir diğer proje olan Damızlık Büyükbaş Hayvanlarda Verimliliği Artırma (Kızgınlık Takibi) Projesi ile Alpu, Odunpazarı, Seyitgazi ve Tepebaşı ilçelerinde bulunan 20 işletmeye hayvanlarda kızgınlıkların tespiti için kullanılan 100 padometre teslim edilmiştir. Toplam bütçesi 500 bin TL olan projenin bir yılda 5 Milyon 544 bin TL Eskişehir ekonomisine katkı sağlaması amaçlanmaktadır. Bu proje Eskişehir’de ilk defa uygulanacak olup; inek ve düvelerde kızgınlığı yüzde 90’ın üzerinde zamanında ve doğru tespit eden, boyuna takılan aktivitemetre, padometrelerin kullanılması, gebe kalma yaşı, ilk doğum yaşı ve iki buzağılama arası süreyi kısaltarak, yetiştiricinin ilk kızgınlığı yakalaması ve doğru zamanda tohumlama ile her yıl 1 buzağı elde etmesini sağlayarak, yetiştirici ve ülke ekonomisine katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından projede yer alan damızlık sığır yetiştiricilerinin kızgınlık takip sistemleri ile takip sistemi öncesi ve sonrasındaki üreme verimliliği parametreleri takip edilecektir. Gerçekleştirilen program yapılan konuşmaların peşi sıra fotoğraf çekimi ve yetiştiricilere ekipmanların tesliminin ardından verilen cihaz kullanım eğitimi ile sona erdi.
25 Temmuz 2024 Perşembe - 14:33 Doğu Karadeniz’den yeni ‘Siber Uzmanlar’ yetişecek Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) ile Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) ve Trabzon Üniversitesi arasında Kalkınma Ajansları Siber Vatan Programı kapsamında “Siber Güvenlik Eğitimi” iş birliği protokolü imzalandı. KTÜ Rektörlük makamında düzenlenen protokol imza törenine KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Genel Sekreteri Kemal Akpınar, üniversite ve ajans yetkileri katıldı. Trabzon Üniversitesi’nde düzenlenen protokol imza törenine ise Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu, DOKA Genel Sekreteri Kemal Akpınar, üniversite ve ajans yetkileri katıldı. İmza törenlerinde konuşan DOKA Genel Sekreteri Kemal Akpınar, Kalkınma Ajanları Siber Vatan Programı’nın Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı ve Dijital Dönüşüm Ofisi işbirliğinde, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda kalkınma ajansları, Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi ve üniversiteler tarafından uygulandığını hatırlattı. Akpınar, Siber Vatan Programı ile ilgili olarak “Kalkınma Ajansları Siber Vatan Programı ülkemizin siber güvenlik uzmanı ihtiyacının karşılanması hedefine yönelik olarak üniversitede öğrenim gören öğrencilerin Dijital Teknolojiler, Siber Güvenlik ve Yazılım alanlarında istihdam edilmesine katkı sağlamak, inovatif fikirlerin ürün veya hizmete dönüşmesini sağlamak ve tekno-girişimcilik konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla yürütülecek. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde ilk kez Trabzon’da uygulanacak olan program kapsamında Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Trabzon Üniversitesi’nin farklı bölümlerinde öğrenim gören lisans düzeyindeki öğrencilere siber güvenlik eğitimleri verilecek. Kursiyerlere yaklaşık 200 saatlik yüz yüze siber güvenlik uzmanlığına hazırlık, beyaz şapkalı hacker, sızma testi, adli analiz, tersine mühendislik, malware analizi, web güvenliği, bilişim hukuku, saldırı tespit ve kayıt yönetimi gibi teknik ve uygulamalı eğitimler verilecek. Bu eğitimler içinde web güvenliği, zararlı yazılım analizi, yapay zeka ve blok zincir, mobil uygulama ve oyun geliştirme konuları ise halihazırda uzmanlaşılan 4 tematik alan olarak karşımıza çıkıyor. Vizyon buluşmaları, proje yarışmaları (Teamscamp), eğitim kampları (Bootcamp), saha gezileri ve konferans gibi çeşitli faaliyetlerinden oluşan program tamamen ücretsiz olup yaklaşık 18 ay sürecek. Teknik eğitimlerde başarı gösteren öğrencilere Türkiye Siber Kümesine üye firmalarda ve çeşitli kurum ve kuruluşlarda staj yapma ve istihdam imkânı sağlanacak. Siber Vatan Programı ile birlikte Doğu Karadeniz Bölgesi’nde gençlerin yüksek teknolojili sektörlerde istihdam edilebilmelerine önemli katkı sağlanması hedeflenmektedir” bilgilerini paylaştı. Öte yandan bugüne kadar 9 Kalkınma Ajansı tarafından 19 ilde uygulanan program sonucunda binden fazla öğrenciye 120 eğitim verilirken, 200’ün üzerinde öğrencinin istihdamına katkı sağlandığı ve 7 genç girişimcinin ortaya çıktığı belirtildi.
