GENEL - 07 Aralık 2018 Cuma 09:13

Ağrı’da köydeki minik öğrencilere ‘sıcak’ yardım

A
A
A
Ağrı’da köydeki minik öğrencilere ‘sıcak’ yardım

Köy Okulları Yardım Projesi Yöneticisi Cafer Canşi hayırsever vatandaşların gönderdiği bot, mont, bere ve çeşitli araç gereçleri Ağrı’da ki bir köyde anaokulu öğrencilerine dağıttı.

Köy Okulları Yardım Projesi Yöneticisi Cafer Canşi hayırsever vatandaşların gönderdiği bot, mont, bere ve çeşitli araç gereçleri Ağrı’da ki bir köyde anaokulu öğrencilerine dağıttı.


Türkiye’nin 81 ilinde faaliyet göstererek köy okulları başta olmak üzere talep üzerine birçok okula çeşitli yardımlarda bulunan Köy Okulları Yardım Projesi çalışmalarına ara vermeden binlerce öğrenciyi sevindirmeye devam ediyor. Proje yöneticisi ve kurucusu Cafer Canşi, maddi durumu iyi olmayan Ağrı’nın Hamur ilçesine bağlı Yukarı Ağadeve Köyü’nde eğitim gören anaokulu öğrencileri için hayırsever vatandaşlar tarafından gönderilen başta bot, mont, bere ve kırtasiye malzemelerini minik öğrencilere verdi. Havalarında soğuduğu kentte 20 minik öğrenciye tek tek bot ve montları giydiren Canşi, miniklerin gönlünü fethetti.


‘2014 yılından bu yana 2 bin köy okuluna ulaştık’


Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Köy Okulları Yardım Projesi Kurucusu ve Yöneticisi Cafer Canşi, projeyi 2014 yılında Ağrı’da başlattıklarını söyledi. Bugüne kadar 2 bin köy okuluna yardımda bulunduklarını dile getiren Canşi, şu ifadeleri kullandı, “2014 yılında Köy Okulları Yardım Projesini kurduk. Önce Ağrı Köy Okulları Yardım Projesi olarak başladık. Daha sonra proje büyüyünce tüm Türkiye’ye yayıldı. Şu an 81 ilde faaliyet gösteriyoruz. 2014 yılından bu yana 2 bin köy okuluna ulaştık. Okullarda tadilatlar yapıyoruz, çocukların bot, mont ve kırtasiye ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Okullarda kütüphaneler yapıyoruz. Bugünde Ağrı Yukarı Ağadeve Köyü’ne geldik. Anasınıfında ki öğrencilere bot, mont, atkı ve bere getirdik.”


‘Yaklaşık 400 öğrenciye bot ve mont bulduk’


