POLİTİKA - 31 Ağustos 2015 Pazartesi 08:43

Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazetecilerin Sorularını Cevapladı (2)

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazetecilerin Sorularını Cevapladı (2)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Benim Kürt kardeşimin bölücü terör örgütünü sevmesi diye bir şey yok. Maalesef çok farklı bir ırkçılık, siyasi bir Kürtçülük ve bununla beraber, benim o temiz Kürt kardeşlerimi bunlar lekeliyorlar. Bütün mesele benim o tertemiz Kürt kardeşlerimin bunları tasfiye etmesidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde verilen 30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonu’nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. DAİŞ’e karşı yürütülen mücadeleye değinen Erdoğan, “DAİŞ’le ilgili süreç yeni başlamadı. Bu, koalisyon güçleri ile Türkiye’nin ortak harekatıdır. DAİŞ, sınırlarımızı tehdit eder hale geldi. Koalisyon güçleri olarak böyle bir adımın atılmasına, merkez bu kararı verdi ve bu adım atıldı. Böyle bir adımın atılması, bölücü terör örgütüyle işlerin durması anlamına gelmeyecektir, onun üzerine de aynı kararlılıkla gidilecektir” değerlendirmesinde bulundu.
“TUĞRUL TÜRKEŞ İLE GÖRÜŞMEM OLMADI”
Erdoğan, 7 Haziran seçimleri sonrasında Celal Doğan ve Deniz Baykal ile yaptığı görülmeler hatırlatılarak, Tuğrul Türkeş ile de görüşme yapıp yapmadığı yönündeki soruya, “Zaten Meclis Başkanlığı seçiminin öncesinde Sayın Baykal ile yaptığım görüşmeyi biliyorsunuz. Daha sonra Sayın Celal Doğan benden bir randevu talebinde bulundu. Sayın Doğan’la bizim geçmişimiz belediye başkanlığı dönemine dayanıyor. Biz de böyle bir randevu talebine ‘hayır’ diyemezdik. Kendisiyle de gelişmeleri değerlendirme imkanımız oldu. Tuğrul Türkeş ile son dönemde arkadaşların bir görüşmesi oldu, benim görüşmem olmadı” diye cevap verdi.
“VERMEMİZ GEREKEN CEVAPLAR OLURSA VERİRİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım seçimleri öncesinde meydanlara çıkıp çıkmayacağı yönündeki soruya, “Gelişmelere göre, ama televizyon programlarında, ama farklı yerlerdeki törenlerde vermemiz gereken cevaplar olursa veririz. Benim derdim, ülkede seçim atmosferi gergin değil, daha farklı bir havada geçsin. Mevsim koşulları da şuanda güzel. İnşallah bu süre içerisinde siyasi partiler çalışmalarını aktif olarak yürütür. Zaten 27 Eylül okulların açılma tarihi, ondan sonra 1 ay gibi bir zaman kalıyor” şeklinde cevap verdi.
“MİLLİ BİRLİK VE KARDEŞLİK PROJEMİZ, ÇÖZÜM SÜRECİNİN TEMEL TAŞLARIDIR”
Çözüm sürecinin, Türkiye’nin huzura kavuşmasının ardından tekrar buzdolabından çıkabileceğine işaret eden Erdoğan, “Zaten bizim Milli Birlik ve Kardeşlik Projemiz, çözüm sürecinin temel taşlarıdır. Milli Birlik ve Kardeşlik süreci oldu mu zaten mesele bitmiştir. Ülkemde 78 milyonun kardeşliğini gördüğüm zamandan sonra zaten yapacak başka bir şey kalmıyor. Ondan ne yapacağız; milli gelirimizi nasıl 15’e, 25’e çıkaracağımızın gayreti içerisinde olacağız” dedi.
“BENİM KÜRT KARDEŞİMİN BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜNÜ SEVMESİ DİYE BİR ŞEY YOK”
“Niye Güneydoğu’da, Doğu’da sadece devlet var da özel sektör yok” diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
“Okullar yapıyorsun, yollar yapıyorsun, hava limanlarını yapıyorsun, hastaneler yapıyorsun; ama bunlar bile yakılmak isteniyor. İşadamı da gitsin yatırımını yapsın. Zavallı gidiyor yatırımını yapıyor ama iş makineleri yakılıyor. Geçenlerde 30 tane iş makinesini yaktılar. Şuanda Silopi’de 500-600 milyon Dolar’lık termik santral var. O termik santrali sabote ettiler. Bir insan gider de orada yatırım yapar mı? Uluslararası, meşhur sigorta şirketleri de terörün yaygın olduğu bölgelerde sigorta yapmaktan kaçınıyorlar. O zaman bunlar ihanet şebekesi değil de nedir. Benim Kürt kardeşimin bölücü terör örgütünü sevmesi diye bir şey yok. Maalesef çok farklı bir ırkçılık, siyasi bir Kürtçülük ve bununla beraber, benim o temiz Kürt kardeşlerimi bunlar lekeliyorlar. Bütün mesele benim o tertemiz Kürt kardeşlerimin bunları tasfiye etmesidir.”
“PARLAMENTOYA DÖNECEKLERİ HALDE, DAĞA TAŞERONLUK YAPMAYA BAŞLADILAR”
HDP’nin barış çağrılarını samimi bulmadığını söyleyen Erdoğan, “Ben bunları samimi bulmuyorum. Bunlar aynı şekilde 7 Haziran öncesinde de vardı. Bunlar saz vesaire bunları da çalıyorlardı. Bunların güftelerini sazla besteliyorlardı ama netice öyle olmadı. 6-7-8 Ekim’de hali gördünüz. Seçimden sonra 80 milletvekili aldılar. Daha objektif olması gerekirken ne oldu; seçimden sonra çok daha berbat oldu. Parlamentoya dönecekleri halde, dağa taşeronluk yapmaya başladılar. Bu hakikati görmek lazım” diye konuştu.
