Son Dakika
|
İstanbul'da uyuşturucu soruşturması: Saadettin Saran ifadeye çağırıldı!
ABD, Yeşil Kart programını süresiz askıya aldı
Trump: "Venezuela ile savaş ihtimalini dışlamıyorum"
MİT ve Emniyetin ortak operasyonunda Fetullah Gülen’in yeğeni yakaladı
51 yaşındaki Türkçe öğretmeni 3 gündür kayıp
ABD, Suriye'ye yaptırımları kaldırdı
Zehra Kınık 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı
Bakan Işıkhan: "İşçilerimizin taleplerini, dileklerini komisyona yansıtacağım"
Peskov, Türkiye'nin Rusya'ya S-400 sistemlerini iade edeceğini yalanladı
Berrak Tüzünataç ifade vermeye geldi
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Pakistan’s Traditional Instrument ‘Rubab’ Reaches Beyond Borders
Üçüncü kattan ikinci katın balkonuna düşen çocuk ağır yaralandı
Macron: "ABD başarısız olursa Avrupa'nın Putin'le görüşmesi gerekebilir"
Uyuşturucu ticaretinden 11 yıl ceza yedi, tekerlekli sandalyeyle cezaevine gönderildi
Putin: "Batı, bize karşı saygılı olursa askeri operasyonlara gerek kalmaz"
İstanbul Cevizlibağ’da trafik yoğunluğu havadan görüntülendi
Tayvan'daki sis bombalı saldırıda 3 kişi hayatını kaybetti
ABD, Yeşil Kart programını süresiz askıya aldı
EKONOMİ
Taşköprü Belediyesi, 2 milyon liralık hibe desteğiyle yaşlılara evde bakım desteği sağlayacak
19 Aralık 2025 Cuma - 18:28:23
Taşköprü Belediyesi, aldığı 2 milyon liralık hibe desteğiyle 65 yaş üstü vatandaşlara evde bakım desteği sağlayacak. Taşköprü Belediyesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Yaşlı Destek Programı (YADES)’e sunduğu "Rıza ve Hürmet (Saygın Hayat)" projesiyle 2 milyon lira eş finansmanlı hibe almaya hak kazandı. Kastamonu genelinde Bakanlığa proje sunan belediyeler arasında yalnızca Taşköprü Belediyesi’nin çalışması kabul edildi. Bu yönüyle proje, hem ilçede hem de il genelinde dikkat çekti. Projeyle, yaşlı bireylerin yaşam kalitesini artırılması hedefleniyor. Kastamonu Valiliği Toplantı Salonu’nda düzenlenen programda, Kastamonu Valisi Meftun Dallı’nın katılımıyla protokol imzalandı. Protokolün ardından açıklamalarda bulunan Taşköprü Belediye Başkanı Hüseyin Arslan, projenin kapsamı ve hedefleri hakkında bilgi verdi. Başkan Arslan, proje sayesinde Taşköprü’de yaşayan 65 yaş üstü bakıma muhtaç yaşlıların evde bakım, temizlik ve kişisel ihtiyaçlarının karşılanacağını belirtti. Yaşlı bireylerin toplumun en değerli emanetleri olduğunu vurgulayan Arslan, "Taşköprü’de yaşayan 65 yaş üstü bakıma muhtaç büyüklerimizin evde bakım, temizlik ve kişisel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Bakanlığımıza sunduğumuz projemiz olumlu neticelendi. Kökleri gereği yaşlılarına her zaman saygı duyan, vefayı esas alan bir anlayışın temsilcileriyiz" dedi. Projeyle birlikte sosyal belediyecilik anlayışını daha da güçlendirmeyi hedeflediklerini ifade eden Başkan Arslan, hizmetlerin artarak devam edeceğini belirtti. Arslan, Taşköprü’de dayanışma ve aile bilincini ön planda tuttuklarını dile getirerek, "En büyük aile Taşköprü Ailesi düşüncesini hem teoride hem de pratikte yaşatmak adına bu tür hizmetlerimizi artırarak sürdüreceğiz" diye konuştu. Yaşlı vatandaşların hayatlarını kolaylaştıracak anlamlı bir projenin imzalarını atmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Vali Meftun Dallı ise, "Kıymetli büyüklerimizin yaşam kalitesini artırmayı, günlük hayatta karşılaştıkları zorlukları azaltmayı ve sosyal hayata daha aktif katılımlarını sağlamayı amaçlayan bu projenin hazırlanmasında emeği geçen kurumlarımızı tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" diye konuştu. 1 yıl sürecek olan proje kapsamında Taşköprü Belediyesi tarafından ilçede yaşayan 65 yaş üstü yaşlılara sağlık hizmetleri, öz bakım ve hijyene yönelik hizmetleri, evde sıcak yemek hizmeti, kişisel bakım ve temizlik gibi hizmetleri sunulacak.
19 Aralık 2025 Cuma - 16:20
Büyükşehir Belediyesi "S" ve "T" plaka sahiplerini uyardı
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, 6 aydan uzun süredir trafikte olmayan ve kullanım haklarını kaybeden servis "S" plakası ve ticari taksi "T" plakası sahiplerini tescil işlemleri konusunda uyardı. Balıkesir’de 6 aydan uzun süre trafikten çekilip, kullanım haklarını kaybetmiş olan servis ve taksi plaka sahiplerini uyaran Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, "S" ve "T" plaka sahiplerinin Ulaşım Daire Başkanlığı’na başvuru işlemlerini yaparak ilgili yönetmeliklerde yer alan hükümlere göre tescil işlemlerini kısa sürede tamamlamaları gerektiği belirtildi. *90 gün içinde başvurular alınacak Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada; "Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 11/12/2025 tarih ve 2025-903 sayılı kararıyla, ‘6 ay boşta kalma süresini ihlal eden’ ‘T’ ticari taksi plakası ve ‘S’ servis plakalarının tekrar tescilinin yapılması hakkında başvuru süreci başlatılmıştır. Bu kapsamda, resmi internet sitesinde yapılan duyuru tarihinden itibaren plaka sahiplerinin 90 gün içinde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığımıza başvuru işlemlerinin yapılarak, tescil işlemlerini tamamlamaları gerekmektedir. Başvuru süreciyle ilgili detaylı bilgilere plaka sahipleri daire başkanlığımız ve ilgili esnaf odalarından ulaşabilecektir" ifadelerine yer verildi.
19 Aralık 2025 Cuma - 15:44
KTO’da "Müşteri ile İletişim ve Müşteri Deneyimi" eğitimi
Kuşadası Ticaret Odası’nda "Müşteri ile İletişim ve Müşteri Deneyimi" başlığı ile gerçekleşen eğitimde, iletişimin sadece "ne söylediğimiz" değil, nasıl söylediğimiz ve neyi hedeflediğimiz ile nasıl fark oluşturduğu" birlikte ele alındı. Eğitmen Ebru Tunç tarafından verilen eğitimde; hedef odaklı iletişim, iletişimde imajın etkisi, insan davranışlarına göre iletişimi şekillendirme, müşteri deneyiminin stratejik önemi, müşteri deneyim yolculuğu ve gelişim alanlarının belirlenmesi başlıkları, uygulamalarla zenginleştirildi. Kuşadası Ticaret Odası’nda, özellikle müşteri deneyimi bölümünde yapılan grup vaka çalışmaları, öğrenmeyi de keyifli ve kalıcı hale getirdi. Eğitimde ortaya çıkan fikirler ise, müşteri deneyiminin doğru ele alındığında, nasıl güçlü bir rekabet avantajına dönüştüğünü bir kez daha gösterdiği belirtildi. Kuşadası Ticaret Odası’nda eğitimler, önümüzdeki aylarda da farklı konularda devam edecek.