Hiç kimseden para almayı kabul etmediklerini ve sadece gönderilen ürünleri kargo ile adreslere ulaştırdıklarını bazen de kendilerinin dağıttığını kaydeden Canşi, şöyle konuştu, “Bize destek olan tüm destekçilerimize çok teşekkür ediyoruz. Onlar bize destek oldukça bizde köy okullarını gezmeye devam edeceğiz. Köy okullarının ihtiyaçlarını gidermeye devam edeceğiz. Birebir öğrencilere bu ürünleri dağıttığım zamana daha çok mutlu oluyorum ve onlarında ne kadar çok mutlu olduğunu gözlemliyorum. Şu anda Türkiye genelinde bot ve mont kampanyamız devam ediyor. Şu anda yaklaşık 400 öğrenciye bot ve mont bulduk. Destekçilerimiz bize destek oldukça inşallah kışı daha rahat geçireceğiz. Atkı ve bereleri örenler var, satın alıp gönderenler de var. Annelerimiz ördükleri ürünleri kargo ile bize gönderiyorlar. Bizde bunları köy okullarımıza ulaştırıyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazili öğrenciler İstanbul’un en güzel liselerini geziyor Sultangazi Belediyesi Eğitime Destek Akademisi (SEDA), LGS’ye hazırlanan öğrencilerini motive etmek için lise tanıtım gezileri düzenliyor. Gezilerle birlikte 8. sınıf öğrencileri İstanbul’un en önemli liselerini görme fırsatı buluyor. Öğrencileri lise ve üniversite sınavlarına ücretsiz olarak hazırlayan Sultangazi Belediyesi Eğitime Destek Akademisi (SEDA), verdiği kaliteli eğitimin yanı sıra düzenlediği programlarla da öğrencilerin motivasyonunu yüksek tutuyor. Lise sınavlarına hazırlanan 8. sınıf öğrencilerinin hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak adına İstanbul’un en başarılı liselerine gezi programları düzenleniyor. Bu sayede öğrenciler hayallerindeki liseleri yakından görme fırsatı bulurken, ders çalışmak için de motive oluyor. 8. sınıf öğrencilerine, Galatasaray, Kabataş, Vefa ve Şehremini Lisesi, Beşiktaş Anadolu Lisesi, Çapa Fen Lisesi, Mehmet Emin Saraç Anadolu İmam Hatip Lisesi, Suat Terimer Anadolu Lisesi, Hüseyin Bürge Havaalanı Meslek Lisesi gezdiriliyor. "Hedeflerine ulaşmak için gezi programı çok önemli" Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun, "Sultangazi Belediyesi Eğitime Destek Akademimiz verdiği eğitimle dikkatleri üzerine çekmeyi sürdürüyor. Öğrencileri sınava hazırlamak kadar önemli bir şey varsa o da onların motive olmasını sağlamak. Düzenlediğimiz gezi programlarımızla gençlerimizin hedeflerini belirlemesinde ve hedefine ulaşmak için daha çok çabalamasına yardımcı oluyoruz. Her şey gençlerimiz için" dedi.
Gaziantep Yılın ilk buğdayı GTB’de işlem gördü Hasat sezonunun ilk mahsul buğdayı Gaziantep Ticaret Borsası’nda (GTB) işlem gördü. Adana’nın Yumurtalık ilçesine bağlı Deveciuşağı kırsal mahallesinde hasadı yapıldıktan sonra Gaziantep’e getirilen 2024 yılının ilk ürün ekmeklik buğdayı kilogramı 10 lira 30 kuruştan alıcı buldu. Türkiye’de tarımsal üretimin bel kemiğini oluşturan buğdayda yeni sezonun ilk hasadı gerçekleştirildi. Adana’nın Yumurtalık ilçesine bağlı Deveciuşağı kırsal mahallesinde çiftçi Salih Güler tarafından yetiştirilen ve tüccar Erol Benli tarafından Gaziantep’e sevk edilen ilk mahsul ekmeklik buğday, GTB hububat-bakliyat satış salonlarında satışa sunuldu. GTB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Enver Çokay, Yönetim Kurulu Üyeleri Ali Alagöz ve Orhan Özdemir’in de hazır bulunduğu sabah seansı satışında Güneşoğlu Gıda Sanayi Ltd. Şti tarafından piyasaya sürülen ilk mahsul buğday Özmercan Un Fabrikası tarafından kilogramı 10 lira 30 kuruştan satın alındı. “Hasat sezonu hayırlı olsun” Yılın ilk mahsul buğdayının satışının gerçekleştirildiğini kaydeden GTB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, yaptığı konuşmada çiftçi Salih Güler’i ilk buğday hasadından dolayı tebrik ederek, yeni sezonun bereketli