EKONOMİ - 20 Haziran 2020 Cumartesi 09:44

Rusya’nın korona ve antibiyotik sarımsağı Aksaray’dan

A
A
A
Rusya’nın korona ve antibiyotik sarımsağı Aksaray’dan

Türkiye’nin tek organik sertifikalı sarımsak üretim yeri olan Aksaray’da üretilen ve yüksek aroma ile yüksek besin minerallerine sahip sarımsaklar korona virüse karşı tedavi ve antibiyotik ilaçlarda kullanılmak üzere Rusya’ya gönderiliyor.

Türkiye’nin tek organik sertifikalı sarımsak üretim yeri olan Aksaray’da üretilen ve yüksek aroma ile yüksek besin minerallerine sahip sarımsaklar korona virüse karşı tedavi ve antibiyotik ilaçlarda kullanılmak üzere Rusya’ya gönderiliyor.


Korona virüse karşı koruyucu tedavi ve önlem amaçlı kullanmak, ilaç fabrikalarında ise antibiyotik ilaçlarında kullanmak üzere sarımsak arayışına giren Rusya, sarımsak ihtiyacını Türkiye’nin tek organik sertifikalı üretim yeri olan Aksaray’dan ithal ediyor. Türkiye’de birçok ilde sarımsak üzerinde laboratuvar ve analiz çalışması yapan Rusya, 2017 yılında Türkiye’nin birçok ilinden aldığı sarımsak numunelerini laboratuvarda inceleyerek analizler yaptı. Yapılan analizlerde Aksaray’ın merkeze bağlı Acıpınar köyünde Aydın Öngün tarafından üretilen sarımsak numunesinin değerlerinin, aromasının ve besin değerinin çok yüksek çıkması üzerine 3 yıldır ülkenin sarımsak ihtiyacını Aksaray karşılıyor. Korona virüs salgınının ardından araştırmalarını ve incelemelerini yenileyen Rusya yine besin ve aroma değeri en yüksek çıkan Acıpınar sarımsağını almakta karar kılarken, bu kez sarımsağı sadece antibiyotik ilaçlarda kullanmak için değil, korona virüse karşı tedavi ve önlem amaçlı kullanmak içinde ithal ediyor. Bu yıl yaklaşık 150 ton sarımsağın ihraç edileceği Rusya’nın dışında Dublin, İran, Çek Cumhuriyeti ve Gürcistan’a da ihraç edilecek.



“Rusya Aksaray sarımsağını antibiyotik ilaçlarında kullanıyor”


Bir takım araştırma ve çalışmalara göre sarımsağın korona virüse karşı etkili olduğunu ve Almanya’da doçent ve profesörlerin bununla ilgili makaleler yayınladığını belirten sarımsak üreticisi Aydın Öngün’ün oğlu Uğur Öngün, “Ülkemiz son zamanlarda zor şartlardan geçiyor. Bir takım çalışmalara göre sarımsağın korana virüse karşı vücuda bağışıklık kazanıldığı söyleniyor. Bunu tabi Almanya’da birkaç doçent ve profesör doktorun yazdığı makaleler de var. Sarımsağın normalde endüstriyel olarak birçok kullanıldığı bölümler var, özellikle petrol ve gaz. Kokmaması için kullanılıyor Rusya’da. Bununla ilgili de talepler vardı bize. Ama fiyatları düşük olduğu ve bizim ürünlerimizin değerleri yüksek olduğu için antibiyotik firmasına öncelik verdik. Antibiyotik firmasında bunu özellikle antibiyotiğe kullanılıyor, ilaçlarda kullanılıyor. Çünkü vücut bağışıklık kazandığı için, yani virüse karşı savaştığı için ve biliyorsunuz sarımsağı Hollanda’da küçük dişlerini soyup günlük ya da her üç güne bir yutuluyor. Koku kesinlikle yapmıyor. Ama dediğim gibi içindeki besin değerleri ile alakalı” dedi.



