EKONOMİ - 25 Ağustos 2019 Pazar 10:57

Aksaray’ın Oscar kalite ödüllü goji berry’si dünyaya ihraç ediliyor

A
A
A
Aksaray’ın Oscar kalite ödüllü goji berry’si dünyaya ihraç ediliyor

Aksaray’ın Hasan Dağı eteklerinde yetiştirilen ve faydası saymakla bitmeyen 2017 Oscar kalite ödüllü goji berry, Aksaray’dan tüm dünyaya ihraç ediliyor.

Aksaray’ın Hasan Dağı eteklerinde yetiştirilen ve faydası saymakla bitmeyen 2017 Oscar kalite ödüllü goji berry, Aksaray’dan tüm dünyaya ihraç ediliyor. Ana vatanı Tibet olan ve Türkiye’de "kurt üzümü" olarak bilinen goji berry’nin çiçeğinden dallarına kadar her şeyi çeşitli gıda maddesi olarak tüketiliyor.


2017 yılında Türkiye’de yapılan ‘Türkiye Tarım Oscarları Ödülü Yarışması’nda Oscar ödülüne layık görülen goji berry ayrıca tıbbi aromatik bitki olarak değerlendiriliyor. Yapraklarından çay ile turşu, dallarından tavuk yemi, çiçeklerinden bal, meyvesi hem kuru hem de yaş olarak tüketilen goji berry, ayrıca marmelatından meşrubatına kadar birçok alanda değerlendiriliyor. Aksaray’da 57 dekar arazide goji berry yetiştiren, yıllık kuru olarak 5 ton, yaş olarak da 18 ton ürün alan Mehmet Çekil (51), bu yıl rekoltesini yüzde 50 daha artırmayı hedefliyor.


Goji berry’nin sıkıntısız bir üretimi olduğunu ifade eden Çekil, artan yoğun taleplere ise yetişemediğini belirterek, “Goji berry yetiştiriyoruz. 6 yıl oldu bu bahçeyi kuralı. Goji berry’nin ana vatanı Çin, ama bizim topraklarımız için de çok uygun bir bitki. 800 rakımın üzerinde her yerde yetişebiliyor. Su isteği az olan bir bitki. Özellikle 4.-5. yaşından sonra hemen hemen su hiç istemiyor diyebiliriz. Bakımı oldukça az. Haziran ayında çiçek açmaya başlıyor Kasım ayına kadar sürekli çiçek açıyor ve meyve veriyor. Goji berry tek yönlü bir bitki değil. Arıcılık için de çok büyük faydaları var. Sürekli çiçek açtığı için balı çok kaliteli. Yaprağından çay yapılabiliyor. Yaprağı da satılıyor. Goji berry’nin şu anda Türkiye’de en çok kurusu tüketiliyor. Dünyada yaşı da çok rağbet görüyor. Başka ülkelerde meyve suyu yapılıyor, marmelatı yapılıyor, turşusu yapılıyor. Biz reçelini ve turşusunu yaptık. Bayağı da ilgi gördü” dedi.



“Goji berry taleplerini karşılayamıyoruz”


Goji berry üreticisi Mehmet Çekil, ürettiği ürünleri dünyaya ihraç ettiğini belirterek, “Şu anda ürettiğimiz goji berry’nin büyük bir kısmı yurt dışına gidiyor. Belçika, İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya gibi ülkelere goji berry gönderiyoruz. Kilosu 80 lira ile 150 lira arasında değişiyor. Satışında bir sıkıntı yok. Tek sıkıntı yeterli bahçeler olmadığı için talepleri karşılayamıyoruz. Goji berry çok şeye faydası olan bir bitki. Tıbbi aromatik bitki. Başta kanser, kanser hücrelerinin gelişmesini engelliyor, prostata iyi geliyor, idrar yollarına iyi geliyor. Vücutta ödem varsa ödeme iyi geliyor, kan basıncını ayarlıyor, insülin kullanmayan şeker hastalarına faydası var. Hücre yenileme özelliği var. Bu bitki Çin’de gençlik iksiri olarak tanınıyor. Çok faydalı bir bitki” ifadelerini kulandı.



“2017’de Oscar kalite ödülüne layık görüldü”


6 yıldır goji berry üretimi yapan ve 2017 yılında Aksaray’ı temsilen girdiği ‘Türkiye Tarım Oscarları Ödülü Yarışması’nda Oscar ödülüne layık görülen Çekil, “2017 yılında ‘Türkiye Tarım Oscarları Ödülü Yarışması’na Aksaray’ı temsilen goji berry ile katıldık. Orada bizim ürünümüz Tarım Oscarı ödülüne layık görüldü. Goji berry’i Hasan Dağı eteklerinde yetiştiriyorum ve tüm dünyaya satıyorum. Bizim toplamda 57 dekar goji berry bahçemiz var. Geçen yıl kuru olarak 5 tona yakın ürün aldık. Yaş olarak da 17-18 ton ürün aldık. Bu yıl yüzde 50 daha artmasını bekliyoruz” diye konuştu.