19 Aralık 2025 Cuma - 15:22
Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesi GEKA’nın ev sahipliğinde toplandı
Güney Ege’deki kooperatifleri geleceğe taşıyacak vizyonu şekillendirmek amacıyla düzenlenen Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesinde konuşan Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) Genel Sekreteri Ümit Gülyağı, "Ben değil de biz olmanın ruhu olan kooperatifçiliği anlatmak için kooperatiflerimizi tek tek inceledik" dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajanları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten Güney Ege Kalkınma Ajansı, Güney Ege’nin dayanışma ve üretim kültürünü yeniden canlandırmak, kooperatifleri geleceğe taşıyacak bir vizyonu birlikte şekillendirmek amacıyla Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesine ev sahipliği yaptı. Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan, GEKA Genel Sekreteri Ümit Gülyağı, Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Nevzat Zayim, kamu kurum ve kuruluşlarıyla kooperatif temsilcilerinin katıldığı zirvede; GEKA tarafından hazırlanan "Güney Ege Bölgesinde Üreten Kooperatiflerin Mevcut Durum Analizi ve Gelişim Stratejileri Raporu" sunumu ve ajansın bölgede kooperatifler ile gerçekleştirdiği faaliyetler hakkında bilgilendirme yapıldı. Başarılı kooperatif uygulamalarının paylaşıldığı zirvede e-ticaret, markalaşma ve fon kaynaklarına erişim konularında yol haritaları sunuldu. Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesini emeğin değerini büyütmek, yerelden evrensele uzanan güçlü bir üretim hikâyesi yazmak için atılmış önemli bir adım olarak nitelendiren GEKA Genel Sekreteri Ümit Gülyağı, "GEKA olarak kooperatiflere yönelik yaptığımız analiz çalışmasının sonucunu paylaşmak üzere burada birlikteyiz. Geniş kapsamlı bir anket çalışması gerçekleştirildi. 94 kooperatif ile birebir görüşüldü. Kooperatiflerin üretimleri, performansları, satış kapasiteleri, yatırım planları, ihtiyaçları doğrultusunda birçok soru soruldu. Hepsinin cevapları analiz edildi. Kooperatiflerimiz neler üretiyor, hangi gramajlarda hangi ambalajlarda ürünleri var bunları tek tek araştırıp fotoğrafladık. Kooperatiflerimize dair özetle bütün bilgileri toparladık. Bugün de ben değil biz olmanın ruhu olan kooperatifçiliği anlatmak üzere bu çalışmayı deklare etmek üzere bir araya geldik. Çok güzel bir katılım var. Aramızda Ankara’dan Bakanlıktan da katılımcılarımız var. Öğleden sonra markalaşma, e-ticaret ve fonlar üzerine kooperatiflerimize yönelik oturumlarımız olacak. Sonuçları paydaşlarımıza duyurmayı ve birlikte hareket edecek şekilde bir yol haritası çizmeyi umut ediyoruz." dedi. Kooperatifleşmenin önemine dikkat çeken Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan da, "Merkezefendi Belediyesi olarak aile bütçesine katkı ve kadınların iş gücüne katılmalarını sağlamak için birçok projeyi hayata geçirdik. Aynı zamanda biz Halk Süt yapıyoruz. Orada da Tarım Kredi Kooperatifi ile yapıyoruz. Hem yerel üreticiyi destekliyoruz hem de kooperatifçiliği de destekliyoruz. Yine Halk Et’de de aynı şekilde ilerliyoruz. Merkezefendi Belediyesi olarak 6.5 yıldır Kooperatiflerle güzel bir iş birliği ile devam ediyoruz" ifadelerini kullandı. Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesinin düzenlenmesinde öncülük eden GEKA yetkililerine teşekkür eden Vali Ömer Faruk Coşkun ise "Devletimizin kapsayıcı bir kalkınma yaklaşımı ile nitelikli insan, güçlü aile ve sağlıklı toplum hedefi doğrultusunda refahın tüm kesimlerine yaygınlaştırılması amacıyla kooperatifçilik alanında da önemli çalışmalar yürütülmektedir. Bu kapsamda 12. Kalkınma Planında kooperatiflerin altyapılarının güçlendirilmesi kurumsal kapasitelerinin ve rekabet güçlerinin arttırılması finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması için sağlanan konular ve destek programları temel hedefler arasında yer almaktadır" şeklinde konuştu. Gün boyu 4 oturum halinde gerçekleştirilen Güney Ege Kooperatifçilik Zirvesinin birinci oturumunda GEKA Kırsal Kalkınma Birim Başkanı Dilşad Akar tarafından "Güney Ege Bölgesi’nde Üretici Örgütlerinin Mevcut Durumu ve Gelişim Stratejileri" sunumu yapıldı. Başarı hikayelerinin paylaşılacağı ikinci oturumun ardından üçüncü oturumda "E-Ticaret ve Markalaşma" konusunda kooperatif temsilcilerine bilgi verildi. Zirve "Fonlar ve Destek Programları" konulu sonumun gerçekleştirildiği dördüncü oturumun sonunda katılımcılardan gelen soruların cevaplanmasıyla sona erdi.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
18 Aralık 2025 Perşembe- 09:30
Bursa’nın otomotiv devi TOFAŞ’ta isyan
2
18 Aralık 2025 Perşembe- 17:51
TBB’den Kırıkkale Belediyesi’ne 8 milyon liralık ekskavatör hibesi
3
17 Aralık 2025 Çarşamba- 21:58
Bakan Işıkhan: "Asgari ücret miktarının çalışanlarımızın gelirlerini enflasyona ezdirmeyecek şekilde belirlenmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz"
4
19 Ağustos 2025 Salı- 16:31
Iğdır’daki millet bahçesi kiraya verildi
5
17 Aralık 2025 Çarşamba- 12:54
MIP, Türkiye’nin akıllı liman dönüşümüne öncülük ediyor
19 Aralık 2025 Cuma - 15:15
RAMS Global, İtalyan lüks moda markası ETRO’ya stratejik ortak oldu
RAMS Global, Swinger International ve SRI Group, ETRO’nun çoğunluk hissedarı L Catterton ile yakın iş birliği içinde, markanın geleceğini destekleyen uzun vadeli stratejik ortaklar arasına katıldı. İtalyan lüks moda ve yaşam tarzı markası ETRO, köklü tasarım mirasına sadık kalarak küresel ölçekte yeni bir büyüme dönemine adım atıyor. Marka, bu yeni fazda; uzun vadeli vizyonu, endüstriyel uzmanlığı ve uluslararası deneyimi bir araya getiren güçlü bir ortaklık yapısıyla yoluna devam edecek. Bu kapsamda RAMS Global, Swinger International ve SRI Group, ETRO’nun çoğunluk hissedarı L Catterton ile yakın iş birliği içinde, markanın geleceğini destekleyen uzun vadeli stratejik ortaklar arasına katıldı. Bu gelişme, markanın üretici kimliğini ve kültürel DNA’sını koruyarak daha geniş bir küresel ölçekte konumlanmasını hedefleyen dönüşüm sürecinin doğal bir adımı olarak hayata geçirildi. Miras, süreklilik ve küresel vizyon Yapılan açıklamaya göre, yeni ortaklık yapısı; ETRO’nun özgün tasarım mirasını, çağdaş lüks anlayışıyla buluşturmayı amaçlıyor. Marka, yeni dönemde yalnızca moda alanında değil; yaşam tarzı, kültür ve deneyim odaklı alanlarda da daha bütüncül ve güçlü bir küresel marka kimliğiyle ilerlemeyi hedefliyor. Markanın son yıllardaki dönüşümüne liderlik eden Etro CEO’su Fabrizio Cardinali, görevine devam ederek markanın stratejik yol haritasının uygulanmasına öncülük etmeyi sürdürecek. Cardinali’nin liderliği altında güçlenen kurumsal yapı, üretici yaklaşım ve marka dinamizmi, markanın yeni döneminin temel dayanakları olmaya devam edecek. Fabrizio Cardinali konuya ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi: "Markamız son yıllarda önemli bir dönüşüm sürecinden geçti. Bu yeni dönemde Faruk Bülbül ile birlikte çalışacak olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Kendisi, markamızın uzun vadeli vizyonunu ve kültürel mirasını derin bir anlayışla sahiplenen bir lider." Yönetimde yeni dönem: Uzun vadeli liderlik Açıklamaya göre, markanın bu yeni büyüme fazında RAMS Global CEO’su Faruk Bülbül, ETRO Yönetim Kurulu Başkanı olarak atanacak. Bu atama, markanın günlük operasyonlarından ziyade; uzun vadeli strateji, küresel genişleme ve marka vizyonu alanlarında güçlendirilmesini hedefleyen çağdaş bir yönetim anlayışını yansıtıyor. Yeni yönetim yapısı, markanın bağımsız üretici ruhunu ve köklü mirasını korurken, markayı sürdürülebilir ve küresel ölçekte daha güçlü bir konuma taşımayı amaçlıyor. "ETRO’nun geleceği vizyon, kültür ve süreklilik üzerine kurulu" RAMS Global CEO’su Faruk Bülbül, yeni döneme ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi: "ETRO, yalnızca bir moda markası değil; kültürü, tasarımı ve yaşam tarzını temsil eden güçlü bir miras. Bu yolculukta hedefimiz, markanın ruhuna sadık kalarak markayı küresel ölçekte daha görünür, daha etkili ve daha sürdürülebilir bir konuma taşımak. Bu ortaklığı kısa vadeli bir yatırım değil; uzun vadeli bir vizyon ve değer ortaklığı olarak görüyoruz." L Catterton Europe Yönetici Ortağı Luigi Feola ise şu değerlendirmede bulundu: "Marka, son yıllarda güçlü bir ivme yakalayarak marka değerini ve kurumsal altyapısını önemli ölçüde güçlendirdi. RAMS Global, Mathias Facchini ve Giulio Gallazzi’yi; uzun vadeli bakış açıları, endüstriyel deneyimleri ve küresel ağlarıyla markanın gelecek vizyonuna katkı sunacak stratejik ortaklar olarak aramızda görmekten memnuniyet duyuyoruz. Faruk Bülbül’ün Yönetim Kurulu Başkanı olarak ETRO’nun bir sonraki büyüme aşamasında önemli bir rol üstleneceğine inanıyoruz."
