POLİTİKA - 11 Ekim 2018 Perşembe 17:11

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba’ya "haddini bil" tepkisi

A
A
A
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba’ya "haddini bil" tepkisi

AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Dağtekin, 10 Ekim Ankara Gar katliamının 3.

AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Dağtekin, 10 Ekim Ankara Gar katliamının 3. yıldönümü dolayısıyla CHP’nin hazırladığı Adıyaman raporunu yeniden gündeme getiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’ya "Haddini bil” diyerek tepki gösterdi.


AK Parti İl Başkanın Mehmet Dağtekin, 10 Ekim Ankara Gar katliamını gerçekleştiren teröristlerin Adıyamanlı olduğuna dikkat çeken CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’ya sert tepki göstererek açıklamalarda bulundu.


Başkan Dağtekin, dışarıdan gelen ve bir süre Adıyaman’da kaldıktan sonra Ankara’da terör eylemini gerçekleştiren teröristleri sürekli olarak Adıyaman ile özdeşleştiren Veli Ağbaba’nın bu tutumunu manidar bulduğunu vurguladı.


Ağbaba’nın Adıyaman’ı terörle özdeşleştirdiğini belirten Başkan Dağtekin, "Öncelikle bundan 3 yıl önce Ankara gar katliamında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet yakınlarına sabırlar diliyorum. Rabbim bu tür acıları bir daha yaşatmasın. Elbette bu tür terör eylemlerinin tek amacı toplumsal huzur ve barışı hedef almaktır. Tüm ülkemizi acıya boğan terör eylemleri, başta biz siyasiler olmak üzere toplumun tüm katmanlarının kenetlenerek birlik ve beraberliği sağlaması gerekiyor. Ancak ana muhalefet partisinin bazı milletvekillerinin ise terör eylemleri üzerinde propaganda yapması, siyaseti ne derece kerih anlayışla yürüttüğünün bariz bir göstergesidir" dedi.


Dağtekin şunları söyledi:


"Son olarak CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın, Ankara’da yaşanan katliamın 3. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamalar, Adıyaman kamuoyunun muhayyilesinde derin yaralar açmıştır. Bilindiği gibi CHP Genel Merkezi kanlı terör örgütü DAEŞ’in terör eylemlerinden dolayı Adıyaman raporu hazırlamıştı. Bu rapora başlı başına Adıyaman raporu denilmesi bile bu zihniyetin toplumu nasıl ayrıştırdığının bir göstergesidir. Başkanımız ve liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi terör nereden gelirse gelsin lanetlenmelidir. Terörün, dini yoktur, ırkı yoktur, milleti milliyeti yoktur, vatanı yoktur. İşte biz bu samimi duruş ve azimle terörle mücadele ediyoruz. Ağbaba’nın ise yaptığı tek şey, terörü illere göre kategorize etmektir. Sürekli olarak Adıyaman Raporu adı altında hazırladıkları dosyayı ısıtıp ısıtıp gündeme getiren Veli Ağbaba’nın bu yaklaşımı kabul edilemez. Elbette ana muhalefet partileri demokrasimizin vazgeçilmez unsurlarıdır. Her konuda muhalif bir duruş sergileyebilirler. Ancak il dışından gelerek, Adıyaman’da bir süre kaldıktan sonra Ankara’ya giden iki teröristin kanlı eylemi gerçekleştirmesini Adıyaman’a mal etme kimsenin hakkı da değildir, haddi de değildir. Veli Ağbaba’nın her fırsatta bunu gündeme getirmesi özellikle de Adıyaman özelinde bir propaganda yapması çok manidardır. En vahimi ise ülke gündemine Adıyamanımızı Adıyaman raporu adı altında sürekli olarak ilimizi terörle özdeşleştirmesi gayretinde olması hepimizi derinden yaralamaktadır. İşin ilginç tarafı ise söz konusu vekilin Adıyaman ziyaretleri esnasında sanki bizim hemşerimiz, Adıyaman’a sevdalı bir siyasetçi profili çizmesi ikiyüzlülüğün geldiği nokta açısından ibret vericidir. Bir yandan ’Adıyaman Raporu’ adı altında dosya hazırlayarak bulunduğu her platformda Adıyaman’ı terörle ve terörist il olarak lanse edeceksin ama öbür taraftan da Adıyaman’a gelerek sanki hiç bir şey olmamış gibi şovlar yaparak bir aymazlık içerisinde olacaksın."


CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’yı tehlikeli söylemlerden vazgeçmeye davet ettiğini söyleyen Başkan Dağtekin, “Özellikle Adıyaman terör bölgesiymiş gibi bir algıya sebep olan Adıyaman raporu dedikleri rapordan hareketle bu ilin güzel insanlarına artık zarar vermemesini umut ediyorum. Bu yanlışlıklar Adıyamanımızın mütedeyyin ve birlik, beraberlik içerinde kardeşçe yaşayan vatandaşlarımızı Ağbaba’nın ayrıştırıcı bir dille sürekli gündeme getirmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Bu söylemlerinden dolayı kendisini AK Parti, şahsım ve tüm Adıyaman kamuoyu adına kınıyorum" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Kuzey Makedonya Büyükelçisi Manasijevski’den Başkan Seçer’e ziyaret Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, kente ziyarette bulunan Kuzey Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Jovan Manasijevski’yi ağırladı. Başkan Seçer, Büyükelçi Manasijevski’yi kentte ağırlamaktan dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi. Mersin’in hem Türkiye hem de bölge açısından önemli bir noktada yer aldığını belirten Seçer, "Bölgemiz sektörel anlamda oldukça hareketli. Ticaret, sanayi, tarım, lojistik ve kısmi olarak da turizm olmak üzere birçok sektör faaliyet gösteriyor. Bunlar hem ülkemizin ekonomisine hem de şehrimizin ekonomisine yüksek potansiyel sağlıyor" dedi. Mersin Limanı’nın Türkiye’nin en büyük limanlarının başında geldiğini ifade eden Seçer, limanın Akdeniz çanağında dünyaya açılan bir kapı olduğunu kaydetti. 31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından rekor bir oyla yeniden başkanlık görevine seçildiğini aktaran Başkan Seçer, "Geçtiğimiz ay sonunda yüzde 60 ile seçimi kazandım. İkinci 5 yıl için göreve devam ediyoruz" diye konuştu. Seçer, Büyükelçi Manasijevski ile ilk kez bir araya geldiklerini vurgulayarak, ziyaretin ikili ilişkilerin gelişmesine katkı sunacağını dile getirdi. "Tarihi ve kültürel anlamda ortak bir geçmişe sahibiz" Büyükelçisi Manasijevski de Türkiye ve Kuzey Makedonya arasında tarihi ve kültürel anlamda ortak bir geçmişe sahip olduklarını belirterek, "Ortak ve üretken bir geçmişe sahibiz. İnsanların kültürel değerleri ve kentlilik anlayışında da bu ortaklıktan bahsedebiliriz. Çok kültürlü ve etnik kökenli bir topluluğumuz var. Osmanlı tarihi mirasının yanı sıra biz sizlerle modern Cumhuriyet anlamında da benzer tarihi paylaşıyoruz” dedi. Büyükelçi Manasijevski, Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin de Kuzey Makedonya’da doğduğundan söz ederek, Atatürk’ün de ilk eğitimiin orada aldığını belirtti. Büyükelçi Manasijevski, "Biz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü Makedonya’nın bir evladı gibi görürüz ve dolayısıyla da Türkiye’nin modern Cumhuriyeti ile ilgili kendimizde pay görüyoruz” dedi. Türkiye ve Kuzey Makedonya ikili ilişkilerine değinen Manasijevski, ekonomik, politik ve kültürel ilişkileri geliştirmek ve iş birliğini artırmak adına Mersin’i ziyaret ettiklerini kaydetti. "Kardeşlik ilişkimizi ticarete de yansıtmaya niyetimiz var" Manasijevski ayrıca, Mersin Valiliği ile Mersin Ticaret ve Sanayi Odası yetkilileriyle de görüşme yapacağını belirterek, "Burası çok önemli bir liman kenti ama çok önemli bir ticari merkezi aynı zamanda. Bu kardeşlik ilişkimizi ticarete de yansıtmaya niyetimiz var" ifadelerini kullandı. İkili ilişkileri sürdürmenin ve kültürel değerlerin yaşatılmasının önemine işaret eden Manasijevski, Kuzey Makedonya’da Türklerle uyum içerisinde yaşamaya özen gösterildiğini ifade etti. Başkan Seçer, ziyaret sonunda Büyükelçi Manasijevski’ye Roma mitolojisinde çiçek ve bahar tanrıçası olan Flora büstü hediye ederken, Manasijevski de Seçer’e aralarındaki dostluğun sembolü olarak Taş Köprü Üsküp resmi takdim etti. Ziyarette Kuzey Makedonya Ankara Büyükelçiliği Ekonomi Müsteşarı Suzana Tuneva ile Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı İbrahim Evrim de yer aldı.