“Amacımız tıbbi aromatik bitki üretimini geliştirmek”


Tarım ve Orman İl Müdürü Bülent Saklav, üreticileri tıbbi aromatik bitkilere yönlendirerek çeşitliliği artırdıklarını belirterek, “İlimizde tıbbi aromatik bitki olarak gözüken goji berry 57 dekar bu bahçemizde üretilmekte olup ilimiz tıbbi aromatik bitkilere çok uygundur. Her türlü toprakta yetişebildiğinden ve su sıkıntısı olmadığından dolayı ilimizde şu anda tıbbi aromatik bitkilere geçiş var. Bizim amacımız da çiftçilerimize tıbbi aromatik bitkileri daha da öğretip artırarak ilimizde çiftçilerimize alternatif gelir kaynakları oluşturmak. Bu çiftçimiz de 6 sene önce buna başladı. Biz kendisine her türlü teknik desteği verdik. İnşallah ilimizde tıbbi aromatik bitkileri artırarak alternatif gelir kaynakları oluştururuz” diye konuştu.


Ziraat Odası Başkanı Emin Koçak ise, “Özellikle Hasan Dağı’nda goji berry yetiştirilmesi bizim için bir değerdir. Biz Aksaray Ziraat Odası olarak bu tarz üreticilerimize her zaman destek oluyoruz. Her zaman yanlarındayız. Üreticimiz burada goji berry üretiyor. Goji berry’nin ağacından, yaprağından çay yapılıyor. Ayrıca bal da yapılıyor. İnsan sağlığı üzerinde ciddi şekilde etkili oluyor. Çiftçimizi tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.


