YEREL HABERLER - 29 Kasım 2014 Cumartesi 13:46

Kan Bağışında Kendi Rekorlarını Kırdılar

A
A
A
Kan Bağışında Kendi Rekorlarını Kırdılar

Geçen yıl yönetici ve çalışanlarıyla birlikte Kızılay’a 150 ünite kan bağışlayan Çetinkaya Mağazaları, bu yıl 200 ünite kan bağışıyla kendi rekorunu kırdı. Çetinkaya yöneticileri, Kızılay’a her 4 ayda bir kan verdiklerini hatırlatarak, Adanalıları kan bağışında bulunmaya çağırdı
Türk Kızılayı Adana Şube Başkanlığı’nın Kuruköprü’deki Çetinkaya AVM’de kurduğu kabinlerde sağlık görevlileri tarafından işletmenin yönetici ve çalışanlarından 200 ünite kan alındı. Kan bağışına öncülük eden Niyazi Çetinkaya ve İhsan Çetinkaya, Kızılay’ın kana ihtiyacı olan vatandaşların bu taleplerini karşılamaya yönelik olarak yıllardır sürdürdüğü çalışmaları övdü.
4 AYDA BİR KAN VERİLİYOR
Çetinkaya ailesi olarak, Kızılay’a her 4 ayda bir yönetici ve çalışanlarla birlikte kan verdiklerini belirten İhsan Çetinkaya, “Afetin ne zaman yaşanacağı, kimin ne zaman kana ihtiyaç duyacağı belli olmaz. Türk Kızılayı’na yapılan yardımlar o zor zamanların sigortası gibi düşünülebilir. Geçen sene çalışanlarımızla 150 ünite kan vermiştik ama bu sene bu rekorumuzu geçerek 200 ünite kan verdik” dedi. Çetinkaya, tüm Adanalılara yardımlarını Kızılay‘da değerlendirmeleri ve kan bağışlamaları için davette bulundu.
İHTİYAÇ SAHİPLERİ İÇİN BİR IŞIK
Türk Kızılayı Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı ise destekleri nedeniyle Niyazi Çetinkaya ve İhsan Çetinkaya ile mağaza çalışanlarına teşekkür etti.
Türk Kızılayı’nın halkın desteği ile var olmuş ve varlığını sürdüren Türkiye’nin en güçlü sivil toplum kuruluşu olduğunu belirten Ramazan Saygılı, “ Halkımız en güzel iltifatlara layık. Duyarlılığı ve gönüllülüğü ile bize destek veren işletmeci kardeşlerime teşekkür ederim. Umuyorum ki bu güzel niyet ihtiyaç sahipleri için bir ışık olacaktır. Bu duyarlılığın örnek olmasını dilerim. Çetinkaya ailesi her sene kendi rekorlarını egale ediyorlar bu da çok mutlu edici bir olay” diye konuştu.
PLAKET VERİLDİ
Kan bağışının ardından Türk Kızılayı adına Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı tarafından Çetinkaya Mağazaları Yönetim Kurulu Üyesi ve ortağı İhsan Çetinkaya’ya desteklerinden dolayı teşekkür plaketi verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu’da 222 kişiye, 33 milyon 300 bin lira evlilik kredisi desteği Kastamonu Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Harun Köksalan, Kastamonu’da bu yıl 222 kişiye toplam 33 milyon 300 bin TL evlilik kredisi verildiğini söyledi. Kastamonu’da Aile Yılı söyleşileri kapsamında "Ailede Üç Değer: Saygı, Sabır, Sevgi" konulu konferans gerçekleştirildi. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa Milli Eğitim Bakanlığı Bakanlık danışmanı Yazar Erol Erdoğan konuşmacı olarak katıldı. Konferansa Kastamonu Valisi Meftun Dallı ile davetliler ve öğrenciler katıldı. "222 kişiye, 33 milyon 300 bin Türk Lirası değerinde evlilik kredisi sağlandı" Konferansın açılışında konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Harun Köksalan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2025 yılı Aile Yılı olarak ilan edilmesi doğrultusunda, ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik faliyetler gerçekleştirdiklerini ifade etti. 2025 yılı içerisinde Aile Yılı kapsamında yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi veren Köksalan, "Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi kapsamında 222 kişiye 33 milyon 300 bin Türk Lirası değerinde evlilik kredisi sağlanmıştır. Aile eğitim programı kapsamında merkez ve ilçe sosyal hizmet merkezlerimiz tarafından toplam 3 bin 600 kişiye eğitim verildi. Merkezde 2 bin 189, ilçelerde ise bin 411 kişiye ulaşıldı. Evlilik öncesi eğitim programı kapsamında toplam 3 bin 186 kişiye eğitim verildi. Doğum yardımı olarak bin 325 hak sahibine toplam 5 milyon 725 bin 354 Türk Lirası ödeme yapıldı" dedi. Daha sonra konuşan Yazar Erol Erdoğan da, "Maalesef bu modern ve dijital dönemde hep sorunları konuşuyoruz. Hep sorunlarla ilgili kafa yoruyoruz ama çözümü konuşmaya mecalimiz kalmamış artık. İnsan iyi bir muhitte olduğu zaman iyi bir arkadaş çevresinde olduğu zaman zaten kötülüğe bir fırsat kalmaz. Onun için siz de lütfen toplumdaki olumsuz meseleleri konuşurken, sadece olumsuz meseleyi konuşmakla kalmayın ondan daha fazla enerjinizi iyi iş nasıl yapılacak, nasıl yaygınlaştırılacak, onu nasıl anlatacağız, onu nasıl toplum yaygınlaştıracağız, nefesimizi bunu harcamamız lazım. 1980’li ve 1990’lı yıllardan bir örnek vereceğim. Maalesef, hiç hayatında bağımlılık maddesini görmemiş çocuklara, gençlere bağımlılıktan kurtulma dersleri verildi. Çocuk zaten bağımlılık maddesini görmemiş. Çocuklar ekranda melankolik fotoğrafları görünce dedi ki ’nedir’ dedi ve onun peşine düştü. Bunlar merakı kamçıladı. Bağımlılıktan kurtulma derslerimiz ne yazık ki bağımlılıkla tanıştırma gibi bir sonuç ortaya çıkardı" dedi.