GENEL - 13 Temmuz 2019 Cumartesi 12:19

Vali Pekmez’in 15 Temmuz mesajı

A
A
A
Vali Pekmez’in 15 Temmuz mesajı

Adıyaman Valisi Aykut Pekmez, 15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik günü mesajı yayımladı.

Adıyaman Valisi Aykut Pekmez, 15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik günü mesajı yayımladı.


Adıyaman Valisi Aykut Pekmez, devlet-millet el ele yazılan 15 Temmuz Destanı’nın üçüncü sene-i devriyesini hüznü, heyecanı, coşkusu, onur ve gururuyla milletçe hep birlikte yaşandığını kaydetti.


Vali Pekmez mesajında, “Tarihimizin en karanlık hadiselerinden biri olan ve Fetullahçı Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz işgal girişimi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın üstün liderliğinin sevk ve idaresinde, Hükümetimizin kararlı duruşu, tarihi şan ve şerefle dolu aziz milletimizin demokrasimize ve hukukuna sahip çıkışı, vatanperver asker ve güvenlik güçlerimizin şanlı direnişi sayesinde bertaraf edilmiştir.


Bu şanlı direniş günü, emperyalist güçlerin yıllardır içimize sızdırdıkları hain ve sinsi şebekelerle Anadolu toprakları üzerinde oynadığı oyunlara karşı aziz milletimizin birlik ve beraberlik şuuru içerisinde güç ve iman tazelediği, bağımsızlık ve onuru için neleri göze alabileceğinin en açık ispatıdır. Şanlı tarihimizin sayfalarına yeni bir kahramanlık destanı daha yazdıran, kahramanlık genlerini bünyesinde daima muhafaza eden bu Aziz Millet, sabahında aydınlığı gördüğümüz o karanlık gecenin ardından günlerce ve geceler boyunca tuttukları demokrasi nöbetleri ile vatan ve bayrak sevgilerini tüm dünyaya bir kez daha haykırmıştır.


15 Temmuz 2016, bir milletin asıl gücünün tankı,topu, tüfeği değil, imanlı ve inançlı evlatları olduğunun bir kez daha tescillendiği, darbecilere halkın darbe yaptığı, bundan böyle hiçbir gücün, milletin ve iradesinin rehin veya teslim alınamayacağının hukuk dışı yol ve yöntemlerle iktidar değişikliği yapamayacağının veya iktidar olamayacağının dosta ve düşmana öğretildiği gündür. 15 Temmuz gecesi, milli ve manevi dinamiklere yaslanarak tek vücut olan kahraman bir milletin dahili ve harici bedhahlara geçit vermediği, şanlı tarihimize yeni bir izzet ve onur sayfasının eklendiği gündür.


Allah bir daha 15 Temmuz gibi bir badireyi bu aziz millete yaşatmasın. Bundan sonra bize düşen görev birbirimizi daha çok severek kenetlenmek, birlik ve beraberlik içerisinde çok çalışarak ülkemizi güçlendirmek ve muasır medeniyetler seviyesine taşımaktır.


15 Temmuz’da sokağa çıkarak o karanlık geceyi aydınlığa kavuşturan aziz milletimizin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Bu ihanet girişimi karşısında 15 Temmuz gecesinden itibaren darbeye karşı durup 27 gece sabahlara kadar Hükümet Meydanında demokrasi nöbeti tutan yediden yetmişe tüm Adıyamanlı hemşerilerime gönülden teşekkür ediyorum. Bir hilal uğruna o gece canlarını feda eden aziz vatan şehitlerimizi hürmetle, rahmetle, minnetle yad ediyor, gazilerimize de Allah’tan sağlık, afiyet ve uzun bir ömür niyaz diliyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.