ve bol kazançlı geçmesi temennisinde bulundu. Mevsim şartları ve sıcaklıkların buğdayın oluşumu ve hasadı üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu belirten Akıncı, bu nedenle ilk buğday hasadının genellikle daha sıcak bir iklime sahip olan Adana’da gerçekleştirildiğini söyledi. Türkiye’nin bulunduğu coğrafi konumu ve iklim şartlarından dolayı tarımsal alanda büyük bir potansiyele sahip olduğunu aktaran Akıncı, stratejik öneme sahip olan buğdayın tarımsal üretimin bel kemiğini oluşturduğunu dile getirdi. Akıncı, Türkiye’de en fazla üretilen ve tüketilen tarım ürünlerinin başında gelen buğdayda bu sezon olumsuz bir durum yaşanmaması halinde geçen yılın rekoltesine yakın bir rekolte beklenildiğini sözlerine ekledi. GTB Yönetim Kurulu Üyesi Ali Alagöz de Gaziantep ve ilçelerinde sulu tarım yapılmayan kıraç alanlarda haziran ayının ilk haftasından itibaren, sulu tarım yapılan arazilerde ise haziran ayının 15’i veya 20’sinden sonra biçerdöverlerin buğday tarlalarına girmesini beklediklerini açıkladı. Sıcak bir kış yaşanmasına rağmen bahar yağmurlarının ekim alanlarına can suyu kattığına dikkat çeken Alagöz, olağanüstü bir durum olmaması halinde Gaziantep’te bu sene tarım arazilerinde verimli bir hasat beklediklerini ifade etti. Alagöz, konuşmasında ayrıca geçen yıl sezonun ilk buğdayının mayıs ayının 17’sinde bu sene ise 2’sinde piyasaya sürüldüğü bilgisini de paylaştı. Gaziantep’te son 5-6 yıldır ilk hasat buğdayın kendileri tarafından satışa sunulduğunu hatırlatan Güneşoğlu Gıda Sanayi Yetkilisi Ahmet Güneş ise yaptığı değerlendirmede Adana’da ilk mahsul buğdayın hasadının genellikle mayıs ayı ortalarında yapıldığını, bu sene hava şartlarından dolayı hasat takviminde birkaç haftalık bir öne gelmenin söz konusu olduğunu söyledi. Güneş, yılın ilk buğdayının 10 lira 30 kuruştan alıcı bulduğunu belirterek, bereketli bir sezon yaşanması temennisinde bulundu.
Çanakkale ÇOMÜ’lü öğrenciler, anaokullu miniklere hem hasarrufu hem geri dönüşümü anlattı Çanakkale Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencileri, sosyal sorumluluk dersi kapsamında anaokulunda eğitim gören miniklere hem çevre bilinci ve geri dönüşümü hem de tasarrufun önemini anlattıkları bir proje gerçekleştirdi. Çanakkale Zübeyde Hanım Anaokulu’ndaki miniklere geri dönüşümün önemini anlatan üniversiteliler, anaokulu öğrencisi miniklerle birlikte atık malzemelerden kumbaralar yaptı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Çanakkale Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Pazarlama ve Reklamcılık Bölümü Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencileri Selen Kunt, Emirhan Türkmen ve Yaşam Nil Erdal sosyal sorumluluk dersi kapsamında, Çanakkale Zübeyde Hanım Anaokulu’ndaki çocuklara yönelik "Küçük Birikimler" projesini hayata geçirdi. Çocukların erken yaşlarda çevre ve geri dönüşümün öneminin yanı sıra finansal bilinç ve sorumluluk duygusunu kazanmalarına odaklanan üniversiteliler, minik öğrencilerle atık kartonlardan kumbaralar yaptı. Zübeyde Hanım Anaokulu 5-6 yaş aralığındaki 25 öğrenci, kendi el işi saatlerinde hem eğlendi hem de atık kartonlardan kendi kumbaralarını yaptı. Yaptıkları kumbaraları boyayan öğrencilerden proje sözcüsü Selen Kunt, etkinliğin amacının, çocuklara para ve kaynak yönetimi konusunda temel beceriler kazandırmanın yanı sıra geri dönüş ve atıklar ile ilgili bilgi vermek olduğunu ifade etti. ÇOMÜ öğrencilerine hem çevreye hem de duyarlılıklarından dolayı teşekkür eden Çanakkale Zübeyde Hanım Anaokulu Müdürü Bircan Böyükmedar, "Çocukların erken yaşlarda para yönetimi konusunda sağlam temeller atmaları son derece önemli. Küçük Birikimler projesi, çocuklarımızın erken yaşlarda bu konuda bilinçlenmelerinin yanında bunu atık kartonlarla yapıyor olmaları ve atıkların üzerinde de durulması son derece değerliydi. Aynı zamanda, el işi saatlerinde kendi emeklerini görmek ve bunun karşılığında biriktirdikleri parayı kullanma fırsatıyla sorumluluk duygularını da güçlendirecektir" dedi. Sosyal sorumluluk projesi Halkla İlişkiler öğrencilerinden Emirhan Türkmen; minik öğrencilere, geri dönüşüm ve atıklarla ilgili bilgi verdi. Atıkların geri dönüşümü ve kumbaraların yapımının nasıl gerçekleştirileceğini anlatan üniversiteliler, minik öğrencilerle kumbaraları hazırladıktan sonra boyadı. Etkinlik sonunda minikler, proje sponsorlarından Juss meyve sularının ikram ettiği meyve suyu ve kek ile devam etti. El işi yapmanın keyfini yaşayan öğrenciler, farklı bir etkinlikle eğlenceli ve keyifli dakikalar yaşandı. Etkinlik sonrası proje sözcüsü Selen Kunt, Zübeyde Hanım Anaokulu Müdürü Bircan Böyükmedar ve Sınıf Öğretmeni Özlem Yücel’e teşekkür belgesi taktim etti.
Burdur Devrilen LNG yüklü çekicideki gaz, 13 saatlik çalışmayla tahliye edilebildi Burdur-Antalya kara yolunda gece saatlerinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu LNG yüklü çekici şarampole devrildi. Patlama tehlikesi nedeniyle çift yönlü trafiğe kapatılan yol, yaklaşık 13 saat süren kurtarma çalışmaları sonrasında tekrar trafiğe açıldı. Kaza, saat 00.15 sıralarında Burdur-Antalya kara yolunun 17’nci kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, İzmir Aliağa’dan yola çıkıp Burdur’dan Antalya istikametine seyir halinde olan Mustafa Irkıçatal (57) idaresindeki 07 DDL 41 plakalı LNG yüklü tanker, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole devrildi. Kaza nedeniyle sürücü yaralanırken delinen tankerde gaz sızıntısı oluştu. Çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezine yaptığı ihbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık, polis ve jandarma ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı sürücü ambulans ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken jandarma ve polis ekipleri Burdur-Antalya kara yolunu patlama riskine karşı çift taraflı trafiğe kapattı. Güvenlik önleminin ardından itfaiye ekipleri tarafından gaz tahliye işlemlerine başlandı. Sabah saatlerinde Antalya’dan gelen özel ekiplerin desteğiyle kaza yapan tankerde kalan LNG gazı başka bir tankere dolduruldu. Vinç yardımıyla tankerin çekiciye yüklenmesinin ardından yaklaşık 13 saatin ardından Burdur-Antalya kara yolu tekrar trafiğe açıldı. Meydana gelen kaza hakkında açıklamada bulunan Burdur İtfaiye Müdürü Mehmet Ali Ballak, "Gece saat 00.15 sıralarında LNG yüklü tanker İnsuyu mevkiinde kaza yapmış. Biz olay yerine geldiğimizde yoğun bir şekilde gaz sızıntısı vardı ve yol güvenliği sağlanamamıştı daha. Bizim ilk hedefimiz yol güvenliğini sağlamaktı. Çünkü sürekli hava akımının yön değiştirmesinden dolayı gaz yer değiştiriyordu. Yol güvenliğini sağladıktan sonra çöküntü gazlara ekiplerimiz müdahale etti. Sabah kadar sürdü bu müdahalemiz. Çünkü çok titiz bir çalışma yapmamız gerekiyordu. Amacımız gazın alev almaması, kıvılcım çıkarabilecek her türlü etkeni ortadan kaldırmaktı. Bunu başardık. Saat 10.30’a doğru gaz tahliye oldu. Çünkü gazın kendiliğinden tahliye olmasını bekliyorduk. Tankın zarar gören tarafının alt tarafta kalması bizim çalışmalarımız bu kadar uzun sürmesine neden oldu. Çünkü hiçbir şekilde o alanı kapatma imkanımız yoktu. Ortam güvenliğini sağlayarak gazın tahliyesi bitti. Şu anda vinç ve kurtarıcılar yardımıyla araçlar kaldırıldı. Burada büyük bir faciayı en ucuz bir şekilde atlattığımızı söylemek isterim" dedi. Vinç yardımıyla tankerin çekiciye yüklenmesi sonrasında yaklaşık 13 saatin ardından Burdur-Antalya kara yolu tekrar trafiğe açıldı.