“Keskin aroması ve zengin besin içeriğiyle rağbet görüyor”


Aksaray’dan giden sarımsakların Rusya’da laboratuvarda incelendiğini dile getiren Uğur Öngün, “Bu sarımsaklar Rusya’ya gittiği zaman laboratuvara giriyor ve inceleniyor. Özellikle tarım bakanlığı bunu inceliyor. Bize içindeki değerlendir bahsettiler. Bize verdikleri laboratuvar sonuçları vardı. Ben orada gördüm antibiyotik firmasında sarımsağın ne kadar önemli olduğunu. Ben inanıyorum ki insanların ilaç yerine sarımsağı tüketmeleri bence daha mantıklı. Aksaray ürünleri ve bu cins sarımsaklar genelde çok rağbet gördüğü için yurt dışında, özellikle keskin aroması ve içindeki besini ile çok rağbet görüyor. Biz de bu rağbete göre bunu devam ettirmeye çalışıyoruz. Bunun içinde ARGE çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.



"Rusya’ya antibiyotik sarımsak ihracatı 3 yıl önce başladı”


Rusya’ya sarımsak ihracatının 3 yıl önce başladığını ve Türkiye’nin birçok ilinden numuneler alındığını belirten Öngün, “Aslında 3 yıl öncesinde bizim ihracatımız başladı ve Türkiye’nin belirli yerlerinden belirli sarımsak numuneleri alındı. Bizim Aksaray sarımsağının numune değerleri volkanik bölge olduğu için çok yüksek çıktı. Bunun içinde Rusya’da bir antibiyotik firmasıyla 2017 yılında anlaşıldı. İlk olarak Türkiye’den 2017 yılında Rusya’ya ilk sarımsak ihracatını gerçekleştirdik. Rusya bu sarımsakları antibiyotik firmasında kullanıyor. Bu yıl ki normalde Aydın Öngün’ün hedefi 150 ton ile 200 ton arasında. Şu anda kontratlar 200 ton üzerinde ama korona virüsten dolayı maalesef kota var ve bunu aşmaya çalışıyoruz. Onun dışında Dublin, İrlanda’da büyük bir teklifimiz var. Çek Cumhuriyeti ve Gürcistan. Ama öncelik olarak Rusya. Çünkü antibiyotik firması bizim için önemli bir firma” diye konuştu.



Türkiye’nin tek organik sertifikalı sarımsak üretim tarlası


Organik üretimin son derece önemli olduğuna vurgu yapan Öngün, “Üretilen sarımsaklarımız organik, tam organik sertifikalı. Türkiye’de sarımsak organik olarak, tam anlamıyla organik olarak Aksaray’da üretiliyor. Sadece Aksaray’da üretimi var. Bu sarımsağı üreten çiftçimizde Aydın Öngün. Kendisi ortalama yılda 150 ve 200 ton arası organik sarımsak üretimi yapıyor. Kendisi bu yaptığı üretimi başta Rusya olmak üzere Dublin, İrlanda, çek Cumhuriyeti ve Gürcistan olmak üzere bu yılki siparişleri, bu ülkelere gönderiyor. Ülkemize yaptığımız ihracatlardan bir katkı sağlamışsak ne mutlu bize. İhracata daha çok önem verip Türkiye’ye döviz getirisini daha yüksek rakamlara çıkartmayı hedefliyoruz. Ama inşallah bu yıl ki ihracatlarımızdan sonra, korona virüsten sonra daha da yüksek bir ihracata ulaşacağımızı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.