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur toprağa verildi Küçükçekmece’de su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da cenazeye izinli olarak katıldı. Küçük kız, törenin ardından toprağa verildi. Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur için bugün Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, küçük kızın ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Tabuta omuz veren Vali Gül, acılı anne Nurcan Gezer’e başsağlığı diledi. Cenazede ayakta durmakta güçlük çeken acılı annenin feryatları yürekleri dağladı. Kılınan cenaze namazının ardından küçük kız Esenyurt’taki mezarlıkta defnedildi. Vali Gül, “Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizler de Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu, kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde birçok sıkıntısı var. Onlarla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğümüzün üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi. Anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın, mangalın içinde ateş yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar. Çocuğu aramaya bir tane mi iki tane mi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip ’5 yaşındaki kız çocuğu yok’ demişler. Güvenlikte kuyunun yanına geliyor. Kafasını uzatıp, ’Çocuğunuz burada, içinde’ diyor. Orada bizimkilerden birisi müdahale etmeye çalışıyor. ’İçine atlama, burası çok derin’ diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya, çevirmişler, önlem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuğu da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yanabilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi. Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayısı Selçuk Yaşar, “Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım, baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu, bildiğimiz su birikintisiydi. Kimse gelip ’Burada kuyu var’ demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ordu Akkuş şeker fasulyesinin üretimi güvence altına alınacak Ordu’nun Akkuş ilçesinde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. Düzenlenen panelde Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmaların başlatıldığı belirtildi. Akkuş Argan Yerel Eylem Grubu Derneği’nin Yerel Kalkınma Stratejisi faaliyetleri kapsamında üreticilere yönelik eğitim paneli düzenlendi. Panelde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. İki bölümden oluşan panelde alanında uzman kişiler tarafından üreticiler bilgilendirildi. “Üretim güvence altına alınacak” Panelde konuşan Ordu İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmalar yapıldığını söyledi. Yılmaz, “Tarımsal üretimin planlanması çalışmaları kapsamında stratejik ürünlerimiz olan tahıl ve baklagillerin üretimini güvence altına alacak düzenlemeler yapıldı. Bu kapsamda Akkuş şeker fasulyesi de önümüzdeki süreçte bu planlamada yerini alacak ve bu ürünümüze sahip çıkacağız” diye konuştu. “Üretimi yaygınlaştıracağız” Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci ise şeker fasulyenin Akkuş için önemine değindi. Başkan Demirci, “Kendine has tadı, aroması ve kokusuyla dikkat çeken coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesi ilçemiz için bir değer. Yaptığımız çalışmalar ile fasulyenin katma değerini yükselterek önemli bir marka haline getirdik. Bizler elimizdeki imkanlarla şeker fasulyenin önündeki başta sulama sorunu olmak üzere yeni çalışmalar yaparak üretimin daha da yaygınlaşması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerine yer verdi. Programa Ordu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hüseyin Öztürk, Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Ordu İl Koordinatörü Berkay Çelik, akademisyenler ve çiftçiler katıldı.