POLİTİKA - 17 Mart 2018 Cumartesi 15:00

AK Parti’li başkanlardan 18 Mart Çanakkale Zaferi mesajları

A
A
A
AK Parti’li başkanlardan 18 Mart Çanakkale Zaferi mesajları

AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Erdoğan ve Merkez İlçe Başkanı Mustafa Alkayış, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi nedeniyle mesaj yayımladı.

AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Erdoğan ve Merkez İlçe Başkanı Mustafa Alkayış, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi nedeniyle mesaj yayımladı.


AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Erdoğan, yayımladığı mesajında, milletimizin birlik ve beraberlik uğruna tüm varlığını ortaya koyduğu unutulmaz bir destan olduğunu söyledi.


Çanakkale Zaferi, vatanseverlik, fedakarlık, cesaret gibi yüksek faziletlerin kahramanca sergilendiği bir destan olduğunu belirten Başkan Erdoğan, “18 Mart bu topraklarda yaşanan kutsal bir direniştir. Çanakkale direnişi milli iradenin ta kendisidir. Anadolu’nun yiğit delikanlılarının, kendisini feda ettiği bir destanın adıdır. Milli iradenin şahlanışıdır. Yedi düvele bir meydan okumadır. İstiklale aşık bir milletin evlatları, özgür, bağımsız güçlü bir Türkiye için şahadete koştular. Kanlarıyla bu toprakları mukaddes kıldılar. İslam’ın yurduna namahrem eli değmesin, ezanlarımız susmasın, ebedi benim yurdumda inlemeli dediler. Boşuna ölmediler, güçlü, özgür büyük bir ülkenin evlatları olarak büyük bedeller ödedik. Yeniden var olduk. Çanakkale Savaşları, bir milletin birlik ve beraberlik içerisinde vatan toprağına karşı duyulan bağlılığın ve inancın o yüksek ruh halinde bir vücut olmasıdır ki dönemin güçlü ve donanımlı ordularına karşı koyuşun, kararlılığın simgesidir Çanakkale Zaferiyle 103. Yıldönümünde, bağımsız bir ülkede hayat bulmamızı sağlayan kahramanları, şehitlerimizi rahmetle, minnetle yad ediyorum” dedi.


AK Parti Adıyaman Merkez İlçe Başkanı Mustafa Alkayış ise mesajında, "18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 103’inci yıldönümünü kutlamanın, vatanı, milleti ve kutsal değerlerini korumak için savaşarak, bu uğurda canını vermiş aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz. Çanakkale Zaferi şu anda hepimiz çok daha anlamlı gözüküyor. Bizler belki coğrafyamızda son yaşanan olayları görmesek Çanakkale’de ne olmuş, ne bitmiş, büyüklerimiz, atalarımız bağımsızlığımız için, dinimiz için geleceğimiz için niye bu kadar bedeller ödemiş pekte fazla anlayamıyorduk. Bu vesileyle özellikle Afrin’de başlatılan Zeytin Dalı harekatını yaşayarak görüyoruz. İşte Çanakkale’de ecdadımızın neler yaptığını, niçin kanlarını o topraklarla suladığını çok daha iyi idrak ediyoruz. Onların o gün ödediği bedel bugün bizim huzur içinde, özgürce yaşamamıza vesile oldu. İnşallah bizlerde bu sorumluluk içerisinde Türkiye Cumhuriyeti devletimizi ilelebet yaşaması için bu manevi emaneti devam ettireceğiz. Ben bu vesileyle başta Çanakkale şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmetle, şükranla ve saygıyla anıyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Serbest Bölge’de yeni yönetimin ilk toplantısını gerçekleştirildi Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı ve Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, Kayseri Serbest Bölgesi yeni yönetiminin ilk toplantısını gerçekleştirdi. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy’un başkanlığında düzenlenen Genel Kurul Toplantısı’nın ardından yeniden Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçilen Başkan Palancıoğlu, “Serbest Bölge’nin 2024 yılı genel kurulu tamamlandı. Yeni yönetimimizle birlikte yolumuza devam ediyoruz. Kayseri Serbest Bölge, Kayseri’nin ihracatı, istihdamı ve üretimi açışından son derece önem taşıyor. Kayseri ihracatının yaklaşık yüzde 25’ini karşılayan bir bölge. Dolayısıyla buradaki tüm sanayicilerimize vermiş oldukları emeklerden dolayı teşekkür ediyorum. Yapılan genel kurulda sağ olsun Kayseri Ticaret Odası Başkanımız Ömer Gülsoy başkanlık yaparak genel kurulumuzu tamamlamış oldular. Emeği geçen Kayseri Ticaret Odası Başkanımız Ömer Gülsoy Bey’e, Sanayi Odası Başkanımız Mehmet Büyüksimitci Bey’e, yönetim kurulu üyelerine, burada çalışan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kayseri için üretmeye, katma değeri yüksek üretim yapmaya, ihracat ve istihdam yapmaya Kayseri Serbest Bölge en iyi şekilde devam edecek. Yapılan çalışmaların hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Kayseri’nin istihdam ve ticaret hacmini artırmak için gayretle çalıştıklarını belirten Başkan Palancıoğlu, Kayseri Serbest Bölge’nin yeni yatırımlar ve projelerle gücüne güç katacağını ifade etti.
Ankara Sağlık-Sen: “MHRS’deki yoğunluğu azaltmak için kademeli sevk zinciri kurulmalı” Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) Hekim Koordinatörü Ali Ramazan Benli, Sağlık-Sen’in MHRS ile ilgili hazırladığı raporu paylaşarak, “MHRS’nin daha işlevsel hale gelebilmesi için kademeli sevk zincirine geçilmeli. İlk etapta MHRS’nin yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli. Aile Hekimliği Bilgi Sistemi ve Hastane Bilgi Yönetim Sistemi birbiri ile entegre hale gelmeli” dedi. Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) Hekim Koordinatörü Doç. Dr. Ali Ramazan Benli, Sağlık Bakanlığı’nın Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) ile ilgili yeni hazırladığı düzenlemeye ilişkin Sağlık-Sen’in hazırladığı raporu paylaştı. Kademeli sevk zincirine dikkat çekilen raporda, sistemin işleyişi için birçok konuya da vurgu yapıldı. “Kademeli sevk zincirine geçilmeli” Rapora ilişkin açıklamalarda bulunan Benli, MHRS’nin daha işlevsel hale gelmesi için kademeli sevk zincirinin oluşturulması gerektiğine dikkat çekerek, “Aile hekimliğinin dünyadaki uygulaması içerisinde sevk zinciri vazgeçilmez bir durumdur. Yani kişi acil olmayan bir şikayetinde önce aile hekimine gider ve aile hekimi gerekli muayene ve tetkiklerini yapar, tedavisini düzenler veya ilgili branşa sevk eder. Sevk zincirinin kurgulanması, hastane başvurularını azaltacak, hastanelerde uzman hizmet kalitesini artıracak ve sağlık maliyetlerini düşürecektir. Bu sebeple kademeli olarak sevk zincirine geçilmelidir. Ayrıca sevk zinciri sağlıkta dönüşüm programının tamamlanmasında önemli bir yer tutmaktadır” diye konuştu. “MHRS’nin yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli” Kademeli sevk sistemi ile birçok sorunun önüne geçileceği ve sağlık hizmet kalitesinin daha da artacağına vurgu yapan Benli, “Kademeli sevk zincirinin oluşturulmasının daha önce pilot illerdeki sevk zinciri uygulamasından farkı; hastaların direkt hastanelere gitmesinin engellenmemesidir. Yani hastalar aile hekimlerinden sevk ile hastaneye gidebildikleri gibi direkt de gidebileceklerdir. Aile hekimi hastasını sevk etmeyi istediği zaman normal randevu sırasına yönlendirme yerine sistemi by-pass ederek sevkin sağlanması gerekmektedir. Çünkü hekim değerlendirmesinden geçen hastada sevk gerekliliği oluştu ise bu durum öncelikli sayılmalıdır. Bunun da ilk basamağı MHRS üzerinden planlanabilir. MHRS’nin belirli bir oranı, ilk etapta yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli. MHRS, Aile Hekimliği Bilgi Sistemi (AHBS) ve Hastane Bilgi Yönetim Sistemi (HBYS) ile entegredir. Aynı şekilde AHBS ve HBYS de birbirleri ile entegre olmalıdır. Aile hekimi hastasını sevk edeceği zaman kullanmış olduğu AHBS sisteminin ekranından sevk edebilmeli ve ne için sevk ettiğini sisteme yazabilmelidir. Bu durumu HBYS sisteminden sevk edilen doktor görebilmelidir. Hastanede karşılayan doktor hastanın değerlendirmesini, nasıl takip edilmesi ve hangi durumlarda tekrar görmesi gerektiğini aile hekiminin göreceği sisteme yazabilmelidir. Böylece basamaklar arası iletişim daha sağlıklı hale gelir. Farklı basamaklarda çalışan hekimlerin dijital sistem üzerinden iletişimlerinin artırılması sistemin verimliliğini artıracaktır” ifadelerini kullandı. “Sistemin aksamaması için aile hekimi sayısı 50 binin üzerine çıkarılmalı” Aile hekimlerinin sevk zincirine dahil edilmesiyle aile hekimliği sisteminde aksaklıklar yaşanabileceğine, bunun da önüne geçmek için mevcut aile hekimi sayısının iki katına çıkarılması gerektiğine dikkati çeken Benli, “Sevk zincirini kurabilmek, davranış değişikliği gerektirdiğinden zamana yayılarak yapılmalıdır. Ayrıca sistemi de bu duruma hazırlamak zaman alacaktır. Sistemin hazırlanmasında aile hekimi başına düşen kişi sayısını OECD ortalaması olan 2 bin rakamlarına çekebilmek önemli bir aşamadır. Halihazırda ülkemizde bir aile hekimi 4 bin kişiye kadar bakabilmektedir. Bu durum aile hekimlerinin iş yüklerini artırmaktadır. Bunun için 28 bin olan aile hekimi sayısının 50 binin üzerine çıkarılması gerekmektedir” şeklinde konuştu. Kademeli sevk zincirinin oluşmasıyla randevu alınmasında yaşanan birçok sorunun ortadan kalkacağını, memnuniyet oranının artacağını söyleyen Benli, sözlerini şöyle tamamladı: “Sonuç olarak; sağlık sisteminin rehabilitasyonunda sevk zincirine geçiş önemli bir adım olarak önümüzde durmaktadır. Ülkemiz koşullarında sevk zincirine kademeli olarak geçilmesi daha uygulanabilir ve bu durum MHRS üzerinden başlatılabilir. Birinci basamağın güçlendirilmesi ve basamaklar arası entegrasyonun artırılması sistemin verimliliği açısından önemlidir.”