“Aksaray’daki hayvancılık toprağın organik oranını yükseltiyor”


Ziraat Mühendisi Emrah Karaaslan ise, Aksaray topraklarının hayvancılığın gelişmiş ve yoğunlukla yapılmasından dolayı toprakların doğal gübrelenme oranının yüksek olduğunu belirterek, bu oranla birlikte oluşan toprak organikliğinin ürünlere de yansıdığını ifade etti. Ziraat Mühendisi Karaaslan, “Özellikle toprağımızın alüvyal yapıda olması zengin içeriği ekilen bitkilerde etkisini gösteriyor. Aksaray hayvancılık bölgesi olduğu için topraklarımızın organik maddesi, yani hayvan gübresi oranı çok yüksek. Bu hayvan gübresinin kullanılması nedeniyle de bu direk besinlere, yani ekilmiş olan ürünlere yansıyor kalitesi. Aksaray’da yetişen sarımsaklarımızın kalitesi, topraklarımızın yapısı, zenginliği itibari ile dünyada bir numara diyebiliriz yani” dedi.



“Aksaray sarımsak üretiminde Türkiye üçüncüsü”


Ziraat Odası Başkanı Emin Koçak ise, “Şu anda sarımsak üretimi ve kalitesinde Türkiye üçüncüsüyüz. Türkiye’de tüm marketlerde, sucukçuların birçoğu Aksaray sarımsağını kullanıyor. 15 bin dekar alanda yaklaşık 20 bin tona yakın sarımsak üretiyoruz. Bu da Aksaray ve ülkemiz için çok iyi bir rakam. Şu anda da Türkiye üçüncüyüz. Ürettiğimiz sarımsak da tamamen katkısız ve organik sarımsak. Organik sertifikası olan bir sarımsak. Türkiye’de organik sertifikalı olan yer tek Aksaray” şeklinde konuştu.


Sarımsak üretiminde Aksaray’ın Türkiye üçüncüsü olduğuna değinen Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav, “Aksaray’ın sarımsak üretimi ile Türkiye’de 3. sırada. 15 bin ton alanda yaklaşık 20 bin ton sarımsak üretimi yapıyoruz. İnşallah pandemi sürecinde de tarımsal üretimimiz devam ediyor. Sarımsak hasatlarımız sorunsuz bir şekilde devam ediyor. rekolte de geçen seneye göre yüzde 30 artış var. İnşallah bu şekilde devam edecek” diye konuştu.



“Çiftçilerimizin emeklerine sağlık”


Sarımsak tarlalarında tarım ve hayvancılık heyeti ile birlikte incelemelerde bulunan Aksaray Belediye Başkanı Evren Dinçer, “Tarım şehri Aksaray’ımız da bugünde sarımsak hasadında çiftçilerimizle beraberiz. Aksaray’ımız sarımsak üretiminde Türkiye’de 3. sırada yer alıyor, rekolte açısından. Bu yılda öngörümüz inşallah 15 bin dekar alanda 20 bin tona yakın sarımsak rekoltesini hedefliyoruz. İnşallah bereketli olması dileğiyle, çiftçilerimizin emeklerine sağlık. Ülkemizin sarımsak ihtiyacını karşılamanın da mutluluğu içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.