İŞKUR Müdürü Mahmut Akkuş ise, “İl Tarım müdürlüğümüz, İŞKUR ve ziraat odamız iş birlikteliğiyle dezavantajlı gruplar içerisinde yer alan ve tarımsal alanda yaşayan kadınların ve gençlerin istihdamına yönelik çeşitli projelerimiz var. Burada da temennimiz katma değeri yüksek bu ürünün daha yaygın hale gelmesi, hem meslek edindirme kurslarımız kapsamında, hem arıcılık başta olmak üzere ki bu ürünün arıcılığa da çok ciddi desteği katkısı var. Hem bir taraftan meslek edindirme kurslarımız, hem de istihdam boyutu ile burada tekrar bir değerlendirmemiz söz konusu olacaktır” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Kazada ölen Sefa’nın acılı ailesi: "Bu davanın sonunu bırakmayacağız" Samsun’da meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 23 yaşındaki Sefa Şerif Efe’nin ailesi ve arkadaşları, Efe’ye çarpan 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücüye ev hapsi cezası verilmesine tepki göstererek, hukuki mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini söyledi. Samsun’da geçtiğimiz hafta 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü M.B.’nin kullandığı otomobilin motosiklete çarpması sonucu hayatını kaybeden motokurye Sefa Şerif Efe (23) için Tokat’ın Niksar ilçesinde mevlit okutuldu. Mevlit programına Efe’nin ailesinin yanı sıra Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği üyeleri katıldı. "Yavrum toprak altında, o ise annesinin yanında" Motokuryeleri kimsenin önemsemediğini söyleyen anne Songül Maraşlı Efe, "Acı çok büyük, ölene kadar yavrumun acısı içimde ama üzüldüğüm nokta çarpan kişi hapiste değil evde, benim yavrum kara toprağın altında. Bu adalet mi? Kuryeleri kimse önemsemiyor. Ben Allah’ın adaletine havale ettim. Bana dayanma gücü versin, yavrumu cennetine alsın. Oğlum toprak altında, o ise annesinin yanında. Hukuki olarak mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz yıllar da sürse. Sonuna kadar yavrumun davasının peşindeyiz. İnşallah davayı kazanırsak içim belki biraz rahatlayacak. Yavrumun da bugün mevlidini okuturuyoruz. Diyeceğim şu ki her ne kadar oğluma çarpan çocuk tabii ki bilerek yapmamıştır, o annenin de yüreği yanmasın, kötü bişey söylemiyorum. Ama yine de adalet yerini bulsun. Sonuna kadar da bu davamızın peşindeyiz” dedi. "Benim kardeşim ölmedi, öldürüldü" Ölen gencin ağabeyi Can Efe ise, "Bu kaza değil, tamamen bir cinayet. Benim kardeşim ölmedi, öldürüldü. 17 yaşında ehliyetsiz bir sürücü tarafından öldürüldü. Benim dahi yıllardır ehliyet tecrübem olduğu halde yüksek hızlara çıkmadım. Yüksek hıza çıkarak, hatalı sollama yaparak kardeşimle kafa kafaya çarpışma gerçekleşiyor. Benim kardeşim olay yerinde vefat etti. Biz bu işin peşini bırakmayacağız. Ben 25 yaşındayım, 23 yıldır kardeşimle beraberdik. 23 yıldır ikiz gibi yaşayıp, her gün konuşup görüşürdük. Ben kendi ellerimle kardeşimi toprağa verdim. Ben defnettim, toprağını ben attım, kabre ben indirdim. Anne ve babaya tabii ki zor, anne babanın bir evladı daha var, yaşadığımız sürece de varolmaya devam edecek ama benim bir kardeşim daha yok. Sefa’nın arkadaşları, dostları, hepsi benim birer kardeşim oldular. Bir kardeşimi kaybettim ama bin tane kardeş kazandım. Bu işin, bu davanın sonunu bırakmayacağız. Sesimizi duyuracağız. Gittiği yere kadar. Hak hukuka inanıyoruz, elimizden gelenin fazlasını yapacağız” diye konuştu. "Adaletin tecelli etmesini bekliyoruz" Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Aydın Artan da, “Elim bir kaza sonucu arkadaşımız hayatını kaybetti. 17 yaşındaki ehliyetsiz bir sürücü tarafından hatalı sollama ve aşırı hızla arkadaşımıza çarpma sonucu Sefa kardeşimiz vefat etti. Maalesef arkadaşımıza çarpan 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü ev hapsiyle cezalandırıldı. Bununla ilgili biz dernek olarak gerekli çalışmaları başlattık, hukuki olarak da gerekli müracaatlarımızı yaptık. Biz sadece adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Avukatımız ile birlikte bu davanın sürecini sonuna kadar yürüteceğiz ve her anlamda da Seda kardeşimizin ailesinin yanında yer alacağız. Ailemiz çok acılı ve bu şekilde kalmasını istemiyoruz. Adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. Bugün de Sefa kardeşimizin mevlidi olduğu için Samsunlu motokuryeler olarak Niksar’a geldik ve ailenin yanında olmak istedik” dedi.
Malatya Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaları başlıyor Arslantepe Höyüğü’nde kazıların 15 Temmuz’da başlayacağını belirten AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, yeni dönemde devam edecek çalışmalarda Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in yer alacağını söyledi. UNESCO listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nde Temmuz ayında başlayacak kazı çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, ilk kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocası ile başladığını daha sonra kendileri ile devam edip ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile devam ettiğini hatırlatarak yeni dönem kazı çalışmalarında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in kazı koordinatörü olarak görevlendirildiğini belirtti. Arslantepe Höyüğü’nün tarihi derinliğine dikkat çeken AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak Arslantepe Höyüğü’ne gelen ziyaretçilerin talep ve isteklerini karşılamak amacıyla Karşılama Merkezi’nin hayata geçirilmesinin önemine de vurgu yaptı. “Müziğin dili evrenseldir, tarihinin dili ve dokusu da öyledir” Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaların 15 Temmuz’da başlayacağını aktaran AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, "Arslantepe Höyüğü’ndeki çalışmaları takip edenler yapıda kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocasıyla başladığını daha sonra kendisinin devam ettirdiğini ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ve ekibi ile devam ettiğini bilirler. 15 Temmuz’da başlayan kazılar birkaç ay devam ediyor ve süreçte çıkarılanlar, bulunanlar o dokuyu yansıtan verilerin sergilenmesi konusunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzle diyaloglarımız var. Sergilenme alanlarını ne kadar genişletebilir, elde edilen verilerin ne kadarı Malatya’da kalabilir ve görünür olabilirse biz o ölçüde daha uluslararası ölçekte bir açılım sağlayabileceğiz. Bu da Malatya için çok önemli. Bu noktada şunu özellikle vurgulamak istiyorum, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un Malatya’mızın koordinatör bakanı olması buradaki hassasiyet ve detayları bilmesi iletilen taleplerin hızlıca karşılanması açısından da çok önemli. Yeni bir gelişmeyi de belirtmek istiyorum, Arslantepe Höyüğü’nde bugüne kadar İtalyan heyetini yaptığı çalışmalar gerçekten çok kıymetli ama bu çalışmaların yanına kazı heyeti başkanlığına bir atamamız daha oldu. Müziğin dili evrenseldir, tarihinin dili ve dokusu da öyledir. Dolayısıyla yabancı heyet-Türk heyet ayrımına hiçbir zaman girmedik ama kolay diyalog kurabilme ve bizim üniversitelerimizin akademisyenlerimizin de birebir faaliyet göstermesi açısında önemli bir husus. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin, Arslantepe Höyüğü kazı ekibine koordinatör olarak dahil edilmiştir. Arslantepe Höyüğü hakkında bilgi almak istediğimizde Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile Doç. Dr. Halil Tekin hocamızla diyalog kurabileceğiz hem akademi dünyamıza hem de Malatya’mıza hayırlı olsun” diye konuştu