ASAYİŞ - 23 Nisan 2021 Cuma 00:07

“Durmayı sevmiyorum” demişti, aşırı hızla kaza yaparak yaralandı

A
A
A
“Durmayı sevmiyorum” demişti, aşırı hızla kaza yaparak yaralandı

Aksaray’da geçtiğimiz yıl polisin dur ihtarına uymayarak kaçan, bir süre yaşanan kovalamaca sonucu yakalanan ve “Neden kaçtınız” sorusuna, “Durmayı sevmiyorum” diye yanıt veren genç sürücü, aşırı hız nedeniyle geçirdiği trafik kazasında yaralandı.

Aksaray’da geçtiğimiz yıl polisin dur ihtarına uymayarak kaçan, bir süre yaşanan kovalamaca sonucu yakalanan ve “Neden kaçtınız” sorusuna, “Durmayı sevmiyorum” diye yanıt veren genç sürücü, aşırı hız nedeniyle geçirdiği trafik kazasında yaralandı.



Kaza, Aksaray Nevşehir Karayolu Nakkaş Kavşağında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Aksaray’dan Nevşehir istikametine seyreden Sezer A. (20) idaresindeki 68 AS 449 plakalı otomobil, sürücüsünün aşırı hız nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refüje çarpıp takla attı. Otomobilin hurdaya döndüğü kazada sürücü yaralanırken, diğer sürücülerin haber vermesi üzerine olay yerine polis ve ambulans sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen 112 Acil Yardım ekipleri yaralı sürücüye ilk müdahaleyi olay yerinde yaptıktan sonra Aksaray Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırdı. Burada tedavi altına alınan sürücünün durumunun iyi olduğu öğrenildi.



Kaza yerinde bir miktar uyuşturucu ele geçirildi


Olay yerinde inceleme yapan polis ekipleri kaza yerine yakın bir yerde bir miktar uyuşturucu madde ele geçirdi. Olay yerine gelen İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele (NSM) Şubesi ekipleri yaptıkları incelemede maddenin yeni düştüğünü veya atıldığını tespit etti. Bunun üzerine Olay Yeri İnceleme Şubesi ekipleri kaza yerinde geniş çaplı inceleme ve araştırma yaptı. Yapılan incelemelerin ardından bulunan uyuşturucu maddeye el konulurken, olayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde soruşturma başlatıldı.



Polisten kaçıp yakalanınca, “Durmayı sevmiyorum” demişti


Geçtiğimiz yıl 20 Aralık 2020 tarihinde Aksaray Emniyet Müdürlüğü ekipleri korona virüs tedbirleri çerçevesinde uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması kapsamında yaptığı denetimde Sezer A. yönetimindeki 68 AS 449 plakalı otomobile dur ihtarında bulunulmuş, sürücünün ihtara uymaması sonucu polis ve sürücü arasında kovalamaca yaşanmıştı. Yaklaşık 45 dakika süren kovalamaca sonucu polis ekipleri otomobili durdurmayı başardı. Yakalanan araç sürücüsü Sezer A. ve yanında bulunun arkadaşı etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Şüpheliler, sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Aksaray Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine götürüldü. Sağlık kontrolünden geçirildikten sonra hastaneden çıkarılan şüphelilerden otomobil sürücüsü Sezer A. gazetecilerin "Neden kaçtınız" sorusuna "Durmayı sevmiyoruz" cevabını vermişti.


Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Debisi yükselen derede mahsur kalan aracı iterek kurtardılar Debisi yükselen derede mahsur kalan aracı olaya denk gelen doğa severler kurtardı. Çoğu AFAD ve Kızılay gönüllüsü olan ekip üyeleri, hızla olaya müdahale ederek dereye girip aracı kurtardı. Tokat Doğadaki Gezginler grubu üyeleri, Bozatalan eski köyü yakınlarında gerçekleştirdikleri haftalık yürüyüşlerinin ardından, kente dönmek için araçlarına bindi. Bu sırada grup üyeleri yağışlar nedeniyle debisi yükselen Gürün Deresi’nde mahsur kalmış bir otomobili gördü. Çoğu AFAD ve Kızılay gönüllüsü olan ekip üyeleri, olaya hemen müdahale etti. Dereye giren gönüllüler, otomobili sular altından iterek çıkararak yola devam etmesini sağladı. Bu anlar, cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Grup üyeleri, doğal güzellikleri keşfetmek ve çevreye duyarlı bir şekilde hareket etmek amacıyla düzenledikleri etkinliklerin yanı sıra, topluma faydalı olacak her türlü yardım ve müdahalede bulunmaya da devam edeceklerini vurguladı. “Dere içerisine girerek aracı kurtardık” Tokat doğadaki gezginler grubu üyelerinden Sabri Dikici, “Doğadaki gezginler Tokat ekibi olarak bu hafta ki yürüyüşümüzü Bozatalan eski köy arasındaki bölgede gerçekleştirdik. Yürüyüşümüz bittikten sonra dönüşe geçtiğimizde bir aracın Gürün Deresinin içerisinde gömülmüş olduğunu fark ettik. Ekibimizdeki birçok arkadaşımız zaten AFAD ve Kızılay gönüllüsüdür. Böyle bir olayla da karşılaşınca hemen aracımızı durdurup olaya müdahale ettik. Arkadaşlarımız dere içerisine girerek aracı dere içerisinden çıkarttılar ve araç yoluna devam etti” dedi.
Sivas Evli çift Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda madalya hedefliyor Sivas’ta yaşayan Bora ve Gül Taştan çifti, 15-19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan Kick Boks Dünya Kupası’nda derece almak için ter döküyor. Sivas’ta yaşayan Buğra ve Gül Taştan çifti streslerini atmak için arkadaşlarının tavsiyesi üzerine yaklaşık 2 yıl önce kick boks yapmaya başladı. Araştırmaları sonucu Muaythai ve Kick Boks Antrenörü Ekrem Aris ile tanışan çift hem spor yapıyor hem de günün stresini atıyor. Stres ve enerjilerini salonda atan çift evde ise hiç tartışmıyor. Birçok kişinin ‘Bu yaştan sonra bu spor yapılır mı?’ gibi olumsuz yorumlarına kulak asmayan çift, 2 yıldır yaptıkları sporun ardından Dünya kupası için yaklaşık 3 aydır antrenman yapıyor. Evli çift 15-19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan Kick Boks Dünya Kupası’ndan madalyayla dönmek istiyor. “Dünya Kupası’na katılacağız” Buğra Taştan, eş olarak birlikte Dünya Kupası’na katılacaklarını ifade ederek, “Bir fiziksel aktivitemiz olsun istedik. Hem fitness olsun hem kardiyovasküler olsun. Bir kaç arkadaşımızın tavsiyesiyle Ekrem hocamızı bulduk. Onunla beraber Karı koca bu spora başladık. 15- 19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da yapılacak olan Kick Boks Dünya Kupası’na katılacağız. Aşağı yukarı iki senedir bu iş için çalışıyoruz. İnşallah başarılı oluruz” dedi. Olumsuz yorumlara aldırış etmediler Kendilerine karşı olumsuz yorumlara aldırış etmeden Kick boks yapmaya devam ettiklerini belirten Gül Taştan, “Sivas’ta çok hareket alan olmadığı için böyle bir yer arayışındaydık, daha önceden bir çok sporu yaptık. Kick Boks‘u denemek istedik. Daha sonrasında aşık olduk, şuan da bırakamıyoruz. Aslında biz bu işe tamamen spor amaçlı başladık ve oldukça ilerledik. 15 Mayıs’ta Dünya Kupası’na katılacağız. Ekrem hocamızın sayesinde bu işte oldukça ilerledik. Keyifli ve çok heyecanlı. Bu sporu yaptığımızı çok kimseye anlatmıyoruz. Çünkü zaman zaman hevesimizi kıranlar da oluyor, ‘Bu yaştan sonra yapılır mı, işte ne işiniz var’ gibi olumsuz yorum yapanlar da oluyor. Ama biz onlara kulağımızı kapatıyoruz ve devam ediyoruz. Gerçekten Ekrem Aris hocamız bu konuda duayen isimlerden ve burada çocukların kötü alışkanlıklar edinmemeleri, spor yapmaları gerçekten çok önemli” diye konuştu. Ekrem Aris: “İlk defa eş olarak müsabakaya götüreceğiz” Muaythai ve Kick Boks Antrenörü Ekrem Aris ise ilk defa bir çift ile şampiyonaya hazırlandıklarını belirterek, “Kickboks Federasyonu 2024 yılı faaliyet programında yer alan kick boks Word Cump yani Dünya Kupası İstanbul’da 15 ve 19 Mayıs tarihleri arası Tüyap‘ta yapılacak. Şu an Buğra bey ve eşi bu müsabakaya üç aydır hazırlanıyor ama kendileri iki senedir çalışıyorlar. Veteranlarda katılacaklar ama ikisinin de derece yapacaklarından çok eminiz. İlk defa böyle bir eş olarak müsabakaya götüreceğiz. İnşallah orada da ülkemizi en iyi bir şekilde temsil ederler” şeklinde konuştu.
Ankara Bakan Tekin: "Afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara’da gerçekleştirilen "Dayanıklı Sınıflar Hareketi Projesi" açılışına katıldı. Açılışta konuşan Tekin, "Afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti. İçinde yaşadığımız çağda çok farklı afet türlerinin varlığına inanıyorum. Fitne, fesat ve fıskın yayıldığı bir dönemde eğitimcilerin bu afetin önüne geçerek, önlerinde olabileceğine inanıyorum" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde gerçekleştirilen Dayanıklı Sınıflar Hareketi Projesi açılışına katıldı. Açılışta konuşan Bakan Tekin, bütün paydaşların fiili dualarla yanlarında olmalarını beklediklerini söyleyerek, "Dışarıdan konuşarak, dışarıdan eleştirerek değil yaptığımız işlerde, attığımız adımlarda ‘fikrim var, katkı vermek istiyorum’ diye herkesi bir kez daha bu vesileyle birlikte hareket etmeye davet etmek isterim" diye konuştu. "İçinde yaşadığımız çağ tahmin edemediğimiz, öngöremediğimiz çok sayıda genel ifadesiyle afet diye tanımlanabilecek problemleri karşı karşıya bırakıyor bizi" diyen Bakan Tekin, "Afet tanımı da değişti doğal olarak. Bundan yıllar önce, on yıllar önce kullandığımız, afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti. İçinde yaşadığımız çağda çok farklı afet türlerinin varlığına inanıyorum. Fitne, fesat ve fıskın yayıldığı bir dönemde eğitimcilerin bu afetin önüne geçerek, önlerinde olabileceğine inanıyorum" ifadesini kullandı. Bakan Tekin, konuşmasının ardından salonda hazır bulunan öğretmenlerden Ramazan Demirbaş, Şeyma Deniz Aydoğan ve Ahmet Bayraktar’ın doğum gününü kutladı ve kendilerine düşüncülerini yazdığı bir mektup hediye etti.