Muğla Teknopark’ta ilk global turizm şirketi kuruldu
25 Temmuz 2024 Perşembe - 13:08 Muğla Teknopark’ta ilk global turizm şirketi kuruldu Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) bünyesinde kurulan Muğla Teknopark, yenilikçi ve teknolojik ürünler geliştirerek bölgeye ve ülkeye katma değer sağlamaya devam ediyor. Bu kapsamda dikkat çeken projelerden biri de Vihobook. Muğla Teknopark bünyesinde yer alan MAVA firmasının bir girişimi olan Vihobook, Türkiye’de global pazara hitap eden ilk turizm dijital pazarlama projesi olarak öne çıkıyor. Vihobook, 2016 yılında Marmaris’te yazılım ve teknoloji alanında faaliyet göstermek amacıyla kurulan Vihobook Software Tourism Şirketi’nin bir projesi olarak 2021 yılında Muğla Teknopark Ar-Ge ofisinde geliştirildi. Vihobook, otel yönetim sistemleri yazılımları, genel muhasebe ve ön muhasebe yazılımları, online satın alma yönetim sistemleri yazılımları, satış pazarlama sistemi yazılımları, e-dönüşüm çözümleri gibi 10 farklı bulut yazılım ürünüyle kurumsal firmalara satış ve satış sonrası hizmet sunuyor. Vihobook, global pazarda uluslararası anlaşmalar yaparak kısa sürede yaklaşık 3 milyon turizm firması havuzuna sahip olmayı hedefliyor. Proje, Türkiye’deki turizm sektörüne dijital dönüşüm kazandırmayı ve global pazarda önemli bir oyuncu olmayı amaçlıyor. Şirketin kurucusu Hayri Yılmaz, gençleri iş hayatına kazandırmak konusunda her zaman destek olduklarını belirterek, “Vihobook, Emitt 2024 Turizm Fuarı’nda yazılım ve teknoloji dalında ‘En Fazla Etkileşim ve Tanıtım Ürün Yenilikçi Ödülü’ne sahip oldu. Firma olarak teknolojiyi yakından takip ediyor ve yeniliklere ayak uyduruyoruz. Kendi yapay zekâ modellerimizi geliştiriyor ve bunları ürünlerimize entegre etmeyi planlıyoruz. 3 bilgisayar mühendisi ile başladığımız ürün geliştirme serüvenimiz, bugün bilgisayar yazılım mühendisi ve yapay zekâ alanında yüksek lisans yapan toplam 12 Ar-Ge personeli ile devam ediyor. Firmamız üniversitemizden ve dışarıdan oldukça fazla staj ya da iş başvurusu alan bir firmadır. 2024 yaz döneminde 28 stajyer aldık. Gençlerin iş yaşamlarına atılmaları konusuna büyük önem veriyor ve onları destekliyoruz. Ürünlerimizi kullanan müşterilerimizin bize sağladıkları güvenle, katma değeri yüksek ürünler geliştirerek Muğla’mızın ve ülkemizin kalkınmasına destek vermeyi hedef edinmiş bir firmayız” diye konuştu.
Türkiye’nin en hızlı büyüyen şirketlerini belirlemek için başvurular başladı
25 Temmuz 2024 Perşembe - 11:11 Türkiye’nin en hızlı büyüyen şirketlerini belirlemek için başvurular başladı Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ile TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) işbirliğinde Türkiye’nin en hızlı büyüyen şirketleri belirlenecek. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu tüm şirketleri "Türkiye 100"e başvurmaya davet etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, TEPAV ile (TOBB ETÜ) işbirliğinde gerçekleştirilen “Türkiye 100” programının dokuzuncu dönemi başladı. En hızlı büyüyen firmaların belirleneceği "Türkiye 100" programı için başvurular, 30 Eylül 2024 tarihine kadar "http://turkiye100.tobb.org.tr" adresinden yapılabilecek. Programda ilk 100’e giren şirketlere yeni ortaklıkların kapısı açılırken, birçok platformda tanıtım imkanı sağlanacak. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, şirketleri, programa başvuru yapmaya davet ederek, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ülkemizi, dünyanın lider ülkelerinden biri yapmak için durmadan çalışıyoruz. Bu hedefe ulaşabilmek için ekonomik büyümemizi tempolu bir biçimde devam ettirmemiz gerekiyor. Ülkemizde fırsatları gören, inovasyon yapan ve istihdam sağlayan binlerce girişimci var. Türkiye 100 programı ile bu girişimci şirketleri kamuoyunda tanınır hale getirerek, başarılı girişimcilerimizin hem Türkiye’de hem de dünyada önünü açıyoruz. Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi, görünürlüklerini artırma, ulusal ve uluslararası bağlantılarını kuvvetlendirme imkânı bulacaklar” ifadelerini kullandı. Zenginleşmenin yolunun, girişimcilikten geçtiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Türkiye 100 Programlarıyla her yıl Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketini dünyaya tanıtmayı hedefliyoruz. Başarılı şirketlerimizin görünürlüklerini artırarak, bu şirketlerimizin yeni yatırımcılara, müşterilere ve tedarikçilere erişimini kolaylaştırmak ve bu sayede büyüme süreçlerine katkı sunmak istiyoruz. Türkiye 100 girişimcilerinin başarı öykülerinin, iş hayatına yeni gireceklere örnek olmasını umut ediyoruz” diye konuştu. Hisarcıklıoğlu, "Türkiye 100" listesinde yer alacak girişimcilerin gençlere rol model olacağını söyledi ve programa katılım sağlamaları için çağrıda bulundu. Kimler başvuru yapabilecek 31 Aralık 2020 ve öncesinde kurulan, 2021 yılında en az 2 milyon TL satış gelirine sahip, 2023 yılında en az 5 milyon TL satış gelirine sahip, 2021-2023 döneminde satış gelirlerini en az yüzde 10 oranında artıran ve 2023 döneminde en az 10 çalışana sahip şirketler başvuru yapabilecek. Ayrıca, başvuracak şirketlerin merkezlerinin Türkiye’de olması gerekiyor. Kamu ortaklığı veya halka açık olan şirketlerin, yurtdışı merkezli bir şirketin Türkiye şubesinin, hisselerinin yüzde 51’inden fazlası halka açık başka bir şirkete ya da bir kamu şirketine ait olan şirketlerin, kar amacı gütmeyen şirketlerin, franchise işletmelerinin, otomobil galerileri, kuyumcular, döviz şirketleri, bankalar, enerji dağıtım şirketleri ve elektrik, gaz, akaryakıt ve su sağlayıcıların başvuruları geçerli sayılmayacak. Holdinglerin başvuruları da geçerli sayılmazken; bir holdingin çatısı altındaki şirketler başvurabilecek. Ortakları arasında Türkiye dışındaki ülkelerin vatandaşları (gerçek ve tüzel kişiler) olan şirketler de yine başvuruda bulunabilecek.