19 Aralık 2025 Cuma - 15:14
Samsun TSO Başkan Yardımcısı Beytekin: "Önceliğimiz, üretim ve ihracat gücümüzü artırmak"
"İhracatın Finansmanı Buluşmaları"nda konuşan Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kadir Beytekin, "Oda olarak önceliğimiz, üretim ve ihracat gücümüzü artırmak, girişimcilerimize rekabet avantajı kazandıracak çözümleri üyelerimizle buluşturmak ve şehrimizin Türkiye’nin dış ticaret hedeflerine daha güçlü katkı sunmasına öncülük etmektir" dedi. İhracatçıları ve finans sektörü temsilcilerini bir araya getiren "İhracatın Finansmanı Buluşmaları", Samsun Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Beytekin: "Önceliğimiz, üretim ve ihracat gücümüzü artırmak" Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kadir Beytekin, Samsun’un, güçlü üretim altyapısı, lojistik avantajları ve hızla büyüyen ihracat kapasitesiyle Karadeniz’in yükselen ticaret merkezlerinden biri olduğunu belirterek, "Sanayicimizin ve ihracatçımızın finansmana erişimini kolaylaştıracak araçların sahada anlatılması, bankacılık sistemi ile reel sektörün doğrudan temas kurması son derece değerli. Bugün burada amaç; firmalarımızın ihtiyaç duyduğu finansman imkanlarına en doğru ve en hızlı şekilde ulaşmasını sağlamak, yeni pazarlara açılma süreçlerini desteklemek ve ihracatta sürdürülebilir büyümeyi teşvik etmektir. Paydaş kurumlarımızla birlikte yürütülen bu programın Samsun iş dünyasına önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Samsun TSO olarak önceliğimiz, üretim ve ihracat gücümüzü artırmak, girişimcilerimize rekabet avantajı kazandıracak çözümleri üyelerimizle buluşturmak ve şehrimizin Türkiye’nin dış ticaret hedeflerine daha güçlü katkı sunmasına öncülük etmektir. Bu değerli etkinlikte emeği geçen tüm kurumlarımıza teşekkür ediyor, firmalarımıza hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu. "Finansmana erişim son derece değerli" Karadeniz Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Eren Günhan Ulusoy ise yaptığı konuşmada, ihracatın, ülke ekonomisi için lokomotif görevi gördüğüne vurgu yaparak, "Türkiye ancak üretim ve ihracatla büyüyerek kalkınma yolculuğunda arzu ettiğimiz seviyelere ulaşabilecektir. Samsun, başta otomotiv, hububat, su ürünleri, çelik, elektrik ve elektronik sektörleri olmak üzere yıllık yaklaşık 1,6 milyar dolar ihracat gerçekleştiren önemli bir ihracat kenti konumunda yer almaktadır. İhracatçılarımızın son dönemdeki ortak sorunlarının en önemlilerinden birisinin finansmana erişimde yaşanan zorluklar olduğu bilinen bir gerçektir" ifadelerini kullandı. "İhracatın Finansmanı Buluşmaları", "Bankacılık ve Finans Paneli" ile sona erdi. Büyük ilgi gören etkinliğe yaklaşık 200 ihracatçı katıldı.
19 Aralık 2025 Cuma - 14:51
ATSO Meclis Başkanı Öztürk: "İmara açılacak bölgelerde altyapının önceden tamamlanmasının yasal zorunluluk haline getirilmesi gerekiyor"
ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, altyapısı tamamlanmadan imara açılan bölgelerin inşaat sektöründe ciddi sorunlara yol açtığını belirterek, imar öncesi altyapının yasal zorunluluk haline getirilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca maliyet artışları, usta eksikliği ve yabancıya satıştaki belirsizliklerin sektör üzerindeki baskısına dikkat çekti. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Meclis Başkanı Ahmet Öztürk başkanlığında, Odanın 30. Grup (İnşaat Faaliyetleri) Meslek Komitesi koordinasyonunda, inşaat sektörünün 2025 yılı değerlendirmesi ve 2026 yılı beklentilerinin ele alındığı Genişletilmiş Meslek Komitesi Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, inşaat sektörünün ülke ekonomisi ve Antalya özelinde taşıdığı stratejik öneme dikkat çekti. Öztürk, "Bugün burada, inşaat sektörünün 2025 yılı genel değerlendirmesini yapmak ve 2026 yılına ilişkin beklentileri, riskleri ve fırsatları ortak akılla ele almak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz" dedi. İnşaat sektörünün ekonomik büyüme, istihdam, şehirleşme vizyonu ve yaşam kalitesi üzerinde doğrudan etkili olduğunu vurgulayan Öztürk, Antalya’da sektörün kentsel dönüşümden turizm yatırımlarına, yabancı sermayeden yerel istihdama kadar geniş bir alanda belirleyici rol üstlendiğini ifade etti İki ana eksende değerlendirme Toplantıda sektörün iki ana eksende ele alınacağını belirten Öztürk, "Birinci eksenimiz ticari boyut. Piyasa şartları, finansmana erişim, maliyet yapıları, arz-talep dengesi ve yabancı yatırım hareketlerini değerlendireceğiz. İkinci eksenimiz ise yapım aşaması, teknik, uygulama ve mevzuat boyutu. Uygulama süreçleri, yapı güvenliği, mevzuatın sektöre etkisi ve geleceğin teknolojilerini konuşacağız" diye konuştu. Maliyet artışı ve usta sorunu Nüfus artışı, göç ve sosyal nedenlerle inşaat sektörüne olan talebin süreceğini belirten Öztürk, "Yüksek faiz oranları nedeniyle konut fiyatlarında geçici bir durağanlık yaşanıyor. Ancak faizlerin düşmesiyle birlikte konut fiyatlarının yeniden artmasını bekliyoruz. Bu nedenle mevcut dönem, gayrimenkul alımı için doğru bir zaman olarak değerlendirilebilir" dedi. İnşaat maliyetlerindeki artışa da değinen Öztürk, enflasyon ve deprem bölgesindeki yoğun inşaat faaliyetlerinin maliyetleri yukarı çektiğini, özellikle işçilik maliyetlerinde ciddi artış yaşandığını ve sektörde usta ve ara eleman bulma konusunda önemli sıkıntılar olduğunu söyledi. Yabancıya satışta kriter uyarısı Kur seviyelerinin düşük seyretmesinin yabancıya satışları olumsuz etkilediğini ifade eden Öztürk, "Yabancıya satışta vatandaşlık ve oturum kriterlerinin, inşaat yatırımları devam ederken değiştirilmesi sektörümüzü olumsuz etkiliyor. Bu kriterlerin bölgesel ve önceden planlı şekilde belirlenmesi büyük önem taşıyor" dedi. İmardan önce altyapı vurgusu Altyapı konusuna da dikkat çeken Öztürk, imara açılacak bölgelerde altyapının önceden tamamlanmasının yasal zorunluluk haline getirilmesi gerektiğini vurguladı. Altyapı yatırımlarının yüksek maliyetli olduğunu belirten Öztürk, bu konuda yapılacak düzenlemelerin sektör için kalıcı ve doğru bir adım olacağını dile getirdi. Altıntaş bölgesindeki hızlı gelişime de değinen Öztürk, güçlü ve deneyimli firmalar sayesinde sürecin başarılı ilerlediğini ancak Büyükşehir Belediyesi, ASAT ve elektrik altyapısı çalışmalarında zaman zaman yavaşlamalar yaşandığını ifade etti. Satışlarda ikince el ağırlığı 2025 yılının ilk 11 ayında ülke genelinde yaklaşık 1 milyon 450 bin gayrimenkul satışı gerçekleştiğini belirten Öztürk, satışların üçte birinin birinci el, üçte ikisinin ise ikinci el olduğunu söyledi. Önceki yıllarda bu dengenin daha eşit olduğunu hatırlatan Öztürk, mevcut tablonun sektör açısından dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Sektörün temel sorunları Konuşmasının sonunda sektörün temel sorunlarını sıralayan Öztürk, kat karşılığı inşaatlarda arsa