Rusya’ya gönderilen sarımsak üretim merkezinin sahibi Aydın Öngün de, “Sarımsak ekiyoruz, üretiyoruz. Yurt dışına ihracatını yapıyoruz. Organik sarımsak olarak üretip yurt dışına yapıyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uluslararası Turan Film Festivali ödülleri sahiplerini buldu Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yunus Emre Salonu’nda gerçekleştirildi. Türkiye’nin yanı sıra 77 ülkeden bin 57 başvurunun yapıldığı ‘Kızılelma’ temalı festivalde; ülkemizden 158, Azerbaycan’dan 47, Kırgızistan’dan 31, Kazakistan’dan 21, Özbekistan’dan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film yarıştı. Ege Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) ve Sinema Genel Müdürlüğü katkılarıyla düzenlenen “Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Türk Dünyası sinemasının tüm paydaşlarını bir araya getirdi. Törene, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, EÜ üst yönetimi, yurt içinden ve dışından sanatçılar, yönetmenler, senaristler, akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı. Fotoğraf ve resim sergileri törene renk kattı Ödül töreni öncesi Atatürk Kültür Merkezi Fuaye Alanında; Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının “Sessiz Tanıklar Türk Boylarına Yolculuk” sergisi ile TÜRKSOY’un “Türk Dünyası Resim Sergisi” ve “Türk Dünyası Kültür Başkentleri Fotoğraf Sergisi” sanatseverle buluştu. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Sanatsal faaliyetler üretmek, sanatın gelişimine katkı sağlamak, sanatı ve sanatçıyı sanatseverlerle bir araya getirmek, tam akredite öğrenci odaklı araştırma üniversitemizin toplumsal görevleri arasındadır. Bu bilinçten hareketle Türk dünyasının ortak değerlerini ve kültürel bağlarını vurgulayarak, bu bağların güçlenmesine katkıda bulunmak, Türk devletleri ve topluluklarının kültürel çeşitliliğine ve zenginliğine katkıda bulunmak hedefiyle yola çıktığımız bu önemli organizasyonun henüz fikir aşamasında iş birliği talebinde bulunduğumuz bütün çevreler tarafından heyecanla karşılanarak sağlanan desteklerle bugünlere gelmesi sağlanmıştır” diye konuştu. “Festivalimizin geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” Bu tür bir festivale ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Budak, “Uluslararası Turan Film Festivali, uzun süren hazırlık aşamasının ardından iki gündür Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. Festival kapsamında uluslararası film yarışması, 3 Söyleşi, 2 Fotoğraf Sergisi, 7 Gösterim Seçkisi, 1 Resim Sergisi, 1 Konser, 1 Dans Gösterisi gerçekleştirildi. Festivale 77 ülkeden bin 55 başvuru yapıldı. Türkiye’den 158 Film, Azerbaycan 47 Film, Kırgızistan 31, Kazakistan 21, Özbekistan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film katılım gösterdi. Yapılan tüm başvurular alanlarında duayen jüri üyelerinden oluşan seçili kurullar tarafından incelendikten sonra dereceye girenleri belirlendi. Bugünkü ödül töreninde dereceye giren filmlere verilecek ödüllerin yanı sıra Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Sinema Sanatına Katkı Ödülü, İnsani Değerlere Katkı Ödülü gibi 13 ayrı kategoride özel ödüller de verilecek. Ödül alacak olan sanatçılarımızı şimdiden tebrik ediyorum. Ayrıca bu büyük organizasyonda bizlerle birlikte olan ve büyük desteklerini gördüğümüz Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğüne, TÜRKSOY’a, çok kıymetli sergilerini bizlere açan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığına ve festivalimize destek veren gerek ülkemizdeki gerekse Türk Dünyasındaki değerli kurumlarına şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Festivalimizin ileriki yıllarda da Türk Dünyasında genişleyerek geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” dedi. “Türk dünyasının zenginliğini arşivlerle ortaya koyuyoruz” Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, “Bu etkinliğin, kültürün birleştiriciliği adına çok önemli bir program olduğunu ifade etmek istiyorum. Türk kültürü ve sanatının paylaşımı ve gelişimi adına düzenlenen bu