Eskişehir Yeşil dünya hedefinde yenilenebilir enerjinin kritik rolü ve EPDK engeli Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şubesi Başkan Yardımcısı Özgür Tekgöz, yenilenebilir enerji yatırımlarının Türkiye’deki mevcut durumunu değerlendirerek Eskişehir’deki kapasite sorununa dikkat çekti. Konuyla ilgili açıklama yapan TÜGİAD Eskişehir Şubesi Başkan Yardımcısı Özgür Tekgöz, "Gelecek nesillere sorumluluğumuz olan yeşil dünya hedefi için artan enerji talebinin karşılanmasında yenilenebilir enerji üretimi kritik bir rol oynamaktadır. Ülkemizdeki sanayicilerimiz, artan enerji fiyatları ve 2022 yılının şubat ayında açıklanan KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, yüzde 30 oranında vergi indirimi ve 6 yıl boyunca sigorta prim desteği gibi avantajların sağlandığı 4’üncü Bölge Destekleri sonrası Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımlarına olan ilgilerini arttırdı. Türkiye’deki kurulu GES gücü 1 Mayıs 2024 itibarıyla 13 bin 608 GW olarak açıklandı" dedi. "Sürdürülebilirlik için yeşil mutabakat zorunluluk değil fırsattır" 2023 yılı ortasında sanayicilerin Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat Uyum sürecinde Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ile tanıştıklarını ifade eden Tekgöz, "Bu mekanizma ile çevresel sürdürülebilirlik için karbon ayak izlerini içselleştirerek, uluslararası ticaretin iklim dostu bir perspektifle yönetilmesi hedeflendi. Sanayicilerimiz, GES yatırımları ile bu zorunluluğu fırsata çevirmeyi planlamaya başladılar. Sanayicilerimiz, yatırımlar sayesinde çatılarda GES kurulumlarını artırırken, trafo kapasiteleri nedeniyle 2023 yılının temmuz ayında EPDK tarafından başvurular durduruldu. Başvurular ancak 2024 yılının şubat ayında açıldı. Bu uzun süre ve sektördeki belirsizlik, sanayicilerin ve EPC firmalarının iştahını kaçırdı. EPDK, başvuruları 6 ay beklettikten sonra başvuru için sadece 21 gün süre vererek yatırımcılara bir zorluk daha çıkardı. İlgili kapasite sınırlamaları, en az 1 MW tüketime sahip olup 2 MWp gücün üstünde üretim santrali kurmak isteyenler için geçerli olsa da, bu güç ve altında başvurularda da trafo kapasitesi maalesef her zaman yeterli olamıyor. Öz tüketim mantığı ile kurulan bu santraller enerjiyi yerinde üretip tüketir iken şebekeye yük oluşturmamakta, aksine şebekenin yükünü hafifletmektedir. Ülkemizde yetmeyen kapasiteler nedeniyle sektörde kısmi olarak ’çantacı’ tabir edilen kişilerin ortaya çıkması ve bürokrasi engeli de sektörün cazibesini yitirmesine yol açmaktadır" şeklinde konuştu. "Açıklanan kapasiteler Eskişehir’in sanayi şehri olma yarışında engel" Öte yandan, 25 Ocak 2024’te Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın yaptığı bir konuşmada ilerleyen süreçte 7.5 GW ek kapasite açıklanacağını duyurmasına da değinen Özgür Tekgöz, konuşmasına şöyle devam etti: "Akabinde, 8 Şubat 2024 TEİAŞ duyurusuna göre, ülke genelinde yenilenebilir enerji için ilk etap olarak 3.75 GW kapasite açıklandı. Bu kapasiteden Organize Sanayi Bölgesi (OSB) dahil Eskişehir için toplam 38 MW, Eskişehir OSB için sadece 15 MW kapasite açıklandı. Şehrimiz için verilen bu kapasite yetersiz kaldı. 30 Nisan 2024 tarihinde açıklanan rapora göre, Eskişehir OSB için kapasite tükendi bile. Enerji maliyetlerini ve karbon ayak izini azaltacak projelere engel olan bu yetersiz kapasiteler, ülkemizin ve şehrimizin rekabet gücünü negatif etkileyecektir. Ülke genelinde yetersiz olan bu kapasitelerin şehrimizde de yetersiz olduğu nettir. Şehrin vekilleri, sanayi odaları ve STK’lar tarafından ek kapasite talebi veya 2’nci etap kapasite açıklamasında daha yüksek güçte kapasite talebi ile şehrin sanayicilerinin hakkının aranması gerekmektedir."