paylarının yüksekliği, usta ve ara eleman eksikliği, faiz-kur dengesi, kamuda iş süreçlerinin yavaşlaması ve yabancıya gayrimenkul satışındaki belirsizliklerin sektör üzerinde baskı oluşturduğunu belirterek, bu sorunların ortak akılla çözülmesi gerektiğini söyledi. ATSO Hizmet Binası’nda düzenlenen toplantıya; 24. Grup (Elektrik Enerjisi Üretim, Dağıtım ve İlgili Hizmet Faaliyetleri), 30. Grup (İnşaat Faaliyetleri), 31. Grup (İnşaat Malzemeleri), 41. Grup (Gayrimenkul Faaliyetleri), 43. Grup (Mimarlık Faaliyetleri) ve 44. Grup (Mühendislik) Meslek Komitesi Meclis Üyeleri, Komite Başkanları ve Komite Üyeleri katıldı. Toplantıda ayrıca Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz, TMMOB’a bağlı odaların temsilcileri; İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan, Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Engin Kepenek, Peyzaj Mimarları Odası Antalya Şube Başkanı Gülsüm Kıldan, Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı ile yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri yer aldı.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:51
ÇKS başvurularında son gün 31 Aralık
Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak, Muğla’da tarımsal faaliyetlerini sürdüren tüm üreticilere Çiftçi Kayıt Sistemine yönelik önemli bir hatırlatmada bulundu. Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) başvuruları 31 Aralık 2025 tarihinde sona erecek. Tarımsal desteklemelerden yararlanabilmek ve kayıtların güncel tutulabilmesi adına, henüz başvurusunu tamamlamamış olan üreticilerin 31 Aralık tarihine kadar işlemlerini gerçekleştirmeleri için bağlı bulundukları Ziraat Odalarına giderek başvurularını yaptırmaları istendi. Üreticilerin herhangi bir mağduriyet yaşanmaması için son başvuru tarihinin beklenmemesi ve başvuruların zamanında tamamlanması istenirken, ÇKS işlemleri için son güne kalarak mağduriyet yaşamamaları istendi.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:50
AKTOB Başkanı Kavaloğlu: "2026 yılı turizmde bir geçiş yılı olacak"
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, Antalya turizminde 2026 yılını bir geçiş dönemi olarak değerlendirdiklerini belirterek, "Büyük sıçramalar beklemiyoruz, çift haneli büyümelerin kolay olmadığı bir süreçten geçiyoruz. Kolay geçmeyecek bir 2026 yılı var" dedi. Ekonomi Muhabirleri Derneği Antalya üyelerini ağırlayan Kaan Kavaloğlu, Antalya turizm sektörünün mevcut durumu, pazar dinamikleri ve 2026 yılına yönelik beklentilere ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. "Antalya 17 milyon eşiğine yaklaşıyor" Antalya turizminin mevcut durumu hakkında konuşan Kavaloğlu, kente gelen ziyaretçi sayısının 16 milyon 800 bini geçtiğini belirterek, bu rakamın geçen yıla göre yaklaşık yüzde 1,5’lik artış anlamına geldiğini söyledi. 17 milyon seviyesinin önemli olduğunu vurgulayan Kavaloğlu, Rusya-Ukrayna Savaşı ile İsrail-Filistin geriliminin devam etmesinin yüksek oranlı büyümeleri zorlaştırdığını ifade etti. Kavaloğlu, "Bu şartlar altında 18-20 milyon gibi hedeflere kısa vadede ulaşmak kolay değil. 2026 yılına baktığımızda da benzer bir tablo görüyoruz. Yüzde 1-2’lik artı ya da eksi değişimler olabilir ancak büyük sıçramalar beklemiyorum" dedi. "2026 yılı bir geçiş dönemi olacak" Pazar dinamiklerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kavaloğlu, önümüzdeki yıla yönelik rezervasyonların önceki yıllara benzer seviyelerde seyrettiğini, tur operatörlerinin de çift haneli büyüme hedeflemediğini aktardı. 2026 yılının sektör açısından bir geçiş yılı olacağını belirten Kavaloğlu, Kış aylarındayız, yılbaşı yaklaşıyor. Ama önümüzdeki sene ile ilgili rezervasyonların da bir önceki seneki gibi geldiğini görüyoruz. Çok büyük artışları gözlemlemiyoruz. Demek ki bu rakam sabit bir şekilde devam edecek. Jeopolitik konumumuz nedeniyle şu anda bir dezavantaj yaşıyoruz. Ancak Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona erme ihtimali durumunda, turizm açısından bambaşka bir sezona evrilme ihtimali de bulunuyor. Bunu özellikle vurgulamak isterim. Rusya, uzun bir aranın ardından 2019 yılında Antalya için yaklaşık 6 milyon seviyesine yaklaşmıştı. Bu yıl ise ilk kez yeniden 4 milyon seviyesinin yakalanması bekleniyor. Bu rakamın aşılmasının ardından, ikinci sıradaki Almanya, üçüncü sıradaki İngiltere ve dördüncü sıradaki Polonya pazarlarında çift haneli büyüme ihtimali artık oldukça sınırlı görünüyor. Tur operatörleriyle yaptığımız görüşmelerde de, planlanan uçuş kapasitelerinde çift haneli bir büyümenin ne beklendiğini ne de hedeflendiğini görüyoruz. Bu çerçevede 2026 yılının, 2025 yılına benzer bir seyir izleyeceğini öngörüyoruz. 2026 yılının bizim açımızdan temel özelliği ise bir geçiş yılı olmasıdır. Çünkü sıçrama beklenmeyen dönemlerde, en küçük makro ya da mikro olumsuzlukta, risklerin çok daha belirgin hale geldiği ve sektörün zorlandığı süreçler yaşanabiliyor" diye konuştu. "Krizleri yönetmeyi bilen bir sektörüz" Sektörün geçmişte yaşadığı zorluklara da değinen Kavaloğlu, 2019 yılında Thomas Cook’un iflasının ve ardından yaşanan pandemi sürecinin turizm sektörü üzerinde ciddi etkiler oluşturduğunu hatırlattı. 2024 yılında yaşanan tur operatörü iflasları ve uluslararası organizasyonların yüksek sezona denk gelmesine rağmen sezonun başarılı geçtiğini belirten Kavaloğlu, 2025 yılının ise ekonomik şartlar nedeniyle zor bir yıl olduğunu söyledi. Kavaloğlu, "Deprem sonrası yaşanılan finansal kriz, enflasyon baskısı, kur sabitlemesinin oluşturduğu baskı, bizi çok zorlayan bir döneme neden oldu. 2025 yılını da çok kolay atlattık diyemeyeceğim. Sektör için uzun zamandır bu kelimeyi kullanıyorum, dirayet kelimesini çok seviyorum. Dirayetin altında krizi yönetmeyi bilen, zor şartlarda bir araya gelmeyi bilen özellikle kamu, özel sektör endeksinde çok doğru işleri doğru zamanda yapabilen bir sektörüz. Dolayısıyla bu dirayetle 2025 yılını da atlattık. 2026 yılına da olumlu bakmaya çalışıyoruz ama önümüzde yine bizi çok zorlayacak, kolay geçmeyecek bir 2026 yılı var" dedi. "2026’nın ilk ayları zor geçebilir" Mevsimsellik konusuna da değinen Kavaloğlu, kış aylarının Antalya turizmi açısından en zor dönem olduğunu belirtti. Aralık ve ocak aylarında doluluk oranlarının düştüğünü, yılbaşı ve Noel dönemlerinde kısa süreli bir hareketlilik yaşandığını aktaran Kavaloğlu, 2026 yılında özellikle nisan ve mayıs aylarının iklim geçişi nedeniyle zor geçmesini beklediğini söyledi. Kavaloğlu, "Haziran itibarıyla yüksek sezon başlıyor. Kurban Bayramı ile birlikte 2026’da tam anlamıyla yüksek sezona girileceğini öngörüyoruz" ifadelerini kullandı. "İlk dört pazar değişmeyecek" Antalya’nın ana kaynak pazarlarının Rusya, Almanya, İngiltere ve Polonya olduğunu belirten Kavaloğlu, bu sıralamanın önümüzdeki dönemde değişmesini beklemediğini ifade etti. Ukrayna pazarında savaş sonrası yeniden toparlanma yaşandığını belirten Kavaloğlu, Avrupa’da yaşayan Ukraynalıların tatil tercihlerinde Antalya’nın öne çıktığını söyledi. Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının Antalya turizmi için önemli bir kaynak olduğunu vurgulayan Kavaloğlu, bu grubun uzun süreli konaklamalarıyla sektöre ciddi katkı sağladığını ifade etti. İç pazarın da giderek daha bilinçli hareket ettiğini belirten Kavaloğlu, erken rezervasyon alışkanlığının iç pazarda yaygınlaştığını söyledi. "Rekabetçi kalmak zorundayız" Fiyat politikalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kavaloğlu, Türkiye’nin artık düşük fiyatlı bir destinasyon olmadığını, hem yabancı hem de yerli turistten hak ettiği geliri elde etmeyi hedeflediğini belirtti. 2026 yılında çift haneli fiyat artışlarına gitmediklerini vurgulayan Kavaloğlu, "Farklı ülkelerle karşılaştırmalar yapılıyor, özellikle Yunanistan ile kıyaslamalar gündeme geliyor. İç pazarın Yunanistan’a kayıp kaymadığı yönünde değerlendirmeler oluyor. Ancak elmayla elmayı kıyasladığımızda ve ülkemizde fayda-maliyet analizi yapıldığında, tüketicinin durumu belirleyici oluyor. Türkiye artık eskisi kadar indirimli bir ülke değil. Avrupalıya, Rusya pazarına ve iç pazara yönelik olarak hak ettiği geliri elde etme sürecinde olan bir ülkeyiz. Fiyatların sürekli çift haneli oranlarda artırılması halinde rekabetçi olma özelliğinin kaybedilmesi riski ortaya çıkıyor. Bu riski yaşamamak için dikkatli hareket ediyoruz. Bu nedenle 2026 yılında çift haneli bir fiyat artışı yapmamayı tercih ettik. 2025 yılının kolay geçmemiş olması ve kur dezavantajı da bu kararda etkili oldu. Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da alım gücünün azaldığı bir dönemde, fiyatları gereğinden fazla artırmanın dengeleri bozacağını görüyoruz. Bu nedenle fiyat artışlarını sınırlı tuttuk. 2026 yılına daha umutlu bakabilmemizin nedenlerinden biri de rekabetçi olma özelliğimizi korumaya yönelik bu yaklaşımımızdır" dedi. Geceleme gelirlerinin son dört yılda 85-87 dolardan 110 dolar seviyelerine yaklaştığını belirten Kavaloğlu, rakip ülkeler Fransa ve İspanya’nın bu alanda daha yüksek seviyelerde olduğunu ifade etti. "Turizm milli bir sektördür" Turizmin milli bir sektör olduğunun altını çizen Kavaloğlu, sektöre yönelik finansal desteklerin artırılması gerektiğini belirtti. Özellikle restorasyon ve yenileme yatırımları için uygun maliyetli kredi imkanlarının önemine dikkat çeken Kavaloğlu, "Kamu ve özel bankalar ile finans kuruluşlarının turizm sektörüne yönelik kredi imkânlarını artırmasını bekliyoruz. Özellikle otellerde restorasyon ve yenileme çalışmalarına yönelik finansmana ihtiyaç var. Turizm, ülkemiz için milli bir sektör ve yatırımların büyük bölümü öz kaynaklarla yapılıyor. Bu nedenle sektörün daha güçlü şekilde desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Rakip ülkeler bu tür kredilere çok düşük maliyetlerle ulaşabilirken, kur politikası nedeniyle kârlılıkların azaldığı bir dönemde bu durum sektörü zorluyor. Bu süreçte özellikle kış aylarında finansal olarak desteklenmeye ihtiyaç duyuyoruz. Fonlar, indirimler ve teşvikler bu açıdan önem taşıyor. Milli bir sektörün rekabetçi olabilme özelliğini kaybetmemesi için, geçiş yılı olarak gördüğümüz 2026’yı ilave bir vergi yükü altında kalmadan tamamlamamız gerekiyor. Sektör, ekstra bir vergi yükünü kolaylıkla kaldıramaz. Paramızın değerli olmasını elbette isteriz. Enflasyonist bir baskı olmadığı bir dönemde bizim için kurun hiç artmasına ihtiyacımız yoktur. Dolayısıyla yeter ki enflasyon olmasın. Ancak enflasyonun sürdüğü ve istihdam maliyetlerinin arttığı bir dönemde fiyatları aynı oranda artırmak mümkün olmuyor. Turizm sektörü kazandığını yine sektör içinde değerlendiren, yatırımlarını büyük ölçüde kendi kaynaklarıyla yapan yapısıyla gerçek anlamda milli bir sektördür" ifadelerini kullandı. "COP31 ve Dünya Uzay Kongresi önemli fırsat" Antalya’nın 2026 yılında ev sahipliği yapacağı Dünya Uzay Kongresi ve COP31’e de değinen Başkan Kavaloğlu, bu organizasyonların Expo alanının yeniden değerlendirilmesi açısından önemli olduğunu ifade etti. Expo alanının COP31’e hazırlanması gerektiğini belirten Kavaloğlu, ilgili bakanlıklardan bu konuda geri dönüş beklendiğini söyledi. "Bir Damla Bir Dünya bir farkındalık çağrısıdır" AKTOB’un sürdürülebilirlik kampanyası "Bir Damla Bir Dünya" hakkında da bilgi veren Kavaloğlu, su tasarrufuna dikkat çekerek, tarım ve turizm politikalarının dengeli yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Kavaloğlu, doğal kaynakların korunmasının gelecek nesillere karşı bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:44
Bayburt’ta taksi ücretlerine zam geldi
Bayburt’ta taksi ücretlerine zam yapıldı. Yeni düzenlemeyle birlikte şehir içi en kısa mesafe indi-bindi ücreti 90 liradan 140 liraya yükseldi. Bayburt’ta yaklaşık bir yıllık aradan sonra taksi ücret tarifelerinde güncellemeye gidildi. Artan akaryakıt fiyatları ve işletme giderleri gerekçe gösterilerek hazırlanan yeni tarifeye göre 90 lira olan indi-bindi ücreti 140 liraya, taksimetre açılış ücreti 35 liradan 50 liraya yükseltildi. Bir kilometre ücretine ise 15 lira zam yapılarak, 45 liraya çıkarıldı. Yeni fiyat tarifesinin bugünden itibaren kent genelinde uygulanmaya başlandığı öğrenildi.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:32
Kuruyemişte yeni yıl indirimleri
Adana’da kuruyemiş sektörünün önde gelen markalarından Musko Kuruyemiş, yeni yıl öncesi internet sitesine özel tüm ürünlerde indirim kampanyası başlattı. Yeni yıl yaklaşırken yeni yıl sofralarının vazgeçilmezlerinden kuruyemişler için vatandaşların telaşı başladı. Musko Kuruyemiş ise yeni yıl dolayısıyla internet sitesine özel tüm ürün gruplarında indirim kampanyası düzenledi. Kampanya kapsamında ‘muskoshop.com’ internet sitesinde Antep fıstığı, fındık, badem, ceviz, kaju, leblebi ve karışık kuruyemiş çeşitleri başta olmak üzere tüm ürünlerde yüzde 25 indirim uygulanıyor. Musko Kuruyemiş internet sitesinden verilen siparişler, imalattan hazırlanıp son tüketiciye ulaşıyor. Firma, vatandaşlara avantajlı alışveriş imkanı sunarken vatandaşları online platforma davet etti. Yeni yıl sofralarının vazgeçilmezleri arasında yer alan kuruyemişlere yoğun ilgi gösterildiğini belirten Musko Kuruyemiş yetkilileri, kampanyanın internet sitesi üzerinden yapılan alışverişlerde hem perakende hem de toplu alımlar için geçerli olduğunu ifade etti. Kalite ve tazelikten ödün vermeden hazırlanan ürünlerin, hijyenik şartlarda satışa sunulduğu vurgulandı. Vatandaşların yeni yıl alışverişlerini daha uygun fiyatlarla yapabilmesi amacıyla hazırlanan indirim kampanyasının 25 Aralık gününe kadar devam edeceği bildirildi.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:29
Samsun’da kooperatifçiliğin geleceğine yön verecek projeler ödüllendirildi
