- 09 Kasım 2017 Perşembe 08:57

AİÇÜ’de ‘Organ Nakli’ konulu panel düzenlendi

A
A
A
AİÇÜ’de ‘Organ Nakli’ konulu panel düzenlendi

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla ‘Organ Nakli’ konulu panel düzenlendi.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla ‘Organ Nakli’ konulu panel düzenlendi.


Kültür ve Kongre Merkezi Selçuklu Konferans Salonunda düzenlenen panele Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Önder Şimşek, fakülte dekanları, genel sekreter, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Erzurum Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Eğitim Araştırma Ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Gürkan Öztürk’ün moderatörlüğünü yaptığı panele Erzurum bölge koordinasyon merkezi sorumlusu Dr. Fatih Kacıroğlu ve Erzurum Atatürk Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nazım Doğan panelist olarak yer aldı.


Ülkemizde organ nakli bekleyen binlerce hasta bulunduğunu belirten Prof. Dr. Gürkan Öztürk, “Bu İnsanların hepsi, beyin ölümü gerçekleşmiş birinin yakının yoğun bakım önündeki o zor anında ‘Evet Organ Bağışı Yapıyorum’ gibi yüreklice cümle kurmasını bekliyor. Binlerce kişi arasında sıradaki şanslı hasta hayat buluyor bu cümle sayesinde. Organ transferi konusunda çok iyi konumda olan ülkemiz dünyada ilk sıralarda yer alıyor. Devletimizin sunduğu bu hizmet hiçbir şekilde hastalardan ücret talep edilmeksizin tamamen ücretsiz olarak organ transferi ve nakil işlemleri yapılıyor. Organ bağışı yeterli durumda değil ancak donörler ve yakınları olmasa, onların cesur yürekleri olmasa organ bağışını kabul etmeseler nakil sırası bekleyen hastaların hayatlarında herhangi bir değişiklik olmayacak ve kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor olacaklar” dedi.


Panelist Dr. Nazım Doğan, ölümün tıp dilinde karşılığının beyin ölümü olduğunu belirtirken bitkisel hayat ile beyin ölümünün karşılaştırılmaması gerektiğini vurguladı. Dr. Nazım Doğa, “Beyinsel fonksiyonlarını kaybetmiş hastada çeşitli testler defalarca tekrarlanır ve sonuç olarak beyin ölümü gerçekleşmiştir deriz, geri dönüşümü olmayan beyin ölümü olarak adlandırılan bu durumda organların işlev görmesi halinde hasta yakınının onayıyla organ bağışına ‘Evet’ demeleri verilmiş en doğru karar olacaktır” ifadelerini kullandı.


Ülkemizin organ bağışı konusunda dünyada ki konumuna ve hasta sayısına dikkat çeken Dr. Fatih Kacıroğlu, “Ülkemiz dünyada organ transferi ve nakli işlemleri sırasında ilk sıralarda yer almakta. Ancak donörler %70 oranında bağış yapılırken kadavrada organ bağışı %15 oranlarında yapmakta. Dünya da ise bu durum tam tersi kadavralarda %80 oranlarında iken donörlerde organ bağışı %20 oranında. İspanya’da aklı dengesi yerinde olmayan insanların yakılarak öldürüldüğünde Endülüs Emevi devleti orada bu durumu değiştirerek organ bağışı ve organ nakli alanında ilk örnekleri başarmışlardır” diyekonuştu.