“BAŞTA ŞAHSIM OLMAK ÜZERE BÜTÜN AİLEMİ YARALIYOR”
Kızı Sümeyye Erdoğan’a karşı yöneltilen hakaretlere karşı, hukuki adımların atıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu, başta şahsım olmak üzere bütün ailemi yaralıyor. Bu yakıştırmalar çok çok çirkin. Bir tane manyağı bulmuşlar, bu manyak üzerinden Türkiye’deki uzantısı buna adeta taşeron oluyor. Bu şekilde ahlaki olmayan bir yola başvuruyor. Bizim başvurabileceğimiz tek yol hukuktur. Hukuki olarak tüm avukatlarımız atılması gereken adımı atıyorlar. Yazılı, görsel medya olsun, sosyal medya olsun, hepsinde bu ahlaksızlık ne yazık ki var. Twitter konusundaki hassasiyetimin ne olduğu çok açık şekilde ortaya çıkıyor. Benim kızımın başına gelenler, aynı şekilde bir başkasının da başına geliyor. Hep birlikte bir dayanışma içerisinde, ülkemizde bunu da çizgisine oturtmamız lazım” ifadelerini kullandı. (OED-
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Isparta Kazada şehit olan polisin cenazesi törenle memleketine uğurlandı Isparta’da görevi başında otomobilin çarpması sonucu şehit olan polis memuru Yonuz Turan’ın cenazesi, düzenlenen törenin ardından memleketi Afyonkarahisar’a gönderildi. Isparta-Eğirdir karayolunun 3. kilometresinde meydana gelen kazada, Eğirdir Dağ Komando Okulu’nda görevli askeri personel İlker A. idaresindeki 17 UY 843 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolda radar uygulaması hazırlığı yapan Trafik Denetleme Müdürlüğünde görevli polis memuru Yonuz Turan’a ve ardından 32 A 5953 plakalı trafik aracına çarpmıştı. Çarpışmanın şiddeti ile polis aracı ve polis memuru şarampole savrulmuştu. Kazada yaralanan Yonuz Turan, sürücü İlker A. ve otomobilde yolcu olarak bulunan Ali K., Yunus Y. ve Murat E., Isparta Şehir Hastanesine kaldırılmıştı. Turan, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Şehit polis memuru Yonuz Turan’ın cenazesi, Isparta İl Emniyet Müdürlüğünde düzenlenen törenin ardından memleketi Afyonkarahisar’a gönderildi. Törende şehit polisin eşi Aynur Turan ve çocukları güçlükle ayakta durdu. Anne babası ise sağlık ekipleri tarafından sakinleştirildi. Şehidin cenazesi cenaze aracına konulurken mesai arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Törene Isparta Valisi Aydın Baruş, Garnizon Komutanı Kıdemli Albay Mehmet Kahraman, Isparta Cumhuriyet Başsavcısı Doç Dr. Aydın Turhan, Eğirdir Dağ Komando Okulu Komutanı Tuğgenaral Ahmet Aşık, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay İlker Şimşek, şehidin ailesi, akrabaları ve mesai arkadaşları katıldı. Şehit polis Turan’ın Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesindeki Alacamii’nde kılınacak cenaze namazının ardından defnedileceği öğrenildi.
Muğla Bodrum’da kedi ve köpek katliamı Muğla’nın Bodrum ilçesinde 5 köpek ve 2 kedi zehirlendi. Hayvanlardan 3’ü yapılan müdahale ile kurtulurken, 4’ü telef oldu. Yalıçiftlik Mahallesi’nde kimliği belirsiz kişi veya kişilerce bırakılan zehir, mahalleye bir ay önce taşınan Gizem Sümer’in köpeğinin zehirlenmesine neden oldu. Köpeğini ölü bulan Sümer, evinin çevresinde ölü halde başka bir köpek ile bir kedi de buldu. Bölgede yapılan aramada Sümer’in komşunun 3 köpeği de zehirlenmiş halde bulundu. 3 köpek ise, sahiplerinin erken fark etmesiyle müdahale edilerek kurtarıldı. Aynı bölgede inşaat işçileri tarafından da bir kedinin zehirlenmesi sonucu telef olduğu belirlendi. 6 aylık Yoda isimli köpeği telef olan Gizem Sümer, "Ben Yalıçiftlik’e yeni taşındım. Bir ay oldu. Dün maalesef köpeğimi ölü buldum, zehirlenmiş. Dün akşam da bir tane ölü kedi buldum. Bu sabah evimin bahçesinin yukarısında bir ölü köpek daha buldum. Bir komşumun 3 tane köpeğini zehirlemişler. Onlar fark edip zeytinyağı içirmişler. Kusunca iyileşmişler, bir tanesi pek iyi değilmiş. Onlara köylülerden birisi köpeklerini öldüreceğini söylemiş fakat kim yaptı, nasıl oldu hiç bilmiyorum. Kameralara bakacağım ama ben başka hayvanların da başka bu şekilde ölmesini istemiyorum. Elimden ne geliyorsa yapmak istiyorum. Bodrum Belediyesi Veterinerlik İşleri Müdürlüğü’nden gelip ölü köpekleri aldılar" diyerek hayvanların zehirlenmesine tepki gösterdi.