Birleşmiş Milletler tarafından 2025 yılının "Uluslararası Kooperatifler Yılı" ilan edilmesi kapsamında Samsun’da düzenlenen "Geleceğe Yön Veren Kooperatifçilik Fikirleri Proje Yarışması"nda dereceye giren projelere ödülleri verildi. Samsun Valiliği himayesinde, Ticaret Bakanlığı ve Samsun Ticaret İl Müdürlüğü koordinasyonunda, "2025 Uluslararası Kooperatifler Yılı Şenliği" ve "Geleceğe Yön Veren Kooperatifçilik Fikirleri Proje Yarışması" ödül töreni Atakum ilçesinde bir otelde yapıldı. Program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Törende, sürdürülebilir kalkınma, tarımda kooperatifçilik, dijital dönüşüm ve gençlerin kooperatif modellerine katılımı gibi başlıklarda hazırlanan projeler ödüllendirildi. Yarışmada üçüncülük ödülünü, "Samsun İli Manda Sütü Pazarlamasında Kooperatiflerin Etkisi" adlı projesiyle OMÜ Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi doktora öğrencisi Kader Karabulut aldı. İkincilik ödülü, "Tarım Kooperatiflerinin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine Katkısı: Samsun İli Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Örneği" projesiyle OMÜ Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi yüksek lisans öğrencisi Mücahit Bulut’a verildi. Yarışmanın birincisi ise "Üniversitede Öğrencilerden Oluşan Bir Kooperatif Kurulması" konulu projesiyle OMÜ Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi 4. sınıf öğrencisi Sümeyye Ayal oldu. Ödüller, protokol üyeleri tarafından takdim edildi. Ticaret Bakanlığı Esnaf, Sanatkârlar ve Kooperatifçilik Genel Müdürü Taha Enes Şener yaptığı konuşmada, "Ticaret Bakanlığı olarak Türkiye’de yaklaşık 12 bin kooperatife hizmet vermekteyiz. Bu 12 bin kooperatifin sistemde kayıtlı 1.8 milyon kooperatif ortağı bulunmaktadır. Türkiye gerçekten çok dinamik, ticari bir hayata sahip. Bakanlık olarak elimizden gelen desteği kooperatiflere kullanmaya gayret ediyoruz. Belli başlı alanlarda tekelleşen firmaların agresif fiyat politikaları da gerek esnafın, gerek diğer tacirlerin maliyetlerini azaltma noktasında, daha kaliteli hizmet etme noktasında kooperatifleşmenin önemini bir kez daha ortaya koymuş oldu" dedi. Samsun İl Ticaret Müdürü Kürşat Turpçu ise "Yılı dolu dolu geçirmek için var gücümüzle çalıştık. Biz şuna inanıyoruz. Her şeyin merkezinde eğitim var. Bu yılın etkinliklerin merkezine eğitimi koyduk. Ülkemizin rotasyonuna yeni bir ivme kazandırmak istiyoruz. Şehrimizde bunu farklı bir boyuta ulaştırmak istiyoruz. Bu proje yarışmasına başvuran öğrencilerimize ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Jüri olarak 5 kişilik bir jüri oluşturduk. Projeleri tek tek okuduk. Her hocamız kendi başına değerlendirmesini yaptı" diye konuştu. Program, ödül töreninin ardından hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi. Etkinlikte, kooperatifçiliğin toplumsal kalkınmadaki rolüne dikkat çekilirken, gençlerin bu alandaki yenilikçi fikirlerinin desteklenmeye devam edeceği vurgulandı. Programa Vali Yardımcısı Mustafa Yıldız ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Alper Kesten de katıldı.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:28
Bursa Sosyal Sorumluluk Platformu’nun yol haritası belirleniyor
Yeşim Grup koordinasyonunda düzenlenen "Özel Sektör ve Sivil Toplum Kuruluşları Arasında İş Birliği Nasıl Güçlendirilir?" çalıştaylar serisinin 5’incisi Prof. Dr. Rüyam Küçüksüleymanoğlu’nun moderatörlüğünde, kurum temsilcilerinin katılımıyla Villa Verde’de gerçekleştirildi. Yeşim Grup koordinasyonunda, özel sektör ile sivil toplum kuruluşları arasındaki iş birliğini güçlendirmek amacıyla 2023 yılında başlatılan "Özel Sektör ve Sivil Toplum Kuruluşları Arasında İş Birliği Nasıl Güçlendirilir?" çalıştaylar serisinin 5’inci buluşması, Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rüyam Küçüksüleymanoğlu’nun moderatörlüğünde, özel sektör ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla Villa Verde’de gerçekleştirildi. Bugüne kadar sırasıyla Yeşim Grup, LÖDER, SEGER ve LÖSEV ev sahipliğinde düzenlenen çalıştaylarla kurumlar arası ortak akıl üretme ve birlikte hareket etme kültürünün gelişmesine katkı sunan bu süreç, Bursa Sosyal Sorumluluk Platformu’nun kurulmasına yönelik işleyiş modelinin ve yol haritasının ele alındığı toplantıyla yeni bir aşamaya taşındı. Gerçekleştirilen buluşmada platformun yapısı, önümüzdeki dönem öncelikleri ve birlikte hayata geçirilecek projelerde kurumların üstleneceği katkı alanları değerlendirildi. Toplantıya katılan kurum temsilcileri, sosyal sorumluluk alanında sürdürülebilir, etki odaklı ve birlikte üretmeye dayalı bir model oluşturulmasına yönelik görüş ve önerilerini paylaştı. Toplantıda ayrıca, platformun kalıcı ve etkili bir yapıya kavuşabilmesi için kurumların maddi, manevi ve uzmanlık temelli katkılarının net bir çerçevede ele alınmasının önemi vurgulandı. Katılımcılar, Bursa’da sosyal sorumluluk alanında ortak projeler geliştirilmesine yönelik iş birliğini güçlendirme konusunda görüş birliğine vardı. Yeşim Grup adına toplantıda konuşan Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur, yaptığı değerlendirmede, sosyal sorumluluk alanında kalıcı etki oluşturmanın temelinin güçlü bir gönüllülük kültüründen geçtiğini vurguladı. Özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının beklentilerinin ortak bir zeminde buluşması gerektiğine dikkat çeken Cesur, "Bu çalıştay serisini başlatırken temel amacımız hem özel sektörde hem de sivil toplumda sahada aktif, gönüllülük bilinci yüksek yapılar oluşturarak sosyal sorumluluk alanında birbirini tamamlayan bir anlayışla hareket edilmesini sağlamaktı. Şirketler bünyesindeki gönüllü sayısını artırırkensivil toplum kuruluşlarının da bu süreçten güçlenerek çıkmasını hedefliyoruz. Ortak ve kapsayıcı bir ana proje ile başlayarakgüven ve iş birliğini zaman içinde büyütmeyi amaçlıyoruz. Bugün Bursa Sosyal Sorumluluk Platformu’nun işleyişini ve yol haritasını birlikte ele almamız, bu ortak iradenin somut bir göstergesi. Bu yapıyı maddi beklentilerden bağımsız, iyi niyet ve sürdürülebilirlik esasına dayalı bir iş birliği modeli olarak kurguluyoruz. Birlikte üretmenin ve birlikte etki oluşturmanın gücüne inanıyoruz." diye konuştu.Ardından ev sahibi Villa Verde adına söz alan Özlem Şenkoyuncu, işletmenin bu alanda bugüne kadar hayata geçirdiği çalışmaları katılımcılarla paylaştı. Bursa Sosyal Sorumluluk Platformu ile birlikte, şehirde faaliyet gösteren özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının toplumsal faydayı artıracak projelerde güçlerini birleştirmesi ve bu alanda örnek bir iş birliği modeli oluşturulması hedefleniyor.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:19
Bakan Bolat: "Son 2 buçuk senede Reklam Kurulu, 593 milyon lira idari para cezası uyguladı"
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Son 2 buçuk yıllık bir sürede Reklam Kurulunun kendisine iletilmiş şikayetleri birebir inceleyerek aldığı kararlar sonucunda 593 milyon lira idari para cezası uyguladı" dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Bakanlığı tarafından düzenlenen ‘28’inci Geleneksel Tüketici Ödülleri’ ile ‘Ortaokullar Arası Resim Yarışması Ödül Töreni’ne katılarak, tüketicinin korunmasına yönelik çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Bolat, bilinçli tüketicinin güçlü ekonominin temeli olduğunu belirterek, Ticaret Bakanlığı olarak adil ve rekabetçi piyasa anlayışıyla üretici ve tüketicinin haklarını koruduklarını, bu çalışmaların Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü koordinasyonunda saha denetimleriyle yürütüldüğünü ifade etti. "Kesesine, zevkine uygun işletmeleri tercih etmede bir kolaylık olacak" Fiyat etiket yönetmeliğinde önemli bir değişim gerçekleştirdiklerini söyleyen Bolat, "Vatandaşlarımızın günlük hayatlarında sıklıkla hizmet aldığı lokanta, restoran, kafe, pastane benzeri işletmelerde menü ürünlerin ve fiyatların iş yeri dışında görünür bir şekilde sergilenmesi, masa üstlerinde basılı evrakta sergilenmesi ve ’karekod’ uygulamasıyla da buna ulaşmanın mecburi hale getirilmesini sağladık. Bu yeni değişiklikle belli kriterin üzerindeki bu işletmeler fiyat listelerini elektronik sistem üzerinden Ticaret Bakanlığımıza aktarmakla yükümlü olacaklar ve tüketicilerimiz bunları bir sistem üzerinden girerek rahatlıkla kontrol etme imkanı bulacaklar. Kesesine, zevkine uygun işletmeleri tercih etmede bir kolaylık olacak. Buradaki sloganımız da doğru etiket şeffaf ticarettir" açıklamasında bulundu. Bolat, Fiyat Etiket Yönetmeliği’nde yapılan düzenlemeyle ürünlerin ambalaj ağırlığı olan daranın zorunlu olarak düşüleceğini, böylece tüketicinin net ağırlık üzerinden ürün satın alacağını belirtti. Abonelik sözleşmeleri, bankacılık ve iletişim hizmetleri, elektrik, su, gaz ile internet alışverişleri başta olmak üzere tüketici sözleşmelerinin denetlendiğini vurgulayan Bolat, haksız uygulamalara karşı gerekli tedbirlerin alındığını ve kurallara uymayanlara mevzuat kapsamında cezai işlem uygulandığını ifade etti. "Son 2 buçuk yıllık bir sürede Reklam Kurulu, 593 milyon lira idari para cezası uyguladı" Güvenilir reklamın, yapıcı rekabet ve sağlıklı işleyen bir piyasa anlamına geldiğini ifade eden Bakan Bolat, şu ifadelere yer verdi: "Reklam var gerçekten ürünü tanıtır ama reklam var olmayan bir şeyi pazarlamaya, aldatmaya yönelik oluyor. Bu noktada da Ticaret Bakanlığımız bünyesinde bir reklam kurulumuz var. Bu reklam kurulunun üyeleri arasında ilgili meslek kuruluşlarından temsilciler yer alıyor. Bizim Ticaret Bakanlığı olarak o kurulda sadece 2 üyemiz var. Profesyonelce çalışan, gerçekten işini doğru yapan bir kuruluş reklam kurulu. Tüm televizyon, radyo, yazılı basın ve internet reklam reklamlarını titizlikle denetlemektedir. Bu nedenle Rekabet Kurulunun çalışmaları giderek artan bir öneme sahip olmakta. Göreve geldiğimizden bu yana son 2 buçuk yıllık bir sürede Reklam Kurulunun kendisine iletilmiş şikayetleri birebir inceleyerek aldığı kararlar sonucunda 593 milyon lira idari para cezası uyguladığını da sizlerle paylaşmak istiyorum." "Denetlediğimiz ürünlerdeki güvensizlik oranı yüzde 1,1 kadar geriledi" Bolat, güvensiz ürüne karşı ‘sıfır tolerans’ ilkesi çerçevesinde piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerinin yürütüldüğünü söyleyen, "Burada 2011 yılında yüzde 32 olan denetlediğimiz ürünlerdeki güvensizlik oranı yaptığımız bu etkin çalışmalarla yüzde 1,1 kadar geriletilmiştir, düşürülmüştür. Tüketicilerimizin güvenli ve sağlıklı ürünlere ulaşmasını sağlamak noktasında ayakkabı, oyuncak gibi ürünlerin plastik ürünlerinin posta veya hızlı kargo taşımacılığı yoluyla ithalat aracılığıyla basitleştirilmiş gümrük beyanname kapsamında ülkemize getirilmesi de kısıtlanmıştır. Çünkü laboratuvar analizleri sonucunda bunların ciddi bir oranının maalesef insan sağlığına aykırı olduğu görülmüştür ve bu konuda derhal önlemler alınmıştır" ifadelerini kullandı. "Yasa dışı uygulamalara karşı 2 buçuk yılda 4,7 milyar liralık cezai uygulama yapılmıştır" Yasa dışı uygulamalara karşı verilen cezalara değinen Bolat, sözlerine şu şekilde devam etti: "Tüketicilerimizin taraf oldukları o abonelikler ve sözleşmelerdeki haksız ve yasa dışı uygulamalara karşı da 2 buçuk yılda 4,7 milyar liralık cezai uygulama yapılmıştır. Ürün güvenliği açısından yaptığımız denetimler sonucunda 100 milyon lira ve şehirlerimizde İl Ticaret Müdürlüklerinin denetimleriyle de 1,4 milyar lira fiyat etiketi cezaları uygulanmıştır. Toplamda son 2 buçuk yılda sadece tüketici korunmasına, piyasa gözetimine yönelik aldığımız tedbirlerin denetlenmesi sırasında toplam 6,8 milyar lira idari para cezası uygulandı." Bolat, Ticaret Bakanlığının koordine ettiği Tüketici Hakem Heyetleri çalışmalarına da değinerek, "211 noktada Türkiye genelinde heyetlerimiz çalışıyor. Bugüne kadar ki ortalama süre yaptığımız çalışmalarda 190 küsur günden 94 sonuç alma gününü düşürtmüştük. Yeni reformlarla da bunu daha da aşağılara, 90 gününde altına indireceğiz. Tüketici Hakem Heyetlerinde de son 2 buçuk yılda yaklaşık 2 milyon dosya sonuca bağlanmıştır. Bunun tutarı 21 milyar Türk lirasıdır. 21 milyar liralık uyuşmazlıklar, ihtilaflar yaklaşık 2 milyon dosyada heyet tarafından sonuca bağlanmıştır. Mahkemeleri, yargıyı da fazlaca meşgul etmeden gerçekleşmiştir" ifadelerine yer verdi. Bakan Bolat, cep telefonu, bilgisayar, tablet, akıllı saat, oyun konsolu ve modem gibi ürünlerde ‘kullan-at’ anlayışı yerine onarım ve yeniden satış modelini teşvik etmek amacıyla yaklaşık 2 yıl önce yenilenmiş ürün sisteminin hayata geçirildiğini belirterek, bu uygulamanın Dünya Bankası ile Uluslararası Tüketici Koruma ve Uygulama Ağı (ICPEN) tarafından 2024 yılında ödüle layık görüldüğünü ifade etti. Aynı zamanda Bolat, Ticaret Bakanlığının sorumluluğunda bulunan tüketici mevzuatının dinamik yapısı ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda, tüketicilerin daha ileri düzeyde korunması amacıyla 2024 yılında 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da değişiklikler yapıldığını ve bu kapsamda 7 yönetmeliğin güncellendiğini dile getirdi. Öte yandan, Bolat, şans oyunları reklamları ve elektronik sigara gibi alanlara yönelik ciddi yaptırımlar getirileceğini vurgulayarak, yılbaşı indirimleri, yeni yıl fırsatları ve ‘efsane kasım’ gibi kampanya adı altında yapılan indirimli satış reklamlarının da yakından takip edildiğini, alınan tedbirler ile idari ve cezai kararların düzenli olarak kamuoyuyla paylaşıldığını söyledi. Bakan Bolat’ın konuşmasının ardından program ödül takdimleri ile devam etti. Ödülleri takdim eden Bolat, İhlas Haber Ajansı Ekonomi Muhabiri Kemal Diri’ye de Tüketici Özel Ödülü’nü verdi.
19 Aralık 2025 Cuma - 13:03
ORKÖY’den kırsal mahallelere sıfır faizli 36 traktör
Orman Genel Müdürlüğü, Orman ve Köy İşleri Dairesi Başkanlığı (ORKÖY) kedisi ile alınan bir iş makinesi ve 36 traktör Muğla’nın Menteşe ilçesinde düzenlenen tören ile hak sahiplerine teslim edildi. Traktörlerden 29’u Muğla, 7’si ise Aydın iline dağıtımı yapıldı. Orman köylüsünün desteklenmesi ve ekonomik olarak güçlendirilmesini amaçlayan, aynı zamanda kırsaldan kente göçün önüne geçilmesi amacıyla ORKÖY tarafından orman köylülerine yönelik yapılan hibe ve destek programı çerçevesinde gerçekleştirilen iş makinesi ve traktörlerin teslimi töreninde konuşan Muğla Orman Bölge Müdürü Mustafa Ülküdür, Muğla orman Bölge Müdürlüğü olarak 2025 yılında 228 aile ve 1 tarımsal kalkınma kooperatifine toplam 98 milyon 23 bin TL kredi desteği sağladıklarını açıkladı. Türkiye’de ilk defa ORKÖY kredisi ile Ekskavatör alındı Muğla Orman Bölge Müdürü Mustafa Ülküdür, "Muğla orman bölge müdürlüğü olarak orman köylümüzü ORKÖY kredileriyle desteklemeye devam ediyoruz. Muğla ilimizde, 145 aileye ve 1 tarımsal kalkınma kooperatifine 65 milyon 943 bin TL, Aydın ilimizde ise 83 aileye 32 milyon 80 bin TL olmak üzere; Bölge Müdürlüğümüzde 2025 yılında 228 aile ve 1 tarımsal kalkınma kooperatifine toplam 98 milyon 23 bin TL kredi desteği sağladık. Yapmış olduğumuz ORKÖY kredi desteklerinin yüzde 20’si (19 milyon 604 bin TL) hibe, yüzde 80’i (78 milyon 419 bin) sıfır faizle 4 ile 7 yıl arası geri ödeme planıyla verilmiştir. Bugüne kadarki verdiğimiz (süt sığırcılığı, fenni arıcılık, güneş enerjisi, traktör ve tambur) gibi ferdi ORKÖY kredi desteklerinin yanında ilk kez bir Tarımsal Kalkınma Kooperatifine iş makinesi (ekskavatör) alımında ORKÖY kredi desteği sağladık. Yemişendere-Fadıl Tarımsal Kalkınma Kooperatifine ORKÖY kredi desteği ile 5 milyon 373 bin TL verilmiş olup, Kooperatifimize 1 adet 14 tonluk iş makinesi (ekskavatör) kazandırılmıştır" dedi. "Orman köylüsüne verilen desteklerde faiz kaldırıldı" Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, "Bu verdiğimiz desteklerde, faiz tamamen kaldırıldı. Yüzde 20’si hibe olarak kendilerine sunuluyor. Kalan kısmı da faizsiz olarak 4 yıl, 5 yıl geri ödemedi krediler sunuyoruz kendilerine. Ayrıca ev hanımlarına, sadece ev hanımlarına verdiğimiz, mikrokredi diye ifade ettiğimiz bir kredi çeşidimiz de var. 36 tane traktör inşallah yeni sahiplerini bulacak. Biz köylülerimizin bu traktörleri kullanırken kazasız belasız inşallah kendilerine veya bir başkasına zarar vermeden kullanmalarını bu vesileyle kazançlarını arttırmalarını ve mutlu ve bulundukları yerde yaşamalarını arz ediyoruz" dedi. "Alınan traktörler orman köylüsünün gelirine büyük katkı sağlayacak" Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, "Muğla’nın potansiyeli yüksek, hakikaten turizm ekonominin lokomotifi olmakla beraber tarımda da, ormanda da, madende, mermercilikte, su ürünlerinde her alanda Türkiye’de ilk beşe girecek verimli sektörlerimiz var. Böylelikle tabi bu ORKÖY kredileriyle, faizsiz kredilerle verilen traktörler, yapılan diğer projeler, köylerimizin ekonomik gelirine büyük katkı yapacak ama bizim hayatımızda en önemli parçası olan ormanlarımızın da korunmasında onlara ekstra bir ayrı moral gücü olacak" dedi. Konuşmaların ardından 29’u Muğla, 7’si Aydın iline olmak üzere 36 adet traktör ve bir iş makinesinin anahtarları Vali ve diğer protokol tarafından hak sahiplerine teslim edildi.
19 Aralık 2025 Cuma - 12:55
Tekirdağ’da Kasım ayında 3 bin 637 konut satıldı
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2025 yılı Kasım ayında Tekirdağ’da toplam 3 bin 637 konut satışı gerçekleştirildi. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan 2025 yılı Kasım Ayı Konut Satış İstatistiklerine göre, Türkiye genelinde konut satışları bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 7,8 oranında azalarak 141 bin 100 oldu. Konut satış sayısının en fazla olduğu iller 24 bin 234 ile İstanbul, 12 bin 706 ile Ankara ve 8 bin 540 ile İzmir olurken, en az konut satışı yapılan iller 78 ile Ardahan, 131 ile Bayburt ve 152 ile Artvin olarak kayıtlara geçti. Tekirdağ’da Kasım ayında ipotekli konut satış sayısı 752 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları aynı dönemde bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,4 oranında azalarak 21 bin 499 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 15,2 olarak hesaplandı. Ocak-Kasım döneminde Türkiye genelinde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 53,5 oranında artarak 207 bin 519’a ulaştı. Tekirdağ’da diğer satış türleri kapsamında 2 bin 885 konut el değiştirdi. Türkiye genelinde Kasım ayında diğer konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,8 oranında azalarak 119 bin 601 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 84,8 olarak gerçekleşirken, Ocak-Kasım döneminde diğer konut satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,5 artarak 1 milyon 226 bin 614 olarak kaydedildi. Tekirdağ’da Kasım ayında gerçekleşen 3 bin 637 konut satışının 1 bin 412’si ilk satış, 2 bin 225’i ise ikinci el satış olarak gerçekleşti. Türkiye genelindeki 141 bin 100 konut satışının 46 bin 589’u ilk satış, 94 bin 511’i ise ikinci el satışlardan oluştu.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder