KÜLTÜR SANAT - 23 Mart 2019 Cumartesi 11:41

Emirdağ’da binlerce kişi şehitler için yürüdü

A
A
A
Emirdağ’da binlerce kişi şehitler için yürüdü

Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın tarafından düzenlenen “57.

Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın tarafından düzenlenen “57. Alaya Vefa Yürüyüşü’ne binlerce kişi katıldı. Emirdağ Cumhuriyet Meydanında toplanan vatandaşlar, Emirdağ Şehitler Anıtı’na kadar ellerinde Türk bayrakları ve meşalelerle yürüyerek şehitlere olan vefalarını bir kez daha gösterdi.


Afyonkarahisar’da bir ilke imza atan Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın, Çanakkale Deniz Zaferinin 104. yıldönümü etkinlikleri kapsamında düzenlediği “57. Alaya Vefa Yürüyüşüne binlerce vatandaş katıldı. Emirdağ’da düzenlenen etkinliğe MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter, MHP MYK Üyesi ve Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, MHP Eskişehir Milletvekili Metin Nurullah Sazak, MHP Afyonkarahisar İl Başkanı Mehmet Kocacan, MHP Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir, Ülkü Ocakları İl Başkanı Abdurrahman Timur Bayram, MHP Afyonkarahisar Belediye Başkan Adayı Fatih Çetinkaya, Emirdağ MHP İlçe Başkanı Abdil Demiral, belediye başkanları ve belediye başkan adayları, STK Temsilcileri, şehit yakını ve gaziler ile birlikte çok sayıda vatandaş katıldı.


Şehitlere vefa için yürüdüler


Emirdağ Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan binlerce vatandaş kortej eşliğinde Emirdağ Şehitler Anıtı’na kadar yürüdüler. Atlı birliğinin öncülük yaptığı yürüyüşte, mehteran takımı, fener alayı ve binlerce vatandaş ellerinde Türk bayrakları ve meşalelerle sloganlar atarak coşkulu bir şekilde yürüyüş gerçekleştirdiler. Emirdağ caddelerinde yürüyen vatandaşlara Emirdağ halkı da balkonlardan Türk bayraklarını sallayarak destek oldular. Emirdağ Şehitler Anıtı’nda düzenlenen anma programı mehteran takımın gösterisiyle başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam eden programda şehitlerimiz için Kuranı Kerim ve dualar okundu.


"Hedef Kızıl Elma”


Etkinlik sebebiyle konuşan Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Mehmet Kocacan, “Tarihimizde bugünün anlam ve önemi çok büyüktür. Biliriz ki asırlardır İslam ülküsü adına binlerce şehit verdik. İstiklal ve istikbalimiz için en önemli olanı Çanakkale’ydi. 250 bin üzerinde şehit verdik. İşte şimdi kürsüden haykırıyoruz, diyoruz ki İslam adına ve Türklük adına geri durmayacağız. İleri gideceğiz hedef bellidir nedir Kızılelma’dır diyoruz. Ne mutlu Türküm diyene” dedi.


Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın, “Allah’ın izniyle inşallah sizlere yakışır bir şekilde memlekete bir çivi çakmayı çalıştık. Çanakkale Şehitler Anıtı’nın altıda bir oranında küçültülmüşünü hayırseverlerimizin destek ve katkılarıyla ilçemize kazandırdık. Allah razı olsun ki 5 binden fazla kişi ile bugün Çanakkale programını sizlerle birlikte idrak ettik. Ben buradan değeri hiçbir şeyde ölçülemeyecek bizim için vuslata ulaşmış ve ‘Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez’ diyen bizler Allah için, vatan için, bayrak için canlarını vermiş olan şehitlerimize bir nebze olsun 18 Mart dolayısıyla onların ruhlarına bir Fatiha göndererek katkıda bulunmuşsak kendimizi bahtiyar sayarız. Ne mutlu Türküm diyene” diye konuştu.


"Çanakkale eşine rastlanmayan büyük bir destandır"


Böyle bir anlamlı etkinliği düzenleyen Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın’a teşekkür ederek konuşmasına başlayan MHP MYK Üyesi ve Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Çanakkale Deniz Zaferinin önemine değindi. Taytak, “Vatan uğruna şehit olup, geri dönmeyi akıllarından bile geçirmeyen ‘57.Alay’a Vefa Yürüyüşü’nü organize ederek, bu kutsal vatanı bize canı pahasına emanet eden ecdadımızı anmamızı sağlayan Emirdağ Belediyesine ve Belediye Başkanımız Sayın Uğur Serdar Kargın’a teşekkür ediyorum. 104.yıldönümüne şahitlik ettiğimiz Çanakkale Zaferi, tarihi şan ve şerefle dolu büyük Türk Milleti’nin, vatan sevgisinin şahadetle imtihan olduğu, tarihte eşine rastlanmayan çok büyük bir destanıdır. Düşmanlarımızın hiçbir zaman unutamadığı ve intikamını almak için her daim plan yaptığı bir zaferdir Çanakkale yalnızca bir askeri başarı değil, izzeti nefsi ve haysiyetiyle oynanmak istenen büyük Türk Milleti’nin topyekun ayağa kalktığı bir diriliş ve yükseliş anıtıdır” dedi.


"Bir Emirdağlı olarak iftihar ediyorum"


MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter, “Allah aziz şehitlerimizi rahmeti ile mükâfatlandırsın. Çanakkale Deniz Zaferi’nin 104. yıldönümünü kutluyoruz.. Metrekareye 6 bin merminin düştüğü bir yer Çanakkale. 250 bini aşkın vatan evladının sere serpe uzandığı yerin adı Çanakkale. Ve bir milletin kahramanlık unvanını aldığı yerin adı Çanakkale. Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıl dönümünde bütün şehitlerimizi hürmetle yad ediyorum. Aziz hatıraları önünde eğiliyorum. Allah şehitlerimizin ruhun şad etsin. Şehitlerimiz en yüksek makamdalar. Emirdağ Belediye Başkanımız Uğur Serdar Kargın’ı da tebrik ediyorum böyle bir etkinliğe imza attığı için. Başkanımızın kendisine kefiliz İnşallah 31 Mart’ta üç hilal Emirdağ Belediyesi’nde bir kez daha dalgalanacak. Bir kez daha Uğur Serdar Kargın inanıyorum ki Belediye Başkanı olarak seçilecektir” dedi.


Konuşmaların ardından şehit yakınlarına ve gazilerimize kuran ve bayrak hediye edildi. Emekli Öğretmen Fikret Akın 57. Alay’ın önemini vurgulayan bir konuşma gerçekleştirdi.Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Prof. Dr. Hilmi Özden de Çanakkalle’nin önemini vurgulayan bir konuşma gerçekleştirdi.


Program sonunda 30 otobüsle yaklaşık 1500 Emirdağlı vatandaş Çanakkale’ye uğurlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana F-16’lar, pilotların kumandasında vatanı koruyor Adana’da 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığında bulunan ve "Savaşan Şahin" olarak anılan F-16 savaş uçakları, görevli pilotların kumandasında vatanı korurken dosta güven, düşmana korku salıyor. Hava Pilot Binbaşı, "Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacak" dedi. Çok amaçlı, tek jet motorlu savaş uçağı olarak tanımlanan Türk Hava Kuvvetleri bünyesindeki F-16, "Fighting Falcon", diğer adıyla "Savaşan Şahin", Türkiye’nin gökyüzündeki vurucu güçlerinden sadece bir tanesi. Terörle mücadelede etkin şekilde görev alan F-16’lar, 7 yılı aşkın zorlu eğitim süreci ile psikolojik ve fiziksel testleri başarıyla tamamlayan savaş pilotlarının da kumandasında göklere yükseliyor. F-16 savaş uçakları dosta güven, düşmana ise korku salıyor. 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açtı. Adana 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı 152’nci Jet Filo Komutanlığında görev yapan Hava Pilot Binbaşı, 17 yaşında Hava Harp Okulunda başlayıp F-16 sandalyesine uzanan hikayesini İHA’ya anlattı. "Farkında olmadığım savaş pilotluğu kanıma karıştı" 2002 Dünya Kupası’nda 3. olup ülkemizi gururlandıran A Milli Futbol Takımın uçağına, Türkiye’ye dönüşünde F-16’ların eşlik etmesi üzerine televizyonda bu anları izleyen ve pilot olmaya karar veren Hava Pilot Binbaşı, "Pilot olmak bir noktadan sonra çoğu gencin olduğu gibi benim de hayalim olmaya başladı. Ben lise son öğrencisiyken A Milli Futbol Takımımız dünya 3.’sü oldu. Onlar ülkemize gelirken 2 tane F-16 uçağı, onları havada karşıladı. Bu beni çok etkiledi. Daha önce açıkçası farkında olmadığım savaş pilotluğunun kanıma karışmasını sağladı. Bu vesileyle Hava Harp Okulu seçme aşamalarına katıldım. Ben de bir asker çocuğuyum. İlk seçildiğimde çok mutlu oldum. Ben ailenin tek çocuğuyum, bu nedenle annemin çekinceleri vardı. Fakat ben sahip olmadığım kardeşlerimi Hava Harp Okulunda kazandım" diye konuştu. "Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev" Türk hava sahasını korumanın çok ciddi bir görev olduğunu anlatan Hava Pilot Binbaşı, "Bu meslek çok farklı bir duygu. Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev. Bilginin güç olduğu ama aynı zamanda da fiziksel ve mental olarak güçlü olmanız gereken bir meslek. Bunu, uçacağınız her gün sağlamanız gerekiyor. Savaş pilotluğu tamamen disiplin işi. Sabah uyandıktan gece yatana kadar günlük rutinlerin dışına çıkmamaya çalışıyoruz. Genel brifing ile başlayan mesaimiz daha sonra lider brifingi, uçuş ve dönüş brifingi ile devam ediyor. Sağlığımıza, beslenmemize ve uykumuza çok dikkat etmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor" Savaş pilotluğunun ciddi disiplin, çalışma ve fedakarlık gerektirdiğine işaret eden Hava Pilot Binbaşı, "Bizim eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor. İlk olarak MSÜ Hava Harp Okulunda mühendislik diploması alıyoruz. MSÜ Hava Harp Okulunda İngilizce dil eğitimine çok önem verilir ve bir havacı için İngilizce çok önemlidir. MSÜ Hava Harp Okulundan mezun olan herkes, pilot olmuyor. Belirli sınavları geçenler pilot adayı oluyor. Daha sonra uçaklarda eğitim alıyorlar ve bu eğitimleri tamamlayanlar Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki uçaklara pilot oluyor. Harbe hazırlığın devamı olarak nitelendirilen birlik içi eğitimler, meslek hayatımız boyunca devam etmektedir. Farklı silahların eğitimleri filolardaki öğretmen pilotlarımız tarafından pilotlara veriliyor" dedi. "Hem dersler hem de İngilizce çok önemli" Hava Pilot Binbaşı, pilot olma hayali kuran gençler için de şu tavsiyelerde bulundu: "Havacılık dünyada sürekli büyüyen bir sektör ve pilot açığı her zaman oluyor. Çok cazip bir kariyer planı. Öncelikle İngilizce havacılık dili olduğu için çok önemli. Bunun yanı sıra Milli Savunma Üniversitesi sınavlarında Hava Harp Okulu en yüksek puanlarla öğrenci kabul eden bir bölüm. Bu nedenle derslere çalışmak şart. Bunun dışında sporcu kişiliğe sahip olmalı, sporu hayatınızın rutini haline getirmelisiniz. Ayrıca sosyal bir kişiliğe sahip olmak çok önemli." "MSÜ Hava Harp Okulu göklerin değil uzayın da anahtarı olacak" Türkiye’deki savunma sanayinin her geçen gün geliştiğini ve kendi uçaklarımızın envantere girmesiyle çok gururlandıklarını vurgulayan Hava Pilot Binbaşı, "Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ’İstikbal Göklerdedir.’ Bu söz o kadar çağın ötesinde bir söz ki kendisini sürekli yeniliyor. Günümüzde artık Türk havacılığı kendi uçaklarını yapar hale geldi. Umuyorum ki çok kısa zamanda operasyonel anlamda da kullanacak. Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. Türkiye artık uzaya çıkarak insanlı uzay misyonunun parçası haline geldi. Bu demektir ki artık MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacaktır" ifadelerini kullanarak tüm pilotların Dünya Pilotlar Günü’nü kutladı.
Aydın Öğretmenlere, meslek liselerine destek çağrısı Aydın’ın Nazilli ilçesinde ilçenin en köklü liseleri arasında ilk sıralarda yer alan Nazilli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden, ortaokulların rehber öğretmenlerine, meslek liselerine destek çağrısı geldi. Nazilli İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek’in öncülüğünde Nazilli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ev sahipliğinde geniş katılımlı bir toplantı düzenlendi. Nazilli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Faruk Al’ın ev sahipliğinde düzenlenen kahvaltılı toplantıya Nazilli İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek başta olmak üzere Aydın Bilim, Teknoloji ve Sanayi İl Müdürü Hacı İbrahim Buğdaycı, Nazilli İş Kurumu Müdürü Yakup Ergenlik, Nazilli İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü İhsan Çatma, Nazilli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Arslan, Yönetim Kurulu ve komite üyeleri, iş dünyasından temsilciler ve ilçedeki ortaokulların rehber öğretmenleri katıldı. Meslek Lisesi müdür yardımcıları ile alan şeflerinin de hazır bulunduğu toplantıda Meslek Liselerinin her geçen gün öneminin artması, mezunlarının ise düz liselere ve üniversite mezunlarına karşı avantajları anlatıldı. Beyaz yakalı-mavi yakalı kavramlarının değişimi, mesleki eğitimin önemi ve iş avantajları tartışıldı. “Meslek liseleri çok önemli” Toplantının açılış konuşmasını yapan Nazilli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Faruk Al, okullarının öneminden söz ederek ülkenin ve ekonominin kalkınmasında çok önemli olduğunu ifade etti. Öğrencilerin meslek liselerine yönlenmesi konusunda rehber öğretmenlerin kanalize etmeleri açısından paydaşlarla bilgi alışverişinde bulunmayı amaçladıklarını belirtti. “Meslek lisemizdeki teknoloji dışarıyla yarışıyor” İlçedeki meslek liseleri hakkında bilgi veren Nazilli İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek: “Nazilli’deki Mesleki Eğitim Merkezi dahil olmak üzere meslek liselerimizde toplam 3 bin 337 öğrencimiz var. İlçemizdeki 7 bin 800 olan toplam lise öğrencilerimizle oranladığımızda yüzde 42 ediyor. Bizim için bu oran yeterli değil. Gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 60’larda. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde bu oranın yüzde 70’lerde olması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda toplantı yaptığımız okulumuz Türkiye’de köklü geçmişi olan en başarılı okullar arasında yer alıyor. İlçemizdeki toplam 5 meslek okulumuzda farklı misyon ve vizyona sahip. Bu okulumuzda geleceğin meslekleri diyebileceğimiz 8 alanımız var. Geçen 10 yıl içerisinde de bu okulumuz son teknoloji sanayilerle yarışır teknolojiye sahip hale geldi. Her geçen yıl da kendini geliştirerek teknoloji ve imkanları ile en iyi eğitimi vermeye devam ediyor. Bizlerin düşüncesi siz rehber öğretmenlerimizin meslek liselerimizi iyi tanımaları ve gelecekte vasıfsız eleman sayısının azaltılmasında önemli rol oynamanız. Teknolojiyi iyi kullanan vasıflı elemanlar meslek liselerinde yetişiyor. Sanayici ise vasıflı çırak, kalfa ve usta tercih ediyor. Bu da meslek liselerimizin önemini kat kat artırıyor. Rehber öğretmenlerimizden ricamız, çocuklarımıza meslek liselerimizi en iyi şekilde anlatarak vasıflı eleman olarak daha kolay iş bulmalarını sağlamak için yönlendirme yapmanızdır” dedi. “Üretimin artması gerekiyor” Aydın Bilim, Teknoloji ve Sanayi İl Müdürü Hacı İbrahim Buğdaycı ise kendisinden örnek vererek 1990’lı yıllarda beyaz yakalının az, mavi yakalının ise çok olduğunu ifade etti. Günümüzde ise beyaz yakalının çok olması nedeniyle iş bulmada büyük sıkıntılar yaşadıklarını belirtti. Ancak meslek lisesi mezunlarının kısa sürede meslek edinmesi ile iş sıkıntısı yaşamadıklarını, üretimi artırarak enflasyonun düşmesinde büyük rol oynadıklarını ifade etti. “Lisans mezunu olmak sorunları çözmüyor” Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Arslan da konuşmasında meslek liselerinin üretimde büyük önem arz ettiğini ifade ederek: “Biz üretmeden büyüyecek bir ülke değiliz. Çocuklarımızın gelecekte refah düzeyinin artmasını istiyorsak bizim gibi odaların katkıda bulunması ve meslek liselerinin öneminin acilen anlatılması gerekiyor. Bizlerin acilen sorunların tespitini yapmamız lazım. Çocukların lisans mezunu olması sorunları çözmüyor. Bizim dileğimiz meslek lisesi çıkışlı olarak çocuklarımızın mühendisliklere geçmesidir. Çocuklarımız gelecekte başarılı olacaksa en azından meslek lisesi mezunu olmaları hayatlarını kolaylaştıracaktır” dedi. Toplantıya katılan rehber öğretmenler ve sanayiciler, sıkıntılarını ve düşüncelerini dile getirerek uzun bir süre fikir alışverişinde bulundu.
Şanlıurfa Binlercesi iş yerini bastı, esnaf neye uğradığını şaşırdı Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde nereden geldiği belli olmayan arılar, sanayideki iş yerlerini bastı. Arıların baskınına çalışırken yakalanan esnaf neye uğradığını şaşırdı. Edinilen bilgiye göre olay, Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesindeki Küçük Sanayi Sitesinde yaşandı. İş yerinde çalışan esnaf gökyüzünde bulut şeklinde bir karartı gördü. Yaklaşan karartıya dikkatlice bakan esnaf, binlerce bal arısının kendilerine doğru geldiğini fark etti. İlk şoku atlatan esnaf, dışarı kaçarak arı sokmalarına karşı kendilerini korumaya çalıştı. Arıları uzaklaştırmak için her yolu denediler Sanayi esnafı, iş yerlerini istila eden arılardan kurtulmak için her yolu denedi. İlk önce ateş yakıp duman yaparak arıları uzaklaştırmaya çalışan esnaf, bunu başaramayınca bu defa hava tabancasıyla arılara müdahale etti. İş yerlerine hava sıkan esnaf, arıların dışarı kaçmasını sağlamaya çalıştı. Bunun da işe yaramadığını gören esnaf, bu defa tazyikli su ile arıları uzaklaştırmaya çalıştı. Yaklaşık 2 saat mücadele eden esnaf, sonunda arılardan kurtulmayı başardı. Geçen yıl da aynı olay yaşandı Geçen yıl da aynı şekilde arıların baskınına uğradıklarını söyleyen sanayi esnafı Halil Ölmezler, “İş yerinde çalışırken aniden bulut şeklinde arıların geldiğini gördük. Neye uğradığımızı şaşırdık. Ondan sonra kendi imkanlarımızla, onlara da zarar vermemek için hafif bir duman yaptık. Bizi de rahatsız ettiler çünkü burada iş yapamaz olduk. Aynı şekilde geçen yıl da bunu yaşadık. Nereden geliyorlar, ne şekilde geliyorlar bilmiyorum” diye konuştu.