Program, panelistlerin öğrencilerin yönelttikleri soruları cevaplandırılmalarının ardından Rektör Yardımcısı Önder Şimşek’in panelistlere teşekkür plaketi takdimiyle sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Züccaciyede Anneler Günü heyecanı 12 milyar dolarlık büyüklüğü bulunan züccaciye sektörü, en çok dış ticaret fazlası veren 5 sektör olmasının yanı sıra en çok markalaşan 2 sektörden de bir tanesi. İhracat sıralamasında dünyanın ilk 10 ihracatçısı konumunda olan sektör, iç pazarda da markalaşarak büyümeye devam ediyor. Türkiye’deki güçlü çeyiz kültürü ve değişen trendler iç pazarda hareketliliği sağlarken yaklaşan Anneler Günü’yle birlikte sektörde de hareketlilik başladı. Anneler Günü’nde en çok airfryer, çay kahve makinesi gibi küçük eletrikli ev aletleri, ev tekstili, mutfak eşyaları gibi ürün grupları satılıyor. Züccaciyeciler Derneği Başkanı Mesut Öksüz, sektörün iç pazarda satış ivmesini en çok Anneler Günü’nde ve düğün alışverişinde artırdığını belirtti. Bu dönemde internetten satışların da yoğunlaştığına ve Anneler Günü’nde satışlarda yüzde 50’lik bir artışın yaşanacağına dikkat çeken Öksüz, 7 milyar dolar ihracat hedefi doğrultusunda ihracata yüzde 20’lik katkı sağlayan “Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici-Marka Zirvesi”nin 13.’sünü Antalya’da düzenleyeceklerini de sözlerine ekledi. Öksüz, “Düzenlediğimiz zirveler her yıl ihracatımıza yüzde 20’lik bir katkı sunuyor. Zirvelerimize genellikle Almanya, Kuveyt, Mısır, ABD, Rusya, Arjantin olmak üzere 50 ülkeden 120’den fazla yerli ve yabancı satın almacı firma, yaklaşık 5 binin üzerinde görüşmek yapmak üzere bir araya geliyor. Dünyanın en büyük ihracatçı ülkeleri arasında 8. sıradayız. Kilogram başına ihracatımızı 3,38 dolardan 3,75 dolara çıkardık. En çok ihracat yaptığımız ülkelere baktığımızda da ihracatımızın yüzde 58’ini AB ülkelerine gerçekleştiriyoruz. Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa’da en çok ihracat yaptığımız ilk 3 ülkedir. Markalaşma, ürün kalitesi konusunda Türk ürünleri iyi bir konumda. Avrupa’daki konumumuz Türk ürünlerinin kalitesini ve algısını gösteriyor. Camda dünya ikincisi, dünya beşincisi şirketlerimiz var. Porselende, çelikte, plastikte çok önemli firmalarımız var. Bunlar her yıl kendilerini geliştirerek önemli yatırımlarla büyümeye devam ediyor. Artan navlun fiyatları karşısında ve lokasyonun da gücüyle ihracat hedeflerimize ulaşmak anlamında önümüzde hiçbir engel bulunmuyor” dedi.
İstanbul CarrefourSA küçük esnafı destekleyen bayilik sisteminin 400’üncü bayisini hizmete açtı Sabancı Holding iştiraki CarrefourSA, küçük esnafı destekleyen bayilik sistemiyle 400’üncü bayisini hizmete açtı. Türkiye perakende sektörünün önde gelen markalarından CarrefourSA 60 ilde 1.100 mağazası ve 11 bin çalışanıyla, müşterilerine 50 binden fazla ürün çeşidi sunarak, küçük esnaf ve girişimciyi desteklediği bayilik sistemiyle büyümeye devam ediyor. CarrefourSA, küçük ve orta ölçekli esnaf ve girişimcilere CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunduğu bayilik sisteminde 400. bayisini İstanbul Bakırköy’de açtı. CarrefourSA İcra Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Bulut Batum, “Sektörümüzün sürdürülebilirliği için ekonomik kalkınmayı desteklememiz gerekiyor. Bu doğrultuda, organize gıda perakendesini daha güçlü hale getirmek için küçük esnaf ve girişimcinin sisteme dahil olması çok önemli. Hayata geçirdiğimiz bayilik sistemiyle esnaf ve girişimciye CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunuyoruz. Bulunduğu bölgeyi ve mahalleyi en iyi bilen esnaflara, CarrefourSA güvencesini sağlayarak ailemizin bir