GENEL - 23 Ocak 2017 Pazartesi 18:49

Terör olaylarında yaralanan ancak vazife malülü sayılmayanlara aylık bağlanıyor

A
A
A
Terör olaylarında yaralanan ancak vazife malülü sayılmayanlara aylık bağlanıyor

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü dahil terör eylemlerinin bertaraf edilmesi veya terörle mücadele görevinin ifası sırasında yaralanmış olmakla birlikte Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Nizamname’de belirlenmiş rahatsızlıklardan olması halinde, söz konusu Nizamnameye göre tespit olunacak dereceleri esas alınarak aylık bağlanmasına imkan tanındığını açıkladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, terör olayları neticesinde (15 Temmuz dahil) yaralanan ancak vazife malülü sayılmayanlara aylık bağlanmasına ilişkin düzenlemenin yayımlandığını açıkladı. Bakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğinden konuyla ilgili yapılan açıklama şöyle:
“23/1/2017 tarihli ve 29957 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 684 sayılı ‘Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ ile 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü dahil terör eylemlerinin bertaraf edilmesi veya terörle mücadele görevinin ifası sırasında yaralanmış olmakla birlikte ilgili mevzuatına göre çalışma gücü kaybı esas alınarak malul sayılmadığından aylık bağlanamamış olanlara, bu yaralanmalarına bağlı olarak ortaya çıkan kalıcı rahatsızlıklarının 13/7/1953 tarihli ve 1053 sayılı Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Nizamname’de belirlenmiş rahatsızlıklardan olması halinde söz konusu Nizamname’ye göre tespit olunacak dereceleri esas alınarak aylık bağlanmasına imkan tanınmıştır. Nizamname dereceleri itibariyle bağlanacak aylığın miktarı aşağıda yer almaktadır.
Derecesi Gösterge Aylık Tutarı
1 22.382 2.150
2 20.821 2.000
3 19.259 1.850
4 17.698 1.700
5 16.136 1.550
6 14.616 1.404
Ancak bu kapsamda bağlanacak aylık tutarı, herhangi bir sigortalılık statüsüne tabi çalışmaları bulunanlar için mevcut hizmet süreleri esas alınarak ilgili mevzuatına göre hesaplanacak emeklilik aylığının yüzde 25 artırımlı tutarından, emeklilik aylığı almakta olanlar için ise almakta oldukları aylıkların yüzde 25 artırımlı tutarından az olamayacaktır. Ayrıca bu aylıklar ilgililerin çalışması halinde de ödenmeye devam olunacaktır ve vefatları halinde 5510 sayılı Kanun’un 34’üncü maddesi esas alınarak hak sahiplerine (anne ve baba için herhangi bir şart aranmaksızın) ölüm aylığı olarak intikal ettirilecektir. Öte yandan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki terör eylemleri sebebiyle 23/1/2017 tarihinden önce yaralanmış kamu görevlileri ile er, erbaş ve güvenlik korucularından aynı Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanamamış olanların yaralanmalarına ilişkin olarak varsa daha önce alınmış sağlık kurulu raporu, yoksa yeni alacakları sağlık kurulu raporları ile Kurumumuza (İl Müdürlükleri ve Sosyal Güvenlik Merkezleri ile Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığına) başvuruda bulunmaları gerekmektedir. Bu başvuru üzerine ilgili kamu kurumlarından istenilecek belgeler (Nakdi tazminat komisyon kararı, görev belgesi, olay yeri tespit tutanağı, adli ve idari tahkikat raporu, savcılık iddianamesi veya mahkeme kararı gibi) Kurumumuz tarafından temin edilerek oluşturulacak dosya çerçevesinde ilgililerin hak sahipliği durumu değerlendirilecektir.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.