EĞİTİM - 14 Eylül 2019 Cumartesi 13:15

Uğur Okulları’nın Adana kampüsü açıldı

A
A
A
Uğur Okulları’nın Adana kampüsü açıldı

Türkiye’nin 44 ilinde 64’ü kampüs olmak üzere toplam 106 okulda, aynı kalitede eğitim yaklaşımlarını uygulayan Uğur Okulları, 25 milyon TL yatırım bedeli ile hayata geçirdiği Adana Kampüsü’nü öğrencileri ile buluşturdu.

Türkiye’nin 44 ilinde 64’ü kampüs olmak üzere toplam 106 okulda, aynı kalitede eğitim yaklaşımlarını uygulayan Uğur Okulları, 25 milyon TL yatırım bedeli ile hayata geçirdiği Adana Kampüsü’nü öğrencileri ile buluşturdu.


Türkiye’de eğitim alanında önemli yatırım yapan Uğur Okulları’nın Adana Kampüsü açıldı. 972 öğrenci kapasiteli kampüste STEM laboratuvarı, Robotik Laboratuvarı, Bilişim Laboratuvarı, Fizik, Kimya, Biyoloji Laboratuvarları, Görsel Sanatlar ve Müzik Laboratuvarları, Uğur Sınava Hazırlık Merkezi, kütüphane, 160 kişilik konferans salonu, açık ve kapalı spor alanları bulunuyor.


Adana Kampüsü açılış töreninde konuşan Uğur Okulları ve Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel ise Uğur Okulları’nın bayrağını her yerde gururla temsil etmeye devam edeceklerini belirtti. Yarım asırı devirdiklerini, 52’inci yıla doğru ilerlediklerini kaydeden Yücel, “Eğitim bir hizmet işidir, hizmet işi de insanı sevmeden yapılmaz. Bu işi insanı severek, eğitimi bir gönül işi olarak görüp, gönülden yapıyoruz. Kaliteli eğitimi ülkemizin her köşesindeki çocuğa ulaştırmak için çalışıyoruz” dedi.


Açılış töreninin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yücel, açılan kampüsün Adana’ya, bölgeye ve Türkiye’ye hayırlı olması temennisinde bulunarak, “Bu yıl 2019-2020 eğitim ve öğretim döneminde anaokulundan, üniversiteye kadar 69 ilde 220 kampüsümüzde 190 bin öğrencimize eğitim hizmeti vereceğiz. Uğur Okulları olarak da burada ikinci kampüsümüzü açtık. Yatırımlarımız devam edecek. Önümüzdeki yıl Adana’ya bir okul, bir kampüs daha kazandırmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.



“972 öğrenci kapasitesiyle açılıyor”


Kampüsün açılış töreninde söz alan Uğur Okulları Genel Müdürü Nevzat Kulaberoğlu ise başarı geleneklerini Adana’da devam ettireceklerinin altını çizdi. 41 derslikli kampüsün okul öncesinden lise son sınıfa kadar eğitim vereceğini belirten Kulaberoğlu, “Ülkemizin en önemli illerinden birinde, Adana’da, Uğur Okulları olarak ülkemizin eğitimine yaptığımız yatırımlara yenilerini eklemekten gurur ve heyecan duyuyoruz. Dünyada ekonomisi güçlü ülkeler arasında yer almak için katma değeri yüksek üretimler yapmalıyız. Biz, öğrencilerimizin dünya varlıklarını tüketen değil gelecekleri için üreten bireyler olmalarını hedefliyoruz. Türkiye’nin her noktasında olmak, gençlerimize hizmet etmek bizim en önemli görevimiz, bu uğurda çalışıyoruz” diye konuştu.



“Sınavlara hazırlıkta 51 yıllık deneyimimiz ile öncü kurumuz”


Köklü bir geçmişe sahip ve global bir eğitim kurumu olan Uğur Okullarının en önemli özelliklerinden birinin sınavlara hazırlık olduğunu vurgulayan Kulaberoğlu, “51 yıllık sınavlara hazırlık deneyimimizi başarılı bir şekilde okullarımıza entegre ettik. Okullarımızda yer alan ‘Uğur Sınava Hazırlık Merkezi’ ile öğrencilerin sınav başarısının artırılması, belirlenen hedef ve kişisel analiz çerçevesinde öğrencinin bilişsel gelişimine, tercih hedeflerine uygun çalışma planı ve materyaller hazırlanması sağlanıyor. Online eğitim platformu Metodbox ile öğrencilerin hedeflerine adım adım ilerlemeleri için akademik destek sağlanıyor” ifadelerini kullandı.


Bu yıl LGS’ye giren her 4 öğrencilerinden birinin yüzde 5’lik dilimde yer aldığını ifade eden Kulaberoğlu “YKS’de ilk binde 32 derece yaptık. 173 öğrencimizi Tıp, Diş Hekimliği ve Eczacılık Fakültelerine, 6 bin 54 öğrencimizi Mühendislik Fakültesine, 752 öğrencimizi Hukuk Fakültesine, 4 bin 238 öğrencimizi İktisadi İdari Bilimler Fakültesine, 9 bin 738 öğrencimizi diğer fakültelere uğurladık” dedi.



Yurt Dışı Eğitimde BAU Global Pasaportu


Öğrencilerin 21’inci yüzyıl becerileriyle donanmaları ve geleceğe hazırlanmaları üzerine eğitim stratejilerini kurguladıklarını belirten Kulaberoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:


“Uğur Okulları bünyesinde bulunan yurt dışı üniversite ve lise programları, yaz okulu, yurt dışı ve yurt içi geziler konusunda danışmanlık hizmeti sunan Uğur International ile öğrencilerin İngilizce eğitimlerine katkı sağlıyoruz. Öğrencilerimiz BAU Global iletişim ağında yer alan, alan 9 üniversite ve 4 dil okulu başta olmak üzere, dünyanın saygın üniversitelerinde öğrenim bursu ve sertifika programı olanaklarından faydalanabiliyorlar.”


Uğur Okulları Adana Kampüsü Müdürü Adil Vahapoğlu da kampüste 3 bin 200 metrekare kapalı, 5 bin 800 metrekare açık alan olduğunu belirterek güçlü akademik kadro ile öğrencilere mükemmel bir eğitim hizmeti sunacaklarını söyledi. Vahapoğlu, öğrencilerin başka hiçbir ek eğitim desteği almalarına ihtiyaç duymayacakları kalitede eğitim vereceklerini belirterek, “Kampüsümüzde STEM, Robotik, Bilişim, Fizik, Kimya, Biyoloji Laboratuvarları, Görsel Sanatlar ve Müzik Laboratuvarları, Uğur Sınava Hazırlık Merkezi, kütüphane, 160 kişilik konferans salonu, açık ve kapalı spor alanları bulunuyor. Bateri, ebru, bale, ahşap boyama, drama, resim, piyano, müzik atölyeleri gibi birçok sanat alanının yer aldığı Güzel Sanatlar Sokağı da kampüsümüzde öne çıkan alanlardan” dedi.


Okulun açılış törenine, Adana Vali Yardımcısı Murat Süzen, Adana Milletvekili Tamer Dağlı, İl Milli Eğitim Müdürü Veysel Durgun, Çukurova İlçe Milli Eğitim Müdürü Ayhan Dağlı, Seyhan İlçe Milli Eğitim Müdürü İzzettin Aydın, Sarıçam İlçe Milli Eğitim Müdürü Seyhan Çelik, Uğur Okulları ve Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, Uğur Okulları Genel Müdürü Nevzat Kulaberoğlu, Adana Kampüsü Kurucuları, eğitim yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Üniversite öğrencilerinden Filistin ve Doğu Türkistan’a sessiz destek Bartın Üniversitesi (BARÜ) öğrencileri, düzenledikleri sessiz yürüyüşle Filistin ve Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerine tepki gösterdi. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Öğrenci Konseyi ile öğrenci toplulukları tarafından ’’Sessiz Yürüyüş’’ organize edildi. Yürüyüşe üniversitenin akademik ve idari insan kaynağı da destek verdi. BARÜ Kutlubey Yerleşkesi Eğitim Fakültesi önünde toplanan kalabalık, ellerinde Türk, Filistin ve Doğu Türkistan bayraklarıyla yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki Gölet alanına kadar yürüdü. Grup, ellerinde Türkçe ve İngilizce, “Bu Zulme Sessiz Kalma”, “Filistin ve Doğu Türkistan’da Yaşanan Katliamları Kınıyoruz”, “Soykırıma Hayır”, “İnsanlık Ölmesin” ve “Nehirden Denize Özgür Filistin” yazılı dövizler taşıdı. Öğrenciler ayrıca İsrail’in Gazze’ye yönelik insanlık dışı saldırılarına tepki göstermek için ABD’de Filistin dayanışma gösterisi düzenleyen öğrenciler ve akademisyenlere de destek verdi. Filistinli öğrencilerin de yer aldığı yürüyüşte açıklama yapan BARÜ Öğrenci Konseyi Başkanı Ömer Faruk Çalap, “Bartın Üniversitesi öğrencileri olarak Doğu Türkistan ve Filistin’de yaşanan zulme karşı birlik oluyoruz. Bu coğrafyalarda yaşanan insanlık dışı zulmü kınıyor ve bu zulme karşı sesimizi yükseltiyoruz” dedi. İnsan haklarına saygı gösterilmesi için uluslararası toplumun acil adımlar atması gerektiğini de dile getiren Çalap, "Doğu Türkistan ve Filistin’deki insan hakları savunucularına yönelik baskılar sona erdirilmelidir. İfade özgürlüğünün garanti altına alınması için uluslararası toplum sözde değil, özde harekete geçmelidir” ifadelerini kullandı. Yoğun bir kalabalık eşliğinde gerçekleştirilen yürüyüş İsrail sorununun bir sonucu olarak Filistin’de yaşanan savaşa ait 2 dakikalık ses kaydının dinlenmesinin ardından son buldu.
Malatya Bakan Özhaseki: "Öyle sağlam evler yapacağız ki huzurla evimizde oturalım, bu acıları daha yaşamayalım" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, bundan sonra artık sağlam yapıları yapmak zorunda olduklarını ifade ederek, "Öyle sağlam iş yerleri yapacağız ki, öyle sağlam evler yapacağız ki hepimiz huzurlu evimizde oturalım, bu acıları daha yaşamayalım. Bunun için de kılı kırk yarıyoruz” dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki başkanlığında Malatya’da İl Koordinasyon Kurulu toplantı. Büyükşehir Belediyesi Nikah Sarayı’nda gerçekleşen koordinasyon kurulunda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 14 ay önce ülkenin büyük bir felaketle karşı karşıya kaldığını hatırlatarak, “Bin yıllık Anadolu’daki serüvenimiz de, belki de başımıza gelebilecek en büyük felaket buydu. Bundan önce nice harpler, darbeler, sıkıntılar, zorluklar depremler yaşandı ama bunun kadar hasar bırakan büyük bir afeti görmedik. 9 saat arayla 2 tane şiddetli deprem, çok uzun süreli deprem hem de kadim şehirlerimizin birkaç kilometre altından geçen bir deprem. Bundan 18 tane ilimizde etkilendi aslında. Birkaç bin konut yıkılan illerimiz de var. Toplamda depremden etkilenen 18 ilimiz var. 14 milyon insanımız zarar gördü, 680 bin konutumuz yıkıldı, 170 binde iş yerimiz, depolarımız ağıllarımız yıkıldı. Dile kolay söylemesi çok kolay 850 bin bağımsız birim haliyle maddi hasar çok fazla, 100 milyar doların üzerinde. Manevi hasarı ölçecek bir alet daha icat olmadı. Her evde acı tütüyor, her evde gözyaşı var” dedi. Bundan sonra artık sağlam yapıları yapmak zorunda olduklarını da ifade eden Özhaseki, “Öyle sağlam iş yerleri yapacağız ki, öyle sağlam evler yapacağız ki inşallah deprem olmaz ama olursa hepimiz huzurlu evimizde oturalım, bu acıları daha yaşamayalım. Bunun için de kılı kırk yarıyoruz” ifadelerine yer verdi. Malatya’da çarşı merkezinde zemin ile ilgili yaşanan sıkıntıya da değinen Özhaseki, “Depremden 2-3 ay sonra valilik karşısındaki çarşıda işe başlayalım dedik. Dikkat ediyor musunuz hala orada fore kazık çakmaya devam ediyoruz, hala zemini temizlemeye devam ediyoruz. Mesela Kahramanmaraş’ta şehrin ortasında giden bir cadde var, fay hattı geçiyor. Azerbaycanlı kardeşlerimiz bin tane konut yaptıralım dediler, işe başlayacağız tam 40 milyon dolarlık fore kazık ihalesi yaptık. Aylarca fore kazık çaktık” dedi. Hükümetin birinci gündeminin halen deprem bölgesi olduğuna da değinen Bakan Özhaseki, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bize ilk sorduğu soru ‘Depremde hasar gören illerimizde durum nedir? Hayat normale dönüyor mu? İnşaatlar yolunda gidiyor mu? Başka taraftan bakıldığı zaman da maliyedeki sıkı para politikasını size de takip ediyorsunuz. Bakanımız Mehmet Şimşek Beyin itiraz etmediği tek harcama kalemi var o da depremde ki yapılan harcamalar. Onun dışında bilin her bir iş takip ediliyor, burada da işlerimiz çok şükür yolunda gidiyor” ifadelerine yer verdi. Deprem bölgesinde yaklaşık 390 bin deprem konutunun inşaatının başladığını ifade eden Bakan Özhaseki, Türkiye genelinde 400 bin civarında hak sahibinin olduğunu söyledi. 4 bin 333 köyde köy evi yaptıklarını ifade eden Özhaseki, “Bin 240 tane şantiyemiz var, oralarda bin 110 bin kişi çalışıyor. İlk etapta 76 bin kadar konutu teslim ettik. Haziran, Temmuz’la birlikte her ay 10-15 e 20 bin konutu da teslim etmeye de devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Malatya’da da hak sahipliği kadar inşaata başladıklarını ifade eden Özhaseki, “Bugün arkadaşlarımız yine Büyükşehir Belediyesinde toplandılar. Yeşilyurt, Battalgazi Belediye Başkanlarımız, yardımcıları, teknik ekipleri oradalardı. 8-10 bin eksiğimiz var tespit edilen yerleri gösteriyorlar. Daha çok da şehirlerimizin içinde yapalım istiyoruz, merkezde yapalım istiyoruz. Onları da bir an önce projelendireceğiz. Zaten ihaleyi yaptıktan sonra da en fazla bir sene gibi süre de bitiyor. O konutlarımız da hak sahiplerine teslim ederiz. Bütün hesabımız gelecek senenin ortalarında, güze kadar konutunu alamamış bir vatandaşımız kalmasın istiyoruz, iş yerlerini alamamış bir tek vatandaşımız kalmasın istiyoruz. Bugün de Malatya’mızda şu ana kadar yaptığımız konutlar ne alemde, bundan sonra ne kadar eksiğimiz var, neler yapabiliriz, sizlerin bize söyleyecekleri var mı veyahut şunu yaparsanız daha iyi olur diyeceğiniz şeyler var mı? Bütün bunları konuşmak için önce kendi içimizde belediyede teknik bir toplantı yaptık. Şimdi de sizlerle bir araya geliyoruz” diye konuştu. Önlerinde seçimsiz bir süre olduğunu belirten Bakan Özhaseki, “Bu süre içerisinde biz çalışarak gayret edip Malatya’mızı eski haline döndürmek için uğraşıyoruz. İnşallah bunu başarırız, buna gücümüz yeter arkadaşlar” şeklinde konuştu. Bakan Özhaseki’nin konuşmasının ardından Malatya’da deprem sonrası güncel durum ve inşaat çalışmaları ile ilgili sunuma geçildi. Basına kapalı olarak devam eden toplantı soru-cevap kısmı ile son buldu.
Batman Öğrencisini "Heimlich" manevrasıyla hayata döndüren öğretmen o anları anlattı Batman’da nefes borusuna simit kaçan öğrencisini "Heimlich" manevrasıyla kurtaran öğretmen, o anları anlattı. Batman Borsa İstanbul Ortaokulunda teneffüste yediği simit soluk borusuna kaçan bir öğrenci nefessiz kaldı. Bu sırada koridorda nöbetçi Matematik Öğretmeni Levent Döndü, öğrencisinin boğazını sıktığını ve nefessiz kalarak kıvrandığını fark etti. Döndü, "Heimlich" manevrası ile öğrencisine müdahale etti. O anları İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan Matematik öğretmeni Levent Döndü, nöbet esnasında koridorda gezdiği esnada öğrencisinin nefes alamadığını gördüğünü, fark ettiğini söyledi. Hemen koşarak müdahale ettiğini belirten Döndü, "Öğrenci tam tıkanmıştı nefes alamıyordu okulumuzun böyle bir sorunla karşılaşması bizi tabii ki üzdü. Her öğretmen arkadaşımın yapacağı gibi ben de müdahale ettim. Batman Milli Eğitim il Müdürlüğü ilk yardım eğitim merkezinden almış olduğumuz eğitimler sayesinde çocuğumuza Heimlich manevrasını uyguladık. Çocuğumuzu hayata geri döndürdük bir şeye vesile olduk. İlk yardımında ne kadar önemli olduğunu, ilk yardım merkezinin de ne kadar önemli olduğunu gördük. Sağlık eğitim ile alakalı tüm eğitimleri öğretmen arkadaşlarımız ile birlikte alıyoruz. Aldığımız eğitimlerde Heimlich manevrası sayesinde çocuğumuza biraz faydamız dokundu” dedi. Burada çocuklara sadece eğitim öğretimin dışında her alanda, her anlamda sahip çıktıklarının bir işareti göstergesi olduğunu aktaran Döndü, "Çocuklarımızın gerek psikolojik gerekte sosyolojik gerekte bu şekilde hayati durumlarında her zaman öğretim başta olmak üzere canla başla hepimiz çocuklarımızın yanındayız. Aydınlıyım 5 yıldır Batman merkez Borsa İstanbul ortaokulunda görev yapıyorum matematik öğretmeniyim. Çocuğun durumunu görünce onu ilk başta kurtarmam gerektiğini aklıma geldi hızlı bir şekilde hemen manavlarımızı yaparak çocuğu kurtardık. Çocuğu kurtardıktan sonra odaya götürdük çok güzel bir his bir duygu yaşadım. Özelikle sonrasında elim ayağım titredi çok üzüldüm. Görüntüyü izledikten sonra daha da etkilendim. Olayın üzerindeyken soğukkanlılıkla kalabildim. İlk yardımın hayati yönlerinden birisi de bu zaten soğukkanlı kalabilmektir. Tüm bireylerin tüm vatandaşların herkesin bu eğitimi almalarını düşünüyorum. Hayatın her alanında her zaman karşımıza çıkıyor. Umarım hiçbir zaman hiçbir çocuğumuza vatandaşımıza böyle bir durum yaşanmazdır. Ertesi gün aile geldi okula kalabalık bir şekilde teşekkür ettiler, ben de duygulandım onlar da duygulandı. Çocuğumuz teneffüslerde yanıma geliyor sarılıyor, bana diyor öğretmenin size hayatımı borçluyum ama aslında biz onlara gelecek borcumuz var. Elimizden geldiğince çocuklarımıza en güzel geleceği sunacağız en güzel imkanları sağlayacağız. Çocuklarımızı yeni bir hayata en güzel şekilde hazırlamaya çalışacağız” şeklinde konuştu. Yaşadığı korku dolu anları anlatan 5. sınıf öğrencisi E.K, "Teneffüs çalmıştı o an arkadaşımla konuşurken simit parçası boğazımda kaldı. O an öğretmenler odasında doğru koşarken Levent hocam bizim katta nöbetçiydi ve beni kurtardı. Hocamı çok seviyorum ve ona çok teşekkür ediyorum. Öğretmenler odasına yakın bir arada tam tıkandım ve o sıra hocam yardımıma koştu ve kurtardı. O an çok korkmuştum Levent hoca sağ olsun beni kurtardığı için sonrasında korkmadım" diye konuştu.