POLİTİKA - 28 Kasım 2020 Cumartesi 17:22

Kemal Kılıçdaroğlu: “Ahlaklı bir siyaseti bu coğrafyaya getirmek istiyoruz”

A
A
A
Kemal Kılıçdaroğlu: “Ahlaklı bir siyaseti bu coğrafyaya getirmek istiyoruz”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yeni bir siyaset, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yeni bir siyaset, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz. Ama bunu biz tek başımıza yapamayız. Beraber yapacağız. Esnafın derdini anlatacak makam yok. Bunu kurmak çok mu zor. Anayasa da esnaf korunacak diyorlar ama koruyacak makam yok. Esnaf bakanlığı olacak ki esnafın makamı olsun” dedi.


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bir dizi toplantı ve açılış için dün akşam saatlerinde hava yoluyla Adana’ya geldi. Sabah saatlerinde CHP il ve ilçe yönetiminin yanı sıra Tabipler Odası Yönetim Kuruluyla basına kapalı görüşme gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, daha sonra babası vefat eden eski CHP Milletvekili Aytuğ Atıcı’ya taziye ziyaretinde bulundu.


Ardından Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda esnafla buluşan Kemal Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, “Bütün esnaf kardeşlerimin bu süreçte çok büyük sıkıntı yaşadığını biliyorum. En baştan itibaren hiç kimseyi suçlamadan nelerin yapılması gerektiğini anlattım. Karar alındı bütün işyerleri kapandı ama esnaf kardeşim gelir elde edecek mi? Hayır. Sosyal devlet bizim anayasamızda değiştirilmesi teklif edilemeyen yasanın içinde yer alıyor. Sosyal devlet fakirin, garibanın yanında olan devlet demektir. Sosyal devlet budur. Esnafın bir artısı daha var. Anayasa da esnaflarla ilgili özel bir düzenleme var. Sanayici, turizmci için yok. Esnafın korunması için anayasa özel bir düzenleme yapmış. Yani bir anlamda devlet dediğimiz kurumun ana omurgasını esnaf oluşturuyor. Bütün coğrafyada esnaf vardır” diye konuştu.



“Dükkanı kapatmasına haklı diyorum ama yardım yapmamasına haksız diyorum”


Esnafın ahi evran kültürü, dayanışma kültürü olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, “Komşusu gelir elde etmiyorsa onun da gelir elde edebilmesi için özel bir çalışma vardır. Esnaf devletin orta direğidir. Bu süreçte esnafın hangi sorunu çözüldü? Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Pandemide yaşadığımız süre içerisinde esnafın hiçbir sorunu çözülemedi. Bankalarda krediler falan zaten verildi. Aldığınız kredilerin faizi silindiyse veya faizsiz kredi verildiyse evet devlet yardım yaptı derim. Sadece size borç verdi ve karşılığında faiz alacak. Dükkanı kapatmasına haklı diyorum ama yardım yapmamasına haksız diyorum. Sosyal devlet nerede çıkacak? Esnaf dükkanı kapatıyorsa esnafa kira yardımı yapacak. Diğer ülkelerde nasıl oldu. Benim dediğim gibi oldu. Bu aynı zamanda devletle vatandaş arasında ciddi bir güvenin doğması demektir. Ama güvensizlik oluştu” ifadelerini kullandı.



“Esnaf bakanlığı kurmalıyız”


Bir esnafın kendisine, “Ben devlete 40 yıldır vergi veriyorum ama 40 gün devlet bana bakamadı” dediğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, esnaf bakanlığı da kurulması gerektiğini söyleyerek şunları kaydetti:


“Eğer Türkiye’de esnaf gerçekten korunmak isteniyorsa, onun beklentilerini, onun sorunlarını dinlemek zorundayız. Benim konuştuğum esnaf arkadaşlarla ilgili bana şunu diyorlar; “Bazen sorunumuz çıkıyor çözüme kavuşturamıyoruz. Bize hangi bakanlık bakıyor” diyorlar. Bu ülkede hep diyorum esnaf bakanlığının kesinlikle kurulması lazım. Sanayicinin, turizmcinin bakanlığı var. Sorunları oldu mu derdini anlatacağı makam var. Esnafın derdini anlatacak makam yok. Bunu kurmak çok mu zor. Anayasa da esnaf korunacak diyorlar ama koruyacak makam yok. Esnaf bakanlığı olacak ki esnafın makamı olsun. Bakın Halk Bankası neden kuruldu? O bankanın kuruluş gerekçesi esnafa destek vermektir. Halk Bankası esnaf bankası olmaktan çıkarıldı. ‘Sicil Affı çıksın’ dedik, teklif ettik ama çıkmadı şuana kadar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin biraz mesafeli olduklarını biliyorum ama eğer siz var olan sorunlarınızı çözmek istiyorsanız oyunuzun rengini değiştireceksiniz. Bunu çok açık ve net söyleyeyim. Benim bir sahibim olsun diyorsanız, senin bir sahibin var. Cebini düşünmeyen, vatandaşı düşünen biri var. Siyaset köşeyi dönme yeri değildir. Bizim eksiğimiz, yanlışımız olabilir ama bu ülkede kim çalışıp, kim üretiyorsa helalinden başımızın üzerinde yeri vardır.”



“İstanbul Borsası’nı ne kadara sattık kimse bilmiyor”


İstanbul Borsası’nın da yüzde 10’unun satıldığına değinen Kılıçdaroğlu, “Hepiniz vergi veriyorsunuz, ödediğiniz vergiler nereye gitti. İstanbul Borsası’nın yüzde 10’unu ne kadara sattık kimse bilmiyor. 600 milletvekili de bilmiyor. Satıyorsunuz güzel ama ihale yaptılar mı? Yapmadılar. Belki başka ülke daha yüksek fiyat verecekti. Siz bu soruyu sormazsanız, sorunun cevabını vermeyen bir hükümete verdiğiniz oy haram oydur. Sizin fakir, fukaraya sahip çıkmanız lazım. Vatandaştan vergi aldım, şuraya harcadım, şurayı özelleştirip buraya harcadım deyip açıklama yapmalı. Birlikte, beraber sesimizi yükseltmek zorundayız. Vergi veriyorsunuz nereye gidiyor bu para? Siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ekonomik olarak Londra’da ki bir avuç tefeciye teslim edildiğini biliyor musunuz. 18 yılda dışarıya 178 milyar dolar ödenen dış vergi. Bu eski rakam. Yeni rakamlar çıkarsa onu da söylerim. Bu kimin parasıyla ödendi, sizin paranızla. Allah’ın verdiği en değerli hazine akıldır. O nedenle aklımızı çalıştıracağız” şeklinde konuştu.



“Sizin stopaj vergisiyle ne işiniz var”


Stopaj vergisinin de kalkması gerektiğini anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Stopaj vergisinin kalkması lazım. Sizin stopaj vergisiyle ne işiniz var. Kaldırın dedik, kaldırmadılar. Her yeri kapattılar, kapatın tamam ama orada çalışan işçiler var. Oradakilerin hepsi günlük yaşayan kişiler. Öyle büyük sermayeler oralarda yok zaten. Yanınızda çalışan kişiye dükkanı kapatıp eve gönderdik, o adam nasıl geçinecek. Bu adama sahip çıkması gerek kim? Sosyal devlet. Nerede bu sosyal devlet. Benim açlığımı gidermek zorunda. Bu coğrafyada hiçbir çocuk yatağa aç girmemeli. Eğer bir çocuk yatağa aç giriyorsa 83 milyon o gece uyumamalı. Az veya çok herkesin karnının doyması lazım. Para yok diyorsanız eğer para var. İşsizlik Sigortası Fonu var. O paralar nerede. Biliyor musunuz? Kimse bilmiyor. O işsiz kalanın garantisiydi. Kendi kumbarasıydı. Oradan bir miktar ödediler başka ödemediler. Dükkanı kapatıp işçiyi eve gönderip sahip çıkmıyorsan orada sosyal devlet yoktur” ifadelerini kullandı.



“Türkiye kan kaybediyor”


2020’nin ilk 10 ayında 665 milyar lira devletin para topladığını söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Devlet yurt dışından ayrıca 46 milyar lira borç para almış. Birde karşılıksız merkez bankasında 59 milyar lira para basmış. Bir de sattığı para 85 milyar dolar sattığı para var. 1 trilyon 891 milyar lira devlet ilk 10 ayda para kullanmış. Bu para nereye gitti. Hazineden karşılıksız yardım yapıldı. 1 trilyon 891 milyar lira para kullanacaksınız, 8 milyarını karşılıksız kullanacaksınız bunun da 2 milyarı ibandan toplanan para. Toplam karşılıksız yardım 8 milyar lira. Tefecilere ise 119 milyar 581 milyon lira faiz ödendi. Sizin para, vergi faizcilere gitti. Ayrıca binmediğimiz uçağa kalktığı havalimanın garantisi var. Oda 13 milyar lira. Esnafa karşılıksız verilen para ise 0 lira. Bakın bu bir siyası tercihtir. Parayı esnafa mı verelim, üreticiye mi, çiftçiye mi yoksa tefeciye mi verelim. Siyasi tercihte bulunanlar iktidardır. Çünkü ben kullanmıyorum parayı. Türkiye kan kaybediyor. Devletin bütün kurumlarını, şirketlerini sattılar. Nereye gitti para” dedi.



“Her birinizin sorumlulukları var”


Futbol karşılaşmalarının Katarlı bir firma tarafından yayınlandığını ancak onda da ödenen para da indirim yapıldığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Futbol karşılaşmaları televizyondan yayınlanıyor bir Katar firması. 500 milyon dolar para verdi. Kimse itiraz etmedi. Sonra dolar artınca parayı ödemeyeceğim dedi ve mahkemeye bile verilmedi. 90 milyon dolar düştüler. Yetmez dedi Katar firması. Doları, Türk Lirası’na 5,80 lira kur üzerinden çevirdiler. 1 Katar firmasına sağlanan 90 milyon doları esnafa verselerdi ne olurdu. Türkiye’nin bütün coğrafyasında esnaf Allah razı olsun derdi. 1 kişiye sağlanan imkanı yüzbinlerce kişiye sağlamıyorsunuz. Sizin bu tercihi görmeniz lazım. Her birinizin sorumlulukları var” şeklinde konuştu.



“Yeni bir siyaset anlayışını getireceğiz”


Türkiye’ye yeni bir siyaset anlayışı kazandırmak istediğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Yeni bir siyaset, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz. Ama bunu biz tek başımıza yapamayız. Beraber yapacağız. Kul hakkı yemek en büyük günahsa, en büyük günahı işleyene oy vermeyeceksiniz. İşin doğasında da, ahlakında da, inancımızda da bu vardır. Ben esnafı düşünüyorum, esnaf beni düşünmüyorsa bir sorunumuz vardır. Orada da kabahat esnafta değil, bizdedir. Biz belki esnafı samimi olarak dinleseydi bugün bu tablo olmazdı. Bir sorun varsa nasıl çözüleceğini toplumun önüne koyuyoruz” dedi.


Toplantının geri kalanı basına kapalı devam etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.