GENEL - 06 Mayıs 2019 Pazartesi 18:43

Afyonkarahisar’da şehit ailelerine Devlet Övünç Madalyası

A
A
A
Afyonkarahisar’da şehit ailelerine Devlet Övünç Madalyası

Afyonkarahisar’da şehit aileleri ile gazilere Cumhurbaşkanlığı tarafından gönderilen ’Devlet Övünç Madalyası’ ve beratları törenle tevcih edildi.

Afyonkarahisar’da şehit aileleri ile gazilere Cumhurbaşkanlığı tarafından gönderilen ’Devlet Övünç Madalyası’ ve beratları törenle tevcih edildi. Törende Vali Mustafa Tutulmaz’ın protokol yerine şehit ailelerinin arkasına oturması dikkat çekti.


Valilikte düzenlenen programda ülkenin bölünmez bütünlüğüne yönelik tehdit edici unsurlar ve terör örgütleri ile çatışma esnasında şehit düşen askerlerin ailelerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından gönderilen Devlet Övünç Madalyası ve beratı verildi. Vali Mustafa Tutulmaz, tören başlamadan önce kendisinin oturması için ayrılan yeri uygun bulmadığını ifade ederek, şehit ailelerinin bulunduğu yere oturmak istedi. Şehit aileleri ön sırayı boşaltıp Vali Tutulmaz’ın oturmasını isterken, Vali Tutulmaz ise ikinci sıraya geçerek şehit ailelerinin arkasına oturdu.


Törende konuşan Vali Tutulmaz, “Bugün Türkiye’nin her ilinde Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından gönderilen Devlet Övünç Madalyası ve beratları şehitlerimizin ailelerine tevcih edilecek. Aynı anda olması ve Ramazan ayının ilk günü olması dolayısıyla ayrı bir anlam ifade ediyor. Değerli şehit yakınlarımıza tevcih edilecek bu madalya milletimizin minnettarlığının, şükranının bir göstergesidir. Sizlerin evlatları, eşiniz, yakınınız bu vatan için şehit oldu. Bu vatanı vatan yapan şehitlerimizin şehadetidir. Tarih boyunca bu topraklarda kalabilmenin, bu topraklara sahip olmanın hep bedelini ödüyoruz. Bu dönemde de bu bedeli sizin evlatlarınız ödedi. Ödemeye de devam ediyoruz” dedi.


En çok bedel ödeyen illerden birisinin de Afyonkarahisar olduğunu söyleyen Vali Tutulmaz, “Afyonkarahisar vatan için, memleket için geçmişte Kurtuluş Savaşı’nda önemli bir şekilde fedakârlık yaptığı gibi günümüzde de iç güvenlikte benzer fedakârlığı yaparak vatan için, bayrak için yapılması gerekeni sonuna kadar yapma gayreti içerisindedir. Bundan dolayı hemşehrilerimizle ne kadar gurur duysak azdır. Bugün 5 kardeşimize yaptıkları fedakârlığın, vatan için verdikleri canın bir şükranı olarak Cumhurbaşkanımızın ifadesi ile sizlere takdim edilecek. Ancak sizlerden bunu 82 milyon vatandaşımızın övünç madalyası olarak kabul etmenizi istirham ediyoruz. Artık bu evlatlarımız 82 milyon insanın, tüm milletimizin bir evladıdır. Onlar bağrına basmıştır. Bundan böyle sizler de 82 milyonun yakınısınız. Sizlerin de bunu böyle algılamanızı talep ediyoruz. Ben buraya kadar geldiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Allah bu acıları bir daha bu millete göstermesin” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.