SAĞLIK - 16 Mayıs 2019 Perşembe 09:36

Ramazanda sindirim sistemini yormayın

A
A
A
Ramazanda sindirim sistemini yormayın

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof.

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Ramazan ayı boyunca ortaya çıkabilecek sindirim sisteminin aşırı yorulmasının sağlık sorunlarını beraberinde getirmemesi için uyarılarda bulundu.


Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, oruç sürelerinin uzun olması nedeniyle Ramazan ayında kabızlık, şişkinlik ve gaz problemlerinin ortaya çıkabileceğini kaydetti.


Oruçla beraber değişen beslenme düzeninin beraberinde gelen sindirim problemlerinin dost bakteriler olarak adlandırılan probiyotiklerle aşılabileceğini vurulayan Prof. Dr. Gümürdülü, “İftarda gıdaların yeteri kadar çiğnenmeden ve hızlı yenmesi, sindirim ve boşaltım sisteminde ciddi sorunlara yol açar. Bu sebeplerden, vücudumuz sindirim sistemini dengeleyen dost bakterilere daha çok ihtiyaç duyar” dedi.


Yoğurt gibi probiyotik bakımından zengin gıdaların tüketilmesi gerektiğini belirten Gümürdülü, düzenli çalışan bağırsakların, bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğini, mide-kolon kanserinden koruduğunu dile getirdi.


Bu yıl ortalama oruç süresinin 16-18 saat olduğunu ve uzun açlık süresinin ardından sindirim sistemini yormamak gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, iftarın iki öğünde yapılması gerektiğini belirtti. Gümürdülü, "İftarın ilk kısmında, çorba, salata, ayran gibi gıdalar tüketilmelidir. Beyne tokluk sinyalleri 15 dakikadan sonra gitmeye başlar. Bu sebepten iftarın ilk öğününde mideyi zorlamadan hafif gıdalar tüketmek dengeli beslenmeye yardımcı olur. İftarın ikinci kısmında ise, protein ağırlıklı yemekler, mevsim yeşillikleri, tam tahıllı ekmek, bulgur, esmer pirinç, karabuğday veya firik gibi tahıllar tüketmek uygun olacaktır" dedi.


İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Ramazan ayı için en doğru egzersiz saatinin iftardan 2 saat sonra yapılması gerektiğini belirterek, günlük 35 dakikalık yürüyüş ile hem sindirim sistemi konforunun artırabileceğini hem de kilo kontrolünün yönetilebileceğini kaydetti.


Ramazan ayında, gün içinde kan şekerinin sıkça düştüğünü, bu yüzden insanların iftarda hızlı ve aşırı yediğini belirten Yüksel Gümürdülü, bu problemin önüne geçilebilmesi için sahurda tam buğday unundan yapılan ekmek ve makarna, karabuğday gibi karbonhidrat bakımından zengin besinler tüketilmesi gerektiğini söyledi. Gümürdülü, "Sahur, imsak vaktinden 30-40 dakika önce yapılmalıdır. Sahuru hafif ama doyurucu bir öğün olarak geçirmek isteyenler, yulaf ezmesi, süt ve muzu karıştırarak tüketebilirler" şeklinde konuştu.


İştah yönetiminde yumurtanın da olumlu etkileri olduğunun altını çizen Gümürdülü, sahuru kahvaltı türü bir öğünle yapmak isteyenlerin yumurtayı rahatça tüketebileceklerini ifade etti. Gün içerisinde kan şekerini dengeleyecek önerilerde de bulunan Gümürdülü, şunları kaydetti:


"İftar ve sahur arasında kısa süreli de olsa uyumalıdır. 00.00-03.00 saatleri arasında uykuda olmak, gün içerisinde kan şekerinin dengede kalmasına ve öğünlerde iştah yönetiminin sağlanmasına yardımcı olacaktır."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.