GENEL - 10 Eylül 2019 Salı 10:04

Tatil için devre mülk alan 8 bin 500 kişi mağdur oldu

A
A
A
Tatil için devre mülk alan 8 bin 500 kişi mağdur oldu

Nevşehir ve Mersin’de 6 yıl önce yılda 10 gün tatil yapmak için devre mülk alan 8 bin 500 kişi, mağdur oldukları gerekçesiyle hukuki mücadele başlattı.

Nevşehir ve Mersin’de 6 yıl önce yılda 10 gün tatil yapmak için devre mülk alan 8 bin 500 kişi, mağdur oldukları gerekçesiyle hukuki mücadele başlattı.


Nevşehir’in Kozaklı ilçesinde 2012 yılında yapımına başlanan ve 2014 yılında hizmete giren termal otel ile Mersin’de yapımına başlanıp temelden satılan ancak bir türlü yapılamayan devre mülk nedeniyle 8 bin 500 vatandaş mağdur oldu. Mağdur olan vatandaşlar, birleşerek Kozza Hissedarları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (KOZDER) adı altında dernekleşti. İl il dolaşarak mağdurları bulup haklarını aramaları için mücadele eden dernek, son olarak Adana’da bir araya gelip vatandaşları bilgilendirdi.


KOZDER Genel Sekreteri Nuri İba sağlık problemi olan insanların, güzel vaatlere inanıp termalden hisse aldıklarını belirterek, "Bu termalde aynı oda kimine 7 bin liraya, diğer kişiye 15 bin ve bir başkasına daha yüksek fiyatlara satılmış. Tesis 1 yıl hizmet verdikten sonra 5 yıldan bu yana kapalı" dedi.


İba, Nevşehir’in Kozaklı ilçesinde bulunan bu tesis istenmeyen sebeplerden dolayı kapandığını, tekrar açılışı için hiçbir firma yetkilisinin çıkıp üyeleri bilgilendirmediğini anlatarak şöyle devam etti:


"Biz de bu sebeple geçen yıl (KOZDER) adı altında bir dernek kurduk. Daha sonra 8 bin 500 dernek üyesine ulaştık ve şehirleri tek tek gezerek kendilerini bilgilendiriyoruz. Termalin açılacağını ama bundan sonra dikkatli olmamızı ve beraber hareket etmemiz gerektiğini söylüyoruz. Mağduriyetlerin giderilmesi için firma yetkilileri ile görüşmeye çalışıyoruz. Yetkililer tesislerin açılacağını söylüyor ama 2 sene önce de aynı vaatlerde bulundular ve hala açılmadı. Görüşmeleri hızlandırdık son gelişmelere göre kısa süre içinde tadilatların başlamasını bekliyoruz."


İba, burasının bir tatil sitesi olmadığını, insanların buraya para verme sebebinin sağlık olduğunu hatırlatarak, "Mahkeme sürecimiz devam ediyor, dernek nezdinde tutmuş olduğumuz avukatımız var icra davaları açıldı" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.