OEDAŞ çağrı merkezi kalitesini uluslararası standartlara taşıdı
25 Temmuz 2024 Perşembe - 10:23 OEDAŞ çağrı merkezi kalitesini uluslararası standartlara taşıdı Elektrik dağıtım şirketi OEDAŞ’ın çağrı merkezi olan ‘ALO 186 OEDAŞ Çözüm Merkezi’, hizmet kalitesini iki yeni sertifika ile bir kez daha belgeledi. Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta elektrik dağıtım hizmeti veren Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), çağrı merkezi faaliyetlerini uluslararası standartlara uygun çerçevede yürüttüğünü kanıtlayan ISO 18295-1 ve ISO 18295-2 standardı akreditasyonunu almaya hak kazandı. ISO 18295 çağrı merkezi standartlarını belirliyor Müşteri hizmeti sektöründe hizmet kalitesi ve müşteri deneyiminin standartlarını belirlemek için oluşturulan ISO 18295, çağrı merkezleri ve müşteri hizmetleri operasyonları için genel prensipleri ve gereklilikleri kapsıyor. Bu standart ile müşteri memnuniyetini artırmak, hizmet süreçlerini standartlaştırmak ve işletmeler arasında karşılaştırılabilirlik sağlamak hedefleniyor. ISO 18295 eğitim ve teknoloji kullanımını artırıyor Müşteri iletişim merkezlerinde çalışan personelin eğitimi, teknolojinin kullanımı, hizmet kalitesi ölçümü ve müşteriye yönelik yaklaşım gibi konularda yönergeler sunan ISO 18295 ise müşteri bilgilerinin gizliliği ve güvenliği gibi hassas konuları da ele alıyor. Bu standart, işletmelerin müşteri hizmetleri süreçlerini iyileştirmelerine ve müşteri memnuniyetini artırmalarına yardımcı olurken tüketicilere de daha tutarlı ve yüksek kaliteli hizmet sunulmasını sağlıyor. “Yeni akreditasyon belgeleri, hizmet kalitemizi artırma çabamızın göstergesi” ALO 186 OEDAŞ Çözüm Merkezi’nde 7/24 kesintisiz hizmet verdiklerini söyleyen OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, “Almaya hak kazandığımız iki yeni standart, tüketicilerimize sunduğumuz hizmet kalitesini artırma ve sürekli olarak geliştirme çabamızın bir göstergesidir. Gerek kurum kültürümüz gerekse uluslararası standartlar çerçevesinde oluşturduğumuz hizmet kalitemizle tüketicilerimizin her an yanında olmaya ve yüksek memnuniyet sağlamaya devam edeceğiz” dedi.
Rizeli gençlerden kuryeleri rahatlatacak elektrikli motor projesi
25 Temmuz 2024 Perşembe - 09:49 Rizeli gençlerden kuryeleri rahatlatacak elektrikli motor projesi Rizeli gençler, kuryelerin masraflarını azaltmaya yönelik elektrikli motor projesi gerçekleştirdi. Rizeli Habib Okumuş ve Ferşat Özçelik, kurdukları lojistik firması ile kuryelik hizmeti verirken kendileri adına çalışan kuryelerin maliyetleri artması üzerine bir çözüm arayışına girdiler. Gençler, lise arkadaşı olan Cem Burak Karagülle ve arkadaşı Kemal Amandurdyyev ile görüşerek kuryelerin masraflarını en aza indirebilecekleri proje ile ilgili çalışmalara başladılar. Arkadaşlar elektrikli motosikletlerin batarya teknolojilerini güncelleyip kuryelik için uygun bir motosiklet yapma kararı aldılar. Hâli hazırda kullanılan bir batarya teknolojisini elektrikli motosikletle birleştirmeleri üzerine olumlu yanıt aldılar. Elektrikli motosikleti tamamlayan gençler test aşamasına geçti. Test aracı ilk olarak Samsun’dan Rize’ye 45 TL’lik elektrik tüketerek gelerek amacını gösterdi. Gençler projelerinde kuryelerin aylık yakıt maliyetlerini ortalama 8 bin TL azaltarak kazançlarını artıracak aynı zamanda çevreci bir çözüm oluşturdular. Yapılan testler sonucunda elektrikli motosikletin seri üretimine başlayacaklar. “Amacımız kuryenin yüksek maliyetlerini daha düşük bütçelerle çözmek” Yüksek maliyetleri en aza indirmek için bu projeyi yaptıklarını ifade eden Lojistik Firma sahibi Habib Okumuş, “Ekiplerimizin arasında en çok sıkıntı yaşadığımız şeylerden biri kuryelerimizin masrafları çok fazla olmaya başladı. Bu masraflar kendi yakıt ve bakım masraflarından oluşuyor. Bunları göz önünde bulundurarak bir çözüm üretmek istedik. Bundan dolayı Cem ve Kemal arkadaşlarımız ile iletişime geçtik. Cem ve Kemal batarya teknolojileri üzerinde geliştirmeler yapıyor. Rizeli gençler olarak böyle bir proje geliştirmek istedik. Asıl amacımız kuryeleri rahat ettirmek. Bir motor üretmek istedik. Hazır teknolojileri bir araya getirerek daha önce denenmemiş bir şeyi denemek istedik. Cem ve Kemal pil üzerinde çalışmalar yapıyordu. Onlarla görüşerek motor üzerinde testler yapmaya başladık. Onlarda aktif olarak testlerini yapıyordu. Biz bu motoru geliştirirken onlara kuryelerin sıkıntısını anlattık. Samsun’dan buraya 45 TL elektrik yakarak geldi. Bir batarya ile yaklaşık olarak 180 kilometre yol yapabiliyor. Batarya ömrü diğer batarya tiplerine göre daha uzun ömürlü haldeler. Bizim asıl amacımız kuryenin yüksek maliyetlerini daha düşük bütçelerde halletmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ilk ve en büyük kapasiteli çok amaçlı bitki işleme tesisi Artvin Çoruh Üniversitesi’nde kuruldu
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 18:25 Türkiye’nin ilk ve en büyük kapasiteli çok amaçlı bitki işleme tesisi Artvin Çoruh Üniversitesi’nde kuruldu Artvin Çoruh Üniversitesi, tıbbi ve aromatik bitkileri işleyebilecek Türkiye’nin ilk ve en büyük kapasiteli çok amaçlı bitki işleme tesisini kurdu. Artvin Çoruh Üniversitesi (AÇÜ), tıbbi ve aromatik bitkiler alanında son üç yılda yoğun çalışmalar yürüterek, bu alanda yeni bir projeye daha imza attı. Artvin Çoruh Üniversitesi Seyitler Yerleşkesi’nde kurulan bitki işleme tesisi ile tıbbi ve aromatik bitkilerin katma değeri yüksek ürünler haline getirilmesi amaçlanıyor. Bitki işleme tesisiyle tıbbi ve aromatik bitkilerin yağları, ekstreleri ve kuru ekstreleri çıkarılarak, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu kozmetik, takviye gıda ve ilaç yapımındaki ekstre ihtiyacını karşılamak ve yurt dışına bağımlılığı azaltmak hedefleniyor. Türkiye’ye kazandırılan günlük 500 litre katı ve 300 litre sıvı ekstre işleyecek kapasiteye sahip tesisle katma değeri yüksek ürünler elde edilecek. Artvin Çoruh Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin gazetecilere yaptığı açıklamada, "Artvin Çoruh Üniversitesi özellikle son 3 yılda tıbbi ve aromatik bitkiler alanında çok yoğun çalışmalar ortaya koydu. Çalışmalarımıza bir yenisini daha ekledik" dedi. Bilgin ayrıca, "Tıbbi ve aromatik bitkiler alanında bir enstitü kurduk. Türkiye’nin ilk tıbbi aromatik dergisini kurduk ve bugün de tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili Türkiye’nin en önemli tesislerinden birini açıyoruz. Bu tesisimizde günlük 500 kiloya yakın bitki ekstraksiyonu yapma imkânımız olacak" diye konuştu. Profesyonel bir tesis Proje Danışmanı Prof. Dr. Mükerrem Şahin ise, "Artvin’de bu tesisi profesyonel bir amaçla kurduk ve ürün üretmeye başladık. Artvin’in çok değerli endemik bitkileri var. Bu bitkilerin toplanması, kurutulması ve endüstriyel olarak işlenmesi ile nihai ürünlere dönüştürülmesi sürecini gerçekleştiriyoruz. Üniversite olarak bu sürecin her aşamasını üstleniyoruz. Bu tesiste bitkilerin yağları, buhar distilasyonu yağları, bitki ekstreleri, alkol ekspresyonu ve vakum altı distilasyon sistemi yağları üretiliyor. Ayrıca zeytin yaprağı gibi bitkilerin kuru ekstreleri de işlenebiliyor. 500 litre katı ve 300 litre sıvı ekstre kapasitesine sahip olan bu büyük tesis Türkiye’ye kazandırıldı" dedi. Yurtdışına bağımlılık azalacak Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu, "Şöyle düşünün, Türkiye’de şu an birçok bitkinin ekstresi yurtdışından satın alınmakta. Bu tesis sayesinde Türkiye’nin yurtdışına ekstre noktasında duyduğu ihtiyaç ortadan kalkacak. Türkiye’de yaklaşık bin 400 tıbbi aromatik bitki var ve bunların 850’si ilimizde doğal olarak yayılış göstermekte. Biz, bölgedeki birçok bitkinin ekstresini üreten bir üniversite olacağız ve Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu kozmetik, takviye gıda veya ilaç yapımındaki ekstre ihtiyacını karşılayan nadir üniversitelerden biri konumuna geleceğiz" şeklinde konuştu.
Balıkesir Teknokent, Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri Ağı’na Dahil Olmaya Hak Kazandı
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 16:57 Balıkesir Teknokent, Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri Ağı’na Dahil Olmaya Hak Kazandı Balıkesir Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Balıkesir Teknokent), ülkenin sanayi, KOBİ ve kamu kurumlarının dijital dönüşümünde kilit rol oynamaya devam ediyor. Balıkesir Teknokent, EDIHWESTMARMARA projesi ile Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri Ağına Türkiye’den katılan 5 konsorsiyumdan biri olma başarısı gösterdi. Balıkesir Teknokent, Avrupa Komisyonu’nun değerlendirmesi sonucunda seçilen “EDIH WEST MARMARA” projesiyle, Avrupa çapındaki 151 merkezden oluşan ve Ulusal eşgüdümünü Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin yaptığı Dijital Avrupa Programı’nın en önemli mekanizmalarından biri olan ve ülkemiz sanayisinin, KOBİ’lerinin ve kamu kurumlarının dijital dönüşümündeki önemli aktörlerden birisi olacak olan Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri (ADİM) ağına dahil olmaya hak kazandı. Trakya Kalkınma Ajansı koordinatörlüğünde, Balıkesir Teknokent, Çanakkale Teknopark, Güney Marmara Kalkınma Ajansı, 1773 İTÜ TTO, Çorlu TSO, Çerkezköy OSB, Namık Kemal Üniversitesi Teknopark, Namık Kemal Üniversitesi Trakya Verimlilik ve İnovasyon Uygulama ve Araştırma Merkezi (TRAVİM) ortaklığındaki EDIH West Marmara projesi ile yatırım öncesi test, eğitim ve beceri geliştirme, yatırım bulma desteği, ağ oluşturma ve inovasyon ekosistemlerine erişim gibi hizmetler sunacak. Ulusal stratejilere ve Avrupa’nın Yeşil Mutabakat, Tek Pazar gibi stratejilerine katkıda bulunmayı hedefleyen projeyle 48 ayda; 1000 KOBİ’nin düzenlenecek eğitimlerden faydalanması, 250 KOBİ’de dijital ve yeşil olgunluk değerlendirme çalışmalarının yapılması ve bu değerlendirmelere göre danışmanlık programlarının yürütülmesi, Döngüsel ekonomi, yeşil dönüşüm ve dijital teknolojiler üzerine 30’dan fazla atölye çalışmasının yapılması ve 30 uzmanın yetiştirilmesi planlanmakta. Balıkesir Teknokent, Türkiye’nin Batı Marmara Bölgesi’ndeki kamu kuruluşları, işletmeler ve girişimcilerin dijital teknolojileri benimsemelerini destekleyerek, dijital dönüşüm, inovasyon, iş birliği ve büyüme için katalizör görevi üstlenecek bir yapı kurmayı amaçlayan EDIH West Marmara projesi ile bölgesel kalkınmaya ve dijital dönüşüme katkı sağlamayı hedeflemekte.
TOGG ile 12 ülkeyi gezdi
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 12:44 TOGG ile 12 ülkeyi gezdi Türkiye’de TOGG’un ilk sahiplerinden olan Çerkezköylü Adem Örnek, TOGG T10x ile Avrupa turuna çıktı. Örnek, ailesiyle birlikte çıktığı turda 12 farklı ülkeyi gezerek 9 bin kilometre yol yaptı. TOGG ile ilgili tüm deneyimlerini de kendine ait sosyal medya platformlarında paylaşan Örnek, Avrupa’da TOGG’un büyük bir ilgi gördüğünü söyledi. Haziran 2023’te Türkiye’nin gururu olarak yollarda yerini alan, yerli elektrikli otomobil TOGG T10x’in ilk sahiplerinden biri olan Tekirdağ Çerkezköylü Bilgisayar Teknikeri Adem Örnek, ailesiyle birlikte unutulmaz bir seyahat deneyimi yaşadı. Bir yılı aşkın süredir TOGG T10x kullanan Örnek, bu süre zarfında hem aracın avantajlarını hem de elektrikli araçların fosil yakıtlı araçlara kıyasla sunduğu farkları pek çok kişiye anlattı. Örnek, olumlu ve olumsuz tüm deneyimlerini paylaşarak TOGG T10x’in performansını ve özelliklerini geniş kitlelere tanıttı. Söylenenlere inat tura çıktı Bu kez, "Elektrikli araçla uzun yol gidemezsin", "Yolda problem yaşarsın", "TOGG’un servisi yok, sıkıntı yaşarsın", "Yolda şarj istasyonu bulamazsın" diyenlere cevap niteliğinde bir Avrupa turuna çıktı. Bir ay süren bu macerada Örnek, toplam 9 bin kilometre yol kat ederek 12 ülkeyi ziyaret etti. İpsala’dan başlayan yolculuk Yolculuğuna İpsala Sınır Kapısı’ndan başlayan Örnek, ilk durağı olarak Yunanistan’ın Kavala şehrine ulaştı. Burada meşhur Kavala kurabiyesinin tadına baktıktan sonra Selanik’e geçti. Selanik’te Atatürk Evi’ni ziyaret ederek tarihi anıları canlandırdı. Ardından Igoumenitsa’dan feribotla İtalya’nın Bari şehrine geçti. Bari’nin sokaklarını keşfettikten sonra Napoli, Roma, Vatikan, Floransa, Pisa ve Milano gibi İtalya’nın önemli şehirlerini gezdi. Alp Dağlarından Paris’e İtalya turunu tamamlayan Örnek, İsviçre’ye geçerek Alpler’in etkileyici manzarasında doğayla baş başa kaldı. Alp Dağları’nın zirvesine TOGG T10x ile çıkarak göl kenarlarında dinlendi, şelalelerin altında serinledi. İsviçre’nin doğal güzelliklerini geride bırakarak Fransa’ya ulaştı ve aşkın şehri Paris’te Eyfel Kulesi’ni ve Zafer Takı’nı ziyaret etti. Belçika Çikolatası ve Hollanda Gezisi Paris’ten sonra Belçika’ya geçerek ünlü Belçika çikolatalarının tadını çıkardı. Ardından Hollanda’ya doğru ilerledi. Hollanda’da Amsterdam, Rotterdam ve Utrecht gibi şehirleri gezerek özgürlükler ülkesinin keyfini çıkardı. Hollanda’da TOGG T10x’i Türk bayraklarıyla süsleyerek gururla sokaklarda dolaştı. Almanya’nın otobanlarından Viyana’nın zarafetine Hollanda’dan sonra Almanya’nın Köln şehrine geçiş yapan Örnek, TOGG T10x ile ünlü Nürburgring Pisti’nde hız yapmayı denese de pistin müsait olmaması nedeniyle yolculuğuna devam etti. Frankfurt, Stuttgart ve Münih gibi şehirleri gezdikten sonra Avusturya’nın başkenti Viyana’ya ulaştı. Viyana’nın zarif sokaklarını keşfederek tarih ve sanatla dolu bir deneyim yaşadı. Doğu Avrupa’dan Türkiye’ye Dönüş Örnek, Avusturya’dan sonra Macaristan’ın başkenti Budapeşte’ye geçti. Budapeşte’de turunu tamamladıktan sonra Romanya ve Bulgaristan üzerinden Hamzabeyli Sınır Kapısı’ndan yurda döndü. TOGG’a yoğun ilgi ve gurur Adem Örnek, bu unutulmaz Avrupa turu boyunca TOGG T10x’in büyük ilgi gördüğünü belirtti. Örnek şunları söyledi: “Gerek yerel halk gerekse gurbetçi Türkler, araca yoğun ilgi gösterdi. Özellikle Hollanda’nın Amsterdam şehrinde yaşayan gurbetçilerin ilgisi inanılmazdı. Herkes TOGG’un Avrupa’da satışa çıkmasını beklerken, iki Alman vatandaşı da merakla aracı bekliyorlardı.” Şarj istasyonları ve ekonomik seyahat Şarj istasyonları konusunda Avrupa’da hiçbir sorun yaşamadığını belirten Örnek, neredeyse her sokakta şarj noktalarının bulunduğunu ve bu durumun şarj işlemlerini çok kolaylaştırdığını söyledi. TOGG T10x ile seyahat etmenin hem gurur verici hem de keyifli olduğunu vurgulayan Örnek, tur boyunca ortalama kilometre başına yakıt maliyetinin 2,30 TL olduğunu belirterek, bu durumun bütçelerini zorlamadan seyahat etmelerine olanak sağladığını ekledi. Seyahat boyunca araçla ilgili herhangi bir arıza veya sorun yaşamadığını da ifade etti. Gelecek planları ve paylaşımlar Adem Örnek, seyahat ile ilgili tüm deneyimlerini sosyal medya platformlarında bolca paylaştığını ve paylaşmaya devam edeceğini belirtti. Bu turdan cesaret alarak birçok TOGG kullanıcısının seneye konvoy halinde Avrupa’yı turlamayı hedeflediklerini söyledi. Örnek, bu turla "Gidemezsin, yapamazsın" diyenlere etkili bir cevap verdiklerini vurguladı. Adem Örnek’in bu deneyimi, elektrikli araçlarla uzun yolculukların mümkün olduğunu kanıtladı ve TOGG T10x’in performansını gözler önüne serdi. Bu başarı, elektrikli araçların geleceğine dair umut verici bir mesaj oldu. Bilgisayar Teknikeri Adem Örnek açıklamasında, "Avrupa’yı gezimiz sırasında insanlar fazlasıyla ilgili gösterdi. Araçta seyahat ederken bana korna çalanlar, aracım şarjdayken arabanın yanına gelip arabanın markasına bakanlar çok fazla ilgi gördük. Bu arabaya sipariş verip bekleyenler de var. Kimisi bu arabayı önceden biliyor. Aa TOGG diyor. Hatta birçok kişi bu aracı küçük bir şey olduğunu zannetmiş. Fakat bu aracın gerçek görünüşünün büyük olduğunu heybetli olduğunu söyleyen de var. Almanya’da ve Hollanda’da bu aracın satışını bekleyen çok insan var. Aynı şekilde gurbetçiler de bekliyor. Araç şarjdayken gelip inceleyen çok insan oldu. Hepsine bu araç hakkındaki bütün deneyimlerimi oturup tek tek anlattım. Bu konuda çok gurur duydum. Şarjla ilgili hiçbir problem yaşamadım. Orada neredeyse her sokakta şarj var. Şarj noktasında hiçbir problem yaşamadım" dedi.
Dijital Yardım Masası’yla müşterilerin çözüm oranında yüzde 40 artış
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 12:12 Dijital Yardım Masası’yla müşterilerin çözüm oranında yüzde 40 artış Çalışanların karşılaştığı yazılım ve donanım sorunlarına uzaktan teknik destek sunan Turkcell Global Bilgi’nin kurumsal müşterilerine sunduğu ‘Dijital Yardım Masası’ hizmetiyle; telekomünikasyondan üretime, sigortadan e-ticarete kadar pek çok farklı sektördeki firmalar iş süreçlerini hızlandırırken, maliyetlerini azaltıyor, iş verimliliğini artırıyor. Dijital müşteri deneyimi merkezi Turkcell Global Bilgi, kurumsal müşterilerine sunduğu teknolojik hizmetlerden Dijital Yardım Masası’yla son kullanıcıların iş süreçlerinde yaşadığı sorunlara uzaktan çözüm desteği sunuyor. Kullanıcılara yurt içinde ve dışında uzaktan destek teknolojileri sunan ‘Dijital Yardım Masası’yla sorunlara az kişiyle daha kısa sürede müdahale ediliyor. Uzaktan çözüm teknolojisiyle ‘toplam çözüm bulma süresi’ yüzde 30’a varan oranda kısalıyor. Çalışan ve müşteri memnuniyeti yüzde 90’a ulaştı Yapılan açıklamaya göre, yaşanabilecek aksaklıklar Turkcell Global Bilgi’nin proaktif çözümleri ile önleniyor. Kullanıcının cihazına önceden kurulan otomasyon yazılım, sorunu kullanıcıdan daha önce görerek çözüme kavuşturuyor. Böylece çalışanın oluşan sorunlar nedeniyle iş süreçleri kesintiye uğramıyor ve bu durum müşterilerin ve çalışanların memnuniyetinin yüzde 90’a ulaşmasını sağlıyor. Yazılı ve sesli kanallardan da ulaşılabilen Dijital Yardım Masası, yapay zekayla da etkileşim içinde çalışıyor. Sistemdeki robot yazışma uygulaması sayesinde; yazışma analiz ediliyor ve otomasyon üzerinden uygulamalara bağlanılarak insan eforu gerektirmeyen bir süreç yönetiliyor. Ayrıca dinleme özelliğine sahip ‘speech to text’ teknolojisiyle telefon yoluyla sisteme ulaşan kullanıcıyı, ilgili uygulamalara bağlayarak sorunu çözüyor. Dijital Yardım Masası’nda kullanıcılara mobil cihaz desteği de sunuluyor. “Müşterilerimizin çözüm oranını sadece ilk 6 ayda yüzde 40 artırdık” Sundukları Dijital Yardım Masası hizmetiyle ilgili konuşan Turkcell Global Bilgi Teknolojik Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Arslan, “Dijitalleşmeyle ve uzaktan çalışmayla işler hızlanınca pek çok sektörde dijital teknik destek ve çözüm ortağı arayışı da arttı. Şirketler artan teknik destek ihtiyaçları için dijital çözümlere yaklaştı. Öte yandan zamanının kıymetini bilen çalışanlar ise; teknik sorunlardan doğabilecek performans kaybı yaşamak istemiyor, bu sorunları çabucak çözmek istiyorlar. Bu istek ve ihtiyaç, Turkcell Global Bilgi’nin ‘eşsiz dijital müşteri deneyimi yaşatmak’ vizyonuyla da birebir örtüşüyor. Bu vizyon ve güçlü bir dijital altyapıya sahip olmamızın da verdiği destek ile müşterilerimize çok kısa sürede çözümler sağlayan dijital hizmetler sunuyoruz. Bunlardan biri olan Dijital Yardım Masası hizmetimizle; müşterilerimizin çözüm oranını sadece ilk 6 ayda yüzde 40 arttırırken, iş süreçlerinin kesintisiz işlemesini sağlayarak hem operasyonel hem de ticari fayda sağladık” dedi. “Müşterilerimizin dijitalleşme oranını yüzde 25 artırdık” Sundukları dijital dönüşüm katkısı ile ilgili konuşan Arslan, “Dijital dönüşüm hedefi ile iş süreçlerinde yapay zekâ ve robot çözümler ile sadece ilk 6 ayda yüzde 25 oranında dijital dönüşüm gerçekleştirdik. Böylece hem çalışanlara kendilerini geliştirebileceği zaman hem de sıfır hatayı hedefleyen süreç işletme imkânı sağladık” dedi. 7 farklı ülkeye yerli teknolojik çözümler “Yenilikçi teknolojilerinizle firmaların yerli çözümlere ulaşmasını sağlayarak ülke ekonomisine doğrudan katkı sağlıyoruz” diyen Arslan, Dijital Yardım Masası hizmetine yönelik artan taleple ilgili de şunları söyledi: “Yurt dışında ve yurt içinde telekomünikasyondan, üretime, tekstilden, medyaya kadar pek çok farklı sektörden firmaya Dijital Yardım Masası hizmetini uzaktan ve yerinde sağlıyoruz. Şu anda müşterilerimizin 7 farklı ülkedeki tüm çalışanlarının Dijital Yardım Masası hizmetimizle uzaktan, hızlı ve dijital çözüm almasını sağlıyoruz.”
Niğde Belediyesi, ‘e-çap’ ve ‘e-ruhsat’ uygulamalarını hayata geçiriyor
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 12:09 Niğde Belediyesi, ‘e-çap’ ve ‘e-ruhsat’ uygulamalarını hayata geçiriyor Akıllı Şehirler Projesi kapsamında, belediyecilik hizmetlerini daha yenilikçi ve hızlı bir şekilde vatandaşa sunmayı hedefleyen Niğde Belediyesi, dijital belediyecilik sistemine ‘e-ruhsat’ ve ‘e-çap’ uygulamalarını da dahil ediyor. Teknolojinin son imkanları kullanılarak hayata geçirilecek olan ‘e-ruhsat’ ve ‘e-çap’ uygulamalarının vatandaşa sunacağı kolaylık ve sistemin tüm ayrıntıları, 24 Temmuz’da Belediye Kültür Merkezi’nde düzenlenecek bilgilendirme ve tanıtım toplantısında masaya yatırılacak. ‘Dijital Belediyecilik Çözümleri’ noktasında Niğde’de bir ilke daha imza atmaya hazırlanan Niğde Belediyesi, vatandaşa sunduğu yenilikçi ve hızlı hizmet uygulamalarına, elektronik çap sistemi (e -çap) ve ‘e ruhsat’ uygulamalarını da dahil ediyor. Yeni uygulama kapsamında, Niğde Belediyesi’nden yapı ruhsatı, yapı kullanım izin belgesi ve imar çapı alan vatandaşlar, yapı denetim firmaları ve müellif firmalar, belediyeye gelmeden online olarak başvuru yapıp, başvurularının takibini sistem üzerinden gerçekleştirebilecekler. Niğde Belediye Başkanı Emrah Özdemir, teknolojinin baş döndürücü bir hızla geliştiğini belirterek, Niğde Belediyesi olarak da dijitalleşen dünyadaki bu gelişmeler doğrultusunda vatandaşlara hızlı ve yenilikçi hizmetleri sunmayı amaçladıklarını belirtti. Zamandan ve kağıttan tasarruf sağlanacak Akıllı Şehirler Projesi kapsamında Niğde’yi belediyecilik hizmetleri noktasında pek çok yenilikle tanıştırdıklarını anlatan Başkan Özdemir, “e-ruhsat ve e-çap uygulamaları da dijitalleşmenin getirdiği yeniliklerimiz bakımından önemli bir projedir. Vatandaşlarımızın, yapı denetim firmalarımızın belediyeye gelmeden online olarak başvuru yapıp, takiplerini de yine online olarak yapabilecekleri bu sistem sayesinde hem zamandan hem de kağıttan önemli ölçüde tasarruf sağlandığı gibi şeffaflık açısından da kıymetli bir projedir. Teknolojik yeniliklerin hizmete dönüştüğü uygulamalarımız artarak devam edecektir” diye konuştu. Başkan Özdemir, “Uygulamanın tüm ayrıntıları, sürecin nasıl işleyeceği gibi konular, 24 Temmuz saat 14.00’de Belediye Kültür Merkezi’nde, Yapı Denetim Firmaları, Türk Mimar ve Mühendis Odasına kayıtlı Mimar ve Mühendisler ve müteahhitlerin katılımı ile yapılacak olan toplantıda masaya yatırılacaktır. Toplantıya vatandaşlarımızın ve tüm ilgililerin katılmalarını umut ediyor, uygulamanın hemşerilerimize hayırlı olmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.
Türk mühendisinin teknoloji projesi uluslararası yarışmada
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 11:42 Türk mühendisinin teknoloji projesi uluslararası yarışmada Günlük alışveriş ve taşıma işlerini daha pratik ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefleyen, plastik poşet kullanımını azaltarak çevre dostu bir deneyim sunan alışveriş sepeti, uluslararası yarışmada Türkiye’yi temsil ediyor. Yeni nesil mühendisleri ve fark oluşturan fikir sahiplerini destekleyen uluslararası "James Dyson Ödülü", Türk mühendisin projesini yarışmaya kabul etti. Günlük alışveriş ve taşıma işlerini daha pratik ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefleyen, plastik poşet kullanımını azaltarak çevre dostu bir deneyim sunan alışveriş sepeti “MuleMate” 50 kg’a kadar yük taşıyabiliyor ve güçlü 7000mAh piliyle 5 km’ye kadar yol alabiliyor. Projenin sahibi İstanbul Beykent Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Programcılığı Öğr. Gör. Uğur Güven Adar, tasarımı hakkında yaptığı açıklamada, “MuleMate, üç tekerlekli yapısı sayesinde merdivenleri rahatlıkla tırmanabiliyor ve kompakt, katlanabilir tasarımıyla otomobil bagajına kolayca sığıyor. Akıllı telefonlarla senkronize edilen MuleMate, 5 metre mesafede kullanıcıyı takip ediyor ve sonar algılayıcıları ile engellerden kaçınıyor. Üç farklı depolama bölmesi ve ağırlık algılayıcısı ile yük kapasitesini izleyerek çevre dostu alışveriş yapılmasını sağlıyor” dedi. Tasarımın plastik poşet kullanımını azaltarak çevre dostu bir alışveriş deneyimi sunduğuna vurgu yapan Adar, “Şu anda prototip ve geliştirme aşamasında olup testleri devam ediyor. Bu yenilikçi ürün, günlük alışveriş ve taşıma işlerini daha pratik ve sürdürülebilir hale getirecektir. Ekim ayında James Dyson Ödülleri ilan edilecek. Ancak, proje başvuruları sonuçlanmadan önce çeşitli ülkelerdeki teknoloji sitelerinde haberleri yapıldı, şimdiden övgüyle ve heyecanla bahsedildi” ifadelerini kullandı. Çalışmaları hakkında bilgi veren Uğur Güven Adar, şöyle konuştu: “Bilgisayar Programcılığının Bölüm Başkanı olarak çalışmamdan dolayı öğrencilerimin Bitirme Projesi (Yönlendirilmiş Çalışma) dersini her öğrenciyle beraber çalışarak vermekteyim. Bitirme projesinde öğrencilerimizden beklediğimiz akademik bir çalışma ile alanında aldığı bilgilerden bir proje bitirmeleri. Benzer şekilde diğer derslerimde de (Mobil Uygulamalar, Oyun Programlama vs.) proje bazlı çalışmaktayız. Öğrencilerime derslerde yaptıkları projeleri mutlaka çeşitli yarışmalara göndermelerini, yenilikçi yazılım fikirleri konusunda ülkemize faydalı olarak girişimcilik yarışmalarında değerlendirmelerini istiyorum. Bu bağlamda birçok öğrencimiz projelere başvurabiliyor, bazı öğrencilerimiz sınıf arkadaşlarıyla birlikte yazılım şirketleri açarak ülkemizde katkı sağlıyor. Bu yarışmaya öğrencilerimi yarışmalara teşvik etmek ve prototipini oluşturduğum yenilikçi bir fikir ile yaklaşık 20-30 ülkeden katılımcıların olduğu yarışmada ülkemizi temsil etmek amacıyla başvurdum. Yarışmadan ödül almam halinde kendi öğrencilerimle çalışacağımız bir girişim şirketi kurmayı hedefliyoruz.”
Balıkesir’in çocukları, Robotik Kodlama öğreniyor
23 Temmuz 2024 Salı - 19:57 Balıkesir’in çocukları, Robotik Kodlama öğreniyor Balıkesir Büyükşehir Belediyesi NE10 Şehir Araştırmaları ve Teknoloji Merkezi’nde çocuklar ‘Robotik Kodlama’yı öğreniyor. Teknoloji üretimine yönelik bilinç oluşturulması hedeflenen programın sonunda çocuklar, robotik kodlamayı ayrıntılarıyla öğrenmiş olacak. Çağın gerektirdiği; teknolojiyi öğretmek ve kullanımını yaygınlaştırmak amacıyla Balıkesir Büyükşehir Belediyesi NE10 Şehir Araştırmaları ve Teknoloji Merkezi, çocuklara “Robotik Kodlama” eğitimleri vermeye devam ediyor. NE10’un dört ana biriminden biri olan Genç Teknoloji Birimi tarafından verilen eğitimlerde çocukların, teknoloji üretimine yönelik bilincinin oluşturulması sağlanarak kodlama becerilerinin geliştirilmesi hedefleniyor. Programlama mantığı ve çalışma prensibini öğreniyorlar Derslerde konunun uzmanları tarafından M Block programı öğrenen çocuklara; genel olarak programlama mantığı ve çalışma prensibi hakkında bilgiler veriliyor. Çocuklar “Robotik Kodlama” programın sonunda; M Blok kodlamasını ve üzerindeki sensörlerin çalışma prensibini en ince ayrıntılarıyla öğrenmiş olacak. Robotik Kodlama Programı kapsamında kursa katılan Hidayet Uras Atmaca “Bilgisayarla uğraşmayı çok seviyorum. Bu yüzden bu kursa gelmeyi tercih ettim. Robotu; kodlama, ilerletme, konuşturma ve ışıklandırmayı öğrendik. Bu kursa geldiğim için mutluyum çok eğlenceli” ifadelerini kullandı.
vHive, güneş enerjisi üretimindeki yeni çözümünü tanıttı
23 Temmuz 2024 Salı - 13:33 vHive, güneş enerjisi üretimindeki yeni çözümünü tanıttı vHive, güneş enerjisi çiftliklerinin enerji üretimini optimize etmek için otomatik denetim ve analitik çözümünü tanıttı. Kurumsal varlıkların dijitalleştirilmesine yönelik dijital ikiz yazılımında dünyada önde gelen şirketlerden biri olan vHive, güneş enerjisi çiftliklerinin otonom dijitalleştirilmesi ve yapay zeka analizi için tasarlanan en son ürününü piyasaya sürdüğünü duyurdu. Şirketin uçtan uca güneş enerjisi dijitalleştirme çözümü, güç anormalliklerinin, bunların temel nedenlerinin ve güç kaybı üzerindeki etkilerinin kapsamlı bir görünümünü sunuyor. Bu bilgiler, güneş enerjisi üreticilerinin ve işletme ve bakım servis ekiplerinin onarımları önceliklendirmesini ve hızlandırmasını sağlayarak en yüksek üretim performansını sağlıyor. Konu hakkında değerlendirmede bulunan vHive kurucu ortaklarından Tomer Daniel, "Güneş enerjisi çiftliği sahipleri, manuel veya yıllık drone denetimlerinin sınırlamaları nedeniyle genellikle önemli kayıplar yaşamaktadır. Çözümümüz, tespit edilen sorunlar ve bunların genel performans üzerindeki etkileri hakkında anında içgörü sağlayarak sık denetimler gerçekleştirmenin en etkili yolunu sunuyor. Şirketimiz, denetim sürecini basitleştirerek varlıkların denetlenmesi için üçüncü taraflara olan bağımlılığı ortadan kaldırıyor ve müşterilerimizin yeni gelir fırsatlarını ortaya çıkarmasını, operasyonel maliyetleri azaltmasını ve çalışan güvenliğini artırmasını sağlıyor" dedi.