parçası haline getiriyoruz” dedi. Bayilik sistemimize dahil olan girişimcilerden bayilik bedeli almıyor, ticari faaliyetlerini destekliyoruz Organize gıda perakende sektörünün yanı sıra Türkiye ekonomisi için de bayilik sisteminin çok değerli olduğunu söyleyen Batum, açıklamalarına şöyle devam etti: “Bayilik sistemini organize gıda perakende sektöründe ilk biz hayata geçirdik. Bu sistemle tüketicilerimizin CarrefourSA kalitesi ve deneyimine erişimini kolaylaştırırken, küçük esnaf ve girişimciye kârlı bir yatırım imkânı, bulundukları bölgeye ise istihdam fırsatı sağlıyoruz. Sektörümüzün geleceği ve sürdürülebilirliği için öncülük yaptığımız bayilik sisteminin en büyük avantajı ise esnaf ve girişimcinin hem uluslararası Carrefour hem de Sabancı markasının gücünü arkasında hissetmesi. Bilgi birikimimiz, lojistik ağımız, pazarlama iletişimimiz ve dijital teknoloji altyapımızla esnafımız CarrefourSA markası altında ailemizin bir parçası oluyor. Ürün ve stok yönetimi, IT sistemleri, lojistik süreci, tasarım ve muhasebe gibi tüm konularda esnafımıza destek vererek, bulunduğu bölgede doğru ürünü, CarrefourSA kalite ve güvencesiyle tüketiciye sunmasını sağlıyoruz. Bunun yanı sıra CarrefourSA olarak sahip olduğumuz büyük satın alma gücü sayesinde de bayilerimiz ürünlere çok daha uygun fiyatlarla ulaşabiliyor ve müşterilerimize de aynı fiyat avantajını yansıtabiliyor. Üç yıllık hedefimiz olan 1.000 bayiye emin adımlar ile ilerliyoruz, bayilik sistemimize ve CarrefourSA güvencesine olan bu ilgiden dolayı mutlu ve gururluyuz. Önümüzdeki dönemlerde de 60 olan kadın bayi sayımızı da artırarak bayilik sisteminde küçük esnaf ve girişimcilerle büyümeye devam edeceğiz.”
Bartın Deniz üstünde sürpriz evlilik teklifi Bartın’da yaşayan Erkan Bostancı, sosyal medyada tanıştığı Ceyda Karagöl’e gezme amacıyla davet ettiği Amasra’da, önceden süslettiği bir yat içerisinde evlilik teklifinde bulundu. Olacaklardan habersiz Bostancı ile buluşan Karagöl, sürpriz teklifle büyük heyecan ve mutluluk yaşadı. Bartın Liman Başkanlığında güvenlik görevlisi olarak çalışan Erkan Bostancı (31), 9 ay önce Zonguldak’ın Gökçebey ilçesinde yaşayan Ceyda Karagöl ile tanıştı. Arkadaşlıklarını ilerleten çift, 2 hafta önce ailelerini de tanıştırdı. Gezmek amacıyla Ceyda Karagöl’ü Amasra’ya davet eden Erkan Bostancı, büyük limanda gezerlerken bir tekneye girdi. Süslenmiş tekneyi görünce büyük heyecan yaşayan Karagöl’ün yaşadıklarının ardından ise heyecanı mutluluğa dönüştü. Bir anda diz çöken Bostancı, cebinden çıkardığı yüzüğü vererek Karagöl’e evlilik teklifinde bulundu. Ceyda Karagöl’ün teklifi kabul etmesinin ardından pasta kesilerek günün anısına teknede fotoğraf çektirildi. Evlilik teklifi beklediğini ama böyle bir organizasyonla yapılan bir teklifi beklemediğini anlatan Ceyda Karagöl, "Gezmek için gelmiştim, böyle bir şey beklemiyordum. Birden bu ortamı görünce çok heyecanlandım. Her şey çok güzeldi. Çok mutlu oldum" diye konuştu. Erkan Bostancı ise kendileri için unutamayacakları bir gün olması amacıyla farklı bir şekilde evlilik teklifinde bulunmak istediğini belirterek, "Liman Başkanlığında çalıştığım için denize ve teknelere ilgim vardı. Hayatımda bir kere yapacağım bir şeyin özel olmasını istedim. Denizde olsun, denizin güzelliğini bu mutlu günümüzde yaşayalım istedim" diye konuştu. Sürpriz teklifin yapıldığı Gökdeniz-3 yatının sahibi Mücella Albayrak ise gençlerle birlikte kendisinin de çok heyecanlandığını ifade etti. 20 yıldır tekne süslemesi yaptığını ve binlerce gencin mutluluğuna ortak olduğunu hatırlatan Albayrak, her seferinde gençlerle birlikte o özel anları tekrar tekrar yaşadığını kaydetti.