festival son derece anlamlıdır. Bu programın bir paydaşı olarak Türk dünyasının zenginliğini çeşitli arşiv belgeleriyle ortaya koymaktan son derece bahtiyarız. Türkiye olarak dünyanın en büyük arşivlerine sahip olduğumuzu bilmenizi isterim. Festivalimize ev sahipliği yapan Ege Üniversitesine ve Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a, hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, “Sinema ortak kültür mirasımızı gelecek nesillere taşıma noktasında en önemli araçlardan biridir. Bu etkinlik, Türk sinemasının çeşitliliğini yansıtmasının yanı sıra birliğimizi ve kardeşliğimizi bir kez daha tüm dünyaya gösterme fırsatı verdi. Festivalin gerçekleşmesine katkı sunan kurumlarımıza teşekkür ediyor, yarışan tüm sanatçılarımızı tebrik ediyorum” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ise, “Sinema, dertli insanın işidir. Sinema yapan insan derdini paylaşmak, yarasını göstermek ister. Filmini çektikten sonra da dertleşmek ister. Bu bakımdan festivaller de sinemacıların dertleştikleri yerlerdir. Özellikle uluslararası festivaller bizim için çok önemli. Turan Film Festivali de ilk yılından büyük bir başlangıç yaptı. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi. Ödüller sahiplerini buldu Turan Film Festivali kapsamında ilk olarak prestij ödülleri verildi. İnsani Değerlere Katkı Ödülü Yönetmen Derviş Zaim ile Gönül Dağı dizi yapımcısı Ferhat Eşsiz’e, Kültürel Çeşitliliğe Katkı Ödülü TRT AVAZ kurumu adına TRT İzmir Bölge Müdürü Mevlüt Şahbaz’a, İnsan Haklarına Katkı Ödülü Karabağ-Azerbaycan Göç ve Mülteciler Bakanlığı Bakan Müşaviri Nesimi Nerimanov’a Toplumsal Duyarlılık Ödülü Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven’e verildi. Sinema Sanatına Katkı Ödülünü sırasıyla; Azerbaycan Sinema Ajansı, Kazakfilm, Kırgız Cumhuriyeti Kültür, Bilgi, Spor ve Gençlik Politikaları Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü adına Talant Osmanov, Özbekistan Kültür Bakanlığı Sinematografi Ajans Uluslararası İlişkiler Daire Koordinatörü Gofurjon Musaev, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ve Oğuzhan Türkmen Film Stüdyosu adına Salisalih Bayramov aldı. Ege Üniversitesi 2024 Yılı Vefa Özel Ödülünü Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Fecir Alptekin ve TRT Belgesel Kanal Koordinatörlüğü adına Koordinatör Ahmet Canbaz alırken, Genç Yetenek Ödülü Ruslan İbrahimli’ye, Teknoloji ve Sinema İlişkisi Ödülü 1453 Filmi ile Hamit Keleş’e, Medya Özel Ödülü Anadolu Ajansı adına İzmir Bölge Müdürü Ahmet Caner Baysal’a, Kültürel Hafıza Ödülü Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Daire Başkanı Dr. Yasin Yıldız’a, Kültürel Miras Ödülü Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal’a, TÜRKSOY Özel Ödülü ise Rejisör Alovov’a verildi. Festivalde yarışan filmlerde ise; Azerbaycan birinciliğini “Voice” filmi ile Zamin Mammadov, Kazakistan birinciliğini “Lullaby” filmi ile Dilshat Rakhmatullin, Kırgızistan birinciliğini “Hope” filmi ile Saule Mukanbetova, Özbekistan birinciliğini “Taste of Grapes” filmi ile Dmitriy Lebedev, Türkiye birinciliğini “Tradition” filmi ile Ali Rıza Bayazıt, Türkmenistan birinciliğini “Ümit” filmi ile İskender Muhammet Annamuhammedov, Uluslararası kategori birinciliğini ise “Goli’s Greatest Adventure/Iran” filmi ile Elika Mehranpoor aldı. Yöresel danslar ve şarkılar katılımcıları coşturdu Ödüllerin verilmesinin ardından festivale destek veren kurum ve sponsorların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Ekin Dans Topluluğunun “Zeybek Gösterisi”, Azerbaycan Sema Halk Dansları Topluluğunun “Azerbaycan Halk Müziğinden Potpuri”, “Göçebeler Kırgız Halk Dansı”, Kazakistan “Süyünbay Sazı” Folklor Topluluğu Dansçıları, Özbekistan Namangan Filartmonisi Müzik ve Dans Sanatçıları sahne aldı. Daha sonra tüm ülkelerin sanatçıları sahneye çıkarak Rektör Prof. Dr. Necdet Budak eşliğinde “Anayurdum” parçasını seslendirdiler. Festival tanıtım filminin de gösterildiği törenin sonunda, ödül alanlar, jüri ve katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi.