GENEL - 14 Ocak 2021 Perşembe 16:51

Ağrı’da korona virüs aşısı yapılmaya başlandı

A
A
A
Ağrı’da korona virüs aşısı yapılmaya başlandı

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunca analizleri tamamlandıktan sonra "acil kullanım onayı" verilen CoronaVac aşısı, Ağrı’da sağlık çalışanlarına uygulanmaya başlandı.

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunca analizleri tamamlandıktan sonra "acil kullanım onayı" verilen CoronaVac aşısı, Ağrı’da sağlık çalışanlarına uygulanmaya başlandı.


Ağrı’ya gönderilen CoronaVac aşısı, sabah saatlerinde sağlık çalışanlarına uygulanmaya başlandı. Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesinde sabah saatlerinde başlayan aşılama da randevu alan sağlık çalışanları sırayla önceden belirlenen aşı uygulama odalarına gelerek aşı oldular.


CoronaVac aşısı hakkında açıklamalarda bulunan Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Op.Dr.Cengiz Kazdal, korona virüs aşısıyla beraber salgının daha fazla kontrol altına alınabileceğini söyleyerek, “Bütün arkadaşlarımızla beraber vatandaşlarımıza hizmet etmeye çalışıyoruz. Olabildiği kadar, imkânlarımızı genişleterek, hastanemizdeki yoğun bakım imkânlarını ve servis yataklarının bir kısmını pandemi için ayırarak planlamalarımızı bakanlığımızın bize önerdiği şekilde yaptık. Aşılamayla beraber pandemiyi daha fazla kontrol altına alabileceğimizi düşünüyoruz. Öncelik sağlık çalışanlarımıza tanındı aşılamada. İlimize gelen aşıları bugün itibari ile yapmaya başladık. Sağlık çalışanlarımız randevu aldıkları takdirde gelip rahatlıkla aşılarını olabiliyorlar. Bütün çalışanlarımızı ve daha sonrasında da sırası geldiği zaman bütün vatandaşlarımızı aşı olmaya davet ediyorum. İçleri rahat bir şekilde aşılarını yaptırabilirler. Gerekli önlemlerin hepsini alındığını, hastanemizde gerekli tedavilerin hepsinin yapılacağını bilmelerini istiyoruz” ifadelerine yer verdi.


Korona virüs aşısı için 12 poliklinik oluşturulduğunu ve günlük bin 100 tane randevu oluşturabileceklerini söyleyen Başhekim Op.Dr.Cengiz Kazdal, “12 tane aşı polikliniği oluşturduk. Yaklaşık dört hekim arkadaşımız ve altı hemşire arkadaşımız alanda olacak. Sayının yoğunluğuna göre pandemi kurallarını engellemeyecek şekilde arttırabileceğimizi düşünüyoruz. Günlük 16 saat boyunca bin 100 hastaya kadar randevu oluşturabileceğiz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.